Resulullah'ın hadislerini mi arıyorsunuz ? Türkiye'nin En Geniş Kapsamlı Hadis Sitesi HZ.MUHAMMED (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) "أَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ وَعَلٰى اٰلِ مُحَمَّدٍ"
Metâin, yaralamak manasına gelen “ta'ane” fiilinden alınma bir kelimedir. Metâin-i aşere ise hadis ravilerinin cerh ve kadhına sebep teşkil eden hallerdir. Bir başka deyişle ravilerin adalet ve zabt durumlarının tesbitinde göz önünde bulundurulan hallere denir. Adından da anlaşılacağı üzere ravinin cerhine sebep olan haller on tanedir. Bunlardan beşi adaletiyle, beşi de zabtıyla ilgilidir. En ağırından en hafifine doğru sıralanmak üzere adaletle ilgili olanları Kizb (ravinin hadiste yalan söylemesi); töhmet-i kizb (yalan söylemek ithamına maruz kalması); Fısk (dinin yasakladığı hallere düşmesi); Bid'at (bidatçılık) ve cehalet (ravinin bilinmemesi) dir. Zabtla ilgili olanlar ise Gaflet (dikkatsizlik); Kesretul-Galat veya Fuhşu'l-galat (çok hata yapmak); Sû'ul-hıfz (kötü ezberlemek) vehm (hadisleri karıştırmak, ne rivayet ettiğini bilmemek) ve Muhâlefetu's-sikât (sika ravilere muhalif rivayetlerde bulunmak)tır. Bir ravide ilk beş halden birisi bulunduğu takdirde o ravi adalet vasfını kaybeder, adalet vasfını kaybeden ravinin hadisi ise reddedilir. Zabtla ilgili hallerden birine sahip olması halinde ise ravi zabt vasfını yitirir. Gerek adalet, gerekse zabt vasfını kaybeden ravi ise cerhedilmiş demektir.
Bk. Meşihat. Meşyeha da denir. Bir muhaddisin mülaki olup da hadis aldığı veya mülaki olmayıp hadislerini rivayete izinli olduğu şeyhlerinin isimlerini, çok deafa hal, tercümelerini ihtiva eden yazılı eserlere verilen isimdir. Meşihat bir ravinin görüştüğü ve hadis işittiği şeyhlerini tanıtmakla o ravinin isnadlarının tesbitinde geniş ölçüde yardımcı olur. Bu itibarla meşihat kitapları özellikle i'tibâr denilen ferd sanılan hadislerin başka rivayet yolları olup olmadığının tesbitinde büyük rol oynarlar. Bilhassa dördüncü hicri asırdan itibaren pek çok muhaddis, şeyhlerinin isimlerini ve hayat hikayelerini anlatan meşihat kitapları tasnif etmişlerdir.
Bk. Eser. Sözlükte, bir nesnenin yerinde kalan bakiyyesine denir. Bir nesnenin varlığına delalet eden ize de eser tabir edilir. Hadis Usulü ilminde eser, haberle aynı manaya gelen bir terimdir. Bazı hadis âlimlerine göre haber hadisle eş manalı olduğuna göre eser, hadis demektir. Bununla birlikte Horasanlı fakihler haber ile eserin arasını ayırmışlar; Hz. Peygamber (s.a. s) den gelenlere haber (dolayısiyle hadis); sahabeden gelen mevkuf rivayetlere ise eser demişlerdir.241 en-Nevevî'ye göre hadiscilerin nazarında Hz. Peygamber'e Sahabeye veya tabi'îne ait bütün rivayetlere eser adı verilir. 242İbn Hacer'e göre ise hadisciler arasında isnadı sahabeye kadar ulaşan mevkuf hadise olduğu gibi, tabi'îye ulaşan maktu' hadise de eser denilmiştir. 243Eser sayılan rivayete me'sur denildiği de olmuştur.