Resulullah'ın hadislerini mi arıyorsunuz ?
Türkiye'nin En Geniş Kapsamlı Hadis Sitesi
HZ.MUHAMMED (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)
"أَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ وَعَلٰى اٰلِ مُحَمَّدٍ"

Latest Post

بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla

 3- BABANIN ÇOCUKLARINA İYİ DAVRANMASI, İYİLİK ETMESİ VE KIZ ÇOCUKLARINA İHSAN'DA BULUNMAK BÂBI

3796 - “. Âişe (radıyallahü anhâ)'dan rivâyet edildiğine göre:

Bir kere Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)’e bedevilerden birkaç adam gelerek:

Siz çocuklarınızı öper (sever) misiniz? dediler. (Mecliste bulunan) sahâbiler:

Evet, dediler. Bunun üzerine bedeviler:

Lâkin biz, vallahi (çocuklarımızı) öpüp okşamayız, dediler. Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) (bedevilere) :

(Allah siz (in gönülleriniz) den merhamet ve şefkati çekip çıkarmış olduktan sonra ben sizin gönüllerinize merhamet koymaya malik (ve muktedir) değilim), buyurdu."

3797 - “. Ya'lâ bin Mürre (radıyallahü anh)’den; Şöyle demiştir:

(Ali'nin oğulları) Hasan ve Hüseyin koşarak Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)’e geldiler. Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) onları bağrına bastı ve:

(Çocuk, cimriliğe ve korkaklığa bir nevî sebep teşkil eder), buyurdu."

3798 - “. Süraka bin Mâlik (radıyallahü anh)'den rivâyet edildiğine göre; Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur :

(İyi dinleyiniz. Size sadakanın en faziletlisini gösterip bildireyim: (Boşanma, kocasının ölümü gibi bir sebeple) sana iade edilmiş vaziyette ve senden başka çalışanı (yani nafakasını temin edecek bir kimsesi) olmayan kızın.) "

3799 - “. El-Ahnef (bin Kays)ın amcası Sa'saa (bin Muâviye) (radıyallahü anhüma)'dan; Şöyle demiştir;

Bir kadın, beraberinde iki kız çocuğu olduğu halde (bir gün) Âişe (radıyallahü anhâ)'nın yanına (yardım dilemek için) girmiş. Âişe de ona üç tane kuru hurma vermiş. Bunun üzerine kadın her çocuğa bir hurma verip kalan üçüncü hurmayı da iki çocuğuna taksim etmiş (ve kendisi hurmadan yememiş)ti. Âişe demiştir ki: Sonra Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) geldi. Ben de (durumu) O'na anlattım. Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) :

(Senin hayretin ne (için)dir? (And olsun ki) Kadın o merhameti sebebiyle cennet'e girmiş (olacak) tır,) buyurdu. "

3800 - “. Ukbe bin Amir (radıyallahü anh)’den; Şöyle demiştir:

Ben, Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'den şu buyruğu işittim:

(Kim ki üç tane kız çocuğu olur da buna sabreder (yani çocuklarının kız olduğundan şikâyetçi olmaz), varlığından onları yedirir, içirir ve giydirirse kıyamet günü o kız çocukları onun için cehennem ateşine perde (engel) olurlar.) "

3801 - “. İbn-i Abbâs (radıyallahü anhümâ)’dan rivâyet edildiğine göre; Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu, demiştir:

(Kim ki iki kız çocuğu erginlik çağına vardıktan sonra yanında kaldıkları veya o kimse onların yanında kaldığı sürece onlara iyi davranıp ihsanda bulunursa kızları onu cennet'e dâhil ederler (yani o kimse kızlarına ettiği iyilik sayesinde cennetlik olur).) "

3802 - “. Enes bin Mâlik (radıyallahü anh)’den rivâyet edildiğine göre; Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur:

(Evlâdınıza gereken ikramı yapınız ve güzelce te'dîb ediniz.) "

٣ - باب بِرِّ الْوَالِدِ وَالإِحْسَانِ إِلَى الْبَنَاتِ

٣٧٩٦ - حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِي شَيْبَةَ، حَدَّثَنَا أَبُو أُسَامَةَ، عَنْ هِشَامِ بْنِ عُرْوَةَ، عَنْ أَبِيهِ، عَنْ عَائِشَةَ، قَالَتْ قَدِمَ نَاسٌ مِنَ الأَعْرَابِ عَلَى النَّبِيِّ ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ فَقَالُوا أَتُقَبِّلُونَ صِبْيَانَكُمْ قَالُوا نَعَمْ ‏.‏ فَقَالُوا لَكِنَّا وَاللَّهِ مَا نُقَبِّلُ ‏.‏ فَقَالَ النَّبِيُّ ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ ‏( وَأَمْلِكُ أَنْ كَانَ اللَّهُ قَدْ نَزَعَ مِنْكُمُ الرَّحْمَةَ ‏)‏.‏

٣٧٩٧ - حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِي شَيْبَةَ، حَدَّثَنَا عَفَّانُ، حَدَّثَنَا وُهَيْبٌ، حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ عُثْمَانَ بْنِ خُثَيْمٍ، عَنْ سَعِيدِ بْنِ أَبِي رَاشِدٍ، عَنْ يَعْلَى الْعَامِرِيِّ، أَنَّهُ قَالَ جَاءَ الْحَسَنُ وَالْحُسَيْنُ يَسْعَيَانِ إِلَى النَّبِيِّ ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ فَضَمَّهُمَا إِلَيْهِ وَقَالَ ‏( إِنَّ الْوَلَدَ مَبْخَلَةٌ مَجْبَنَةٌ ‏)‏.‏

٣٧٩٨ - حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِي شَيْبَةَ، حَدَّثَنَا زَيْدُ بْنُ الْحُبَابِ، عَنْ مُوسَى بْنِ عُلَىٍّ، سَمِعْتُ أَبِي يَذْكُرُ، عَنْ سُرَاقَةَ بْنِ مَالِكٍ، أَنَّ النَّبِيَّ ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ قَالَ ‏( أَلاَ أَدُلُّكُمْ عَلَى أَفْضَلِ الصَّدَقَةِ ابْنَتُكَ مَرْدُودَةً إِلَيْكَ لَيْسَ لَهَا كَاسِبٌ غَيْرُكَ ‏)‏.‏

٣٧٩٩ - حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِي شَيْبَةَ، حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ بِشْرٍ، عَنْ مِسْعَرٍ، أَخْبَرَنِي سَعْدُ بْنُ إِبْرَاهِيمَ، عَنِ الْحَسَنِ، عَنْ صَعْصَعَةَ، عَمِّ الأَحْنَفِ قَالَ دَخَلَتْ عَلَى عَائِشَةَ امْرَأَةٌ مَعَهَا ابْنَتَانِ لَهَا فَأَعْطَتْهَا ثَلاَثَ تَمَرَاتٍ فَأَعْطَتْ كُلَّ وَاحِدَةٍ مِنْهُمَا تَمْرَةً ثُمَّ صَدَعَتِ الْبَاقِيَةَ بَيْنَهُمَا ‏.‏ قَالَتْ فَأَتَى النَّبِيُّ ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ فَحَدَّثْتُهُ فَقَالَ ‏( مَا عَجَبُكِ لَقَدْ دَخَلَتْ بِهِ الْجَنَّةَ ‏)‏.‏

٣٨٠٠ - حَدَّثَنَا الْحُسَيْنُ بْنُ الْحَسَنِ الْمَرْوَزِيُّ، حَدَّثَنَا ابْنُ الْمُبَارَكِ، عَنْ حَرْمَلَةَ بْنِ عِمْرَانَ، قَالَ سَمِعْتُ أَبَا عُشَّانَةَ الْمَعَافِرِيَّ، قَالَ سَمِعْتُ عُقْبَةَ بْنَ عَامِرٍ، يَقُولُ سَمِعْتُ رَسُولَ اللَّهِ ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ يَقُولُ ‏( مَنْ كَانَ لَهُ ثَلاَثُ بَنَاتٍ فَصَبَرَ عَلَيْهِنَّ وَأَطْعَمَهُنَّ وَسَقَاهُنَّ وَكَسَاهُنَّ مِنْ جِدَتِهِ - كُنَّ لَهُ حِجَابًا مِنَ النَّارِ يَوْمَ الْقِيَامَةِ ‏)‏.‏

٣٨٠١ - حَدَّثَنَا الْحُسَيْنُ بْنُ الْحَسَنِ، حَدَّثَنَا ابْنُ الْمُبَارَكِ، عَنْ فِطْرٍ، عَنْ أَبِي سَعْدٍ، عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ، قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ ‏( مَا مِنْ رَجُلٍ تُدْرِكُ لَهُ ابْنَتَانِ فَيُحْسِنُ إِلَيْهِمَا مَا صَحِبَتَاهُ أَوْ صَحِبَهُمَا إِلاَّ أَدْخَلَتَاهُ الْجَنَّةَ ‏)‏.‏

٣٨٠٢ - حَدَّثَنَا الْعَبَّاسُ بْنُ الْوَلِيدِ الدِّمَشْقِيُّ، حَدَّثَنَا عَلِيُّ بْنُ عَيَّاشٍ، حَدَّثَنَا سَعِيدُ بْنُ عُمَارَةَ، أَخْبَرَنِي الْحَارِثُ بْنُ النُّعْمَانِ، سَمِعْتُ أَنَسَ بْنَ مَالِكٍ، يُحَدِّثُ عَنْ رَسُولِ اللَّهِ ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ أَنَّهُ قَالَ ‏( أَكْرِمُوا أَوْلاَدَكُمْ وَأَحْسِنُوا أَدَبَهُمْ ‏)‏.‏


بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla

 2- BABANIN İLGİLENİP ÜZERİNE DÜŞEN İYİLİĞİ YAPMIŞ OLDUĞU KİMSE İLE SEN DE İLGİLEN, ONA KARŞI ÜZERİNE DÜŞEN İYİLİĞİ YAP, BÂBI

3795 - “. Ebû Üseyd Mâlik bin Rebîa (radıyallahü anh)’den; Şöyle demiştir:

Biz, Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)’in yanında bulunduğumuz esnada Benî Selime'den bir adam O'nun yanına gelerek :

Yâ Resûlallah, babam ve anama karşı yükümlü olduğum ödevlerden ölümlerinden sonra yapacağım bir şey kaldı mı? diye sordu. Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) :

(Evet. Onlara rahmet dilemek, onlar için istiğfar (yani günahlarının bağışlanması için duâ) etmek, ahidlerini (vasiyetlerini) ölümlerinden sonra yerine getirmek, dostlarına ikram-hürmet etmek ve yakınlığı ancak onlar vasıtasıyla olan akrabalarla ilgilenip onlara karşı üzerine düşeni yapmak), buyurdu."

٢ - باب صِلْ مَنْ كَانَ أَبُوكَ يَصِلُ

٣٧٩٥ - حَدَّثَنَا عَلِيُّ بْنُ مُحَمَّدٍ، حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ إِدْرِيسَ، عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ سُلَيْمَانَ، عَنْ أَسِيدِ بْنِ عَلِيِّ بْنِ عُبَيْدٍ، مَوْلَى بَنِي سَاعِدَةَ عَنْ أَبِيهِ، عَنْ أَبِي أُسَيْدٍ، مَالِكِ بْنِ رَبِيعَةَ قَالَ بَيْنَمَا نَحْنُ عِنْدَ النَّبِيِّ ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ إِذْ جَاءَهُ رَجُلٌ مِنْ بَنِي سُلَيْمٍ فَقَالَ يَا رَسُولَ اللَّهِ أَبَقِيَ مِنْ بِرِّ أَبَوَىَّ شَىْءٌ أَبَرُّهُمَا بِهِ مِنْ بَعْدِ مَوْتِهِمَا قَالَ ‏( نَعَمْ الصَّلاَةُ عَلَيْهِمَا وَالاِسْتِغْفَارُ لَهُمَا وَإِيفَاءٌ بِعُهُودِهِمَا مِنْ بَعْدِ مَوْتِهِمَا وَإِكْرَامُ صَدِيقِهِمَا وَصِلَةُ الرَّحِمِ الَّتِي لاَ تُوصَلُ إِلاَّ بِهِمَا ‏)‏.‏


بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla

 1- BABA VE ANANIN HAKLARINA RİAYET ETMEK VE ONLARA KARŞI GÖREVİ YAPMAK BÂBI

3788 - “. (Hıdâş) bin Selemet es-Sülemî (radıyallahü anh)’den rivâyet edildiğine göre; Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur:

((Her) adama anasını(n hakkına riâyeti) tavsiye ederim. (Her) adama anasını(n hakkına riâyeti) tavsiye ederim. (Her) adama anasını(n hakkına riâyet etmesini) tavsiye ederim (tavsiye cümlesini üç kez tekrarladı). (Her) adama babasını(n hakkına riâyet etmesini) tavsiye ederim. (Her) adama, işine bakan velisini (n hakkına riâyet etmesini) tavsiye ederim, velisi tarafından ona eziyet olsa bile.) "

3789 - “. Ebû Hüreyre (radıyallahü anh)’den: Şöyle demiştir: Sahâbiler:

Yâ Resûlallah! Kime iyi davranayım, diye sordular. Bunun üzerine Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) : (Anana), buyurdu. Sahâbi:

Ondan sonra kime? diye sordu. Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) (gene) :

(Anana), buyurdu. Soru sahibi:

Sonra kime? dedi. Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) :

(Babana), buyurdu. Soru sahibi:

Sonra kime? diye sordu. Resûl-i Ekrem (sallallahü aleyhi ve sellem) ;

(Sonra en yakın akrabana ve ondan sonra da sırayla en yakın olanlara) buyurdu."

3790 - “ Ebû Hüreyre (radıyallahü anh)’den rivâyet edildiğine göre: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu, demiştir:

(Hiç bir çocuk babasının iyiliğine denk bir iyilikte bulunmuş olmaz. Ancak babasını köle olarak bulup da onu satın aldığı ve (böylece) azadlandığı zaman (babasının iyiliğine denk iyilikte bulunmuş olur)."

3791 - “. Ebû Hüreyre (radıyallahü anh)'den rivâyet edildiğine göre; Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)

(Kıntâr on iki bin okka'dır. Her okka gök ve yer arasında bulunan şeylerin tümünden hayırlıdır) buyurmuş ve Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur :

(Şüphesiz, adamın cennet'te makamı yükseltilir (yani olduğu makamdan daha yüksek makama çıkarılır).) Bunun üzerine adam :

(Bu, (terfi) nereden (gelme) dir?) diye sorar. Kendisine denilir ki : Çocuğunun sana istiğfarı sebebiyledir. "

3792 - “. Mikdam bin Ma'dîkerib (radıyallahü anh)’den rivâyet edildiğine göre; Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur:

(Allah size analarınız (a iyi davranmanızı, hakkına riâyet etmeniz) i cidden tavsiye eder (Bu cümleyi üç kez tekrarladı). Allah sîze, babalarınızla iyi davranmanızı, hakkına riâyet etmeniz)i cidden tavsiye eder. Allah size en yakın akrabanızı, sonra yakınlık derecesine göre diğer akrabalarınızla iyi davranmanızı ve hukuklarına riâyet etmeniz)i cidden tavsiye eder.) "

3793) " ... Ebû Ümâme (radıyallahü anh)'den rivâyet edildiğine göre bir adam :

Yâ Resûlallah! Çocuğu üzerine baba ve ananın hakkı nedir? diye sordu. Resül-i Ekrem (sallallahü aleyhi ve sellem) :

(Onlar (yani baban ve anan) senin Cennet’in ve Cehennem'indir), buyurdu. "

3794 - “. Ebü'd-Derdâ (radıyallahü anh)’den rivâyet edildiğine göre kendisi Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'den şu buyruğu işitmiştir:

(Baba, Cennet kapılarının en hayırlısı (ndan girmeye vesile) dir. Artık (ya baba hakkını ihmal etmekle) o kapıyı yitir veya (onun hakkına riâyetle) o kapıyı koru (elde etmeye çalış).) "

١ - باب بِرِّ الْوَالِدَيْنِ

٣٧٨٨ - حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِي شَيْبَةَ، حَدَّثَنَا شَرِيكُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ، عَنْ مَنْصُورٍ، عَنْ عُبَيْدِ اللَّهِ بْنِ عَلِيٍّ، عَنِ ابْنِ سَلاَمَةَ السُّلَمِيِّ، قَالَ قَالَ النَّبِيُّ ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ ‏( أُوصِي امْرَأً بِأُمِّهِ أُوصِي امْرَأً بِأُمِّهِ أُوصِي امْرَأً بِأُمِّهِ - ثَلاَثًا - أُوصِي امْرَأً بِأَبِيهِ أُوصِي امْرَءًا بِمَوْلاَهُ الَّذِي يَلِيهِ وَإِنْ كَانَ عَلَيْهِ مِنْهُ أَذًى يُؤْذِيهِ ‏)‏.‏

٣٧٨٩ - حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرٍ، مُحَمَّدُ بْنُ مَيْمُونٍ الْمَكِّيُّ حَدَّثَنَا سُفْيَانُ بْنُ عُيَيْنَةَ، عَنْ عُمَارَةَ بْنِ الْقَعْقَاعِ، عَنْ أَبِي زُرْعَةَ، عَنْ أَبِي هُرَيْرَةَ، قَالَ قَالُوا يَا رَسُولَ اللَّهِ مَنْ أَبَرُّ قَالَ ‏( أُمَّكَ ‏)‏.‏ قَالَ ثُمَّ مَنْ قَالَ ‏( أُمَّكَ ‏)‏.‏ قَالَ ثُمَّ مَنْ قَالَ ‏( أَبَاكَ ‏)‏.‏ قَالَ ثُمَّ مَنْ قَالَ ‏( الأَدْنَى فَالأَدْنَى ‏)‏.‏

٣٧٩٠ - حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِي شَيْبَةَ، حَدَّثَنَا جَرِيرٌ، عَنْ سُهَيْلٍ، عَنْ أَبِيهِ، عَنْ أَبِي هُرَيْرَةَ، قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ ‏( لاَ يَجْزِي وَلَدٌ وَالِدَهُ إِلاَّ أَنْ يَجِدَهُ مَمْلُوكًا فَيَشْتَرِيَهُ فَيُعْتِقَهُ ‏)‏.‏

٣٧٩١ - حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِي شَيْبَةَ، حَدَّثَنَا عَبْدُ الصَّمَدِ بْنُ عَبْدِ الْوَارِثِ، عَنْ حَمَّادِ بْنِ سَلَمَةَ، عَنْ عَاصِمٍ، عَنْ أَبِي صَالِحٍ، عَنْ أَبِي هُرَيْرَةَ، عَنِ النَّبِيِّ ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ قَالَ ‏( الْقِنْطَارُ اثْنَا عَشَرَ أَلْفَ أُوقِيَّةٍ كُلُّ أُوقِيَّةٍ خَيْرٌ مِمَّا بَيْنَ السَّمَاءِ وَالأَرْضِ ‏)‏.‏ وَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ ‏( إِنَّ الرَّجُلَ لَتُرْفَعُ دَرَجَتُهُ فِي الْجَنَّةِ فَيَقُولُ أَنَّى هَذَا فَيُقَالُ بِاسْتِغْفَارِ وَلَدِكَ لَكَ ‏)‏.‏

٣٧٩٢ - حَدَّثَنَا هِشَامُ بْنُ عَمَّارٍ، حَدَّثَنَا إِسْمَاعِيلُ بْنُ عَيَّاشٍ، عَنْ بَحِيرِ بْنِ سَعْدٍ، عَنْ خَالِدِ بْنِ مَعْدَانَ، عَنِ الْمِقْدَامِ بْنِ مَعْدِيكَرِبَ، أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ قَالَ ‏( إِنَّ اللَّهَ يُوصِيكُمْ بِأُمَّهَاتِكُمْ - ثَلاَثًا - إِنَّ اللَّهَ يُوصِيكُمْ بِآبَائِكُمْ إِنَّ اللَّهَ يُوصِيكُمْ بِالأَقْرَبِ فَالأَقْرَبِ ‏)‏.‏

٣٧٩٣ - حَدَّثَنَا هِشَامُ بْنُ عَمَّارٍ، حَدَّثَنَا صَدَقَةُ بْنُ خَالِدٍ، حَدَّثَنَا عُثْمَانُ بْنُ أَبِي الْعَاتِكَةِ، عَنْ عَلِيِّ بْنِ يَزِيدَ، عَنِ الْقَاسِمِ، عَنْ أَبِي أُمَامَةَ، أَنَّ رَجُلاً، قَالَ يَا رَسُولَ اللَّهِ مَا حَقُّ الْوَالِدَيْنِ عَلَى وَلَدِهِمَا قَالَ ‏( هُمَا جَنَّتُكَ وَنَارُكَ ‏)‏.‏

٣٧٩٤ - حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ الصَّبَّاحِ، حَدَّثَنَا سُفْيَانُ بْنُ عُيَيْنَةَ، عَنْ عَطَاءٍ، عَنْ أَبِي عَبْدِ الرَّحْمَنِ، عَنْ أَبِي الدَّرْدَاءِ، سَمِعَ النَّبِيَّ ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ يَقُولُ ‏( الْوَالِدُ أَوْسَطُ أَبْوَابِ الْجَنَّةِ فَأَضِعْ ذَلِكَ الْبَابَ أَوِ احْفَظْهُ ‏)‏.‏


SELMAN SEVEN

{facebook#https://facebook.com/} {twitter#https://twitter.com/}

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Blogger tarafından desteklenmektedir.
Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget