4- ŞİDDETLİ SICAKTA ÖĞLE NAMAZINI SERİNLİĞE BIRAKMAK BÂBI
723 - “... Ebû Hüreyre (radıyallahü anh)’den rivâyet edildiğine göre; Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu demiştir :
(Sıcak şiddetlendiği zaman (öğle) namazını serinliğe bırakınız. Çünkü şüphesiz sıcağın şiddeti, cehennemin kaynamasındandır. )
724 - “... Ebû Hüreyre (radıyallahü anh)’den rivâyet edildiğine göre; Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu demiştir :
(Sıcak şiddetlendiği zaman öğle namazını serinliğe bırakınız. Çünkü şüphesiz sıcağın şiddeti cehennemin kükreyişindendir. )
725 - “... Ebû Saîd-i Hudrî (radıyallahü anh)’den rivâyet edildiğine göre; Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu, demiştir :
(Öğle namazını serinliğe bırakınız. Çünkü şüphesiz sıcağın şiddeti, cehennemin kükreyişindendir. )
726 - “... El-Muğîre bin Şu'be (radıyallahü anh)’den rivâyet edildiğine göre şöyle demiştir:
Biz, Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) ile beraber öğle namazını (zevalden hemen sonra) gündüzün ortasında ve sıcağında kılardık. Sonra O, bize:
(Öğle) namazını serinliğe bırakınız. Çünkü şüphesiz sıcağın şiddeti cehennemin galeyanındandır.) buyururdu. "
727 - “... (Abdullah) İbn-i Ömer (radıyallahü anhümâ)'den rivâyet edildiğine göre, Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu demiştir : (Öğle namazını serinliğe bırakınız. )
٤ - باب الإِبْرَادِ بِالظُّهْرِ فِي شِدَّةِ الْحَرِّ
٧٢٣ - حَدَّثَنَا هِشَامُ بْنُ عَمَّارٍ، حَدَّثَنَا مَالِكُ بْنُ أَنَسٍ، حَدَّثَنَا أَبُو الزِّنَادِ، عَنِ الأَعْرَجِ، عَنْ أَبِي هُرَيْرَةَ، قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ ( إِذَا اشْتَدَّ الْحَرُّ فَأَبْرِدُوا بِالصَّلاَةِ فَإِنَّ شِدَّةَ الْحَرِّ مِنْ فَيْحِ جَهَنَّمَ ).
٧٢٤ - حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ رُمْحٍ، أَنْبَأَنَا اللَّيْثُ بْنُ سَعْدٍ، عَنِ ابْنِ شِهَابٍ، عَنْ سَعِيدِ بْنِ الْمُسَيَّبِ، وَأَبِي، سَلَمَةَ بْنِ عَبْدِ الرَّحْمَنِ عَنْ أَبِي هُرَيْرَةَ، أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ قَالَ ( إِذَا اشْتَدَّ الْحَرُّ فَأَبْرِدُوا بِالظُّهْرِ فَإِنَّ شِدَّةَ الْحَرِّ مِنْ فَيْحِ جَهَنَّمَ ).
٧٢٥ - حَدَّثَنَا أَبُو كُرَيْبٍ، حَدَّثَنَا أَبُو مُعَاوِيَةَ، عَنِ الأَعْمَشِ، عَنْ أَبِي صَالِحٍ، عَنْ أَبِي سَعِيدٍ، قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ ( أَبْرِدُوا بِالظُّهْرِ فَإِنَّ شِدَّةَ الْحَرِّ مِنْ فَيْحِ جَهَنَّمَ ).
٧٢٦ - حَدَّثَنَا تَمِيمُ بْنُ الْمُنْتَصِرِ الْوَاسِطِيُّ، حَدَّثَنَا إِسْحَاقُ بْنُ يُوسُفَ، عَنْ شَرِيكٍ، عَنْ بَيَانٍ، عَنْ قَيْسِ بْنِ أَبِي حَازِمٍ، عَنِ الْمُغِيرَةِ بْنِ شُعْبَةَ، قَالَ كُنَّا نُصَلِّي مَعَ رَسُولِ اللَّهِ ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ صَلاَةَ الظُّهْرِ بِالْهَاجِرَةِ فَقَالَ لَنَا ( أَبْرِدُوا بِالصَّلاَةِ فَإِنَّ شِدَّةَ الْحَرِّ مِنْ فَيْحِ جَهَنَّمَ ).
٧٢٧ - حَدَّثَنَا عَبْدُ الرَّحْمَنِ بْنُ عُمَرَ، حَدَّثَنَا عَبْدُ الْوَهَّابِ الثَّقَفِيُّ، عَنْ عُبَيْدِ اللَّهِ، عَنْ نَافِعٍ، عَنِ ابْنِ عُمَرَ، قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ ( أَبْرِدُوا بِالظُّهْرِ ).
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.