Muhakeme Olmak İçin Müslümanların Hakimlerine Başvurduklarında Ehl-i Kitab Arasında Hüküm Vermek Hakkında
15. Bâb—Muhakeme Olmak İçin Müslümanların Hakimlerine Başvurduklarında Ehl-i Kitab Arasında Hüküm Vermek Hakkında
2376. Bize Ahmed b. Abdillah haber verip (dedi ki), bize Zuheyr rivâyet edip (dedi ki), bize Mûsa b. Ukbe, Nâfi'den, (O da) İbn Ömer'den (naklen) rivâyet etti ki; (birgün) yahûdiler, kendilerinden olan, zina etmiş bir erkekle bir kadını Resûlüllah'a (sallallahü aleyhi ve sellem) getirmişlerdi de O; "Sizden zina eden kimselere siz nasıl (muamele) yaparsınız?" buyurmuştu. Onlar; "(zina edenler hakkında) onda (yani Tevrat'ta) hiçbir şey bulamamaktayız!" demişlerdi. O zaman Abdullah b. Selam onlara; "yalan söylediniz. Tevrat'ta recin (hükmü) vardır. Eğer doğru söylemişseniz, Tevrat'ı getirip okuyun!" demiş, onlar da Tevrat'ı getirmişlerdi. (Tevrat'ı incelemeye başladıklarında) içlerinden onu okumakta olan okuyucusu, avucunu recm âyetinin üzerine koymuş, (Abdullah b. Selâm) da; "bu nedir?" demişti. (Oradakiler) bunu görünce O (yani Tevrat okuyucusu); "bu recm ayetidir!" cevabını vermişti. Bunun üzerine Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) (zina etmiş olan erkek ve kadın) ile ilgili emrini vermişti de onlar, mescidin yanında cenazelerin konulduğu yere yakın bir yerde recmedilmişlerdi. Abdullah (İbn Ömer) sözüne şöyle devam etti: "O zaman ben (zina eden kadının) arkadaşını, taşlardan korumak maksadıyla onun üzerine eğilirken görmüştüm."
١٥- باب فِى الْحُكْمِ بَيْنَ أَهْلِ الْكِتَابِ إِذَا تَحَاكَمُوا إِلَى حُكَّامِ الْمُسْلِمِينَ
٢٣٧٦ - أَخْبَرَنَا أَحْمَدُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ حَدَّثَنَا زُهَيْرٌ حَدَّثَنَا مُوسَى بْنُ عُقْبَةَ عَنْ نَافِعٍ عَنِ ابْنِ عُمَرَ : أَنَّ الْيَهُودَ جَاءُوا إِلَى رَسُولِ اللَّهِ -صلّى اللّه عليه وسلّم- بِرَجُلٍ مِنْهُمْ وَامْرَأَةٍ قَدْ زَنَيَا فَقَالَ :( كَيْفَ تَفْعَلُونَ بِمَنْ زَنَى مِنْكُمْ؟ ). قَالُوا : لاَ نَجِدُ فِيهَا شَيْئاً. فَقَالَ لَهُمْ عَبْدُ اللَّهِ بْنُ سَلاَمٍ : كَذَبْتُمْ فِى التَّوْرَاةِ الرَّجْمُ ، { فَأْتُوا بِالتَّوْرَاةِ فَاتْلُوهَا إِنْ كُنْتُمْ صَادِقِينَ }. فَجَاءُوا بِالتَّوْرَاةِ فَوَضَعَ مِدْرَاسُهَا الَّذِى يَدْرُسُهَا مِنْهُمْ كَفَّهُ عَلَى آيَةِ الرَّجْمِ فَقَالَ : مَا هَذِهِ؟ فَلَمَّا رَأَوْا ذَلِكَ قَالُوا : هِىَ آيَةُ الرَّجْمِ. فَأَمَرَ بِهِمَا رَسُولُ اللَّهِ -صلّى اللّه عليه وسلّم- فَرُجِمَا قَرِيباً مِنْ حَيْثُ تُوضَعُ الْجَنَائِزُ عِنْدَ الْمَسْجِدِ. قَالَ عَبْدُ اللَّهِ : فَرَأَيْتُ صَاحِبَهَا يَجْنَأُ عَلَيْهَا يَقِيهَا الْحِجَارَةَ.