63- Kötülük Edene Bile İyilik Etmek Gerekir
2137- Eb’ul Ahvas (radıyallahü anh)’in babasından rivâyete göre, şöyle demiştir: Ey Allah’ın Rasûlü! Dedim; Bir kimseye uğrarım fakat beni misafir edip ağırlamaz O’da bana uğradığında ben de ona onun yaptığının aynısını yapayım mı? Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem): “Hayır sen onu misafir et ve ağırla” buyurdular.
Beni eskimiş elbiseler içerisinde gördü ve senin malın var mıdır* buyurdular. Ben de her türlü maldan; deve ve koyundan Allah bana bolca vermiştir dedim. Bunun üzerine Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem): “Öyleyse bu nimetin izi üzerinde görünsün” buyurdular. (Müsned: 15323)
Tirmizî: Bu konuda Âişe, Câbir, Ebû Hüreyre’den de hadis rivâyet edilmiştir.
Bu hadis hasen sahihtir.
Ebû’l Ahvas’ın ismi; Avf b. Mâlik b. Nadle el Cüşemî’dir.
“Akrihi” kelimesinin anlamı onu misafir et anlamındadır.
“Kıra” ziyafet anlamındadır.
2138- Huzeyfe (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: “Herkes iyilik yaparsa biz de yaparız herkes haksızlık yaparsa bizde haksızlık ederiz diyen kimseler gibi olmayın, fakat kendinizi iyilik yapanlara karşı iyilik yapmaya kötülük yapanlara karşı da haksızlık yapmamaya hazırlayınız.” (Tirmizî rivâyet etmiştir.)
Tirmizî: Bu hadis hasen garib olup bu şekliyle bilmekteyiz.
٦٣ - باب مَا جَاءَ فِي الإِحْسَانِ وَالْعَفْوِ
٢١٣٧ - حَدَّثَنَا بُنْدَارٌ، وَأَحْمَدُ بْنُ مَنِيعٍ، وَمَحْمُودُ بْنُ غَيْلاَنَ، قَالُوا حَدَّثَنَا أَبُو أَحْمَدَ الزُّبَيْرِيُّ، عَنْ سُفْيَانَ، عَنْ أَبِي إِسْحَاقَ، عَنْ أَبِي الأَحْوَصِ، عَنْ أَبِيهِ، قَالَ قُلْتُ يَا رَسُولَ اللَّهِ الرَّجُلُ أَمُرُّ بِهِ فَلاَ يَقْرِينِي وَلاَ يُضَيِّفُنِي فَيَمُرُّ بِي أَفَأَجْزِيهِ قَالَ ( لاَ أَقْرِهِ ). قَالَ وَرَآنِي رَثَّ الثِّيَابِ فَقَالَ ( هَلْ لَكَ مِنْ مَالٍ ). قُلْتُ مِنْ كُلِّ الْمَالِ قَدْ أَعْطَانِي اللَّهُ مِنَ الإِبِلِ وَالْغَنَمِ . قَالَ ( فَلْيُرَ عَلَيْكَ ). قَالَ أَبُو عِيسَى وَفِي الْبَابِ عَنْ عَائِشَةَ وَجَابِرٍ وَأَبِي هُرَيْرَةَ . وَهَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ صَحِيحٌ وَأَبُو الأَحْوَصِ اسْمُهُ عَوْفُ بْنُ مَالِكِ بْنِ نَضْلَةَ الْجُشَمِيُّ . وَمَعْنَى قَوْلِهِ ( أَقْرِهِ ) أَضِفْهُ وَالْقِرَى هُوَ الضِّيَافَةُ .
٢١٣٨ - حَدَّثَنَا أَبُو هِشَامٍ الرِّفَاعِيُّ، مُحَمَّدُ بْنُ يَزِيدَ حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ فُضَيْلٍ، عَنِ الْوَلِيدِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ جُمَيْعٍ، عَنْ أَبِي الطُّفَيْلِ، عَنْ حُذَيْفَةَ، قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلّى اللّه عليه وسلّم ( لاَ تَكُونُوا إِمَّعَةً تَقُولُونَ إِنْ أَحْسَنَ النَّاسُ أَحْسَنَّا وَإِنْ ظَلَمُوا ظَلَمْنَا وَلَكِنْ وَطِّنُوا أَنْفُسَكُمْ إِنْ أَحْسَنَ النَّاسُ أَنْ تُحْسِنُوا وَإِنْ أَسَاءُوا فَلاَ تَظْلِمُوا ). قَالَ أَبُو عِيسَى هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ غَرِيبٌ لاَ نَعْرِفُهُ إِلاَّ مِنْ هَذَا الْوَجْهِ .
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.