5. İtikafta Bulunanın Nikâhı
889. İmâm-ı Mâlik'ten: İtikâfta bulunanın cinsi münasebette bulunmadıkça nikâh akdi yapmasında bir mahzur yoktur.
890. Kadın da aynı şekilde cinsi münasebet sözkonusu olmadıkça nikâhlanabilir.
891. İtikâfta bulunanın geceleri hanımıyla yapması haram olan şeyler gündüzleri de haramdır.
892. İtikâfta bulunan kadın ve erkeğin cinsi münasebet olmadıkça nikâhlanmalarını mekruh gören kimseyi görmedik. Münasebet olursa nikâh caiz olmaz. Oruçlunun nikâhlanması da mekruh değildir. Ancak itikâfta bulunan birinin nikâhı ile ihramda bulunan bir kimsenin nikâhları arasında fark vardır. İhramlı yer, içer, hasta ziyaret eder ve cenazeye katılabilir. Fakat koku kullanamaz. İtikâfta bulunan ise yağlanabilir, güzel koku sürünebilir, kadın olsun erkek olsun saçlarını kısaltabilirler, fakat cenazeye katılamaz, cenaze namazı kılamaz ve hasta ziyareti yapamazlar. İhramlının, itikâfa girenin ve oruçlunun evlenmesi hususunda sünnet bu şekilde olmuştur.
٥ - باب النِّكَاحِ فِي الاِعْتِكَافِ
٨٨٩ - قَالَ مَالِكٌ : لاَ بَأْسَ بِنِكَاحِ الْمُعْتَكِفِ، نِكَاحَ الْمِلْكِ، مَا لَمْ يَكُنِ الْمَسِيسُ.
٨٩٠ – قَالَ : وَالْمَرْأَةُ الْمُعْتَكِفَةُ أَيْضاً تُنْكَحُ، نِكَاحَ الْخِطْبَةِ، مَا لَمْ يَكُنِ الْمَسِيسُ.
٨٩١ – قَالَ : وَيَحْرُمُ عَلَى الْمُعْتَكِفِ مِنْ أَهْلِهِ بِاللَّيْلِ، مَا يَحْرُمُ عَلَيْهِ مِنْهُنَّ بِالنَّهَارِ(٥٥٣).
٨٩٢ - قَالَ يَحْيَى : قَالَ زِيَادٌ : قَالَ مَالِكٌ : وَلاَ يَحِلُّ لِرَجُلٍ، أَنْ يَمَسَّ امْرَأَتَهُ وَهُوَ مُعْتَكِفٌ، وَلاَ يَتَلَذَّذَ مِنْهَا بِقُبْلَةٍ وَلاَ غَيْرِهَا، وَلَمْ أَسْمَعْ أَحَداً يَكْرَهُ لِلْمُعْتَكِفِ وَلاَ لِلْمُعْتَكِفَةِ، أَنْ يَنْكِحَا فِي اعْتِكَافِهِمَا، مَا لَمْ يَكُنِ الْمَسِيسُ، فَيُكْرَهُ، وَلاَ يُكْرَهُ لِلصَّائِمِ أَنْ يَنْكِحَ فِي صِيَامِهِ، وَفَرْقٌ بَيْنَ نِكَاحِ الْمُعْتَكِفِ، وَنِكَاحِ الْمُحْرِمِ، أَنَّ الْمُحْرِمَ يَأْكُلُ وَيَشْرَبُ، وَيَعُودُ الْمَرِيضَ، وَيَشْهَدُ الْجَنَائِزَ، وَلاَ يَتَطَيَّبُ، وَالْمُعْتَكِفُ وَالْمُعْتَكِفَةُ يَدَّهِنَانِ وَيَتَطَيَّبَانِ، وَيَأْخُذُ كُلُّ وَاحِدٍ مِنْهُمَا مِنْ شَعْرِهِ، وَلاَ يَشْهَدَانِ الْجَنَائِزَ, وَلاَ يُصَلِّيَانِ عَلَيْهَا، وَلاَ يَعُودَانِ الْمَرِيضَ، فَأَمْرُهُمَا فِي النِّكَاحِ مُخْتَلِفٌ، وَذَلِكَ الْمَاضِي مِنَ السُّنَّةِ، فِي نِكَاحِ الْمُحْرِمِ وَالْمَعْتَكِفِ وَالصَّائِمِ(٥٥٤).
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.