Resulullah'ın hadislerini mi arıyorsunuz ?
Türkiye'nin En Geniş Kapsamlı Hadis Sitesi
HZ.MUHAMMED (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)
"أَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ وَعَلٰى اٰلِ مُحَمَّدٍ"

Latest Post

  • Kasame Hakkında (2.Sayfada 5 Hadis)
[next]
Kasame Hakkında (5 Hadis)
Fasil : KASAME BÖLÜMÜ Konu : Kasame Hakkında Ravi : İbnu Abbas Hadis : Cahiliye devrinde görülen ilk kasame hadisesi, biz Beni Haşim içinde cereyan etmişti. Beni Haşim`den (Amr İbnu Alkame İbni`l-Muttalib İbni Abdi Menaf adında) bir erkeği, Kureyş`in bir başka koluna mensup (Hıdaş İbnu Abdillah İbni Ebi Kays el-Amiri adında) bir adam ücretle tutmuştu. (Amr) develerle birlikte (ihdasla) yola çıktı. Beni Haşim`den bir kimse ona uğradı. Bu adamın deri çuvallarının ipi kopmuştu. "Bana yardım et, ip ver de şu çuvallarıma bağlayayım, develer ürkmesin!" dedi, o da ona bir ip verdi ve onunla çuvalları bağladı. Konakladıkları vakit bir tanesi hariç bütün develer bağlandı. Onu ücretle tutan patron: "Bu deve niye bağlanmadı?" diye sordu ve efendi hizmetçiye bir sopa fırlattı. Meğerse onun eceli bu değnekte imiş. (Adam yaralanır, fakat daha ölmeden) Yemenli bir zat kendisine uğrar. Yemenliye sorar: "Sen hacc mevsiminde Mekke`de hazır bulunur musun?" Adam: "Bazan bulunurum, bazan bulunmam" der. Yaralı ona: "Benim için bir elçilik yapar mısın?" diye ilave eder. Adam: "Evet yapar (istediğinizi duyururum)" der. Yaralı: "Sen hacc mevsiminde hazır bulunduğun zaman: "Ey Kureyşliler!" diye bağır. Sana "Buyur!" ettikleri vakit: "Ey Haşimoğulları!" de!.. Onlar: "Buyur!" edince Ebu Talib`i sor. Ona: Beni falancanın bir ip sebebiyle öldürdüğünü haber ver!" der. Bunu söyledikten sonra o işçi vefat eder. Onu ücretle tutan patron, (Mekke`ye) dönünce Ebu Talib yanına gelerek (öleni) sorup: "Arkadaşımıza ne oldu?" der. O da: "Hastalandı, (tedavisi için) elimizden geleni yaptık. (Ama maalesef) öldü, defin işini de ben üzerime aldım!" diye cevap verir. Ebu Talib: "O, senin bu alakanı hak etmişti" der. Aradan bir müddet geçer. Sonra ölen ücretlinin vasiyette bulunduğu Yemenli zat hacc mevsiminde gelir ve: "Ey KureyşIiler!" diye seslenir. (Kureyşliler toplanıp): "işte biz Kureyşlileriz!" derler. Bu sefer adam: "Ey Haşimoğulları!" der. Onlar: "işte biz Beni Haşimiz!" derler. Adam bu sefer de: "Ey Ebu Talib!" der. Kendisine: "işte şu Ebu Talib`tir!" derler. Adam: "Bana falan kimse, size bir elçilik (yapmamı, bir haber) tebliğ etmemi söylemişti. O da şu: Onu falan kimse bir ip yüzünden öldürmüş" der. Bunun üzerine Ebu Talib ona gidip: "Bizden üç şeyden birini seç: istersen yüz deve öde, zira sen bizim adamımızı öldürdün. (Bu iddiamızı inkar edecek olursan), dilersen, kavminden elli kişi senin öldürmediğine dair yemin etsinler. Bunlara itiraz edecek olursan, biz de seni onun sebebiyle öldüreceğiz!" der. Adam kavmine gelip durumu haber verir. "Yemin edelim!" derler. Onlardan bir erkeğe nikahlı olup, doğum da yapmış olan Beni Haşimli bir kadın gelip: "Ey Ebu Talib! Benim şu oğlumu o elli kişiden bir adam yerine tutmam, fakat ona (yeminlerinin yaptırıldığı Ka`be rüknü ile Makam-ı İbrahim arasında) yemin ettirilmemesini talep ediyorum!" der. Ebu Talib bu kadının dilediği şekilde hareket eder. Derken onlardan bir başka adam gelir ve: "Ey Ebu Talib! Sen yüz deveye bedel elli kişinin yemin etmesini diledin. Bu durumda her adama iki deve düşüyor. Al şu iki deveyi benim hesabıma kabul et, yeminlerin yapıldığı yerde bana yemin ettirme!" der. Ebu Talib bu iki deveyi kabul eder. Kırk sekiz kişi de gelip yemin ederler. İbnu Abbas (ra) der ki: "Nefsimi kudret eliyle tutan Zat-ı Zülcelal`e yemin olsun, yeminleri üzerinden bir yıl geçmeden o kırk sekiz kişiden hiçbir kımıldayan göz kalmadı (hepsi helak oldu)." HadisNo : 4985 Fasil : KASAME BÖLÜMÜ Konu : Kasame Hakkında Ravi : Ebu Seleme İbnu Abdirrahman ve Süleyman İbnu Yesar Hadis : Ebu Seleme İbnu Abdirrahman ve Süleyman İbnu Yesar, Resulullah (sav)`ın bir sahabisinden naklen anlatıyor: "Resulullah (sav), kasameyi cahiliye devrindeki şekliyle takrir edip kabul etti. Hatta, Hayber Yahudileri aleyhine dava ettikleri bir ölü için Ensar`dan bir kısım insanlar arasında kasameye hükmetti." HadisNo : 4986 Fasil : KASAME BÖLÜMÜ Konu : Kasame Hakkında Ravi : Sehl İbnu Ebi Hasme Hadis : Abdullah İbnu Sehl ve Muhayyısa İbnu Mes`ud Hayber`e gittiler. O günlerde Hayber`le sulh yapılmıştı. Onlar (hususi işleri için) birbirlerinden ayrıldılar. Muhayyısa, Abdullah İbnu Sehl`e rastladı; kan revan içindeydi, son nefeslerini verdi. Muhayyısa, arkadaşını orada defnetti ve Medine`ye döndü. Mes`ud`un iki oğlu Muhayyısa ve Huvayyısa, Abdurrahman İbnu Sehl ile birlikte (durumu haber vermek üzere) Resulullah (sav)`ın yanına gittiler. Yaşça hepsinin küçüğü olan Abdurrahman konuşmaya başladı. Resulullah (sav): "Büyüğü büyükle, büyüğü büyükle!" diyerek, müdahele etti. Bunun üzerine o sustu, öbürleri anlattılar. Aleyhissalatu vesselam: "Elli yemin yapıp arkadaşınızın diyetini hak etmek ister misiniz?" buyurdular. Onlar; "Nasıl yemin ederiz, ne şahid olduk, ne de gördük!" dediler. Aleyhissalatu vesselam: "Yahudiler elli yeminle sizi tebrie etsinler mi?" buyurdular. Onlar: "Biz kafir insanlann yeminine nasıl itibar ederiz?" dediler. Resulullah (sav) onların bu halleri üzerine, adamın diyetini kendi nezdinden ödedi. HadisNo : 4987 Fasil : KASAME BÖLÜMÜ Konu : Kasame Hakkında Ravi : Amr İbnu Şuayb an Ebihi an Ceddihi Hadis : Muhayyisa`nın küçük oğlu Hayber`in kapısı önünde maktul bulundu. Resulullah (sav): "Öldüren hakkında iki şahid bul, katili sana ipiyle teslim edeyim!" buyurdu. Muhayyısa: "Ey Allah`ın Resulü! Biz nereden iki şahid bulalım? Zira onların kapıları önünde katledildi" dediler. Aleyhissalatu vesselam: "Öyleyse elli kere kasame yemini edersin" buyurdular. Muhayyısa: "Ey Allah`ın Resulü dedi, ben bilmediğim bir kimse hakkında nasıl yemin ederim?" Aleyhissalatu vesselam: "Onlardan elli kasame yemini talep edersin" buyurdular. Muhayyısa: "Ey Allah`ın Resulü! Onlar Yahudidir, biz onlara nasıl yemin teklif ederiz?" dedi. Bunun üzerine ölenin diyetini Aleyhissalatu vesselam onlara (Yahudilere) hükmetti ve yarısıyla onlara yardımda bulundu. HadisNo : 4988 Fasil : KASAME BÖLÜMÜ Konu : Kasame Hakkında Ravi : Amr İbnu Şuayb an Ebihi an Ceddihi Hadis : Tarikinden anlatıldığına göre, "Resulullah (sav), Liyyetü`l-Bahre nam mevkiin kenarında yer alan Bahretu`r-Ruğa`da meskun Beni Nadr İbni Malik kabilesinden bir adamı kasame yoluyla öldür(t)dü ve: "Katil de maktul de kendilerinden!" buyurdu. HadisNo : 4989

  • Kaplar (2.Sayfada 5 Hadis)
[next]
Kaplar (5 Hadis)
Fasil : KAPLARLA İLGİLİ BÖLÜM Konu : Kaplar Ravi : Huzeyfe Hadis : Resulullah (sav)`ın şöyle dediğim işittim: "İpek ve ibrişim elbise giymeyin. Altın ve gümüş kaplardan su içmeyin, onlarda yemek yemeyin. Zira bu iki şey dünyada onlar (kafirler), ahirette de sizin içindir." HadisNo : 143 Fasil : KAPLARLA İLGİLİ BÖLÜM Konu : Kaplar Ravi : Ümmü Seleme Hadis : Resulullah (sav) buyurdular ki: "Gümüş kaptan su içen, karnına cehennem ateşi dolduruyor demektir." Müslim`in bir diğer rivayetinde şöyle denir: "Kim altın veya gümüş bir kaptan içerse..." HadisNo : 144 Fasil : KAPLARLA İLGİLİ BÖLÜM Konu : Kaplar Ravi : Cabir Hadis : Biz Hz. Peygamber (sav)`le birlikte gazveye çıkmıştık. Savaş sonunda elde ettiğimiz ganimetler arasında müşriklerin kap-kacak ve su kapları da vardı. Biz bunları kullanıyorduk. Resulullah (sav) hiç bir zaman niye kullanıyorsunuz diye ayıplamadı." HadisNo : 145 Fasil : KAPLARLA İLGİLİ BÖLÜM Konu : Kaplar Ravi : Ebu Sa`lebe el-Huşeni Hadis : Ben Hz. Peygamber (sav)`e "Ey Allah`ın Resulü, biz Ehli Kitab`ın yaşadığı bir yerdeyiz. Onların kap kacaklarından yiyip içebilir miyiz? diye sordum. Dedi ki: "Onlarınkinden başka kap-kacak bulabilirseniz onlarınkinden yemeyin. Başka birşey bulamazsanız onları yıkadıktan sonra kullanın." (Tirmizi hadisin sahih olduğunu söyledi. Metin Tirmizi`deki metindir) HadisNo : 146 Fasil : KAPLARLA İLGİLİ BÖLÜM Konu : Kaplar Ravi : İbnu Ömer Hadis : Hz. Ömer (sav) sıcak su ile ve bir Hıristiyan kadının evinde onun su kabıyla abdest aldı. (Bu rivayeti Rezin tahric etti. Derim ki: Bunu Buhari bab başlığı olarak kaydetmiştir. Doğrusunu Allah bilir.) HadisNo : 147

  • Kanaat Hakkında (2.Sayfada 27 Hadis)
[next]
Kanaat Hakkında (27 Hadis)
Fasil : KANAAT BÖLÜMÜ Konu : Kanaat Hakkında Ravi : Ubeydullah İbnu Mihsan el-Hutami Hadis : Resulullah (sav) buyurdular ki: "Sizden kim nefsinden emin, bedeni sıhhatli ve günlük yiyeceği de mevcut ise sanki dünyalar onun olmuştur." HadisNo : 4854 Fasil : KANAAT BÖLÜMÜ Konu : Kanaat Hakkında Ravi : Osman Hadis : Resulullah (sav) buyurdular ki: "Ademoğlunun şu üç şey dışında (temel) hakkı yoktur, ikamet edeceği bir ev, avretini örteceği bir elbise, katıksız bir ekmek ve su." HadisNo : 4855 Fasil : KANAAT BÖLÜMÜ Konu : Kanaat Hakkında Ravi : Fadale İbnu Ubeyd Hadis : Resulullah (sav) buyurdular ki: "İslam hidayeti nasip edilen ve yeterli miktarda maişeti olup, buna kanaat edene ne mutlu!" HadisNo : 4856 Fasil : KANAAT BÖLÜMÜ Konu : Kanaat Hakkında Ravi : Ebu Saidi`l-Hudri Hadis : Ensar (ra)`dan bazı kimseler, Resulullah (sav)`dan bir şeyler talep ettiler. Aleyhissalatu vesselam da istediklerini verdi. Sonra tekrar istediler, o yine istediklerini verdi. Sonra yine istediler, o isteklerini yine verdi. Yanında mevcut olan şey bitmişti; şöyle buyurdular: "Yanımda bir mal olsa, bunu sizden ayrı olarak (kendim için) biriktirecek değilim. Kim iffetli davranır (istemezse), Allah onu iffetli kılar.Kim istiğna gösterirse Allah da onu gani kılar. Kim sabırlı davranırsa Allah ona sabır verir. Hiç kimseye sabırdan daha hayırlı ve daha geniş bir ihsanda bulunulmamıştır." [Rezin rahimehullah şu ziyadede bulunmuştur: "İslam`a girip, yeterli miktarla rızıklandırılan ve verdiği bu miktara Allah`ın kanaat etmeyi nasip ettiği kimse kurtuluşa ermiştir."] HadisNo : 4857 Fasil : KANAAT BÖLÜMÜ Konu : Kanaat Hakkında Ravi : Ebu Ümame Hadis : Resulullah (sav) buyurdular ki: "Ey ademoğlu! Eğer fazla malını Allah yolunda harcarsan bu senin için daha hayırlıdır. Kendine saklarsan senin için zararlıdır. Kefaf (yeterli miktar) sebebiyle levm edilmezsin. (Harcamaya), bakımları üzerinde olanlardan başla. Üstteki el (yani veren), alttaki elden (yani alandan) daha hayırlıdır." HadisNo : 4858 Fasil : KANAAT BÖLÜMÜ Konu : Kanaat Hakkında Ravi : Ömer Hadis : Resulullah (sav) buyurdular ki: "Siz Allah`a hakkıyla tevekkül edebilseydiniz, sizleri de, kuşları rızıklandırdığı gibi rızıklandırıdı: Sabahleyin aç çıkar, akşama tok dönerdiniz." HadisNo : 4859 Fasil : KANAAT BÖLÜMÜ Konu : Kanaat Hakkında Ravi : Ebu Hüreyre Hadis : Resulullah (sav) buyurdular ki: "Zenginlik mal çokluğuyla değildir. Bilakis zenginlik göz tokluğuyladır." HadisNo : 4860 Fasil : KANAAT BÖLÜMÜ Konu : Kanaat Hakkında Ravi : Ebu Hüreyre Hadis : Resulullah (sav) buyurdular ki: "(Hakiki) fakir, kapı kapı dolaşırken verilen bir iki lokmanın veya bir iki hurmanın geri çevirdiği kimse değildir. Fakat gerçek fakir, ihtiyacım giderecek bir şey bulamayan ve halini anlayıp kendisine tasaddukta bulunacak biri çıkmayan, (buna rağmen) kalkıp halktan birşey istemeyen kimsedir." HadisNo : 4861 Fasil : KANAAT BÖLÜMÜ Konu : Kanaat Hakkında Ravi : Ebu Hüreyre Hadis : Resulullah (sav) buyurdular ki: "Sizden biri, mal ve yaratılışça kendisinden üstün olana kakınca, nazarını bir de kendisinden aşağıda olana çevirsin. Böyle yapmak, Allah`ın üzerinizdeki nimetini, küçük görmemeniz için gereklidir." [Rezin bir rivayette şu ziyadede bulundu: "Avn İbnu Abdillah İbnu Utbe rahimehullah dedi ki: "Ben zenginlerle düşüp kalkıyordum. O zaman benden daha heveslisi yoktu. Bir binek görsem benimkinden daha iyi görürdüm; bir elbiseye baksam, benimkinden daha iyi olduğuna hükmederdim. Ne zaman ki bu hadisi işittim, fakirlerle düşüp kalktım ve rahata erdim."] HadisNo : 4862 Fasil : KANAAT BÖLÜMÜ Konu : Kanaat Hakkında Ravi : İbnu Ömer Hadis : Resulullah (sav) buyurdular ki: "Sizden biri dilenmeye devam ettiği takdirde yüzünde bir parça et kalmamış halde Allah`a kavuşur." HadisNo : 4863 Fasil : KANAAT BÖLÜMÜ Konu : Kanaat Hakkında Ravi : Semüre İbnu Cündeb Hadis : Resulullah (sav) buyurdular ki: "İstemeler bir nevi cırmalamalardır. Kişi onlarla yüzünü cırmalamış olur. Öyle ise, dileyen (hayasını koruyup) yüz suyunu devam ettirsin, dileyen de bunu terketsin. Şu var ki, kişi, zaruri olan (şeyleri) iktidar sahibinden istemelidir." HadisNo : 4864 Fasil : KANAAT BÖLÜMÜ Konu : Kanaat Hakkında Ravi : Aiz İbnu Amr Hadis : Bir adam Resulullah (sav)`dan birşeyler istedi. Aleyhissalatu vesselam da verdi. Adam dönmek üzere ayağını kapının eşiğine basar basmaz, Aleyhissalatu vesselam: "Dilenmede olan (kötülükleri) bilseydiniz kimse kimseye birşey istemek için asla gitmezdi!" buyurdular. HadisNo : 4865 Fasil : KANAAT BÖLÜMÜ Konu : Kanaat Hakkında Ravi : Zübeyr Hadis : Resulullah (sav) buyurdular ki: "Kişinin iplerini alıp dağa gitmesi, oradan sırtında bir deste odun getirip satması, onun için, insanlara gidip dilenmesinden daha hayırlıdır, insanlar istediğini verseler de vermeseler de." HadisNo : 4866 Fasil : KANAAT BÖLÜMÜ Konu : Kanaat Hakkında Ravi : Sevban Hadis : Resulullah (sav) (bir gün): "Cenneti garanti etmem mukabilinde, insanlardan hiçbir şey istememeyi kim garanti edecek?" buyurdular. Sevban (ra) atılıp: "Ben, (Ey Allah`ın Resulü!)" dedi. Sevban (bundan böyle) hiç kimseden birşey istemezdi. HadisNo : 4867 Fasil : KANAAT BÖLÜMÜ Konu : Kanaat Hakkında Ravi : Muaviye Hadis : Resulullah (sav) buyurdular ki: "İstemede ısrar etmeyin. Vallahi, kim benden bir şey ister, ben ona vermek arzu etmediğim halde, ısrarı (sebebiyle) bir şey kopartırsa, verdiğim o şeyin bereketini görmez." HadisNo : 4868 Fasil : KANAAT BÖLÜMÜ Konu : Kanaat Hakkında Ravi : İbnu`l-Firasi Hadis : İbnu`l-Firasi`nin anlattığına göre, babası (ra): "Ey Allah`ın Resulü! (ihtiyacımı başkasından) isteyeyim mi?" diye sormuş, Aleyhissalatu vesselam da: "Hayır, isteme! Ancak istemek zorunda kalmışsan, bari salihlerden iste!" buyurmuşlardır. HadisNo : 4869 Fasil : KANAAT BÖLÜMÜ Konu : Kanaat Hakkında Ravi : İbnu Mes`ud Hadis : Resulullah (sav) buyurdular ki: "Kim, kendisini müstağni kılacak miktarda malı olduğu halde isterse, kıyamet günü, istediği şey suratında bir tırmalama veya soyulma veya ısırma yarası olarak gelir!" Yanında bulunanlar: "Kişiyi müstağni kılan (miktar) nedir?" diye sordular. "Kırk dirhem altın veya o kıymette bir başka şey" buyurdular. HadisNo : 4870 Fasil : KANAAT BÖLÜMÜ Konu : Kanaat Hakkında Ravi : Ebu Hüreyre Hadis : Resulullah (sav) buyurdular ki: "Kim (malını artırmak için) insanlardan dilenirse, o mutlak surette ateş talep etmiş olur. Öyleyse ister azla yetinsin isterse çoğaltmayı istesin, (artık kendisi bilir}!" HadisNo : 4871 Fasil : KANAAT BÖLÜMÜ Konu : Kanaat Hakkında Ravi : Kabisa İbnu Muharik Hadis : Sulh için diyet (hamale) ödemeyi kabullenmiştim. Bu hususta yardım istemek için Resulullah (sav)`ı aradım ve karşılaştık. (Meseleyi açınca): "Bekle, bize sadaka malı gelecek. O zaman ondan sana da verilmesini emrederim" buyurdular. Sonra da: "Ey Kabisa! İstemek, üç kişi dışında hiç kimseye helal olmaz: Sulh diyeti (hamale) kabullenen kimse. Buna, gereken miktarı buluncaya kadar, istemeği helaldir. Ama o miktara ulaşınca, artık istemez. Afete uğrayıp malını kaybeden kimse. Buna da maişetini temin edecek miktarı elde edinceye kadar istemesi helaldir. Fakirliğe uğrayan adam. Eğer kavminden üç kişi, "Falancaya fakirlik isabet etti" diye ittifak ederlerse, geçimine yetecek miktarı elde edinceye kadar istemesi helaldir. Bunlar dışında istemek, ey Kabisa haramdır." HadisNo : 4872 Fasil : KANAAT BÖLÜMÜ Konu : Kanaat Hakkında Ravi : Enes Hadis : Ensari bir zat gelip Resulullah (sav)`dan birşeyler istemişti. "Evinde hiçbir şey yok mu?" buyurdular. Adam: "Evet," dedi. "Bir çulumuz var. Bir kısmıyla örtünüp, birkısmını da yaygı olarak yere seriyoruz! Bir de su içtiğimiz kabımız var." "Onları bana getir!" diye emrettiler. Adam gidip getirdi. Aleyhissalatu uesselam eşyaları eline alıp: "Şunları satın alacak yok mu?" buyurdular. Bir adam: "Ben bir dirheme satın alıyorum" dedi. Resulullah (sav): "Bir dirhemden fazla veren yok mu?" dedi ve iki üç sefer tekrarlayarak (açık artırmaya çıkardı). Orada bulunan bir adam: "Ben onlara iki dirhem veriyorum" dedi. Aleyhissalatu vesselam eşyaları ona sattı, iki dirhemi alıp Ensariye verdi ve: "Bunun biriyle ailen için yiyecek al, ailene ver. Diğeriyle de bir balta al bana getir!" buyurdular. Adam gidip bir balta alıp getirdi. Resulullah (sav), ona eliyle bir saplık geçirdi. Sonra: "Git, odun eyle, sat ve on beş gün bana gözükme!" buyurdu. Adam aynen böyle yaptı, sonra yanına geldi. Bu esnada on dirhem kazanmış, bunun bir kısmıyla giyecek, bir kısmıyla da yiyecek satın almıştı. Resulullah (sav): "Bak, bu senin için, kıyamet günü alnında dilenme lekesiyle gelinenden daha hayırlıdır!" buyurdu ve sözlerine şöyle devam etti: "Dilenmek, sersefil, fakra düşmüş veya rüsvay edici borca batmış veya elem verici kana bulaşmış inanlar dışında, kimseye caiz değildir." HadisNo : 4873 Fasil : KANAAT BÖLÜMÜ Konu : Kanaat Hakkında Ravi : Habeşi İbnu Cünade es-Selüli Hadis : Resulullah (sav) Arafat`ta vakfede iken bir bedevi gelerek ridasının bir ucundan tutup, ondan bunu istedi. Aleyhissalatu vesselam da onu ona verdi. Adam ridayı beraberinde alıp gitti. Tam o sırada dilenmek haram kılındı. Bunun üzerine Aleyhissalatu vesselam: "Sadaka zengine helal değildir; sağlığı yerinde güç kuvvet sahibine de helal değildir. O, sersefil edici, fakre düşen, haysiyeti kırıcı borca giren, eleme boğan kana bulaşan kimseler dışında hiç kimseye helal değildir. Öyleyse, kim malını artırmak için insanlara el açarsa, bu, kıyamet günü suratında cırmalama yaralarına ve cehennemde yiyeceği kızgın taşlara dönüşür. Öyleyse (buyursun) dileyen azla yetinsin, dileyen de çoğaltmaya çalışsın." [Rezin merhum şu ziyadede bulunmuştur: "Ben, bir adama ihsanda bulunurum. Adam da onu koltuğunun altına koyarak alıp gider veya yiyip midesine indirir. Halbuki bu, (eğer layık değilse) o adam için ateşten başka bir şey değildir. Resulullah`ın bu sözü üzerine Hz. Ömer (ra): "Ey Allah`ın Resulü! Öyleyse ateş olan bir şeyi niye veriyorsunuz?" diye sordu. Aleyhissalatu vesselam: "Allah benim cimri olmamı kabul etmedi, insanlar da benden istememeyi kabul etmedi!" cevabını verdi. Orada bulunanlar: "Dilenmeyi haram kılan zenginlik nedir?" diye sordular. Aleyhissalatu vesselam: "Sabah veya akşam yetecek kadar yiyecektir!" buyurdular."] HadisNo : 4874 Fasil : KANAAT BÖLÜMÜ Konu : Kanaat Hakkında Ravi : İbnu Mes`ud Hadis : Resulullah (sav) buyurdular ki: "Kim kendisine gelen bir fakirliği hemen halka intikal ettirirse (yani onlara açarak dilenmeye kalkarsa), onun fakirliğinin önüne geçilmez. Kime de fakirlik gelir, o da bunu Allah`a açarsa, Allah ona er veya geç rızkıyla imdat eder." HadisNo : 4875 Fasil : KANAAT BÖLÜMÜ Konu : Kanaat Hakkında Ravi : İbnu Abbas Hadis : Resulullah (sav) buyurdular ki: "İnsanların en şerlisi, "Allah rızası için" diyerek dilenip de, istediği verilmeyen kimsedir." İbnu Abbas derdi ki: "Allah rızası için" diyerek istekte bulunmayın. Bu tabiri sadece Allah`tan isterken kullanın." [Rezin tahric etti. Hadis Suyuti`nin el-Camiu`s-Sagir`inde mevcuttur. (Feyzu`l-Kadir şerhi 4, 159); Nesai`de de, hadisin birinci kısmı, uzun bir rivayetin bir parçası olarak geçer. (Zekat 74, (5, 83-84)] HadisNo : 4876 Fasil : KANAAT BÖLÜMÜ Konu : Kanaat Hakkında Ravi : Ali Hadis : Anlatıldığına göre, arafe günü (dilenerek) insanlardan (sadaka) isteyen bir adam görür ve: "Yani şu günde, şu yerde Allah`tan başkasından mı istiyorsun?" der ve adama çubuğunu vurur. [Rezin tahric etmiştir.] HadisNo : 4877 Fasil : KANAAT BÖLÜMÜ Konu : Kanaat Hakkında Ravi : Ömer Hadis : Şöyle hitap etmiştir: "Ey insanlar! Bilin ki tamahkarlık fakirliktir, yeis (tamahkar olmamak) zenginliktir. Kişi bir şeye tamah göstermezse ondan müstağni olur." [Rezin tahric etmiştir.] HadisNo : 4878 Fasil : KANAAT BÖLÜMÜ Konu : Kanaat Hakkında Ravi : İbnu Ömer Hadis : (Babası) Ömer İbnu`l-Hattab (ra) dedi ki: "Resulullah (sav), (zaman zaman) bana ihsanda bulunuyordu. (Her seferinde ben): "(Ey Allah`ın Resulü!) bunu, buna benden daha muhtaç olan birine verseniz!" diyordum. Resulullah (sav) da: "Al bunu! Bu maldan, sen istemediğin ve gelmesini bekler durumda olmadığın halde gelen birşey otursa onu al ve temellük et (yani kendi malın kıl, malın olduktan sonra) dilersen ye, dilersen sadaka olarak bağışla. (Bu vasıfta) olmayan mala nefsini bağlama!" buyurdular. (Hadisi İbnu Ömer`den rivayet eden) Salim der ki: "Bu (hadis) sebebiyle Abdullah, kimseden bir şey istemezdi, (kendiliğinden) gelen bir şey olursa onu da reddetmezdi." HadisNo : 4879 Fasil : KANAAT BÖLÜMÜ Konu : Kanaat Hakkında Ravi : Amr İbnu Tağlib Hadis : Resulullah (sav)`a bir mal -veya bir şey- getirilmişti. Hemen onu taksim edip dağıttı. (Ancak, bunu yaparken) bir kısmına verdi, bir kısmına vermedi. Kendilerine verilmemiş olan kimselerin, sonradan hakkında dedikodu yaptıkları kulağına geldi. Bunun üzerine, (uygun bir fırsatta, halka hitap etmek üzere doğruldu). Allah`a hamd ve sena ettikten sonra: "Sadede gelince; vallahi ben, birine verip diğerine vermediğim olur (bu doğrudur, ancak) vermediğim, nazarımda, verdiğimden daha çok sevgiye mazhardır. Ben birkısım insanlara, kalplerinde gördüğüm sabırsızlık ve hırs sebebiyle veririm; birkısmını da, Allah Teala`nın kalplerine koymuş bulunduğu zenginlik ve hayra havale eder (ve onlara bir şey vermem). İşte bunlardan biri Amr İbnu Tağlib`dir!" buyurdular. Amr devamla der ki: "Vallahi, Resulullah (sav)`ın (hakkımda telaffuz buyurduğu) bu kelamına bedel kırmızı develerim olsaydı bu kadar sevinmezdim." HadisNo : 4880

SELMAN SEVEN

{facebook#https://facebook.com/} {twitter#https://twitter.com/}

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Blogger tarafından desteklenmektedir.
Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget