Resulullah'ın hadislerini mi arıyorsunuz ?
Türkiye'nin En Geniş Kapsamlı Hadis Sitesi
HZ.MUHAMMED (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)
"أَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ وَعَلٰى اٰلِ مُحَمَّدٍ"

Namazda İken El İşaretiyle Selâm

Namazda İken El İşaretiyle Selâm || Kitabü's Sehv (Namazda Yanılma) || Sünen-i Nesai || Hadis Kütüphanesi

بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla

 6- Namazda İken El İşaretiyle Selâm

1194- Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in arkadaşı Süheyb (radıyallahü anh)’ten rivâyete göre, şöyle demiştir:

(Rasûlüllah sallallahü aleyhi ve sellem)’e uğramıştım namaz kılıyordu, selâm verdim işaretle selâmımı aldı.) Bu hadisi rivâyet eden ravi, Suheyb’in selâmını Peygamberin parmak işareti ile aldığını zannettiğini söylüyor.) (Müslim, Mesacid: 8; Ebû Dâvûd, Salat: 170)

1195- İbn Ömer (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) namaz kılmak için Kuba Mescidine girmişti, peşinden de bazı kimseler girerek kendisine selâm verdiler. Bunun üzerine o sırada Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)’in yanında bulunan Süheyb’e:

(Selâm verildiğinde Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) ne yapardı?) diye sordum. Süheyb:

(El işaretiyle selâmı alırdı) diye cevap verdi. (Müslim, Mesacid: 8; Ebû Dâvûd, Salat: 170)

1196- Ammar b. Yasir (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, şöyle demiştir:

(Ammar, Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’e; namaz kılarken selâm verdi. Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) onun selâmını aldı.) (Müsned: 17599)

1197- Câbir (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) beni bir iş için göndermişti, döndüğümde namaz kılıyordu, selâm verdim bana işaret ederek selâmımı aldı. Namazı bitirince beni çağırarak:

(Biraz önce bana selâm verdin. Ben namaz kılıyordum) buyurdu. Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) o gün Kudus’e doğru namaz kılıyordu. (Müslim, Mesacid: 7; Ebû Dâvûd, Salat: 170)

1198- Câbir (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) beni bir iş için göndermişti, geldiğimde -Kudüs’e veya Kâbe’ye doğru namaz kılıyordu. Selâm verdim eliyle işaret ederek selâmımı aldı sonra tekrar selâm verdim yine eliyle işaret ederek selâmımı aldı. Ben de dönüp gittim. (Câbir!) diye çağırdı. Ashab da:

(Câbir) diye çağırdılar. (Ey Allah’ın Rasûlü! Selâm verdim selâmımı almadın) dedim. (Namaz kılıyordum) buyurdu. (Ebû Dâvûd, Salat: 170; Müslim, Mesacid: 7)

٦ - باب رَدِّ السَّلاَمِ بِالإِشَارَةِ فِي الصَّلاَةِ

١١٩٤ - أَخْبَرَنَا قُتَيْبَةُ بْنُ سَعِيدٍ، قَالَ حَدَّثَنَا اللَّيْثُ، عَنْ بُكَيْرٍ، عَنْ نَابِلٍ، صَاحِبِ الْعَبَاءِ عَنِ ابْنِ عُمَرَ، عَنْ صُهَيْبٍ، صَاحِبِ رَسُولِ اللَّهِ صلّى اللّه عليه وسلّم قَالَ مَرَرْتُ عَلَى رَسُولِ اللَّهِ صلّى اللّه عليه وسلّم وَهُوَ يُصَلِّي فَسَلَّمْتُ عَلَيْهِ فَرَدَّ عَلَىَّ إِشَارَةً وَلاَ أَعْلَمُ إِلاَّ أَنَّهُ قَالَ بِإِصْبَعِهِ ‏.‏

١١٩٥ - أَخْبَرَنَا مُحَمَّدُ بْنُ مَنْصُورٍ الْمَكِّيُّ، قَالَ حَدَّثَنَا سُفْيَانُ، عَنْ زَيْدِ بْنِ أَسْلَمَ، قَالَ قَالَ ابْنُ عُمَرَ دَخَلَ النَّبِيُّ صلّى اللّه عليه وسلّم مَسْجِدَ قُبَاءَ لِيُصَلِّيَ فِيهِ فَدَخَلَ عَلَيْهِ رِجَالٌ يُسَلِّمُونَ عَلَيْهِ فَسَأَلْتُ صُهَيْبًا وَكَانَ مَعَهُ كَيْفَ كَانَ النَّبِيُّ صلّى اللّه عليه وسلّم يَصْنَعُ إِذَا سُلِّمَ عَلَيْهِ قَالَ كَانَ يُشِيرُ بِيَدِهِ ‏.‏

١١٩٦ - أَخْبَرَنَا مُحَمَّدُ بْنُ بَشَّارٍ، قَالَ حَدَّثَنَا وَهْبٌ، - يَعْنِي ابْنَ جَرِيرٍ - قَالَ حَدَّثَنَا أَبِي، عَنْ قَيْسِ بْنِ سَعْدٍ، عَنْ عَطَاءٍ، عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ عَلِيٍّ، عَنْ عَمَّارِ بْنِ يَاسِرٍ، أَنَّهُ سَلَّمَ عَلَى رَسُولِ اللَّهِ صلّى اللّه عليه وسلّم وَهُوَ يُصَلِّي فَرَدَّ عَلَيْهِ ‏.‏

١١٩٧ - أَخْبَرَنَا قُتَيْبَةُ، قَالَ حَدَّثَنَا اللَّيْثُ، عَنْ أَبِي الزُّبَيْرِ، عَنْ جَابِرٍ، قَالَ بَعَثَنِي رَسُولُ اللَّهِ صلّى اللّه عليه وسلّم لِحَاجَةٍ ثُمَّ أَدْرَكْتُهُ وَهُوَ يُصَلِّي فَسَلَّمْتُ عَلَيْهِ فَأَشَارَ إِلَىَّ فَلَمَّا فَرَغَ دَعَانِي فَقَالَ ‏(‏ إِنَّكَ سَلَّمْتَ عَلَىَّ آنِفًا وَأَنَا أُصَلِّي ‏)‏ ‏.‏ وَإِنَّمَا هُوَ مُوَجَّهٌ يَوْمَئِذٍ إِلَى الْمَشْرِقِ

١١٩٨ - أَخْبَرَنَا مُحَمَّدُ بْنُ هَاشِمٍ الْبَعْلَبَكِّيُّ، قَالَ حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ شُعَيْبِ بْنِ شَابُورٍ، عَنْ عَمْرِو بْنِ الْحَارِثِ، قَالَ أَخْبَرَنِي أَبُو الزُّبَيْرِ، عَنْ جَابِرٍ، قَالَ بَعَثَنِي النَّبِيُّ صلّى اللّه عليه وسلّم فَأَتَيْتُهُ وَهُوَ يَسِيرُ مُشَرِّقًا أَوْ مُغَرِّبًا فَسَلَّمْتُ عَلَيْهِ فَأَشَارَ بِيَدِهِ ثُمَّ سَلَّمْتُ عَلَيْهِ فَأَشَارَ بِيَدِهِ فَانْصَرَفْتُ فَنَادَانِي ‏(‏ يَا جَابِرُ ‏)‏ ‏.‏ فَنَادَانِي النَّاسُ يَا جَابِرُ ‏.‏ فَأَتَيْتُهُ فَقُلْتُ يَا رَسُولَ اللَّهِ إِنِّي سَلَّمْتُ عَلَيْكَ فَلَمْ تَرُدَّ عَلَىَّ ‏.‏ فَقَالَ ‏(‏ إِنِّي كُنْتُ أُصَلِّي ‏)‏ ‏.‏


Etiketler:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.

[blogger]

SELMAN SEVEN

{facebook#https://facebook.com/} {twitter#https://twitter.com/}

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Blogger tarafından desteklenmektedir.
Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget