بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla
161- Kulluk Olsun Diye Yapacağınız Her Şeyde Kendinize Çeki Düzen Verin (A’râf-31) Ayetinin Niçin İndirildiği
2969- İbn Abbâs (radıyallahü anh)’tan rivâyete göre, şöyle demiştir: Bir kadın Kâbe’yi çıplak olarak tavaf ediyor ve şöyle diyordu:
(Bugün bir kısmı veya hepsi gözükecek. Fakat bundan sonra bu gözüken şeyleri bir daha göstermeyeceğim.) Bu olay üzerine Araf 131. ayeti nazil oldu:
(Ey Adem oğulları, Allah’a kulluk olsun diye yapıp ettiğiniz her işte kendinize çeki düzen verin…) (Müslim, Tefsir: 2)
2970- Ebu Hüreyre (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, şöyle demiştir:
(veda haccından önce Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in kendisini hac emiri tayin ettiği sene Ebu Bekir:
(Bu yıldan sonra hiçbir müşrikin kesinlikle hac yapamayacağını, çıplak bir kimsenin de tavaf edemeyeceğini insanlara duyuracak bir gurupla beni Mekke’ye göndermişti.) (Müslim, Hac: 78; Buhârî, Hac: 67)
2971- Muharrer b. Ebî Hüreyre (radıyallahü anh), babasından naklediyor ve şöyle diyor:
(Rasûlüllah sallallahü aleyhi ve sellem), Mekkelilere Berâe sûresini duyurmak için gönderdiğinde ben de Ali’nin yanında idim. Ravi diyor ki:
(Ne diye ilânatda bulundunuz?) O da şöyle dedi: Biz şöyle ilân ediyorduk:
(1- Cennete mü’min’den başkası giremez 2- Kâbe çıplak olarak tavaf edilemez 3- Kiminle, Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) arasında belli bir anlaşma varsa müddeti doluncaya kadar anlaşmaya uyulacaktır. 4- Anlaşma olmayanlara da dört ay süre tanınmıştır. 5- Allah müşriklerden beridir, Peygamberi de aynı şekilde müşriklerden uzaktır. 6- Bu yıldan sonra hiçbir müşrik Kâbe’yi tavaf edemeyecektir. Bu şekilde bağırmaktan sesimiz bile kısıldı.) (Müslim, Hac: 78; Tirmizî, Hac: 44)
١٦١ - باب قَوْلِهِ عَزَّ وَجَلَّ { خُذُوا زِينَتَكُمْ عِنْدَ كُلِّ مَسْجِدٍ }
٢٩٦٩ - أَخْبَرَنَا مُحَمَّدُ بْنُ بَشَّارٍ، قَالَ حَدَّثَنَا مُحَمَّدٌ، قَالَ حَدَّثَنَا شُعْبَةُ، عَنْ سَلَمَةَ، قَالَ سَمِعْتُ مُسْلِمًا الْبَطِينَ، عَنْ سَعِيدِ بْنِ جُبَيْرٍ، عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ، قَالَ كَانَتِ الْمَرْأَةُ تَطُوفُ بِالْبَيْتِ وَهِيَ عُرْيَانَةٌ تَقُولُ الْيَوْمَ يَبْدُو بَعْضُهُ أَوْ كُلُّهُ وَمَا بَدَا مِنْهُ فَلاَ أُحِلُّهُ قَالَ فَنَزَلَتْ { يَا بَنِي آدَمَ خُذُوا زِينَتَكُمْ عِنْدَ كُلِّ مَسْجِدٍ } .
٢٩٧٠ - أَخْبَرَنَا أَبُو دَاوُدَ، قَالَ حَدَّثَنَا يَعْقُوبُ، قَالَ حَدَّثَنَا أَبِي، عَنْ صَالِحٍ، عَنِ ابْنِ شِهَابٍ، أَنَّ حُمَيْدَ بْنَ عَبْدِ الرَّحْمَنِ، أَخْبَرَهُ أَنَّ أَبَا هُرَيْرَةَ أَخْبَرَهُ أَنَّ أَبَا بَكْرٍ بَعَثَهُ فِي الْحَجَّةِ الَّتِي أَمَّرَهُ عَلَيْهَا رَسُولُ اللَّهِ صلّى اللّه عليه وسلّم قَبْلَ حَجَّةِ الْوَدَاعِ فِي رَهْطٍ يُؤَذِّنُ فِي النَّاسِ ( أَلاَ لاَ يَحُجَّنَّ بَعْدَ الْعَامِ مُشْرِكٌ وَلاَ يَطُوفُ بِالْبَيْتِ عُرْيَانٌ ) .
٢٩٧١ - أَخْبَرَنَا مُحَمَّدُ بْنُ بَشَّارٍ، قَالَ حَدَّثَنَا مُحَمَّدٌ، وَعُثْمَانُ بْنُ عُمَرَ، قَالاَ حَدَّثَنَا شُعْبَةُ، عَنِ الْمُغِيرَةِ، عَنِ الشَّعْبِيِّ، عَنِ الْمُحَرَّرِ بْنِ أَبِي هُرَيْرَةَ، عَنْ أَبِيهِ، قَالَ جِئْتُ مَعَ عَلِيِّ بْنِ أَبِي طَالِبٍ حِينَ بَعَثَهُ رَسُولُ اللَّهِ صلّى اللّه عليه وسلّم إِلَى أَهْلِ مَكَّةَ بِبَرَاءَةَ قَالَ ( مَا كُنْتُمْ تُنَادُونَ ) . قَالَ كُنَّا نُنَادِي ( إِنَّهُ لاَ يَدْخُلُ الْجَنَّةَ إِلاَّ نَفْسٌ مُؤْمِنَةٌ وَلاَ يَطُوفُ بِالْبَيْتِ عُرْيَانٌ وَمَنْ كَانَ بَيْنَهُ وَبَيْنَ رَسُولِ اللَّهِ صلّى اللّه عليه وسلّم عَهْدٌ فَأَجَلُهُ أَوْ أَمَدُهُ إِلَى أَرْبَعَةِ أَشْهُرٍ فَإِذَا مَضَتِ الأَرْبَعَةُ أَشْهُرٍ فَإِنَّ اللَّهَ بَرِيءٌ مِنَ الْمُشْرِكِينَ وَرَسُولُهُ وَلاَ يَحُجُّ بَعْدَ الْعَامِ مُشْرِكٌ ) . فَكُنْتُ أُنَادِي حَتَّى صَحِلَ صَوْتِي .