11. Bab—Bekçilik Yaparak Allah Yolunda Uykusuz Kalan Kimse Hakkında
2455. Bize el-Kasım b. Kesir haber verip dedi ki, ben Abdurrahman b. Şureyh'i, Ebu's-Sabbah Muhammed b. Sumeyr'den, (O) Ebu Ali el-Hemdani'den, (O da) Ebu Reyhâne'den (naklen) rivâyet ederken işittim ki; O (yani Ebu Reyhâne), Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) ile beraber bir savaştaymış. Derken bir gece O'nu şöyle buyururken işitmiş: "(Cehennem) ateşi Allah yolunda uykusuz kalan göze haram kılınmıştır. (Cehennem) ateşi Allah korkusundan yaş boşanan göze de haram kılınmıştır!" (Ebu Reyhâne) demiş ki, O üçüncüsünü de buyurmuştu ama, ben onu unuttum. Ebu Şureyh sözüne şöyle devam etti: Ben bir kimseden bu (üçüncüsünün) şöyle olduğunu işittim: "(Cehennem) ateşi, Allah'ın (bakılmasını) yasak kıldığı şeylerden sakınılan göze -veya Allah Azze ve Celle yolunda çıkarılan göze- haram kılınmıştır!"
2456. Bize el-Hakem ibnu'l-Mubarek haber verip (dedi ki), bize ed-Derâverdi, Salih b. Muhammed b. Zâide'den, O'nun şöyle dediğini haber verdi: Ben Ömer b. Abdilaziz'i, Ukbe b. Âmir el-Cuhenî'den, (O da) Hazret-i Peygamber'den (sallallahü aleyhi ve sellem) (naklen anlatırken) işittim ki, O şöyle buyurmuş: "Allah bekçilerin bekçisine (yani askerlerin nöbetçisine) merhamet etsin!" Abdullah (ed-Dârimî) dedi ki; "Ömer b. Abdulaziz, Ukbe b. Âmirle karşılaşmamıştı!"
١١- باب فِى الَّذِى يَسْهَرُ فِى سَبِيلِ اللَّهِ حَارِساً
٢٤٥٥ - أَخْبَرَنَا الْقَاسِمُ بْنُ كَثِيرٍ قَالَ سَمِعْتُ عَبْدَ الرَّحْمَنِ بْنَ شُرَيْحٍ يُحَدِّثُ عَنْ أَبِى الصَّبَّاحِ : مُحَمَّدِ بْنِ سُمَيْرٍ عَنْ أَبِى عَلِىٍّ الْهَمْدَانِىِّ عَنْ أَبِى رَيْحَانَةَ : أَنَّهُ كَانَ مَعَ رَسُولِ اللَّهِ -صلّى اللّه عليه وسلّم- فِى غَزْوَةٍ فَسَمِعَهُ ذَاتَ لَيْلَةٍ وَهُوَ يَقُولُ :( حُرِّمَتِ النَّارُ عَلَى عَيْنٍ سَهِرَتْ فِى سَبِيلِ اللَّهِ ، وَحُرِّمَتِ النَّارُ عَلَى عَيْنٍ دَمَعَتْ مِنْ خَشْيَةِ اللَّهِ ). قَالَ : وَقَالَ الثَّالِثَةَ فَنَسِيتُهَا. قَالَ أَبُو شُرَيْحٍ سَمِعْتُ مَنْ يَقُولُ ذَاكَ :( حُرِّمَتِ النَّارُ عَلَى عَيْنٍ غَضَّتْ عَنْ مَحَارِمِ اللَّهِ ، أَوْ عَيْنٍ فُقِئَتْ فِى سَبِيلِ اللَّهِ عَزَّ وَجَلَّ ).
٢٤٥٦ - أَخْبَرَنَا الْحَكَمُ بْنُ الْمُبَارَكِ أَخْبَرَنَا ابْنُ الدَّرَاوَرْدِىِّ عَنْ صَالِحِ بْنِ مُحَمَّدِ بْنِ زَائِدَةَ قَالَ سَمِعْتُ عُمَرَ بْنَ عَبْدِ الْعَزِيزِ عَنْ عُقْبَةَ بْنِ عَامِرٍ الْجُهَنِىِّ عَنِ النَّبِىِّ -صلّى اللّه عليه وسلّم- قَالَ :( رَحِمَ اللَّهُ حَارِسَ الْحَرَسِ ). قَالَ عَبْدُ اللَّهِ الدَّارِمِىُّ : عُمَرُ بْنُ عَبْدِ الْعَزِيزِ لَمْ يَلْقَ عُقْبَةَ بْنَ عَامِرٍ.
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.