Resulullah'ın hadislerini mi arıyorsunuz ?
Türkiye'nin En Geniş Kapsamlı Hadis Sitesi
HZ.MUHAMMED (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)
"أَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ وَعَلٰى اٰلِ مُحَمَّدٍ"

Arafat’ta Vakfe İçin Ne Zaman Çıkmalı?

Arafat’ta Vakfe İçin Ne Zaman Çıkmalı? || Menasiki Hac Kitabı || Sünen-i Nesai || Hadis Kütüphanesi

بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla

 196- Arafat’ta Vakfe İçin Ne Zaman Çıkmalı?

3018- Sâlim b. Abdullah (radıyallahü anh)’tan rivâyete göre, şöyle diyor: Abdulmelik b. Mervan, Haccac b. Yusuf’a hacla ilgili konularda İbn Ömer’in emirlerine uymayı ve aykırı hareket etmemesini mektupla emretmişti. Arefe günü güneş batıya kayınca ibn Ömer geldi ben de onun yanındaydım. Çadırının yakınına gelince hac emiri nerede diye bağırdı, üzerinde sarı renkli bir cübbeyle Haccac göründü. İbn Ömer’e:

(Ne var! Ey ebu Abdurrahman, niçin bağırıyorsun?) dedi. İbn Ömer de:

(Sünnete uymak istiyorsan haydi Arafat’a) dedi. Haccac:

(Bu saatte mi?) dedi. İbn Ömer:

(Evet) cevabını verdi. Bir duş alayım hemen seninle birlikte geliyorum dedi. O gelinceye kadar İbn Ömer onu bekledi. Gelince, benimle babam arasında yürüyordu. Ben kendisine:

(Eğer sünnete uymak istersen hutbeyi kısa oku, vakfede acele et) dedim. Bunun üzerine İbn Ömer’in bu konuda bir şey söyleyip söylemeyeceğine baktı. Bunu gören İbn Ömer:

(Doğru söylüyor) dedi. (Buhârî, Hac: 87; Muvatta', Hac: 63)

١٩٦ - باب الرَّوَاحِ يَوْمَ عَرَفَةَ

٣٠١٨ - أَخْبَرَنَا يُونُسُ بْنُ عَبْدِ الأَعْلَى، قَالَ أَخْبَرَنِي أَشْهَبُ، قَالَ أَخْبَرَنِي مَالِكٌ، أَنَّ ابْنَ شِهَابٍ، حَدَّثَهُ عَنْ سَالِمِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ، قَالَ كَتَبَ عَبْدُ الْمَلِكِ بْنُ مَرْوَانَ إِلَى الْحَجَّاجِ بْنِ يُوسُفَ يَأْمُرُهُ أَنْ لاَ، يُخَالِفَ ابْنَ عُمَرَ فِي أَمْرِ الْحَجِّ فَلَمَّا كَانَ يَوْمُ عَرَفَةَ جَاءَهُ ابْنُ عُمَرَ حِينَ زَالَتِ الشَّمْسُ وَأَنَا مَعَهُ فَصَاحَ عِنْدَ سُرَادِقِهِ أَيْنَ هَذَا فَخَرَجَ إِلَيْهِ الْحَجَّاجُ وَعَلَيْهِ مِلْحَفَةٌ مُعَصْفَرَةٌ فَقَالَ لَهُ مَا لَكَ يَا أَبَا عَبْدِ الرَّحْمَنِ قَالَ الرَّوَاحَ إِنْ كُنْتَ تُرِيدُ السُّنَّةَ ‏.‏ فَقَالَ لَهُ هَذِهِ السَّاعَةَ فَقَالَ لَهُ نَعَمْ ‏.‏ فَقَالَ أُفِيضُ عَلَىَّ مَاءً ثُمَّ أَخْرُجُ إِلَيْكَ ‏.‏ فَانْتَظَرَهُ حَتَّى خَرَجَ فَسَارَ بَيْنِي وَبَيْنَ أَبِي فَقُلْتُ إِنْ كُنْتَ تُرِيدُ أَنْ تُصِيبَ السُّنَّةَ فَاقْصُرِ الْخُطْبَةَ وَعَجِّلِ الْوُقُوفَ ‏.‏ فَجَعَلَ يَنْظُرُ إِلَى ابْنِ عُمَرَ كَيْمَا يَسْمَعَ ذَلِكَ مِنْهُ فَلَمَّا رَأَى ذَلِكَ ابْنُ عُمَرَ قَالَ صَدَقَ ‏.‏


Etiketler:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.

[blogger]

SELMAN SEVEN

{facebook#https://facebook.com/} {twitter#https://twitter.com/}

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Blogger tarafından desteklenmektedir.
Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget