132- NAMAZIN (REK'AT SAYISIN)DA ŞEK (= TEREDDÜT) EDİP ŞÜPHESİZ BİLDİĞİ (REKAT ADEDİ)NE DÖNEN KİŞİ HAKKINDA
1266) ;..... Abdurrahman bin Avf (radıyallahü anh)’den rivâyet edildiğine göre kendisi:
Ben, Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'den şöyle buyururken işittim, demiştir:
(Biriniz (namaz kılarken) bir (rek'at mi) iki rek'at mi) üç (rek’at mi kıldığın) da şek edince kıldığını İki rek'at saysın. Ve üç (rek'at mi) dört (rek'at mi kıldığın) da şek ettiği zaman onu üç rek'at saysın. Sonra (bütün bu hallerde) namazından kalan (rek'atler)ı tamamlasın. Ta ki fazla kıldığında şüphesi olsun. Sonra selâm vermeden Önce oturduğu yerde iki secde etsin. )
1267 - “... Ebû Saîd-i Hudrî (radıyallahü anh)’den rivâyet edildiğine göre; Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu, demiştir:
(Biriniz namazının rek'atlerinde şek ettiği zaman şekki atsın ve şüphesiz bildiği (rek'atleri)ne bina etsin. (Rek'atlerin) tamam olduğuna inandığı zaman (selâmdan Önce) iki secde etsin. Eğer namazı tam idiyse (fazla) (iki sehiv secdesi ile beraber) bir nafile olur. Eğer namazı noksan idiyse o rek'at, namazını tamamlamak için olmuş olur. Ve namaz sonunda yaptığı iki (sehiv) secdesi de şeytan burnunun toprağa sürünmesi için olmuş olur. )
١٣٢ - باب مَا جَاءَ فِيمَنْ شَكَّ فِي صَلاَتِهِ فَرَجَعَ إِلَى الْيَقِينِ
١٢٦٦ - حَدَّثَنَا أَبُو يُوسُفَ الرَّقِّيُّ، مُحَمَّدُ بْنُ أَحْمَدَ الصَّيْدَلاَنِيُّ حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ سَلَمَةَ، عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ إِسْحَاقَ، عَنْ مَكْحُولٍ، عَنْ كُرَيْبٍ، عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ، عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ عَوْفٍ، قَالَ سَمِعْتُ رَسُولَ اللَّهِ ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ يَقُولُ ( إِذَا شَكَّ أَحَدُكُمْ فِي الثِّنْتَيْنِ وَالْوَاحِدَةِ فَلْيَجْعَلْهَا وَاحِدَةً وَإِذَا شَكَّ فِي الثِّنْتَيْنِ وَالثَّلاَثِ فَلْيَجْعَلْهَا ثِنْتَيْنِ وَإِذَا شَكَّ فِي الثَّلاَثِ وَالأَرْبَعِ فَلْيَجْعَلْهَا ثَلاَثًا ثُمَّ لْيُتِمَّ مَا بَقِيَ مِنْ صَلاَتِهِ حَتَّى يَكُونَ الْوَهْمُ فِي الزِّيَادَةِ ثُمَّ يَسْجُدْ سَجْدَتَيْنِ وَهُوَ جَالِسٌ قَبْلَ أَنْ يُسَلِّمَ ).
١٢٦٧ - حَدَّثَنَا أَبُو كُرَيْبٍ، حَدَّثَنَا أَبُو خَالِدٍ الأَحْمَرُ، عَنِ ابْنِ عَجْلاَنَ، عَنْ زَيْدِ بْنِ أَسْلَمَ، عَنْ عَطَاءِ بْنِ يَسَارٍ، عَنْ أَبِي سَعِيدٍ الْخُدْرِيِّ، قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ ( إِذَا شَكَّ أَحَدُكُمْ فِي صَلاَتِهِ فَلْيُلْغِ الشَّكَّ وَلْيَبْنِ عَلَى الْيَقِينِ فَإِذَا اسْتَيْقَنَ التَّمَامَ سَجَدَ سَجْدَتَيْنِ فَإِنْ كَانَتْ صَلاَتُهُ تَامَّةً كَانَتِ الرَّكْعَةُ نَافِلَةً وَإِنْ كَانَتْ نَاقِصَةً كَانَتِ الرَّكْعَةُ لِتَمَامِ صَلاَتِهِ وَكَانَتِ السَّجْدَتَانِ رَغْمَ أَنْفِ الشَّيْطَانِ ).
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.