Resulullah'ın hadislerini mi arıyorsunuz ?
Türkiye'nin En Geniş Kapsamlı Hadis Sitesi
HZ.MUHAMMED (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)
"أَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ وَعَلٰى اٰلِ مُحَمَّدٍ"

12/07/22

بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla

 28. Bab—Pislik Yiyen Hayvan Ve Hakkında Gelen Yasağa Dair

2053. Bize Ebu Zeyd Saîd ibnu'r-Rebi rivâyet edip (dedi ki), bize Hişam ed-Destuvâî, Katâde'den, (O) İkrime'den, (O da) İbn Abbas'tan (naklen) rivâyet etti ki, Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem), bir hedef olarak dikilip kendisine birşeyler atıla atıla öldürülen hayvanın, ("mücesseme"nin etinin yenmesini); pislik yiyen hayvanın, ("cellale"nin) sütünün (içilmesini) ve kırbaların ağzından (su) içilmesini yasaklamıştır.

٢٨- باب فِى الْجَلاَّلَةِ وَمَا جَاءَ فِيهِ مِنَ النَّهْىِ

٢٠٥٣ - أَخْبَرَنَا أَبُو زَيْدٍ : سَعِيدُ بْنُ الرَّبِيعِ حَدَّثَنَا هِشَامٌ الدَّسْتَوَائِىُّ عَنْ قَتَادَةَ عَنْ عِكْرِمَةَ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ : أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ -صلّى اللّه عليه وسلّم- نَهَى عَنِ الْمُجَثَّمَةِ ، وَعَنْ لَبَنِ الْجَلاَّلَةِ ، وَأَنْ يُشْرَبَ مِنْ فِى السِّقَاءِ.


بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla

 27. Bab—Zehirli Kelerleri Öldürmek Hakkında

2052. Bize Ebu Asım, İbn Cüreye’den, (O) Abdulhamid b. Cübeyr b. Şeybe'den, (O) Saîd ibnu'l-Müseyyeb'den, (O da) Ümmü Serik'ten (naklen) haber verdi ki, Hazret-i Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) zehirli kelerlerin öldürülmesini emretmişti.

٢٧- باب فِى قَتْلِ الْوَزَغِ

٢٠٥٢ - أَخْبَرَنَا أَبُو عَاصِمٍ عَنِ ابْنِ جُرَيْجٍ عَنْ عَبْدِ الْحَمِيدِ بْنِ جُبَيْرِ بْنِ شَيْبَةَ عَنْ سَعِيدِ بْنِ الْمُسَيَّبِ عَنْ أُمِّ شَرِيكٍ : أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ -صلّى اللّه عليه وسلّم- أَمَرَ بِقَتْلِ الأَوْزَاغِ.


بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla

 26. Bab—Kurbağa Ve Arıları Öldürme Yasağı

2050. Bize Ubeydullah b. Abdilmecid haber verip (dedi ki), bize İbn Ebi Zi'b, Saîd b. Halid el-Karidi'den, (O) Saîd ibnu'l-Müseyyeb'den, (O da) Abdurrahman b. Osman'dan (naklen) rivâyet etti ki, Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) kurbağalan öldürmeyi yasakladı.

2051. Bize Muhammed b. Yahya haber verip (dedi ki), bize Abdurrezzak rivâyet edip (dedi ki), bize Ma'mer, ez-Zühri'den, (O) Ubeydullah b. Abdillah b. Utbe'den, (O da) ibn Abbas'tan (naklen) haber verdi ki, O şöyle dedi: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) dört hayvanın; karınca, arı, çavuş kuşu ve göçeğen kuşunun öldürülmesini yasakladı.

٢٦- باب النَّهْىِ عَنْ قَتْلِ الضِّفْدَعِ وَالنَّحْلَةِ

٢٠٥٠ - أَخْبَرَنَا عُبَيْدُ اللَّهِ بْنُ عَبْدِ الْمَجِيدِ حَدَّثَنَا ابْنُ أَبِى ذِئْبٍ عَنْ سَعِيدِ بْنِ خَالِدٍ الْقَارِظِىِّ عَنْ سَعِيدِ بْنِ الْمُسَيَّبِ عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ عُثْمَانَ : أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ -صلّى اللّه عليه وسلّم- نَهَى عَنْ قَتْلِ الضِّفْدَعِ.

٢٠٥١ - أَخْبَرَنَا مُحَمَّدُ بْنُ يَحْيَى حَدَّثَنَا عَبْدُ الرَّزَّاقِ أَخْبَرَنَا مَعْمَرٌ عَنِ الزُّهْرِىِّ عَنْ عُبَيْدِ اللَّهِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ عُتْبَةَ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ قَالَ : نَهَى النَّبِىُّ -صلّى اللّه عليه وسلّم- عَنْ قَتْلِ أَرْبَعَةٍ مِنَ الدَّوَابِّ : النَّمْلَةِ وَالنَّحْلَةِ وَالْهُدْهُدِ وَالصُّرَدِ.


بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla

 25. Bâb—Süt Sağımını Haddinden Fazla Yapan Kimse Hakkında

2049. Bize Yala haber verip (dedi ki), bize el-A'meş, Ya'kub b. Yahya'dan, (O da) Dırâr ibnu'l-Ezver'den (naklen) rivâyet etti ki, O şöyle dedi: Resûlüllah'a (sallallahü aleyhi ve sellem) sağmal bir deve hediye etmiştim de O, bana onu sağmamı emretmişti. Ben de onu sağmış ve sağımında haddi aşmıştım. Bunun üzerine (Hazret-i Peygamber); "Sütün (devamlı gelmesini) sağlayacak olan (bir miktar sütü memede) bırak!" buyurmuştu.

٢٥- باب فِى الْحَالِبِ يَجْهَدُ الْحَلْبَ

٢٠٤٩ - أَخْبَرَنَا يَعْلَى حَدَّثَنَا الأَعْمَشُ عَنْ يَعْقُوبَ بْنِ بَحِيرٍ عَنْ ضِرَارِ بْنِ الأَزْوَرِ قَالَ : أَهْدَيْتُ لِرَسُولِ اللَّهِ -صلّى اللّه عليه وسلّم- لِقْحَةً فَأَمَرَنِى أَنْ أَحْلُبَهَا ، فَحَلَبْتُهَا فَجَهَدْتُ حَلْبَهَا فَقَالَ :( دَعْ دَاعِىَ اللَّبَنِ ).


بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla

 24. Bâb—Darda Kalanın, Murdar Hayvan Ölüsünden Yemesi Hakkında

2048. Bize Ebu Asım, el-Evzai'den, (O) Hassan b. Atıyye'den, (O da) Ebu Vakıd'den (naklen) rivâyet etti ki, O şöyle dedi: 'Ya Resûlüllah", dedik, "biz açlığın bulunduğu bir yerde yaşıyoruz. Murdar hayvan ölüsünden bize ne helâl olur?" (Hazret-i Peygamber) şöyle buyurdu: "Ne sabah yemeği, ne akşam yemeği yiyemediğinizde, ne de (yerden) bir sebze çıkaramadığınızda işiniz ona kalır." (Ed-Dârimî) dedi ki: "(Diğer) raviler, ("tahtefâ" kelimesini) "ha" ile söylüyorlar. (Bu durumda mana, "ne de bir sebze koparmadığınızda..." şeklinde olur). Bu ise "hı" ile söylemiştir."

٢٤- باب فِى أَكْلِ الْمَيْتَةِ لِلْمُضْطَرِّ

٢٠٤٨ - أَخْبَرَنَا أَبُو عَاصِمٍ عَنِ الأَوْزَاعِىِّ عَنْ حَسَّانَ بْنِ عَطِيَّةَ عَنْ أَبِى وَاقِدٍ قَالَ قُلْنَا : يَا رَسُولَ اللَّهِ إِنَّا بِأَرْضٍ يَكُونُ فِيهَا الْمَخْمَصَةُ ، فَمَا يَحِلُّ لَنَا مِنَ الْمَيْتَةِ؟ قَالَ :( إِذَا لَمْ تَصْطَبِحُوا وَلَمْ تَغْتَبِقُوا وَلَمْ تَخْتَفِئُوا بَقْلاً فَشَأْنُكُمْ بِهَا ). قَالَ : النَّاسُ يَقُولُونَ بِالْحَاءِ وَهَذَا بِالْخَاءِ.


بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla

 23. Bâb—Kapıp Alma, Yağma Etme ("Nühbe") Yasağı

2046. Bize Ebu'l-Muğire haber verip (dedi ki), bize el-Evzai rivâyet edip (dedi ki), bana ez-Zühri, Saîd ibnu'l-Müseyyeb ile Ebu Seleme b. Abdirrahman'dan, (onlar da) Ebu Hüreyre'den (naklen) rivâyet ettiler ki, Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: "(Bir kimse), mü'minlerin gözlerini kendisine diktiği kıymetli bir malı gizlice kapıp almaz ki, o bunu kapıp aldığında mümin olsun!"

2047. Bize İshak b. İbrahim rivâyet edip (dedi ki), bize Vehb b. Cerir b. Hazini, babasından, (O) Yala b. Hakim'den, (O) Ebu Lebid'den, (O da) Abdurrahman b. Semûre'den (naklen) rivâyet etti ki, O şöyle dedi: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem), gizlice kapıp almayı, yağma etmeyi ("nühbe'yi) yasakladı.

Ebu Muhammed (ed-Dârimî) dedi ki: "Bu (kapıp alma yasağı), savaşta ganimet elde edildiğinde ganimetin bölüştürülmesinden önce (ondan gizlice kapıp alma hakkındadır)."

٢٣- باب النَّهْىِ عَنِ النُّهْبَةِ

٢٠٤٦ - أَخْبَرَنَا أَبُو الْمُغِيرَةِ حَدَّثَنَا الأَوْزَاعِىُّ حَدَّثَنِى الزُّهْرِىُّ عَنْ سَعِيدِ بْنِ الْمُسَيَّبِ وَأَبِى سَلَمَةَ بْنِ عَبْدِ الرَّحْمَنِ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ أَنَّ النَّبِىَّ -صلّى اللّه عليه وسلّم- قَالَ :( لاَ يَنْتَهِبُ نُهْبَةً ذَاتَ شَرَفٍ يَرْفَعُ الْمُؤْمِنُونَ فِيهَا أَبْصَارَهُمْ وَهُوَ حِينَ يَنْتَهِبُهَا مُؤْمِنٌ ).

٢٠٤٧ - أَخْبَرَنَا إِسْحَاقُ بْنُ إِبْرَاهِيمَ حَدَّثَنَا وَهْبُ بْنُ جَرِيرِ بْنِ حَازِمٍ عَنْ أَبِيهِ عَنْ يَعْلَى بْنِ حَكِيمٍ عَنْ أَبِى لَبِيدٍ عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ سَمُرَةَ قَالَ : نَهَى رَسُولُ اللَّهِ -صلّى اللّه عليه وسلّم- عَنِ النُّهْبَةِ. قَالَ أَبُو مُحَمَّدٍ : هَذَا فِى الْغَزْوِ إِذَا غَنِمُوا قَبْلَ أَنْ يُقْسَمَ.


بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla

 22. Bâb—At Etlerinin Yenilmesi Hakkında

2044. Bize Ca'fer b. Avn, Hişam b. Urve'den, (O) Fatuna bintu'l-Munzir'den, (O da) Esma bint Ebi Bekr'den (naklen) rivâyet etti ki, O şöyle dedi: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) zamanında Medine'de at eti yedik.

2045. Bize Ebu'n-Numan haber verip (dedi ki), bize Hammad b. Zeyd, Amr b. Dinar'dan, (O) Muhammed b. Ali'den, (O da) Cabir b. Abdillah'tan (naklen) rivâyet etti ki, O şöyle dedi: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) Hayber günü evcil eşeklerin etlerini (yemeyi) yasakladı, at etlerini (yemeye) ise izin verdi.

٢٢- باب فِى أَكْلِ لُحُومِ الْخَيْلِ

٢٠٤٤ - أَخْبَرَنَا جَعْفَرُ بْنُ عَوْنٍ عَنْ هِشَامِ بْنِ عُرْوَةَ عَنْ فَاطِمَةَ بِنْتِ الْمُنْذِرِ عَنْ أَسْمَاءَ بِنْتِ أَبِى بَكْرٍ قَالَتْ : أَكَلْنَا لَحْمَ فَرَسٍ عَلَى عَهْدِ رَسُولِ اللَّهِ -صلّى اللّه عليه وسلّم- بِالْمَدِينَةِ.

٢٠٤٥ - أَخْبَرَنَا أَبُو النُّعْمَانِ حَدَّثَنَا حَمَّادُ بْنُ زَيْدٍ عَنْ عَمْرِو بْنِ دِينَارٍ عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ عَلِىٍّ عَنْ جَابِرِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ قَالَ : نَهَى رَسُولُ اللَّهِ -صلّى اللّه عليه وسلّم- يَوْمَ خَيْبَرَ عَنْ لُحُومِ الْحُمُرِ الأَهْلِيَّةِ ، وَأَذِنَ فِى لُحُومِ الْخَيْلِ.


بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla

 21. Bâb—Evcil Eşeklerin Etleri Hakkında

2042. Bize Ahmed b. Abdillah haber verip (dedi ki), bize Malik, ez-Zühri'den, (O), Muhammed'in oğulları el-Hasan ile Abdullah'tan, (onlar) babalarından, (O da) Hazret-i Ali'den (naklen) rivâyet etti ki; Hazret-i Ali, İbn Abbas'a şöyle dedi: "Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) Hayber günü (h. 7. yılın Muharrem ayında) kadınlarla mut'a nikahı yapmayı ve evcil eşeklerin etlerini (yemeyi) yasaklamıştı."

2043. Bize Muhammed b. Yusuf, Süfyan'dan, (O) Hişam'dan, (O) İbn Sîrîn'den, (O da) Enes b. Malik'ten (naklen) haber verdi ki, O şöyle dedi: Hayber günü bir adam kalkıp; "ya Resûlüllah, eşekler yenildi -veya, eşekler bitirildi!-" dedi. Ardından (başka bir adam); "ya Resûlüllah, eşekler bitirildi -veya, eşekler yenildi!-" dedi. Bunun üzerine Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) bir adama emretti de, O; "Muhakkak ki Allah ve Resûlü sizi eşek etleri (yemekten) menediyor. Çünkü onlar pistir!" diye bağırdı.

٢١- باب فِى لُحُومِ الْحُمُرِ الأَهْلِيَّةِ

٢٠٤٢ - أَخْبَرَنَا أَحْمَدُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ حَدَّثَنَا مَالِكٌ عَنِ الزُّهْرِىِّ عَنِ الْحَسَنِ وَعَبْدِ اللَّهِ ابْنَىْ مُحَمَّدٍ عَنْ أَبِيهِمَا عَنْ عَلِىٍّ أَنَّ عَلِيًّا قَالَ لاِبْنِ عَبَّاسٍ : نَهَى رَسُولُ اللَّهِ -صلّى اللّه عليه وسلّم- عَنْ مُتْعَةِ النِّسَاءِ يَوْمَ خَيْبَرَ ، وَعَنْ لُحُومِ الْحُمُرِ الإِنْسِيَّةِ.

٢٠٤٣ - أَخْبَرَنَا مُحَمَّدُ بْنُ يُوسُفَ عَنْ سُفْيَانَ عَنْ هِشَامٍ عَنِ ابْنِ سِيرِينَ عَنْ أَنَسِ بْنِ مَالِكٍ قَالَ : قام رَجُلٌ يَوْمَ خَيْبَرَ فَقَالَ : يَا رَسُولَ اللَّهِ أُكِلَتِ الْحُمُرُ أَوْ أُفْنِيَتِ الْحُمُرُ ، ثُمَّ قَالَ : يَا رَسُولَ اللَّهِ أُفْنِيَتِ الْحُمُرُ أَوْ أُكِلَتِ الْحُمُرُ. فَأَمَرَ رَسُولُ اللَّهِ -صلّى اللّه عليه وسلّم- رَجُلاً فَنَادَى :( إِنَّ اللَّهَ وَرَسُولَهُ يَنْهَيَانِكُمْ عَنْ لُحُومِ الْحُمُرِ ، فَإِنَّهَا رِجْسٌ ).


بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla

 20. Bâb—Murdar Hayvan Ölülerinin Derilerinden Yararlanmak

2037. Bize Muhammed b. Yusuf, Süiyan'dan, (O) Zeyd b. Eslem'den, (O da) Abdurrahman b. Va'le'den (naklen) haber verdi ki, O şöyle dedi: İbn Abbas'a, (deriden yapılmış) su kaplarını sormuştum da O şöyle cevap vermişti: Sana ne diyeceğimi bilmiyorum. Şu kadar var ki, ben Resûlüllah'ı (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyururken işitmiştim: "Hangi hayvan postu tabaklanırsa temizlenmiş olur."

2038. Bize Ya'lâ, Muhammed b. İshak'tan, (O) el-Ka'ka' b. Hakim'den, (O da) Abdurrahman b. Va'le'den (naklen) rivâyet etti ki, O şöyle dedi: İbn Abbas'a, murdar hayvan ölülerinin derilerini sormuştum da O, şöyle cevap vermişti: (Onlar hakkında) Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur: "Onları tabaklamak, temizlemektir!"

Ebu Muhammed Abdullah (ed-Dârimî'ye); "bu (Hadisin delâlet ettiği) görüşü kabullenir misin?" denildi. O da; "eti yenen (bir hayvan) olduğunda, evet, (kabullenirim!)" karşılığını verdi.

2039. Bize Halid b. Mahled rivâyet edip (dedi ki), bize Malik, Yezid b. Kuseyt'ten, (O) Muhammed b. Abdirrahman b. Sevban'dan, (O) annesinden, (O da) Hazret-i Âişe'den (naklen) rivâyet etti ki, O şöyle dedi: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem), murdar hayvan ölülerinin derilerinden yararlanılmasını emretti.

2040. Bize Yahya b. Hassan rivâyet edip (dedi ki), bize Süfyan b. Uyeyne, ez-Zühri'den, (O) Ubeydullah b. Abdillah’tan, (O da) İbn Abbas'tan (naklen) rivâyet etti ki, O şöyle dedi: Meymûne'ye ait bir koyun ölmüştü, (onlar da onu atmışlardı). Bunun üzerine Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)"Onun derisinden yararlansaydınız!" buyurmuştu. Onlar; "ya Resûlüllah, doğrusu o murdardır!" demişler, (Hazret-i Peygamber de); "Onun sadece yenilmesi haram kılındı!" buyurmuştu.

2041. Bize Muhammed ibnu'l-Musaffa haber verip (dedi ki), bize Bakıyye, ez-Zübeydi'den, (O) ez-Zühri'den, (O) Ubeydullah'tan, (O) İbn Abbas'tan, (O da) Hazret-i Peygamber'den (sallallahü aleyhi ve sellem) (naklen), bunun (yani bir önceki) Hadisin benzerini rivâyet etti.

Ebu Muhammed (ed-Dârimî'ye); "tilkilerin (derileri) hakkında ne dersin, tabaklandıklarında (kullanılabilirler mi?)" denildi, O da; "onların (derilerini kullanmayı) kerih görüyorum" cevabını verdi.

٢٠- باب الاِسْتِمْتَاعِ بِجُلُودِ الْمَيْتَةِ

٢٠٣٧ - أَخْبَرَنَا مُحَمَّدُ بْنُ يُوسُفَ عَنْ سُفْيَانَ عَنْ زَيْدِ بْنِ أَسْلَمَ عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ وَعْلَةَ قَالَ : سَأَلْتُ ابْنَ عَبَّاسٍ عَنِ الأَسْقِيَةِ ، فَقَالَ : مَا أَدْرِى مَا أَقُولُ لَكَ غَيْرَ أَنِّى سَمِعْتُ رَسُولَ اللَّهِ -صلّى اللّه عليه وسلّم- يَقُولُ :( أَيُّمَا إِهَابٍ دُبِغَ فَقَدْ طَهُرَ ).

٢٠٣٨ - أَخْبَرَنَا يَعْلَى عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ إِسْحَاقَ عَنِ الْقَعْقَاعِ بْنِ حَكِيمٍ عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ وَعْلَةَ قَالَ : سَأَلْتُ ابْنَ عَبَّاسٍ عَنْ جُلُودِ الْمَيْتَةِ ، فَقَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ -صلّى اللّه عليه وسلّم- :( دِبَاغُهَا طَهُورُهَا ). قِيلَ لأَبِى مُحَمَّدٍ عَبْدِ اللَّهِ : تَقُولُ بِهَذَا؟ قَالَ : نَعَمْ إِذَا كَانَ يُؤْكَلُ لَحْمُهُ.

٢٠٣٩ - حَدَّثَنَا خَالِدُ بْنُ مَخْلَدٍ حَدَّثَنَا مَالِكٌ عَنْ يَزِيدَ بْنِ قُسَيْطٍ عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ ثَوْبَانَ عَنْ أُمِّهِ عَنْ عَائِشَةَ قَالَتْ : أَمَرَ رَسُولُ اللَّهِ -صلّى اللّه عليه وسلّم- أَنْ يُسْتَمْتَعَ بِجُلُودِ الْمَيْتَةِ.

٢٠٤٠ - أَخْبَرَنَا يَحْيَى بْنُ حَسَّانَ حَدَّثَنَا سُفْيَانُ بْنُ عُيَيْنَةَ عَنِ الزُّهْرِىِّ عَنْ عُبَيْدِ اللَّهِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ قَالَ : مَاتَتْ شَاةٌ لِمَيْمُونَةَ فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ -صلّى اللّه عليه وسلّم- :( لَوِ اسْتَمْتَعْتُمْ بِإِهَابِهَا؟ ). قَالُوا : يَا رَسُولَ اللَّهِ إِنَّهَا مَيْتَةٌ . قَالَ :( إِنَّمَا حُرِّمَ أَكْلُهَا ).

٢٠٤١ - أَخْبَرَنَا مُحَمَّدُ بْنُ الْمُصَفَّى حَدَّثَنَا بَقِيَّةُ عَنِ الزُّبَيْدِىِّ عَنِ الزُّهْرِىِّ عَنْ عُبَيْدِ اللَّهِ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ عَنِ النَّبِىِّ -صلّى اللّه عليه وسلّم- نَحْوَ هَذَا الْحَدِيثِ. قِيلَ لأَبِى مُحَمَّدٍ : مَا تَقُولُ فِى الثَّعَالِبِ؟ قَالَ : أَكْرَهُهَا.


بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla

 19. Bâb—Yırtıcı Hayvanların Derilerini Giyme Yasağı

2035. Bize Ma'mer b. Bişr, İbnu'l-Mübarek'ten, (O) Saîd'den, (O) Katâde'den, (O) Ebu'l-Melih'ten, (O da) babasından (naklen) haber verdi ki, Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem), yırtıcı hayvanların derilerinin yaygı edinilmesini yasakladı.

2036. Bize Musedded haber verip (dedi ki), bize Yahya b. Saîd, Katâde'den, (O) Ebu'l-Melih'ten, (O) babasından, (O da) Hazret-i Peygamberden (sallallahü aleyhi ve sellem) (naklen) onun, (yani bir önceki Hadisin) benzerini rivâyet etti.

١٩- باب النَّهْىِ عَنْ لُبْسِ جُلُودِ السِّبَاعِ

٢٠٣٥ - أَخْبَرَنَا يَعْمَرُ بْنُ بِشْرٍ عَنِ ابْنِ الْمُبَارَكِ عَنْ سَعِيدٍ عَنْ قَتَادَةَ عَنْ أَبِى الْمَلِيحِ عَنْ أَبِيهِ : أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ -صلّى اللّه عليه وسلّم- نَهَى عَنْ جُلُودِ السِّبَاعِ أَنْ يُفْتَرَشَ.

٢٠٣٦ - أَخْبَرَنَا مُسَدَّدٌ حَدَّثَنَا يَحْيَى بْنُ سَعِيدٍ عَنْ سَعِيدٍ عَنْ قَتَادَةَ عَنْ أَبِى الْمَلِيحِ عَنْ أَبِيهِ عَنِ النَّبِىِّ -صلّى اللّه عليه وسلّم- نَحْوَهُ.


بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla

 18. Bâb—(Etleri) Yenilmeyen Yırtıcı Hayvanlar

2032. Bize Halid b. Mahled haber verip (dedi ki), bize Malik, İbn Şihab'dan, (O) Ebu İdris el-Havlani'den, (O da) Ebu Salebe el-Huşeni'den (naklen) rivâyet etti ki, O şöyle dedi: Kasulullah (sallallahü aleyhi ve sellem) azı dişli bütün yırtıcı hayvanların (etinin) yenilmesini yasakladı.

2033. Bize Abdullah b. Mesleme haber verip (dedi ki), bize Malik b. Enes'in amcasının oğlu Ebu Uveys, ez-Zühri'den, (O) Ebu İdris el-Havlani'den, (O da) Ebu Salebe el-Huşeni'den (naklen) rivâyet etti ki, O şöyle dedi: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) (yırtıcı bir hayvanın canlı bir hayvandan) kapıp kopardığı et ile, tutulup bir hedef olarak dikilen ve kendisine birşeyler atıla atıla öldürülen hayvanın ("mucesseme"nin) etini (yemeyi), taksiminden önce ganimet malından kapıp almayı ve azı dişli tüm yırtıcı hayvanların (etini) yemeyi yasakladı.

2034. Bize Yahya b. Hammad haber verip (dedi ki), bize Ebu Avane, Ebu Bişr'den, (O) Meymûn b. Mihran'dan, (O da) İbn Abbas'tan (naklen) rivâyet etti ki, O şöyle dedi: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) azı dişli bütün yırtıcı hayvanların ve pençeli bütün kuşların (etini) yemeyi yasakladı.

١٨- باب مَا لاَ يُؤْكَلُ مِنَ السِّبَاعِ

٢٠٣٢ - أَخْبَرَنَا خَالِدُ بْنُ مَخْلَدٍ حَدَّثَنَا مَالِكٌ عَنِ ابْنِ شِهَابٍ عَنِ أَبِى إِدْرِيسَ الْخَوْلاَنِىِّ عَنْ أَبِى ثَعْلَبَةَ الْخُشَنِىِّ قَالَ : نَهَى رَسُولُ اللَّهِ -صلّى اللّه عليه وسلّم- عَنْ أَكْلِ كُلِّ ذِى نَابٍ مِنَ السِّبَاعِ.

٢٠٣٣ - أَخْبَرَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ مَسْلَمَةَ حَدَّثَنَا أَبُو أُوَيْسٍ ابْنُ عَمِّ مَالِكِ بْنِ أَنَسٍ عَنِ الزُّهْرِىِّ عَنْ أَبِى إِدْرِيسَ الْخَوْلاَنِىِّ عَنْ أَبِى ثَعْلَبَةَ الْخُشَنِىِّ قَالَ : نَهَى رَسُولُ اللَّهِ -صلّى اللّه عليه وسلّم- عَنِ الْخَطْفَةِ وَالْمُجَثَّمَةِ وَالنُّهْبَةِ ، وَعَنْ أَكْلِ كُلِّ ذِى نَابٍ مِنَ السِّبَاعِ.

٢٠٣٤ - أَخْبَرَنَا يَحْيَى بْنُ حَمَّادٍ حَدَّثَنَا أَبُو عَوَانَةَ عَنْ أَبِى بِشْرٍ عَنْ مَيْمُونِ بْنِ مِهْرَانَ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ قَالَ : نَهَى رَسُولُ اللَّهِ -صلّى اللّه عليه وسلّم- عَنْ أَكْلِ كُلِّ ذِى نَابٍ مِنَ السِّبَاعِ ، وَكُلِّ ذِى مِخْلَبٍ مِنَ الطَّيْرِ.


بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla

 17. Bâb—"Annesinin Karnındaki Yavrunun Boğazlanması, Annenin Boğazlanması (İle Hasıl Olur)" (Hadisi) Hakkında

2031. Bize İshak b. İbrahim haber verip (dedi ki), bize Attab b. Beşir, Ubeydullah b. Ebi Ziyad'dan, (O) Ebu'z-Zübeyr'den, (O) Cabir'den, (O da) Hazret-i Peygamber'den (sallallahü aleyhi ve sellem) (naklen) rivâyet etti ki, o şöyle buyurdu: "Annesinin karnındaki yavrunun ("cenin"in) boğazlanması, annesinin boğazlanması (ile hasıl olur.)"

Ebu Muhammed (ed-Dârimî'ye); "(annesi kesildikten sonra karnından çıkan yavru) yenir mi?" diye soruldu, O da; "evet" dedi.

١٧- باب فِى :( ذَكَاةُ الْجَنِينِ ذَكَاةُ أُمِّهِ ).

٢٠٣١ - أَخْبَرَنَا إِسْحَاقُ بْنُ إِبْرَاهِيمَ حَدَّثَنَا عَتَّابُ بْنُ بَشِيرٍ عَنْ عُبَيْدِ اللَّهِ بْنِ أَبِى زِيَادٍ عَنْ أَبِى الزُّبَيْرِ عَنْ جَابِرٍ عَنِ النَّبِىِّ -صلّى اللّه عليه وسلّم- قَالَ :( ذَكَاةُ الْجَنِينِ ذَكَاةُ أُمِّهِ ). قِيلَ لأَبِى مُحَمَّدٍ : يُؤْكَلُ؟ قَالَ : نَعَمْ.


بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla

 16. Bâb—Herhangi Bir Hayvanı Boş Yere Öldüren Kimse

2030. Bize İsmail Ebu Ma'mer b. İbrahim rivâyet edip (dedi ki), bize Süfyan, Amr'dan -ki O, İbn Dinar'dır-, (O da) İbn Abbas’ın azadlısı Suheyb'den (naklen) rivâyet etti ki, O şöyle dedi: Abdullah b. Amr'ı şöyle derken işittim: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: "Kim bir serçeyi hakkına karşılık olmaksızın öldürürse, Allah Kıyamet Gününde ona onu soracaktır!" (Bunun üzerine); "onun hakkı nedir ki?" denildi de; "Kesip yemen!" buyurdu.

١٦- باب مَنْ قَتَلَ شَيْئاً مِنَ الدَّوَابِّ عَبَثاً

٢٠٣٠ - أَخْبَرَنَا إِسْمَاعِيلُ بْنُ إِبْرَاهِيمَ حَدَّثَنَا سُفْيَانُ عَنْ عَمْرٍو - هُوَ ابْنُ دِينَارٍ - عَنْ صُهَيْبٍ مَوْلَى ابْنِ عَامِرٍ قَالَ سَمِعْتُ عَبْدَ اللَّهِ بْنَ عَمْرٍو يَقُولُ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ -صلّى اللّه عليه وسلّم- : ( مَنْ قَتَلَ عُصْفُوراً بِغَيْرِ حَقِّهِ سَأَلَهُ اللَّهُ عَنْهُ يَوْمَ الْقِيَامَةِ ). قِيلَ : وَمَا حَقُّهُ؟ قَالَ :( أَنْ يَذْبَحَهُ فَيَأْكُلَهُ ).


بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla

 15. Bâb—Hayvan Ürküp Kaçınca (Ne Yapılacağı) Hakkında

2029. Bize Muhammed b. Yusuf, Süfyan'dan, (O) babasından, (O) Abaye b. Rifaa b. Rafî'den, (O da) dedesi Rafi' b. Hadic'den (naklen) haber verdi ki, (birgün) bir deve ürküp kaçmıştı. Toplulukta da (onu yakalamak için) az sayıda at vardı. Bu sebeple bir adam ok atıp onu durdurmuştu (yani öldürmüştü). Bunun üzerine Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) ona şöyle buyurmuştu: "Hakikaten bu hayvanların, vahşi hayvanların şaşılacak halleri gibi garip halleri vardır. Binaenaleyh, onların sizi aciz bırakanlarına böyle yapın!"

١٥- باب فِى الْبَهِيمَةِ إِذَا نَدَّتْ

٢٠٢٩ - أَخْبَرَنَا مُحَمَّدُ بْنُ يُوسُفَ عَنْ سُفْيَانَ عَنْ أَبِيهِ عَنْ عَبَايَةَ بْنِ رِفَاعَةَ بْنِ رَافِعٍ عَنْ جَدِّهِ رَافِعِ بْنِ خَدِيجٍ : أَنَّ بَعِيراً نَدَّ وَلَيْسَ فِى الْقَوْمِ إِلاَّ خَيْلٌ يَسِيرَةٌ ، فَرَمَاهُ رَجُلٌ بِسَهْمٍ فَحَبَسَهُ ، فَقَالَ لَهُ رَسُولُ اللَّهِ -صلّى اللّه عليه وسلّم- :( إِنَّ لِهَذِهِ الْبَهَائِمِ أَوَابِدَ كَأَوَابِدِ الْوَحْشِ فَمَا غَلَبَكُمْ مِنْهَا فَاصْنَعُوا بِهِ هَكَذَا ).


بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla

 14. Bab—Bir Et Bulunur Da, (Kesildiğinde) Üzerinde Allah'ın Adının Anılıp Anılmadığı Bilinmeyebilir?

2028. Bize Muhammed b. Saîd haber verip (dedi ki), bize Abdurrahman -ki O, İbn Süleyman'dır-, Hişam b. Urve'den, (O) babasından, (O da) mü'minlerin annesi Hazret-i Âişe'den (naklen) rivâyet etti ki, bir topluluk Resûlüllah'a (sallallahü aleyhi ve sellem); "bazı kimseler bize, (kesildiğinde) üzerine Allah'ın adının anılmış olup olmadığını bilmediğimiz et getiriyorlar, (ne yapmamızı emredersiniz?)" diye sormuşlardı da Hazret-i Peygamber"Besmeleyi siz çekin ve yiyin!" buyurmuştu. (Et getirenler) de cahiliye dönemine yakın (yani yeni müslüman olmuş, dolayısıyla dinin hükümlerini tam olarak bilmeyen) kimselerdi.

١٤- باب اللَّحْمِ يُوجَدُ فَلاَ يُدْرَى أَذُكِرَ اسْمُ اللَّهِ عَلَيْهِ أَمْ لاَ؟

٢٠٢٨ - أَخْبَرَنَا مُحَمَّدُ بْنُ سَعِيدٍ حَدَّثَنَا عَبْدُ الرَّحْمَنِ - هُوَ ابْنُ سُلَيْمَانَ - عَنْ هِشَامِ بْنِ عُرْوَةَ عَنْ أَبِيهِ عَنْ عَائِشَةَ أُمِّ الْمُؤْمِنِينَ : أَنَّ قَوْماً قَالُوا : يَا رَسُولَ اللَّهِ -صلّى اللّه عليه وسلّم- إِنَّ قَوْماً يَأْتُونَا بِاللَّحْمِ لاَ نَدْرِى أَذُكِرَ اسْمُ اللَّهِ عَلَيْهِ أَمْ لاَ؟ فَقَالَ :( سَمُّوا أَنْتُمْ وَكُلُوا ). وَكَانُوا حَدِيثَ عَهْدٍ بِجَاهِلِيَّةٍ.


بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla

 13. Bâb—Canlıya İşkence (Müsle) Yapma Yasağı

2025. Bize Ebu'l-Velid haber verip (dedi ki), bize Şu'be rivâyet edip (dedi ki), bana el-Minhâl b. Amr rivâyet edip dedi ki, Saîd b. Cübeyr'i, şöyle derken işittim: İbn Ömer'le beraber Medine yollarından bir yola çıkmıştık. Derken ne görelim, bazı çocuklar bir tavuğa (taş) atıyorlar! İbn Ömer hemen; "bunu kim yaptı?" dedi. Bunun üzerine (çocuklar) dağıldılar. O zaman O şöyle dedi: "Muhakkak ki Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem), canlıya işkence (müsle) yapan kimselere lanet etti."

2026. Bize Ebu Asım, Abdulhamid b. Ca'fer'den, (O) Yezid b. Ebi Habib'den, (O) Bukeyr b. Abdillah ibni'l-Eşecc'den, (O) babasından), (O) Ubeyd b. Ti’li'den, (O da) Ebu Eyyub el-Ensari'den (naklen) haber verdi ki, Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) bir canlanın tutularak bir şey atıla atıla öldürülmesini, ("sabır"ını) yasaklamıştır. Ebu Eyyub (sözünün devamında) şöyle dedi: "(Canlı varlık") bir tavuk da olsa, onu tutup bir şey ata ata öldürmem!"

2027. Bize Affan rivâyet edip (dedi ki), bize Hammâd rivâyet edip (dedi ki), bize Katâde, İkrime'den, (O da) İbn Abbas'tan (naklen) rivâyet etti ki, Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) "mücesseme"nin (etinin yenilmesini) yasaklamıştır! Ebu Muhammed (ed-Dârimî) de şöyle demiştir: "Mücesseme, tutulup bir hedef olarak dikilen ve kendisine bir şeyler atıla atıla öldürülen hayvandır."

١٣- باب النَّهْىِ عَنْ مُثْلَةِ الْحَيَوَانِ

٢٠٢٥ - أَخْبَرَنَا أَبُو الْوَلِيدِ حَدَّثَنَا شُعْبَةُ حَدَّثَنِى الْمِنْهَالُ بْنُ عَمْرٍو قَالَ سَمِعْتُ سَعِيدَ بْنَ جُبَيْرٍ يَقُولُ : خَرَجْتُ مَعَ ابْنِ عُمَرَ فِى طَرِيقٍ مِنْ طُرُقِ الْمَدِينَةِ فَإِذَا غِلْمَةٌ يَرْمُونَ دَجَاجَةً ، فَقَالَ ابْنُ عُمَرَ : مَنْ فَعَلَ هَذَا؟ فَتَفَرَّقُوا فَقَالَ : إِنَّ رَسُولَ اللَّهِ -صلّى اللّه عليه وسلّم- لَعَنَ مَنْ يُمَثِّلُ بِالْحَيَوَانِ.

٢٠٢٦ - أَخْبَرَنَا أَبُو عَاصِمٍ عَنْ عَبْدِ الْحَمِيدِ بْنِ جَعْفَرٍ عَنْ يَزِيدَ بْنِ أَبِى حَبِيبٍ عَنْ بُكَيْرِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ الأَشَجِّ عَنْ أَبِيهِ عَنْ عُبَيْدِ بْنِ تِعْلَى عَنْ أَبِى أَيُّوبَ الأَنْصَارِىِّ : أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ -صلّى اللّه عليه وسلّم- نَهَى عَنْ صَبْرِ الدَّابَّةِ. قَالَ أَبُو أَيُّوبَ : لَوْ كَانَتْ دَجَاجَةً مَا صَبَرْتُهَا.

٢٠٢٧ - أَخْبَرَنَا عَفَّانُ حَدَّثَنَا حَمَّادٌ قَالَ أَخْبَرَنَا قَتَادَةُ عَنْ عِكْرِمَةَ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ : أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ -صلّى اللّه عليه وسلّم- نَهَى عَنِ الْمُجَثَّمَةِ. قَالَ أَبُو مُحَمَّدٍ : الْمُجَثَّمَةُ الْمَصْبُورَةُ.


بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla

 12. Bâb—Kuyuya Düşen Hayvanın Boğazlanışı Hakkında

2024. Bize Ebu’l-Velid, Osman b. Ömer ve Affân, Hammâd b. Seleme'den, (O) Ebu'l-Uşera'dan, (O da) babasından (naklen) haber verdi ki, O şöyle dedi: "Ya Resûlüllah, boğazlama sadece boğazdan ve gerdandan mı olur?" demiştim de, (Hazret-i Peygamber); "(Hayvanın) uyluğunu yaralarsan, senin için yeterli olur" buyurmuştu.” Hammâd dedi ki; "biz bu (Hadisi) yukarıdan aşağıya düşen hayvana yorduk."

١٢- باب فِى ذَبِيحَةِ الْمُتَرَدِّى فِى الْبِئْرِ

٢٠٢٤ - أَخْبَرَنَا أَبُو الْوَلِيدِ وَعُثْمَانُ بْنُ عُمَرَ وَعَفَّانُ عَنْ حَمَّادِ بْنِ سَلَمَةَ عَنْ أَبِى الْعُشَرَاءِ عَنْ أَبِيهِ قَالَ قُلْتُ : يَا رَسُولَ اللَّهِ أَمَا تَكُونُ الذَّكَاةُ إِلاَّ فِى الْحَلْقِ وَاللَّبَّةِ؟ فَقَالَ :( لَوْ طَعَنْتَ فِى فَخِذِهَا لأَجْزَأَ عَنْكَ ). قَالَ حَمَّادٌ : حَمَلْنَاهُ عَلَى الْمُتَرَدِّى.


بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla

 11. Bâb—Kendileriyle (Hayvan) Boğazlamanın Caiz Olduğu Şeyler

2023. Bize Yezid b. Hârûn haber verip (dedi ki), bize Yahya b. Saîd, Nafi'den, (O da) İbn Ömer'den (naklen) haber verdi ki, bir kadın Sel' (dağında) Ka'b b. Malikoğulları'nın koyunlarını otlatıyonnuş. Derken bir koyunun ölmesinden korkmuş ve bir taş alıp onunla onu boğazlamış. Bu (olay) Resûlüllah'a (sallallahü aleyhi ve sellem) anlatılmıştı da O, onlara (yani koyun sahiplerine) onu yemelerini emretmişti.

١١- باب مَا يَجُوزُ بِهِ الذَّبْحُ

٢٠٢٣ - أَخْبَرَنَا يَزِيدُ بْنُ هَارُونَ أَخْبَرَنَا يَحْيَى بْنُ سَعِيدٍ عَنْ نَافِعٍ عَنِ ابْنِ عُمَرَ : أَنَّ امْرَأَةً كَانَتْ تَرْعَى لآلِ كَعْبِ بْنِ مَالِكٍ غَنَماً بِسَلْعٍ ، فَخَافَتْ عَلَى شَاةٍ مِنْهَا أَنْ تَمُوتَ فَأَخَذَتْ حَجَراً فَذَبَحَتْهَا بِهِ ، وَأَنَّ ذَلِكَ ذُكِرَ لِرَسُولِ اللَّهِ -صلّى اللّه عليه وسلّم- فَأَمَرَهُمْ -صلّى اللّه عليه وسلّم- بِأَكْلِهَا.


بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla

 10. Bâb—Boğazlanılacak Hayvana Güzel Muamele Hakkında

2022. Bize Muhammed b. Yusuf, Süfyan'dan, (O) Halid el-Hazza'dan, (O) Ebu Kılâbe'den, (O) Ebu'l-Eş'as es-San'ani'den, (O da) Şeddad b. Evs'ten, (naklen) rivâyet etti ki, O şöyle dedi: Resûlüllah'tan (sallallahü aleyhi ve sellem) iki şey belledim. (Bunlardan birinde) O şöyle buyurmuştur: "Muhakkak ki Allah, her şeyin güzel yapılmasını istemiştir. Binaenaleyh, (kısas gibi bir sebeple birini) öldüreceğiniz zaman güzelce öldürün, (bir hayvanı) boğazlayacağınız zaman güzelce boğazlayın. Biriniz (bir hayvan keseceği vakit) bıçağını keskinleştirsin, sonra boğazlayacağı hayvanı rahat ettirsin!"

١٠- باب فِى حُسْنِ الذَّبِيحَةِ

٢٠٢٢ - حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ يُوسُفَ عَنْ سُفْيَانَ عَنْ خَالِدٍ الْحَذَّاءِ عَنْ أَبِى قِلاَبَةَ عَنْ أَبِى الأَشْعَثِ الصَّنْعَانِىِّ عَنْ شَدَّادِ بْنِ أَوْسٍ قَالَ : حَفِظْتُ مِنْ رَسُولِ اللَّهِ -صلّى اللّه عليه وسلّم- اثْنَتَيْنِ قَالَ :( إِنَّ اللَّهَ كَتَبَ الإِحْسَانَ عَلَى كُلِّ شَىْءٍ ، فَإِذَا قَتَلْتُمْ فَأَحْسِنُوا الْقِتْلَةَ ، وَإِذَا ذَبَحْتُمْ فَأَحْسِنُوا الذَّبْحَ ، وَلْيُحِدَّ أَحَدُكُمْ شَفْرَتَهُ ثُمَّ لِيُرِحْ ذَبِيحَتَهُ ).


بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla

 9. Bâb—Akika'da Sünnet Olan

2018. Bize Ebu Asım, İbn Cüreyc'den haber verdi ki, O şöyle demiş: Bana Atâ', Habibe bint Meysere b. Ebi Hüseyin'den, (O) Ümmü Kürz'den, (O da) Hazret-i Peygamber'den (sallallahü aleyhi ve sellem) (naklen) haber verdi ki; O, akika (kurbanı) hakkında şöyle buyurdu: "Erkek çocuk için, (yaş bakımından) birbirine yakın, (veya kurban edilmeye elverişli koyunlara denk) iki koyun, kız çocuk için bir koyun (kesilir). "

2019. Bize Saîd b. Amir, Hişam'dan, (O) Hafsa bint Sîrîn'den, (O da) Selman b. Amir ed-Dabbi'den (naklen) haber verdi ki, Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuş: "Çocukla beraber bir "akika" vardır. Bu sebeple onun için kan akıtın, (kurban kesin) ve ondan eziyet verici şeyi giderin."

2020. Bize Amr b. Avn rivâyet edip (dedi ki), bize Hammad b. Zeyd, Ubeydullah b. Ebi Yezid'den, (O) Siba’ b. Sabit'ten, (O da) Ümmü Kürz'den (naklen) rivâyet etti ki, O şöyle dedi: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: "(Akika kurbanı olarak) erkek çocuk için iki benzer koyun, kız çocuk için bir koyun (kesilir)."

2021. Bize Affân haber verip (dedi ki), bize Hemmâm, Katâde'den, (O) el-Hasan'dan, (O) Semûre'den, (O da) Hazret-i Peygamber'den (sallallahü aleyhi ve sellem) (naklen) rivâyet etti ki, O şöyle buyurdu: "Her çocuk "akika"sına karşılık rehindir. (Bu sebeple) onun için (akika kurbanı) kesilir, (saçı) tıraş edilir ve (başına) kan sürülür." Katâde, bu kan (sürme işini) tarif edip şöyle derdi: Akika boğazlanıldığı zaman bir parça yün alınır ve onunla, boğazlanılan hayvanın can damarlarına dönülüp (kana bulaştırılır), sonra (bu kanlanmış yün parçası) bebeğin bıngıldağının üzerine konur. Nihayet (kan başından) ip gibi akınca başı yıkanır, sonra da tıraş edilir. Affan dedi ki; Ebân bize bu Hadisi rivâyet etmiş ve; "... kan sürülür" (yerine) "ve adı konulur" demiştir. Abdullah (ed-Dârimî ise); "ben bunu (yani çocuğun başına kan bulaştırmayı) gerekli görmem" dedi.

٩- باب السُّنَّةِ فِى الْعَقِيقَةِ

٢٠١٨ - أَخْبَرَنَا أَبُو عَاصِمٍ عَنِ ابْنِ جُرَيْجٍ قَالَ أَخْبَرَنِى عَطَاءٌ عَنْ حَبِيبَةَ بِنْتِ مَيْسَرَةَ بْنِ أَبِى خُثَيْمٍ عَنْ أُمِّ كُرْزٍ عَنِ النَّبِىِّ -صلّى اللّه عليه وسلّم- قَالَ فِى الْعَقِيقَةِ :( عَنِ الْغُلاَمِ شَاتَانِ مُكَافِئَتَانِ وَعَنِ الْجَارِيَةِ شَاةٌ ).

٢٠١٩ - أَخْبَرَنَا سَعِيدُ بْنُ عَامِرٍ عَنْ هِشَامٍ عَنْ حَفْصَةَ بِنْتِ سِيرِينَ عَنْ سَلْمَانَ بْنِ عَامِرٍ الضَّبِّىِّ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ -صلّى اللّه عليه وسلّم- قَالَ :( مَعَ الْغُلاَمِ عَقِيقَتُهُ فَأَهْرِيقُوا عَنْهُ دَماً ، وَأَمِيطُوا عَنْهُ الأَذَى ).

٢٠٢٠ - حَدَّثَنَا عَمْرُو بْنُ عَوْنٍ حَدَّثَنَا حَمَّادُ بْنُ زَيْدٍ عَنْ عُبَيْدِ اللَّهِ بْنِ أَبِى يَزِيدَ عَنْ سِبَاعِ بْنِ ثَابِتٍ عَنْ أُمِّ كُرْزٍ قَالَتْ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ -صلّى اللّه عليه وسلّم- :( عَنِ الْغُلاَمِ شَاتَانِ مِثْلاَنِ ، وَعَنِ الْجَارِيَةِ شَاةٌ ).

٢٠٢١ - أَخْبَرَنَا عَفَّانُ بْنُ مُسْلِمٍ حَدَّثَنَا هَمَّامٌ عَنْ قَتَادَةَ عَنِ الْحَسَنِ عَنْ سَمُرَةَ أَنَّ النَّبِىَّ -صلّى اللّه عليه وسلّم- قَالَ :( كُلُّ غُلاَمٍ رَهِينَةٌ بِعَقِيقَتِهِ يُذْبَحُ عَنْهُ يَوْمَ سَابِعِهِ وَيُحْلَقُ وَيُدَمَّى ). وَكَانَ قَتَادَةُ يَصِفُ الدَّمَ فَيَقُولُ : إِذَا ذُبِحَتِ الْعَقِيقَةُ يُؤْخَذُ صُوفَةٌ فَيُسْتَقْبَلُ بِهَا أَوْدَاجُ الذَّبِيحَةِ ثُمَّ تُوضَعُ عَلَى يَافُوخِ الصَّبِىِّ حَتَّى إِذَا سَالَ شَبَهُ الْخَيْطِ غُسِلَ رَأْسُهُ ثُمَّ حُلِقَ بَعْدُ. قَالَ عَفَّانُ حَدَّثَنَا أَبَانُ بِهَذَا الْحَدِيثِ قَالَ :( وَيُسَمِّى ). قَالَ عَبْدُ اللَّهِ : وَلاَ أُرَاهُ وَاجِباً.


بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla

 8. Bâb—Devenin (Kurban Edilen) İlk Yavrusu (Ferap) Ve Receb Ayında Kurban Edilen Koyun (Atire) Hakkında

2016. Bize Muhammed b. İsa haber verip (dedi ki), bize İbn Uyeyne, ez-Zühri'den, (O) Saîd İbnu'l-Museyyeb’den, (O da) Ebu Hüreyre'den (naklen) rivâyet etti ki, O şöyle dedi: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: "Devenin ilk yavrusunu, (fera'ı) (kurban etmek) yok. Recep ayında koyun kurban etmek, (atire) de yok!"

2017. Bize Muhammed b. İsa rivâyet edip (dedi ki), bize Ebu Avâne, Ya'lâ b. Atâ'dan, (O) Veki' b. Hudus'tan, (O da) Ebu Rezin el-Ukayli Lakit b. Amir'den (naklen) rivâyet etti ki, O şöyle dedi: "Ya Resûlüllah", dedim, "bizler Receb ayında (kurban) keserdik, şimdi (buna) ne buyurursun?" "Bunun hiçbir mahzuru yok!" buyurdu. Veki', sözüne şöyle devam etti: "Bu (kurbanı kesmeyi) ebediyen bırakmayacağım!"

٨- باب فِى الْفَرَعِ وَالْعَتِيرَةِ

٢٠١٦ - أَخْبَرَنَا مُحَمَّدُ بْنُ عِيسَى حَدَّثَنَا ابْنُ عُيَيْنَةَ عَنِ الزُّهْرِىِّ عَنْ سَعِيدِ بْنِ الْمُسَيَّبِ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ -صلّى اللّه عليه وسلّم- :( لاَ فَرَعَ وَلاَ عَتِيرَةَ ).

٢٠١٧ - أَخْبَرَنَا مُحَمَّدُ بْنُ عِيسَى حَدَّثَنَا أَبُو عَوَانَةَ عَنْ يَعْلَى بْنِ عَطَاءٍ عَنْ وَكِيعِ بْنِ حُدُسٍ عَنْ أَبِى رَزِينٍ الْعُقَيْلِىِّ : لَقِيطِ بْنِ عَامِرٍ قَالَ قُلْتُ : يَا رَسُولَ اللَّهِ إِنَّا كُنَّا نَذْبَحُ فِى رَجَبٍ فَمَا تَرَى؟ قَالَ :( لاَ بَأْسَ بِذَلِكَ ). قَالَ وَكِيعٌ : لاَ أَدَعُهُ أَبَداً.


بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla

 7. Bâb—İmamdan Önce (Kurban) Kesmek Hakkında

2014. Bize Muhammed b. Yusuf haber verip (dedi ki), bize Süfyan, Mansur ile Zübeyd'den, (onlar) eş-Şa'bi'den, (O da) el-Bera’ b. Azib'den (naklen) rivâyet etti ki, Ebu Bürde b. Niyâr (bayram) namazını kılmadan önce kurbanını kesmiş. Sonra Hazret-i Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) namazını kılınca O'nu çağırmış, O da yaptığını O'na anlatmış. Bunun üzerine Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) O'na; "Senin (kestiğin) koyun, et (için kesilen bir) koyun (olmuş!)" buyurmuş. O zaman O; "ya Resûlüllah! Yanımda dişi bir oğlak -veya dişi bir keçi yavrusu- var. Bu bana bir koyundan daha sevimlidir, (acaba bunu kurban etsem olur mu?)" demiş. (Hazret-i Peygamber de); "O halde onu kurban et. Ancak o, (kurban edilmeye), senden sonra hiç kimse için yeterli olmaz!" buyurmuş. Ebu Muhammed (ed-Dârimî) şöyle demiş: "Muhammed kıraat yoluyla haber verdi ki, Süfyan'dan (naklen gelen rivâyetin sonunda şu cümle varmış): Kim de (bayram) namazından sonra, imam hutbe okuyorken (kurbanını) keserse, (bu kurban) ona yeter."

2015. Bize Ebu Ali el-Hanefi rivâyet edip (dedi ki), bize Malik, Yahya b. Saîd'den, (O) Buşeyr b. Yesâr'dan, (O da) Ebu Burde b. Niyar'dan (naklen) rivâyet etti ki, bir adam, Hazret-i Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) (bayram namazından) ayrılmadan önce (kurbanını) kesmişti de, (Hazret-i Peygamber) ona tekrar (kurban kesmesini) emretmişti.

٧- باب فِى الذَّبْحِ قَبْلَ الإِمَامِ

٢٠١٤ - أَخْبَرَنَا مُحَمَّدُ بْنُ يُوسُفَ حَدَّثَنَا سُفْيَانُ عَنْ مَنْصُورٍ وَزُبَيْدٍ عَنِ الشَّعْبِىِّ عَنِ الْبَرَاءِ بْنِ عَازِبٍ : أَنَّ أَبَا بُرْدَةَ بْنَ نِيَارٍ ضَحَّى قَبْلَ أَنْ يُصَلِّىَ ، فَلَمَّا صَلَّى النَّبِىُّ -صلّى اللّه عليه وسلّم- دَعَاهُ فَذَكَرَ لَهُ مَا فَعَلَ ، فَقَالَ لَهُ رَسُولُ اللَّهِ -صلّى اللّه عليه وسلّم- :( إِنَّمَا شَاتُكَ شَاةُ لَحْمٍ ). فَقَالَ : يَا رَسُولَ اللَّهِ عِنْدِى عَنَاقٌ لِى جَذَعَةٌ مِنَ الْمَعْزِ هِىَ أَحَبُّ إِلَىَّ مِنْ شَاتَيْنِ. قَالَ :( فَضَحِّ بِهَا وَلاَ تُجْزِئُ عَنْ أَحَدٍ بَعْدَكَ ). قَالَ أَبُو مُحَمَّدٍ قُرِئَ عَلَى مُحَمَّدٍ عَنْ سُفْيَانَ :( وَمَنْ ذَبَحَ بَعْدَ الصَّلاَةِ وَالإِمَامُ يَخْطُبُ أَجْزَأَهُ ).

٢٠١٥ - أَخْبَرَنَا أَبُو عَلِىٍّ الْحَنَفِىُّ حَدَّثَنَا مَالِكٌ عَنْ يَحْيَى بْنِ سَعِيدٍ عَنْ بُشَيْرِ بْنِ يَسَارٍ عَنْ أَبِى بُرْدَةَ بْنِ نِيَارٍ : أَنَّ رَجُلاً ذَبَحَ قَبْلَ أَنْ يَنْصَرِفَ النَّبِىُّ -صلّى اللّه عليه وسلّم- فَأَمَرَهُ أَنْ يُعِيدَ.


بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla

 6. Bâb—Kurban Etleri Hakkında

2009. Bize Ebu Asım, İbn Cüreyc'den, (O) Nafi'den, (O da) ibn Ömer'den (naklen) haber verdi ki, Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) kurban etlerini üç günden sonraya (bırakmayı) yasakladı -veya O; "Kurban etlerini (üç günden sonra) yemeyin!" buyurdu.

2010. Bize Amr b. Avn, Halid'den -ki O, İbn Abdillah et-Tahhan'dır-, (O) Halid el-Hazza'dan, (O) Ebu Kılâbe'den, (O) Ebu'l-Melih'ten, (O) Nubeyşe'den, (O da) Hazret-i Peygamber'den (sallallahü aleyhi ve sellem) (naklen) haber verdi ki, O şöyle buyurdu: "Biz size kurban etlerini üç günden fazla yemeyi, hepinize yetmeleri için yasaklamıştık. Şimdi Allah bolluk ihsan etmiştir. Binaenaleyh, (kurban etlerini) yiyin, saklayın, sevap kazanmak niyetiyle dağıtın." Ebu Muhammed (ed-Dârimî) dedi ki: "İttecirû, 'onunla sevap peşine düşün, onunla sevap kazanmaya bakın' (demektir)."

2011. Bize Muhammed b. Abdillah er-Rakaşi haber verip (dedi ki), bize Yezid b. Zuray’ rivâyet edip (dedi ki), bize Muhammed b. İshak rivâyet edip (dedi ki), bana Abdullah b. Ebi Bekr, Amra bint Abdirrahman'dan, (O da) Hazret-i Âişe'den -Allah O'ndan razı olsun!- (naklen) rivâyet etti ki, O şöyle dedi: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) kurban etlerini üç günden sonraya (bırakmayı) yasaklamıştı. Ertesi yıl (bayram vakti) gelip insanlar kurban kesince; "ya Resûlüllah! Şüphesiz bu kurbanlar (eskiden) insanlara fayda verirlerdi. Onlar (kurbanların) etlerini, yağlarını depo edip saklarlardı!" demiştim. O da; "Bugün onları bundan ne menediyor?" buyurmuştu. Ben; "ya Nebiyyallah! Sen onlara önceki sene, (kurban) etlerini üç günden fazla yemeyi yasaklamamış mıydın?" deyince O, şöyle buyurmuştu: "Ben bunu, yanlarına köylülerin geldiği şehirlilere, (kurban) etlerini onlara dağıtsınlar diye yasaklamıştım. Şimdi ise yesinler ve (kalanları) depo edip saklasınlar!"

2012. Bize Mervan b. Muhammed haber verip (dedi ki), bize Yahya b. Hamza rivâyet edip (dedi ki), bana Muhammed ibnu'l-Velid ez-Zübeydi, Abdurrahman b. Cübeyr b. Nufeyr'den rivâyet etti (ki, O şöyle demiş): Bana babam rivâyet etti ki; O, Resûlüllah’ın (sallallahü aleyhi ve sellem) azadlısı Sevban'ı şöyle derken işitmiş: Biz Mina'dayken Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) bana; "Bize şu etten hazırla!" buyurmuştu. Bunun üzerine ben O'nun için o (etten) hazırlamıştım da O, Medine'ye varıncaya kadar ondan yemeye devam etmişti.

2013. Bize Saîd ibnu'r-Rebi' haber verip (dedi ki), bize Şu'be, Amr b. Dinar'dan rivâyet etti ki, O şöyle demiş: Ben Atâ'nın şöyle dediğini işittim: Ben Cabir'i şöyle derken işittim: Muhakkak ki biz, Resûlüllah'ın (sallallahü aleyhi ve sellem) zamanında Mekke'den Medine'ye (yaptığımız yolculuklarda) yanımıza azık alırdık. Ebu Muhammed (ed-Dârimî) dedi ki: "(Cabir), kurban etlerini (azık alırdık), demek istiyor."

٦- باب فِى لُحُومِ الأَضَاحِىِّ

٢٠٠٩ - أَخْبَرَنَا أَبُو عَاصِمٍ عَنِ ابْنِ جُرَيْجٍ عَنْ نَافِعٍ عَنِ ابْنِ عُمَرَ : أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ -صلّى اللّه عليه وسلّم- نَهَى عَنْ لُحُومِ الأَضَاحِىِّ أَوْ قَالَ :( لاَ تَأْكُلُوا لُحُومَ الأَضَاحِىِّ بَعْدَ ثَلاَثٍ ).

٢٠١٠ - أَخْبَرَنَا عَمْرُو بْنُ عَوْنٍ عَنْ خَالِدِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ الطَّحَّانُ عَنْ خَالِدٍ الْحَذَّاءِ عَنْ أَبِى قِلاَبَةَ عَنْ أَبِى الْمَلِيحِ عَنْ نُبَيْشَةَ عَنِ النَّبِىِّ -صلّى اللّه عليه وسلّم- قَالَ :( إِنَّا كُنَّا نَهَيْنَاكُمْ عَنْ لُحُومِ الأَضَاحِىِّ أَنْ تَأْكُلُوهَا فَوْقَ ثَلاَثَةِ أَيَّامٍ كَىْ تَسَعَكُمْ ، فَقَدْ جَاءَ اللَّهُ بِالسَّعَةِ فَكُلُوا وَادَّخِرُوا وَاتَّجِرُوا ). قَالَ أَبُو مُحَمَّدٍ :( اتَّجِرُوا ). اطْلُبُوا فِيهِ الأَجْرَ.

٢٠١١ - أَخْبَرَنَا مُحَمَّدُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ الرَّقَاشِىُّ حَدَّثَنَا يَزِيدُ بْنُ زُرَيْعٍ حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ إِسْحَاقَ قَالَ حَدَّثَنِى عَبْدُ اللَّهِ بْنُ أَبِى بَكْرٍ عَنْ عَمْرَةَ بِنْتِ عَبْدِ الرَّحْمَنِ عَنْ عَائِشَةَ رَضِىَ اللَّهُ عَنْهَا قَالَتْ : كَانَ رَسُولُ اللَّهِ -صلّى اللّه عليه وسلّم- قَدْ نَهَى عَنْ لُحُومِ الأَضَاحِىِّ بَعْدَ ثَلاَثٍ ، فَلَمَّا كَانَ الْعَامُ الْقَابِلُ وَضَحَّى النَّاسُ قُلْتُ : يَا نَبِىَّ اللَّهِ إِنْ كَانَتْ هَذِهِ الأَضَاحِىُّ لَتَرْفُقُ بِالنَّاسِ كَانُوا يَدَّخِرُونَ مِنْ لُحُومِهَا وَوَدَكِهَا. قَالَ :( فَمَا يَمْنَعُهُمْ مِنْ ذَلِكَ الْيَوْمَ؟ ). قُلْتُ : يَا نَبِىَّ اللَّهِ أَوَلَمْ تَنْهَهُمْ عَامَ أَوَّلَ عَنْ أَنْ يَأْكُلُوا لُحُومَهَا فَوْقَ ثَلاَثٍ؟ فَقَالَ :( إِنَّمَا نَهَيْتُ عَنْ ذَلِكَ لِلْحَاضِرَةِ الَّتِى حَضَرَتْهُمْ مِنْ أَهْلِ الْبَادِيَةِ لِيَبُثُّوا لُحُومَهَا فِيهِمْ ، فَأَمَّا الآنَ فَلْيَأْكُلُوا وَلْيَدَّخِرُوا ).

٢٠١٢ - أَخْبَرَنَا مَرْوَانُ بْنُ مُحَمَّدٍ حَدَّثَنَا يَحْيَى بْنُ حَمْزَةَ حَدَّثَنِى مُحَمَّدُ بْنُ الْوَلِيدِ الزُّبَيْدِىُّ عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ جُبَيْرِ بْنِ نُفَيْرٍ قَالَ حَدَّثَنِى أَبِى أَنَّهُ سَمِعَ ثَوْبَانَ مَوْلَى رَسُولِ اللَّهِ -صلّى اللّه عليه وسلّم- يَقُولُ قَالَ لِى رَسُولُ اللَّهِ -صلّى اللّه عليه وسلّم- وَنَحْنُ بِمِنًى :( أَصْلِحْ لَنَا مِنْ هَذَا اللَّحْمِ ). فَأَصْلَحْتُ لَهُ مِنْهُ ، فَلَمْ يَزَلْ يَأْكُلُ مِنْهُ حَتَّى بَلَغْنَا الْمَدِينَةَ.

٢٠١٣ - أَخْبَرَنَا سَعِيدُ بْنُ الرَّبِيعِ حَدَّثَنَا شُعْبَةُ عَنْ عَمْرِو بْنِ دِينَارٍ قَالَ سَمِعْتُ عَطَاءً قَالَ سَمِعْتُ جَابِراً يَقُولُ : إِنْ كُنَّا لَنَتَزَوَّدُ مِنْ مَكَّةَ إِلَى الْمَدِينَةِ عَلَى عَهْدِ رَسُولِ اللَّهِ -صلّى اللّه عليه وسلّم-. قَالَ أَبُو مُحَمَّدٍ : يَعْنِى لُحُومَ الأَضَاحِىِّ.


بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla

 5. Bab—Deve Yedi Kişi Adına, Sığır Da Yedi Kişi Adına (Kurban Edilebilir)

2007. Bize Ya'lâ haber verip (dedi ki), bize Süfyan, Ebu'z-Zübeyr'den, (O da) Cabir'den (naklen) rivâyet etti ki, O şöyle dedi: Biz Hudeybiye günü yetmiş "bedene"yi, bir "bedene" yedi kişi adına olmak üzere, kurban kesmiştik. Çünkü Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)"Hedy'lerde (yani Harem-i Şerife hediye edilen kurbanlarda) ortak olun!" buyurmuştu.

2008. Bize Halid b. Mahled haber verip (dedi ki), bize Malik, Ebu'z-Zübeyr'den, (O da) Cabir b. Abdillah'tan (naklen) rivâyet etti ki, O şöyle dedi: Biz Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) ile beraber sığırı yedi kişi adına kurban kesmiştik. Ebu Muhammed (ed-Dârimî'ye); "bu (Hadisin zahirinin delâlet ettiği) görüşü kabullenir misin?" denildi, O da;"evet" karşılığını verdi.

٥- باب الْبَدَنَةُ عَنْ سَبْعَةٍ وَالْبَقَرَةُ عَنْ سَبْعَةٍ

٢٠٠٧ - أَخْبَرَنَا يَعْلَى حَدَّثَنَا سُفْيَانُ عَنْ أَبِى الزُّبَيْرِ عَنْ جَابِرٍ قَالَ : نَحَرْنَا يَوْمَ الْحُدَيْبِيَةِ سَبْعِينَ بَدَنَةً ، الْبَدَنَةُ عَنْ سَبْعَةٍ ، فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ -صلّى اللّه عليه وسلّم- :( اشْتَرِكُوا فِى الْهَدْىِ ).

٢٠٠٨ - أَخْبَرَنَا خَالِدُ بْنُ مَخْلَدٍ حَدَّثَنَا مَالِكٌ عَنْ أَبِى الزُّبَيْرِ عَنْ جَابِرِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ قَالَ : نَحَرْنَا مَعَ رَسُولِ اللَّهِ -صلّى اللّه عليه وسلّم- الْبَقَرَةَ عَنْ سَبْعَةٍ.


SELMAN SEVEN

{facebook#https://facebook.com/} {twitter#https://twitter.com/}

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Blogger tarafından desteklenmektedir.
Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget