32. Alışveriş Yaparken, "Kandırma Yok" Diyen Adam
3502.. İbn Ömer (radıyallahü anhümâ)'den rivâyet edildiğine göre;
Bir adam, Hazret-i Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'e alışverişlerde aldatıldığını söyledi. Bunun üzerine Peygamberimiz (sallallahü aleyhi ve sellem) ona:
" Bir alışveriş yaptığın zaman’aldatma yokî'de" buyurdu.
(Ondan sonra) bu adam bir alışveriş yaptığı zaman, " aldatma yok" derdi.
Buharî, büyü 48, istikraz 19, husümât 3; Müslim, büyü 48; Nesâî, büyü 51; Tirmizî, büyü 98.
3503- Enes b. Mâlik (radıyallahü anh)'den rivâyet edildiğine göre; Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) zamanında bir adam, aklında noksanlık olduğu halde alışveriş yapardı. Ailesi Resûlüllah'a (sallallahü aleyhi ve sellem) gelip:
Ey Allah'ın nebisi! Falana hacr koy, çünkü o aklında noks'anlık olduğu halde alışveriş yapıyor, dediler.
Efendimiz adamı çağırıp alışveriş yapmasını yasakladı. Adam:
Ya Resûlallah, alışverişe dayanamam (alışveriş yapmadan duramam), dedi. Bunuri üzerine Hazret-i Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem):
" Eğer alışverişi terkedemiyorsan; (alışveriş yaparken) al,’ama aldatma yok ha' de" buyurdu.
Ebû Sevr; (Saîd bize haber verdi sözünün yerine) " Saîd'den " dedi.
Tirmizî, büyü 28; Nesâî, büyü I2;İbn Mâce, ahkâm 24; Ahmed b. Hanbel, III, 217.
٣٢ - باب فِي الرَّجُلِ يَقُولُ فِي الْبَيْعِ لاَ خِلاَبَةَ
٣٥٠٢ - حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ مَسْلَمَةَ، عَنْ مَالِكٍ، عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ دِينَارٍ، عَنِ ابْنِ عُمَرَ، أَنَّ رَجُلاً، ذَكَرَ لِرَسُولِ اللَّهِ صلّى اللّه عليه وسلّم أَنَّهُ يُخْدَعُ فِي الْبَيْعِ فَقَالَ لَهُ رَسُولُ اللَّهِ صلّى اللّه عليه وسلّم ( إِذَا بَايَعْتَ فَقُلْ لاَ خِلاَبَةَ ) . فَكَانَ الرَّجُلُ إِذَا بَايَعَ يَقُولُ لاَ خِلاَبَةَ .
٣٥٠٣ - حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ الأَرُزِّيُّ، وَإِبْرَاهِيمُ بْنُ خَالِدٍ أَبُو ثَوْرٍ الْكَلْبِيُّ، - الْمَعْنَى - قَالاَ حَدَّثَنَا عَبْدُ الْوَهَّابِ، - قَالَ مُحَمَّدٌ عَبْدُ الْوَهَّابِ بْنُ عَطَاءٍ - أَخْبَرَنَا سَعِيدٌ، عَنْ قَتَادَةَ، عَنْ أَنَسِ بْنِ مَالِكٍ، أَنَّ رَجُلاً، عَلَى عَهْدِ رَسُولِ اللَّهِ صلّى اللّه عليه وسلّم كَانَ يَبْتَاعُ وَفِي عُقْدَتِهِ ضَعْفٌ فَأَتَى أَهْلُهُ نَبِيَّ اللَّهِ صلّى اللّه عليه وسلّم فَقَالُوا يَا نَبِيَّ اللَّهِ احْجُرْ عَلَى فُلاَنٍ فَإِنَّهُ يَبْتَاعُ وَفِي عُقْدَتِهِ ضَعْفٌ فَدَعَاهُ النَّبِيُّ صلّى اللّه عليه وسلّم فَنَهَاهُ عَنِ الْبَيْعِ فَقَالَ يَا نَبِيَّ اللَّهِ إِنِّي لاَ أَصْبِرُ عَنِ الْبَيْعِ . فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلّى اللّه عليه وسلّم ( إِنْ كُنْتَ غَيْرَ تَارِكٍ الْبَيْعَ فَقُلْ هَاءَ وَهَاءَ وَلاَ خِلاَبَةَ ) . قَالَ أَبُو ثَوْرٍ عَنْ سَعِيدٍ .
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.