82- CUMA NAMAZINA TEHCİR (ERKEN GİTMEK) HAKKINDA GELEN (HADİSLER) BÂBI
1145 - “... Ebû Hüreyre (radıyallahü anh)’den rivâyet edildiğine göre; Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu, demiştir:
(Cuma günü olunca mescidin kapılarının her birisinde melekler bulunur. Bunlar- (mescide gelen) insanları, ilk geleni, ondan sonra ilk geleni (birinci, ikinci, üçüncü diye) gelişleri sırasına göre yazarlar. İmam (minbere) çıkacağı zaman melekler defterleri dürerek hutbeyi dinlerler. Artık namaza tehcir eden (erken gelen), bir deve, ondan sonra gelen, bir sığır, ondan sonra gelen, bir koç sadaka etmiş gibidir. (Nihayet bir tavuk ve bir yumurtayı zikretti. Râvi Sehl, rivâyetinde şunu da ilâve etti. ) İmam minbere çıktıktan sonra mescide gelen, artık yalnız namaz sevabını almak için gelmiş olur. )
1146 - “... Semûre bin Cündüb (radıyallahü anh)’den; Şöyle demiştir: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem), Cuma'yı ve (buna) erken gitme misâlini, (sadaka olarak) deveyi boğazlıyana, sığırı boğazlıyana, koyunu boğazlıyana, benzeterek beyan buyurdu. Bu benzetmeyi yaparken nihayet tavuğu da zikretti. "
1147 - “... Alkama (radıyallahü anh)’den; Şöyle demiştir :
Ben Abdullah (bin Mes'ûd) (radıyallahü anh) ile beraber Cuma namazına gittim. Kendisinden önce gitmiş olan üç kişiyi (mescidde) bulunca: (Ben) dört kişinin dördüncüsüyüm. Dördüncü olan (ilâhi ikram ve rahmetten) uzak değildir. Şüphesiz ben Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’den şöyle buyururken işittim, dedi:
(İnsanlar Cumalara birinci, ikinci ve üçüncü olarak erken gidiş sırası ölçüsüne göre kıyamet günü Allah'a yakın (rahmet ve ikramına yakın) makam sahibi olurlar. ) Sonra Abdullah: (Ben) dört kişinin dördüncüsüyüm, dördüncü olan (ilâhi ikram ve rahmetten) uzak değildir, dedi. "
٨٢ - باب مَا جَاءَ فِي التَّهْجِيرِ إِلَى الْجُمُعَةِ
١١٤٥ - حَدَّثَنَا هِشَامُ بْنُ عَمَّارٍ، وَسَهْلُ بْنُ أَبِي سَهْلٍ، قَالاَ حَدَّثَنَا سُفْيَانُ بْنُ عُيَيْنَةَ، عَنِ الزُّهْرِيِّ، عَنْ سَعِيدِ بْنِ الْمُسَيَّبِ، عَنْ أَبِي هُرَيْرَةَ، أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ قَالَ ( إِذَا كَانَ يَوْمُ الْجُمُعَةِ كَانَ عَلَى كُلِّ بَابٍ مِنْ أَبْوَابِ الْمَسْجِدِ مَلاَئِكَةٌ يَكْتُبُونَ النَّاسَ عَلَى قَدْرِ مَنَازِلِهِمُ الأَوَّلَ فَالأَوَّلَ فَإِذَا خَرَجَ الإِمَامُ طَوَوُا الصُّحُفَ وَاسْتَمَعُوا الْخُطْبَةَ فَالْمُهَجِّرُ إِلَى الصَّلاَةِ كَالْمُهْدِي بَدَنَةً ثُمَّ الَّذِي يَلِيهِ كَمُهْدِي بَقَرَةٍ ثُمَّ الَّذِي يَلِيهِ كَمُهْدِي كَبْشٍ ). حَتَّى ذَكَرَ الدَّجَاجَةَ وَالْبَيْضَةَ زَادَ سَهْلٌ فِي حَدِيثِهِ ( فَمَنْ جَاءَ بَعْدَ ذَلِكَ فَإِنَّمَا يَجِيءُ بِحَقٍّ إِلَى الصَّلاَةِ ).
١١٤٦ - حَدَّثَنَا أَبُو كُرَيْبٍ، حَدَّثَنَا وَكِيعٌ، عَنْ سَعِيدِ بْنِ بَشِيرٍ، عَنْ قَتَادَةَ، عَنِ الْحَسَنِ، عَنْ سَمُرَةَ بْنِ جُنْدُبٍ، أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ ضَرَبَ مَثَلَ الْجُمُعَةِ ثُمَّ التَّبْكِيرِ كَنَاحِرِ الْبَدَنَةِ كَنَاحِرِ الْبَقَرَةِ كَنَاحِرِ الشَّاةِ حَتَّى ذَكَرَ الدَّجَاجَةَ .
١١٤٧ - حَدَّثَنَا كَثِيرُ بْنُ عُبَيْدٍ الْحِمْصِيُّ، حَدَّثَنَا عَبْدُ الْمَجِيدِ بْنُ عَبْدِ الْعَزِيزِ، عَنْ مَعْمَرٍ، عَنِ الأَعْمَشِ، عَنْ إِبْرَاهِيمَ، عَنْ عَلْقَمَةَ، قَالَ خَرَجْتُ مَعَ عَبْدِ اللَّهِ إِلَى الْجُمُعَةِ فَوَجَدَ ثَلاَثَةً قَدْ سَبَقُوهُ فَقَالَ رَابِعُ أَرْبَعَةٍ وَمَا رَابِعُ أَرْبَعَةٍ بِبَعِيدٍ إِنِّي سَمِعْتُ رَسُولَ اللَّهِ ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ يَقُولُ ( إِنَّ النَّاسَ يَجْلِسُونَ مِنَ اللَّهِ يَوْمَ الْقِيَامَةِ عَلَى قَدْرِ رَوَاحِهِمْ إِلَى الْجُمُعَاتِ الأَوَّلَ وَالثَّانِيَ وَالثَّالِثَ ). ثُمَّ قَالَ رَابِعُ أَرْبَعَةٍ وَمَا رَابِعُ أَرْبَعَةٍ بِبَعِيدٍ .
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.