30- Ankebut Sûresinden Tefsir Edilen Âyetler
3492- Simak b. Harb (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Mus’ab b. Sa’d’ten işittim. Babasından babasından naklederek şöyle diyordu: Benim hakkımda dört âyet indirildi dedi ve şöyle anlattı: Sa’d, benim hakkımda dört âyet indirildi dedi ve şöyle anlattı: Sa’d’ın annesi, oğlu Müslüman olunca şöyle demişti: “Allah anne ve babaya iyilik yapmayı emretmemiş midir? O halde ölesiye kadar yemek yemeyeceğim veya sen dininden dönersin.” Sa’d dedi ki: Onu yedirmek için ağzını açarlar ve bir şeyleri zorla yedirirlerdi. Bunun üzerine Ankebût 8. ayeti indirildi: “Biz insana yapacağı hayırlı işlerden biri olarak, anne ve babasına iyi davranmasını emrettik; ama buna rağmen, eğer onlar körü körüne herhangi bir şeyi bana ortak koşmanı isterlerse, onlara uyma. Çünkü, hepiniz sonunda dönüp bana geleceksiniz, o zaman hayatta iken yapmış olduğunuz herşeyi, iyi ve kötü yönleriyle gözünüzün önüne sereceğim.” (Müslim, Cihâd: 27; Nesâî, Cihâd: 17)
Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir.
3493- Ümmü Hanî (radıyallahü anha)’dan rivâyete göre, Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem), “…toplantılarınızda her türlü hayasızlığı yapacaksınız öyle mi?...” Ankebût sûresi 29. ayeti hakkında şöyle demiştir: “Yeryüzündeki insanlara fiske taşı atarlar ve onlarla alay ederlerdi.” (Müsned: 25656)
Tirmizî: Bu hadis hasendir. Bu hadisi sadece Hatîm b. ebî Sağîre’nin, Simâk’den yaptığı rivâyetle bilmekteyiz.
3494- Ahmed b. Abde ed Dabbî,Süleym b. Ahzar vasıtasıyla Hatîm b. Ebû Sağire’den bu senedle hadisin bir benzerini rivâyet etmiştir.
٣٠ - باب وَمِنْ سُورَةِ الْعَنْكَبُوتِ
٣٤٩٢ - حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ بَشَّارٍ، وَمُحَمَّدُ بْنُ الْمُثَنَّى، قَالاَ حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ جَعْفَرٍ، حَدَّثَنَا شُعْبَةُ، عَنْ سِمَاكِ بْنِ حَرْبٍ، قَالَ سَمِعْتُ مُصْعَبَ بْنَ سَعْدٍ، يُحَدِّثُ عَنْ أَبِيهِ، سَعْدٍ قَالَ أُنْزِلَتْ فِيَّ أَرْبَعُ آيَاتٍ . فَذَكَرَ قِصَّةً فَقَالَتْ أُمُّ سَعْدٍ أَلَيْسَ قَدْ أَمَرَ اللَّهُ بِالْبِرِّ وَاللَّهِ لاَ أَطْعَمُ طَعَامًا وَلاَ أَشْرَبُ شَرَابًا حَتَّى أَمُوتَ أَوْ تَكْفُرَ قَالَ فَكَانُوا إِذَا أَرَادُوا أَنْ يُطْعِمُوهَا شَجَرُوا فَاهَا فَنَزَلَتْ هَذِهِ الآيَةُ : (ووَصَّيْنَا الإِنْسَانَ بِوَالِدَيْهِ حُسْنًا ) الآيَةَ . قَالَ أَبُو عِيسَى هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ صَحِيحٌ .
٣٤٩٣ - حَدَّثَنَا مَحْمُودُ بْنُ غَيْلاَنَ، حَدَّثَنَا أَبُو أُسَامَةَ، وَعَبْدُ اللَّهِ بْنُ بَكْرٍ السَّهْمِيُّ، عَنْ حَاتِمِ بْنِ أَبِي صَغِيرَةَ، عَنْ سِمَاكِ بْنِ حَرْبٍ، عَنْ أَبِي صَالِحٍ، عَنْ أُمِّ هَانِئٍ، عَنِ النَّبِيِّ صلّى اللّه عليه وسلّم فِي قَوْلِهِ تَعَالَى : (أتَأْتُونَ فِي نَادِيكُمُ الْمُنْكَرَ ) قَالَ ( كَانُوا يَخْذِفُونَ أَهْلَ الأَرْضِ وَيَسْخَرُونَ مِنْهُمْ ) قَالَ أَبُو عِيسَى هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ إِنَّمَا نَعْرِفُهُ مِنْ حَدِيثِ حَاتِمِ بْنِ أَبِي صَغِيرَةَ عَنْ سِمَاكٍ .
٣٤٩٤ - حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ عَبْدَةَ الضَّبِّيُّ، حَدَّثَنَا سُلَيْمُ بْنُ أَخْضَرَ، عَنْ حَاتِمِ بْنِ أَبِي صَغِيرَةَ، بِهَذَا الإِسْنَادِ نَحْوَهُ .
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.