Resulullah'ın hadislerini mi arıyorsunuz ?
Türkiye'nin En Geniş Kapsamlı Hadis Sitesi
HZ.MUHAMMED (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)
"أَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ وَعَلٰى اٰلِ مُحَمَّدٍ"

Latest Post

 وعَنْ أبي هُريرةَ ، رضي اللَّه عنْهُ قالَ : قالَ رَسُولُ اللَّهِ صَلّى اللهُ عَلَيْهِ وسَلَّم : « كَلِمتَانِ خَفِيفَتَانِ عَلى اللِّسانِ ، ثَقيِلَتانِ في المِيزَانِ ، حَبِيبَتَانِ إلى الرَّحْمنِ:سُبْحان اللَّهِ وَبِحَمْدِهِ، سُبحانَ اللَّه العظيمِ»متفقٌ عليهِ.
1411. Ebû Hüreyre radıyallahu anh'den rivayet edildiğine göre Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
“Dile hafif, mîzana konduğunda ağır gelen ve Rahmân olan Allah’ı hoşnut eden iki cümle vardır: Sübhânallahi ve bi-hamdihî sübhânallahi’l-azîmBen Allah’ı ulûhiyyet makamına yakışmayan sıfatlardan tenzih eder ve O’na hamdederim. Ben Yüce Allah’ı ulûhiyyet makamına yakışmayan sıfatlardan tekrar tenzih ederim”
Buhârî, Daavât 65, Eymân 19, Tevhîd 58; Müslim, Zikir 31. Ayrıca bk. Tirmizî, Daavât 60; İbni Mâce, Edeb 56
Abu Hurairah (May Allah be pleased with him) reported:
The Messenger of Allah (ﷺ) said, "There are two statements that are light for the tongue to remember, heavy in the Scales and are dear to the Merciful: 'Subhan-Allahi wa bihamdihi, Subhan-Allahil-Azim [Glory be to Allah and His is the praise, (and) Allah, the Greatest is free from imperfection]'."

[Al-Bukhari and Muslim].

 وعَنْ أبي حُمَيْدٍ السَّاعِديِّ ، رضي اللَّه عنهُ ، قالَ : قَالُوا يا رسول اللَّه كَيْفَ نُصَلِّي عَلَيْكَ ؟ قالَ : « قولُوا : اللَّهُمَّ صلِّ على مُحمِّدٍ ، وعَلى أزْواجِهِ وَذُرِّيَّتِهِ ، كما صَلَّيْتَ على إبْراهِيمَ ، وباركْ عَلى مُحَمَّدٍ ، وعَلى أَزْوَاجِهِ وذُرِّيَّتِهِ ، كما بارَكتَ على إبْراهِيم ، إنَّكَ حمِيدٌ مجِيدٌ » متفقٌ عليهِ .
1410. Ebû Humeyd es-Sâ‘idî radıyallahu anh şöyle dedi:
Ashâb-ı kirâm:
- Yâ Resûlallah! Sana nasıl salavât getireceğiz? diye sordular. Şöyle buyurdu:
“Allâhümme salli alâ Muhammedin ve alâ ezvâcihî ve zürriyyetihî kemâ salleyte alâ İbrâhîm, ve bârik alâ Muhammedin ve alâ ezvâcihî ve zürriyyetihî kemâ bârekte alâ İbrâhîm, inneke hamîdün mecîdAllahım! İbrâhim’in âline rahmet ettiğin gibi Muhammed’e, hanımlarına ve zürriyetine de rahmet et. İbrâhim’e hayır ve bereket lutfettiğin gibi Muhammed’e, hanımlarına ve zürriyetine de hayır ve bereket ihsan et. Şüphesiz sen övülmeye lâyık ve yücesin, deyiniz.”
Buhârî, Enbiyâ 10, Daavât 33; Müslim, Salât 69. Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, Salât 179; Nesâî, Sehv 54; İbni Mâce, İkâme 25
Abu Humaid As-Sa'idi (May Allah be pleased with him) reported:
The Companions of the Messenger of Allah (ﷺ) said: "O Messenger of Allah! How should we supplicate for you?" He (ﷺ) replied, "Say: 'Allahumma salli 'ala Muhammadin wa 'ala azwajihi wa dhurriyyatihi, kama sallaita 'ala Ibrahima; wa barik 'ala Muhammadin wa 'ala azwajihi wa dhurriyyatihi, kama barakta 'ala Ibrahima, innaka Hamidum-Majid (O Allah sent Your Salat (O Allah, exalt the mention of Muhammad and his wives and offspring as You exalted the mention of the family of Ibrahim, and bless Muhammad and the wives and the offspring of Muhammad as you blessed the family of Ibrahim. You are the Praised, the Glorious'."

[Al-Bukhari and Muslim].

 وعنْ أبي مسْعُود الْبدْريِّ ، رضي اللَّه عنْهُ ، قالَ : أَتاناَ رسُولُ اللَّهِ صَلّى اللهُ عَلَيْهِ وسَلَّم ، وَنَحْنُ في مَجْلِس سعد بنِ عُبَادَةَ رضي اللَّه عنهُ ، فقالَ لهُ بَشِيرُ بْنُ سعدٍ : أمرَنَا اللَّه أنْ نُصلِّي علَيْكَ يا رسولَ اللَّهِ ، فَكَيْفَ نُصَّلي علَيْكَ ؟ فَسكَتَ رسولُ اللَّه صَلّى اللهُ عَلَيْهِ وسَلَّم ، حتى تَمنَّيْنَا أنَّه لمْ يَسْأَلْهُ ، ثمَّ قال رسولُ اللَّه صَلّى اللهُ عَلَيْهِ وسَلَّم  ، قولُوا : اللَّهمَّ صلِّ عَلى مُحَمَّدٍ ، وَعَلى آلِ مُحمَّدٍ ، كما صليْتَ على آل إبْراهِيم ، وَبارِكْ عَلى مُحَمَّد ، وعَلى آلِ مُحمَّد ، كما بَاركْتَ عَلى آل إبْراهِيم ، إنكَ حمِيدٌ مجِيدٌ ، والسلام كما قد عَلِمتم » رواهُ مسلمٌ .
1409. Ebû Mes‘ûd el-Bedrî radıyallahu anh şöyle dedi:
Biz Sa‘d İbni Ubâde radıyallahu anh ile birlikte otururken Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem yanımıza geldi. Beşîr İbni Sa‘d ona:
- Yâ Resûlallah! Allah Teâlâ sana salavât getirmemizi emretti. Sana nasıl salâtü selâm getireceğiz? diye sordu.
Bunun üzerine Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem sükût buyurdu. Sükûtun uzaması sebebiyle biz içimizden, keşke sormasaydı, diye geçirdik. Sonra Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
“Allâhümme salli alâ Muhammedin ve alâ âli Muhammed, kemâ salleyte alâ âli İbrâhîm, ve bârik alâ Muhammedin ve alâ âli Muhammed, kemâ bârekte alâ âli İbrâhîm, inneke hamîdün mecîdAllahım! İbrâhim’in âline rahmet ettiğin gibi Muhammed’e ve âline de rahmet et. Allahım! İbrâhim’in âline hayır ve bereket lutfettiğin gibi Muhammed’e ve âline de hayır ve bereket ihsan et. Şüphesiz sen övülmeye lâyık ve yücesin, deyiniz. Selâm ise bildiğiniz gibidir.”
Müslim, Salât 65. Ayrıca bk. Tirmizî, Tefsîru sûre (33), 23
Abu Mas'ud Al-Badri (May Allah be pleased with him) reported:
We were sitting in the company of Sa'd bin 'Ubadah (May Allah be pleased with him), when the Messenger of Allah (ﷺ) came to us. Bashir bin Sa'd said: "O Messenger of Allah! Allah has commanded us to supplicate for you, but how should we do that?" The Messenger of Allah (ﷺ) kept silent. We were much perturbed over his silence and we wished he did not asked him this question. The Messenger of Allah (ﷺ) said, "Say: 'O Allah, exalt the mention of Muhammad and the family of Muhammad as you exalted the family of Ibrahim. And bless Muhammad and the family of Muhammad as You blessed the family of Ibrahim. You are the Praised, the Glorified,' and the method of greeting (i.e., Salam) is as you know."

[Muslim].

SELMAN SEVEN

{facebook#https://facebook.com/} {twitter#https://twitter.com/}

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Blogger tarafından desteklenmektedir.
Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget