9. Bab—Şarabın (Satılması) İle Satın Alınmasının Yasaklığı
2155. Bize Sehl b. Hamâd haber verip (dedi ki), bize Tu'me rivâyet edip (dedi ki), bize Amr b. Beyan et-Teğlibi, Urve ibnu'l-Muğire b. Şu'be'den, (O) babasından, (O da) Resûlüllah'tan (sallallahü aleyhi ve sellem) (naklen) rivâyet etti ki, O şöyle buyurdu: "Kim şarap satarsa, domuzları da parça parça edip (satsın!)" Ebu Muhammed (ed-Dârimî) dedi ki: "(seneddeki Amr b. Beyan), ancak Ömer b. Beyan'dır."
2156. Bize Ya'lâ, Muhammed b. İshak'tan, (O) el-Ka'ka' b. Hakim'den, (O da) Abdurrahman b. Va’le'den (naklen) rivâyet etti ki, O şöyle dedi: İbn Abbas'a şarap satmanın (hükmünü) sordum da O şöyle dedi: Resûlüllah'ın (sallallahü aleyhi ve sellem) Sakif -veya Devs- (kabilesinden) bir arkadaşı vardı. (Bu arkadaşı) Mekke'de, fetih yılında, kendisine hediye edeceği bir kırba şarap ile (Hazret-i Peygamber'e) rastladı. O zaman Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem); "Ey falan! Yüce Allah'ın onu haram kıldığını bilmiyor musun?" buyurdu. (İbn Abbas) dedi ki, bunun üzerine adam hizmetçisine dönüp; "git de onu sat" dedi. Bu sefer Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem), "Ona ne emrettin, ey falan?" buyurdu. O da; "ona onu satmasını emrettim" cevabını Verdi. Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) de, "Şüphe yok ki, içilmesi haram kılınan şeyin satımı da haram kılınmıştır!" buyurdu ve emretti de, (şarap kırbası) vadiye boşaltıldı.
2157. Bize Muhamed b. Ahmed rivâyet edip (dedi ki), bize Süfyan, Amr'dan -yani İbn Dinar'dan-, (O) Tâvûs'tan, (O da) İbn Abbas'tan (naklen) rivâyet etti ki, O şöyle dedi: (Bir gün) Hazret-i Ömer'e, Semure'nin şarap sattığı haberi ulaşmıştı da, O şöyle demişti: Allah Semure'nin canını alsın! O bilmiyor mu ki, Hazret-i Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur: "Allah yahudilere lanet etsin! Onlara (hayvanların) içyağları haram kılınmıştı da onlar, onları "cemi" edip satmışlardı!" Süfyan şöyle demiş: "Onlar onları cemi etti" demek, "onlar onları eritti" demektir.
٩- باب النَّهْىِ عَنْ بَيْعِ الْخَمْرِ وَشِرَائِهَا
٢١٥٥ - أَخْبَرَنَا سَهْلُ بْنُ حَمَّادٍ حَدَّثَنَا طُعْمَةُ حَدَّثَنَا عَمْرُو بْنُ بَيَانٍ التَّغْلِبِىُّ عَنْ عُرْوَةَ بْنِ الْمُغِيرَةِ بْنِ شُعْبَةَ عَنْ أَبِيهِ عَنْ رَسُولِ اللَّهِ -صلّى اللّه عليه وسلّم- أَنَّهُ قَالَ :( مَنْ بَاعَ الْخَمْرَ فَلْيُشَقِّصِ الْخَنَازِيرَ ). قَالَ أَبُو مُحَمَّدٍ : إِنَّمَا هُوَ عُمَرُ بْنُ بَيَانٍ.
٢١٥٦ - أَخْبَرَنَا يَعْلَى عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ إِسْحَاقَ عَنِ الْقَعْقَاعِ بْنِ حَكِيمٍ عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ وَعْلَةَ قَالَ : سَأَلْتُ ابْنَ عَبَّاسٍ عَنْ بَيْعِ الْخَمْرِ فَقَالَ : كَانَ لِرَسُولِ اللَّهِ -صلّى اللّه عليه وسلّم- صَدِيقٌ مِنْ ثَقِيفٍ أَوْ مِنْ دَوْسٍ فَلَقِيَهُ بِمَكَّةَ عَامَ الْفَتْحِ بِرَاوِيَةٍ مِنْ خَمْرٍ يُهْدِيهَا لَهُ ، فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ -صلّى اللّه عليه وسلّم- :( يَا فُلاَنُ أَمَا عَلِمْتَ أَنَّ اللَّهَ تَعَالَى قَدْ حَرَّمَهَا ). قَالَ : فَأَقْبَلَ الرَّجُلُ عَلَى غُلاَمِهِ فَقَالَ : اذْهَبْ فَبِعْهَا. فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ -صلّى اللّه عليه وسلّم- :( بِمَاذَا أَمَرْتَهُ يَا فُلاَنُ؟ ). قَالَ : أَمَرْتُهُ بِبَيْعِهَا. فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ -صلّى اللّه عليه وسلّم- :( إِنَّ الَّذِى حَرَّمَ شُرْبَهَا حَرَّمَ بَيْعَهَا ). فَأَمَرَ بِهَا فَأُكْفِئَتْ فِى الْبَطْحَاءِ.
٢١٥٧ - حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ أَحْمَدَ حَدَّثَنَا سُفْيَانُ عَنْ عَمْرٍو - يَعْنِى ابْنَ دِينَارٍ - عَنْ طَاوُسٍ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ قَالَ : بَلَغَ عُمَرَ أَنَّ سَمُرَةَ بَاعَ خَمْراً ، فَقَالَ : قَاتَلَ اللَّهُ سَمُرَةَ أَمَا عَلِمَ أَنَّ النَّبِىَّ -صلّى اللّه عليه وسلّم- قَالَ :( لَعَنَ اللَّهُ الْيَهُودَ حُرِّمَتْ عَلَيْهِمُ الشُّحُومُ فَجَمَلُوهَا فَبَاعُوهَا ). قَالَ سُفْيَانُ : جَمَلُوهَا : أَذَابُوهَا.
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.