Resulullah'ın hadislerini mi arıyorsunuz ?
Türkiye'nin En Geniş Kapsamlı Hadis Sitesi
HZ.MUHAMMED (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)
"أَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ وَعَلٰى اٰلِ مُحَمَّدٍ"

Latest Post

  • Çocukların Hükmü (2.Sayfada 4 Hadis)
  • Kadere Rıza (3.Sayfada 2 Hadis)
  • Kadere İman (4.Sayfada 2 Hadis)
  • Kaderiyye`nin Zemmi (5.Sayfada 8 Hadis)
  • Kaderle Amel (6.Sayfada 9 Hadis)
[next]
Çocukların Hükmü (4 Hadis)
Fasil : KADER BÖLÜMÜ Konu : Çocukların Hükmü Ravi : Aişe Hadis : Bir çocuk ölmüştü. Ben: "Ne mutlu ona! Cennet kuşlanndan bir kuş oldu!" dedim. Aleyhissalatu vesselam: "Sen Allah`ın cenneti de cehennemi de yarattığını, beriki için de öteki için de ahali yarattığını bilmiyor musun?" buyurdular. HadisNo : 4842 Fasil : KADER BÖLÜMÜ Konu : Çocukların Hükmü Ravi : İbnu Abbas Hadis : Resulullah (sav)`dan müşriklerin çocukları hakkında sorulmuştu. "Allah onları yarattığı zaman ne yapacaklarını iyi biliyordu!" buyurdular. HadisNo : 4843 Fasil : KADER BÖLÜMÜ Konu : Çocukların Hükmü Ravi : Ebu Hüreyre Hadis : Resulullah (sav) buyurdular ki: "Hz. Adem ve Musa aleyhimasselam münakaşa ettiler. Musa, Adem`e: "İşlediğin günahla insanları cennetten çıkaran ve onları şekavete (bedbahtlığa) atan sensin değil mi!" dedi. Adem de Musa`ya: "Sen, Allah`ın risalet vermek suretiyle seçtiği ve hususi kelamına mazhar kıldığı kimse ol da, daha yaratılmamdan [kırk yıl] önce Allah`ın bana yazdığı bir işten dolayı beni ayıplamaya halk (bu olacak şey değil)!" diye cevap verdi." Resulullah devamla dedi ki: "Hz. Adem Musa`yı ilzam etti!" HadisNo : 4844 Fasil : KADER BÖLÜMÜ Konu : Çocukların Hükmü Ravi : Ömer İbnu`l-Hattab Hadis : Resulullah (sav) buyurdular ki: "Musa aleyhisselam: "Ey Rabbim! bizi ve kendisini cennetten çıkaran Adem`i bize bir göster!" diye niyazda bulundu. Hak Teala ve Tekaddes hazretleri de babası Adem aleyhisselam`ı ona gösterdi. Bunun üzerine Hz. Musa: "Sen babamız Adem misin?" dedi. Adem: "Evet!" deyince: "Yani sen, Allah`ın kendi ruhundan üflediği kimsesin. Sana bütün isimleri öğretti, meleklere emretti ve onlar da sana secde ettiler öyle değil mi?" diye sordu. Adem yine: "Evet!" dedi. Hz. Musa sormaya devam etti: "Öyleyse sen niye bizi ve kendini cennetten çıkardın?" Bu soru üzerine Hz. Adem: "Sen kimsin ?" dedi. O: "Ben Musa`yım!" deyince: "Yani sen, Allah`ın risalet vererek mümtaz kıldığı kimsesin. Sen Beni İsrail`in peygamberi, perde gerisinde Allah`ın konuştuğu kimsesin. Allah seninle kendi arasına mahlukatından bir elçi de koymadı değil mi?" dedi. Hz. Musa "Evet!" deyince; Hz. Adem: "Öyleyse sen, (bu söylediğin şeyin) ben yaratılmazdan önce Allah`ın (kader) kitabında yazılmış olduğunu görmedin mi?" dedi. Hz. Musa "Evet!" deyince: "Öyleyse Allah`ın kazası (hükmü) benden önce cereyan etmiş bir şey hakkında beni niye levmediyorsun?" dedi." Aleyhissalatu vesselam, devamla: "Hz. Adem, Musa`yı ilzam etti. Hz. Adem Musa`yı ilzam etti. Hz. Adem, Musa aleyhimesselam`ı ilzam etti" buyurdular. HadisNo : 4845 [next]
Kadere Rıza (2 Hadis)
Fasil : KADER BÖLÜMÜ Konu : Kadere Rıza Ravi : Sa`d İbnu Ebi Vakkas Hadis : Resulullah (sav) buyurdular ki: "Ademoğlunun saadet (sebepleri)nden biri de Allah Teala`nın hükmettiğine rıza göstermesidir. Şekavet (sebepleri)nden biri de Allah Teala`ya istihareyi terketmesidir. Keza şekavet (sebepleri)nden bir diğeri de Allah`ın hükmettigine razı olmamasıdır." HadisNo : 4840 Fasil : KADER BÖLÜMÜ Konu : Kadere Rıza Ravi : Ebu Hüreyre Hadis : Resulullah (sav) buyurdular ki: "Kuvvetli mü`min, Allah nazarında zayıf mü`minden daha sevgili ve daha hayırlıdır. Aslında her ikisinde de bir hayır vardır. Sana faydalı olan şeye karşı gayret göster. Allah`tan yardım dile, acz izhar etme. Bir musibet başına gelirse: "Eğer şöyle yapsaydım bu başıma gelmezdi" deme. "Allah takdir etmiştir. Onun dilediği olur!" de! Zira "eğer" kelimesi şeytan işine kapı açar." HadisNo : 4841 [next]
Kadere İman (2 Hadis)
Fasil : KADER BÖLÜMÜ Konu : Kadere İman Ravi : Cabir Hadis : Resulullah (sav) buyurdular ki: "Kul, hayrıyla, şerriyle kadere inanmadıkça, kendine (hayır ve şerden) isabet edecek şeyi atlatamayacağını, (hayır ve şerden) kaçacak olan şeyi de yakalamayacağını bilmedikce iman etmiş olmaz." HadisNo : 4829 Fasil : KADER BÖLÜMÜ Konu : Kadere İman Ravi : Ubade İbnu`s-Samit Hadis : Oğluna ölümü sırasında demiştir ki: "Oğulcuğum, başına gelecek olan şeyin asla atlatılamayacağını, kaçırdıklarını da yakalayamayacağını bilmedikçe sen, imanın hakikatının tadını asla bulamazsın. Zira ben, Resulullah (sav)`ın şöyle söylediğini işittim: Allah`ın ilk yarattığı şey kalemdir. Kalemi yarattı ve: "Kıyamete kadar olacak şeylerin miktarlarını yaz!" dedi." Oğulcuğum, Resulullah (sav)`dan şunu da işittim: "Kim bu inanç dışında olarak ölürse benden değildir." HadisNo : 4830 [next]
Kaderiyye`nin Zemmi (8 Hadis)
Fasil : KADER BÖLÜMÜ Konu : Kaderiyye`nin Zemmi Ravi : Huzeyfe Hadis : Resulullah (sav) buyurdular ki: "Her ümmetin Mecusileri vardır. Bu ümmetin Mecusileri "kader yoktur!" diyenlerdir. Bunlardan kim ölürse cenazelerinde hazır bulunmayın. Onlardan kim hastalanırsa ona ziyarette bulunmayın. Onlar Deccal bölüğüdür. Onları Deccal`e ilhak etmek Allah üzerine bir haktır." HadisNo : 4846 Fasil : KADER BÖLÜMÜ Konu : Kaderiyye`nin Zemmi Ravi : İbnu Ömer Hadis : Resulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Kaderiye fırkası, bu ümmetin Mecusileridir. Eğer hastalanırlarsa ziyaret etmeyin, ölürlerse cenazelerine katılmayın." HadisNo : 4847 Fasil : KADER BÖLÜMÜ Konu : Kaderiyye`nin Zemmi Ravi : İbnu Ömer Hadis : Resulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Kader ehli ile düşüp kalkmayın, onlara dava açmayın." HadisNo : 4848 Fasil : KADER BÖLÜMÜ Konu : Kaderiyye`nin Zemmi Ravi : İbnu Abbas Hadis : Resulullah (sav) buyurdular ki: "Ümmetimde iki sınıf vardır ki, onların islam`dan nasipleri yoktur: Mürcie ve Kaderiye." HadisNo : 4849 Fasil : KADER BÖLÜMÜ Konu : Kaderiyye`nin Zemmi Ravi : Nafi Hadis : Bir adam İbnu Ömer (ra)`e gelerek: "Falan kimse sana selam ediyor!" diyerek, Şamlı birisinden selam getirdi. İbnu Ömer (ra): "Bana ulaştığına göre, o kimse kaderi inkar ediyormuş. Eğer o böyle bir bid`a fikre saplandı ise, sakın ona benden selam söyleme! Zira ben, Resulullah (sav)`ı işittim: "Bu ümmette hasf (yere batırma), mesh (suret değişmesi) [ve kazf = taş yağması)] olacak. Bu musibetler kaderi inkar edenlere gelecek." HadisNo : 4850 Fasil : KADER BÖLÜMÜ Konu : Kaderiyye`nin Zemmi Ravi : İbnu Amr İbni`l-As Hadis : Resulullah (sav) buyurdular ki: "Allah mahlukatın miktarlarını, semavat ve arzı yaratmazdan elli bin sene evvel, arşı da su üzerinde iken yazdı." HadisNo : 4851 Fasil : KADER BÖLÜMÜ Konu : Kaderiyye`nin Zemmi Ravi : Ebu Azze Hadis : Resulullah (sav) buyurdular ki: "Allah bir kulunun bir memlekette ölmesini takdir etti mi, onu oraya -veya orada bulunan bir şeye dedi- muhtaç kılar." HadisNo : 4852 Fasil : KADER BÖLÜMÜ Konu : Kaderiyye`nin Zemmi Ravi : Hadis : İmam Malik`e ulaştığına göre, İyas İbnu Muaviye`ye, "Kader hakkında fikrin nedir?" diye sorulmuş da o şu cevabı vermiştir: "(Benim fikrim) kızımın fikridir!" Bu sözle, onun sırrını ancak Allah`ın bildiğini söylemek istemiştir, İyas, anlayışta darb-ı mesel olmuştu. (Bir gün) bir adam ona kader hakkında sordu: "Kadere inanmıyor musun?" dedi. Adam: "Elbette inanıyorum!" deyince: "Bu kadarı sana yeter! (Fazlası senin için malayanidir). Zira Ali İbnu Hüseyin, babası (Hz. Ali İbnu Ebi Talib) (ra)`dan bana nakletti ki, Resulullah (sav) şöyle buyurmuşlardır: "Kişinin malayani şeyleri terketmesi, onun Müslümanlığının güzelliğindendir!" Yine ona ulaştığına göre Lokman`a: "Sende gördüğümüz (bu fazilet)in sebebi nedir?" diye sorulunca şu cevabı vermiştir: "Emaneti eda, doğru söz ve beni ilgilendirmeyen şeyleri terketmem!" [Rezin tahric etmiştir. (Rivayette geçen "Kişinin malayaniyi terketmesi İslam`ının güzelliğindendir" şeklindeki Resulullah (sav)`ın bu sözü şu kaynaklarda geçer: Muvatta, Hüsnü Hulk 3, (2, 903); Tirmizi, Zühd 11, (2318, 2319); İbnu Mace, Fiten 12, (2976); Rivayetin sonundaki "Yine ona ulaştığına göre Lokman`a..." kısmı da, Muvatta`da gelmiştir (Kelam 17, 2, 990)] HadisNo : 4853 [next]
Kaderle Amel (9 Hadis)
Fasil : KADER BÖLÜMÜ Konu : Kaderle Amel Ravi : İbnu Amr İbni`l-As Hadis : Resulullah (sav), elinde iki kitap olduğu halde yanımıza geldi ve: "Bu iki kitap nedir biliyor musunuz?" buyurdular. Cevaben: "Hayır, ey Allah`ın Resulü! bilmiyoruz. Ancak bildirmenizi istiyoruz!" dedik. Bunun üzerine sağ elindekini göstererek: "Bu Rabbülalemin`den (gelmiş) bir kitaptır, içerisinde cennet ehlinin isimleri mevcuttur. Hatta onların babalarının ve kabilelerinin isimleri de mevcuttur ve sonunda da icmal yapmıştır. Bunlara asla ne ilave yapılır, ne de onlardan eksiltmeye yer verilir. Hiç değişmeden ebedi olarak sabit kalır" buyurdular. Sonra sol elindekini göstererek: "Bu da Rabbülalemin`den bir kitaptır. Bunun içinde de ateş ehlinin isimleri, onların atalarının isimleri ve kabilelerinin isimleri vardır. En sonda da icmallerini yapmıştır. Bunlara asla ne ziyade yapılır, ne de eksiltmeye yer verilir!" buyurdular. Ashabı sordu: "Öyleyse ey Allah`ın Resulü, niye amel ediliyor? Madem ki her şey önceden olmuş bitmiş, yazılmış ve artık yazma işinden fariğ olunmuş (bir daha yapma gayreti de niye)?" Resulullah şu cevabı verdi: "Siz amelinizle doğruyu ve istikameti arayın! İtidali koruyun. Zira, cennetlik olan kimsenin ameli, cennet ehlinin ameliyle sonlanır; (daha önce) ne çeşit amel yapmış olursa olsun. Keza cehennemlik olanın ameli de cehennem ehlinin ameliyle sonlanır, hangi çeşit amel ile amel etmiş olursa olsun!" Resulullah (sav), sonra elindeki kitapları atıp, elleriyle işaret ederek dedi ki: "Rabbiniz kullardan artık fariğ oldu, bir kısmı cennetlik, bir kısmı da cehennemliktir." HadisNo : 4831 Fasil : KADER BÖLÜMÜ Konu : Kaderle Amel Ravi : Ali Hadis : Biz bir cenaze vesilesiyle Bakiu`l-Garkad`da idik. Derken yanımıza Resulullah (sav) çıkageldi ve oturdu. Biz de etrafında (halka yapıp) oturduk. Elinde bir çubuk vardı. Çubuğuyla yere birşeyler çizmeye başladı. Sonra: "Sizden kimse yok ki, şu anda cennet veya cehennemdeki yeri yazılmamış olsun!" buyurdular. Cemaat: "Ey Allah`ın Resulü," dedi. "Öyleyse hakkımızda yazılmasına itimad edip ona dayanmayalım mı?" "Çalışın," buyurdular. "Herkes kendisi için yaratılmış olana erecektir. Cennetlik olanlar, saadet(e götüren) amelde (muvaffak) olacaktır. Şekavet ehli olanlar da şekavet(e götüren) amelde (muvaffak) olacaktır!" Sonra şu ayeti tilavet buyurdular. (Mealen): "Kim bağışta bulunur, günahtan kaçınır ve dinin en güzelini tasdik ederse, biz de ona hayır ve kolaylık yolunu kolaylaştırırız" (Leyl 5-7) HadisNo : 4832 Fasil : KADER BÖLÜMÜ Konu : Kaderle Amel Ravi : Cabir Hadis : Süraka İbnu Malik İbnu Cu`şem (ra) gelerek sordu: "Ey Allah`ın Resulü! Bize dinimizi açıkla. Sanki yeni yaratılmış gibiyiz. Şimdi amel ne husustadır: Kalemlerin kuruduğu, miktarların kesinleştiği şeylerde mi, yoksa istikbale ait şeylerde mi çalışacağız?" "Hayır (istikbale ait şeylerde değil). Bilakis kalemlerin kuruduğu, miktarların cereyan ettiği (kesinleştiği hususta!" buyurdular. Süraka tekrar: "Öyleyse niye amel edelim (boşa zahmet çekelim)?" diye sordu. Aleyhissalatu vesselam: "Çalışın! Herkes yaratıldığı şeye erecektir! Herkes, (yazıldığı) ameliyle amil olacaktır!" buyurdular. HadisNo : 4833 Fasil : KADER BÖLÜMÜ Konu : Kaderle Amel Ravi : İbnu Mes`ud Hadis : Sadık ve Masduk olan Resulullah (sav) buyurdular ki: "Sizden birinin yaratılışı, annesinin karnında kırk günde cem olur. Sonra bu kadar müddette "alaka" olur. Sonra bu kadar müddette "mudga" olur. Sonra Allah bir meleği dört kelimeyle gönderir: (Bu melek) rızkını, ecelini, amelini, şaki veya said olacağını yazar, sonra ona ruh üflenir. Kendinden başka ilah olmayan Zat`a yemin olsun, sizden biri, (hayatı boyunca) cennet ehlinin ameliyle amel eder. Öyle ki, kendisiyle cennet arasında bir ziralık mesafe kaldığı zaman ona yazışı galebe çalar ve cehennem ehlinin ameliyle amel ederek cehenneme girer. Aynı şekilde sizden biri (hayatı boyunca) cehennem ehlinin amelini işler. Kendisiyle cehennem arasında bir ziralık mesafe kalınca yazışı ona galebe çalar ve cennet ehlinin amelini isteyerek cennete girer." [Rezin şu ziyadede bulundu: "Resulullah şunu da buyurdular: "Nutfe düştü mü, kırk gün rahimde uçar. Sonra kırk günde alaka olur. Sonra kırk günde mudga olur. Bir nefis olarak yaratılma safhasına gelince, Allah onu tasvir edecek (şekillendirecek) bir melek gönderir. Melek iki parmağının arasında toprak olduğu halde gelir. Onu mudgaya karıştırır. Sonra onu yoğurur, sonra da emredildiği üzere onu tasvir eder."] HadisNo : 4834 Fasil : KADER BÖLÜMÜ Konu : Kaderle Amel Ravi : Amr İbnu Vasıta Hadis : Abdullah İbnu Mes`ud (ra)`u dinledim. Demişti ki; "Şaki, annesinin karnında iken şaki olandır. Said de başkasından ibret alandır." (Bunu işittikten sonra) Resulullah (sav)`ın ashabından Huzeyfe denen zata uğradı ve İbnu Mes`ud`un söylediğini anlattı ve sordu: "Kişi amelsiz nasıl şaki olur?" Huzeyfe (ra): "Buna hayret mi ediyorsun? Ben Resulullah (sav)`ın şöyle söylediğini işittim: "Nutfenin (rahme düşmesinden sonra) kırk iki gece geçti mi, Allah ona bir melek gönderir (ve onun vasıtasıyla) nutfeyi şekillendirir; işitmesini, görmesini, derisini, etini, kemiğini yaratır. Sonra melek sorar: "Ey Rahim! Bu erkek mi, dişi mi?" Rabbin dilediğini hükmeder, melek de yazar. Sonra sorar: "Ey Rabbim! Eceli nedir?" Rabbin dilediğini hükmeder, melek de yazar. Tekrar sorar: "Ey Rabbim! Rızkı nedir?" Rabbin dilediğini hükmeder, melek de yazar. Sonra melek elinde sahife olduğu halde çıkar. Artık buna ne bir şey ilave eder ne de eksiltir." HadisNo : 4835 Fasil : KADER BÖLÜMÜ Konu : Kaderle Amel Ravi : İbnu Mes`ud Hadis : Resulullah (sav) (bir gün) aramızda doğrulup: "(Hastalık nev`inden) hiçbir şey hiçbir şeye sirayet etmez!" buyurmuşlardı ki bir bedevi: "Ey Allah`ın Resulü! Nasıl olur? Bir deve sürüsüne, kuyruğu ile haşefesini uyuzlamış bir deve gelince hepsini uyuzlu yapar!" dedi. Aleyhissalatu vesselam: "Pekala, birincisini kim uyuzladı? Ne sirayet, ne safer (inancınızda hakikat) vardır. Şurası muhakkak ki, Allah her nefsi yaratmış, onun hayatını, ölümünü, rızkını ve uğrayacağı musibetlerini yazmıştır." HadisNo : 4836 Fasil : KADER BÖLÜMÜ Konu : Kaderle Amel Ravi : Enes Hadis : Resulullah (sav) (bir gün): "Allah Teala hazretleri bir kulun hayrını diledi mi onu isti`mal eder!" buyurmuştu. Kendisine: "Onu nasıl istimal eder?" diye soruldu. "Ölümden önce salih amel işlemede muvaffak kılar!" buyurdu." HadisNo : 4837 Fasil : KADER BÖLÜMÜ Konu : Kaderle Amel Ravi : Ebu Hüreyre Hadis : Resulullah (sav) buyurdular ki: "Kişi vardır, uzun müddet cennet ehlinin amelini işler, sonra da ameli cehennem ehlinin ameliyle hitam bulur. Yine kişi vardır, uzun müddet cehennem ehlinin ameliyle amel eder de sonunda cennet ehlinin ameliyle hitam bulur." HadisNo : 4838 Fasil : KADER BÖLÜMÜ Konu : Kaderle Amel Ravi : İbnu Amr İbni`l-As Hadis : Resulullah (sav) buyurdular ki: "Allah (cin ve ins dahil) mahlukatını bir karanlık içinde yarattı. Sonra üzerlerine kendi nurundan serpti. Bu nur, kimlere isabet ettiyse hidayeti buldular, kimlere de isabet etmediyse sapıttılar. Bu sebeple diyorum ki: "Kalem, Allah Teala`nın ilmi hususunda kurumuştur." HadisNo : 4839

  • Makbul Ve Mekruh İsimler (2.Sayfada 7 Hadis)
  • Resulullah (sav)`ın Değiştirdiği İsimler (3.Sayfada 9 Hadis)
  • Resulullah (sav)`ın İsim Koyduğu Kimseler (4.Sayfada 5 Hadis)
  • Resulullah (sav)`ın İsim Ve Künyesini Alma Hakkında (5.Sayfada 3 Hadis)
  • İsim Ve Künye Hakkında Müteferrik Hadisler (6.Sayfada 4 Hadis)
[next]
Makbul Ve Mekruh İsimler (7 Hadis)
Fasil : İSİM VE KÜNYE BÖLÜMÜ Konu : Makbul Ve Mekruh İsimler Ravi : Ebu`d-Derda Hadis : Resulullah (sav) buyurdu ki: "Sizler kıyamet günü isimlerinizle ve babalarınızın isimleriyle çağırılacaksınız öyleyse isimlerinizi güzel yapın" HadisNo : 113 Fasil : İSİM VE KÜNYE BÖLÜMÜ Konu : Makbul Ve Mekruh İsimler Ravi : İbnu Ömer Hadis : Resulullah (sav) buyurdular ki: "Allah`ın en ziyade sevdiği isimler Abdullah ve Abdurrahman`dır." HadisNo : 114 Fasil : İSİM VE KÜNYE BÖLÜMÜ Konu : Makbul Ve Mekruh İsimler Ravi : Ebu Vehb el-Cüşemi Hadis : Resullullah (sav) buyurdular ki: "Peygamberlerin isimleriyle isimlenin. Allah`ın çok sevdiği isimler Abdullah, Abdurrahman`dır. En sadık olanları da Haris ve Hemmam isimleridir. En çirkinleri de Harb ve Mürre isimleridir." (Metin Ebu Davud`a aittir, Nesai`de muhtasar olarak kaydedilmiştir [Hayl 3 (6, 218, 219)]) HadisNo : 115 Fasil : İSİM VE KÜNYE BÖLÜMÜ Konu : Makbul Ve Mekruh İsimler Ravi : Ebu Hüreyre Hadis : Resulullah (sav) buyurdular ki: "Allah katında en düşük (ahna`) isim Melikü`l-emlak (mülklerin maliki) ismidir. Allah`tan başka Malik yoktur." Süfyan merhum dedi ki: Şahan Şah bunun örneğidir. Ahmed İbnu Hanbel merhum dedi ki: "Ebu Amr merhum`a, ahna` ne demek diye sordum, bana "en düşük" diye cevap verdi." Müslim`in bir diğer rivayetinde şöyle buyrulmuştur: "Kıyamet günü, Allah`ın en ziyade kızacağı en kötü kimse, adı Melikü`l-emlak (Şehinşah) olan kimsedir. Allah`tan başka Malik yoktur." (Adab 21) HadisNo : 116 Fasil : İSİM VE KÜNYE BÖLÜMÜ Konu : Makbul Ve Mekruh İsimler Ravi : Cabir Hadis : Hz. Peygamber (sav) Ya`la, Bereket, Eflah, Yesar, Nafi` ve benzeri isimlerin kullanılmasını yasaklamayı arzu etmişti. Sonra onun bu mevzuda sükut ettiğini gördüm. Sonra da yasaklamadan vefat etti." Ebu Davud`un rivayetinde şu ziyade mevcuttur: "...Zira kişi "Bereket burada mı?" diye sorar da "hayır yok!" diye cevap verirler. (Hadisin metni Müslim`e aittir) HadisNo : 118 Fasil : İSİM VE KÜNYE BÖLÜMÜ Konu : Makbul Ve Mekruh İsimler Ravi : Eşlem (Ömer (ra)`in azadlı kölesi) Hadis : Hz. Ömer (ra), bir oğlunu Ebu İsa künyesini kullandığı için dövdü. Öte yandan Muğire İbnu Şu`be (ra), Ebu İsa künyesini kullanıyordu. Hz. Ömer (ra) ona "Ebu Abdillah künyesini kullanman sana yetmez mi?" dedi. Muğire: "Bana Ebu İsa künyesini takan Hz. Peygamber (sav)`dir" cevabını verilice, Hz. Ömer: "Hz. Peygamer (sav)`in geçmiş gelecek bütün günahları affedilmiştir. Biz ise bundan böyle sıkıntıdayız" dedi. Ölünceye kadar Muğire`yi "Ebu Abdillah" diye künyeledi. HadisNo : 119 Fasil : İSİM VE KÜNYE BÖLÜMÜ Konu : Makbul Ve Mekruh İsimler Ravi : Yahya İbnu Sa`id Hadis : Hz. Peygamber (sav) bol sütlü bir deve hakkında: "Bunu kim sağacak?" diye sordu. Bir adam ayağa kalkmıştı ki Hz. Peygamber (sav) "İsmin ne?" dedi. Adam: "Mürre (acı)!" deyince, ona; "Otur!" dedi. Hz. Peygamber (sav) tekrar "Bunu kim sağıverecek?" diye sordu. Bir başkası ayağa kalktı, ben sağacağım diyecekti. Hz. Peygamber (sav) ona da: "ismin nedir?" diye sordu. Adam: "Harb" diye cevap verdi. Ona da "Otur" dedi. Resulullah (sav): "Bu deveyi kim bize sağıverecek?" diye sormaya devam etti. Bir adam daha kalktı. Ona da ismini sordu. "Ya`iş (yaşıyor!)" cevabını alınca ona: "Sen sağ" diyerek müsaade etti." HadisNo : 120 [next]
Resulullah (sav)`ın Değiştirdiği İsimler (9 Hadis)
Fasil : İSİM VE KÜNYE BÖLÜMÜ Konu : Resulullah (sav)`ın Değiştirdiği İsimler Ravi : Hz. Aişe Hadis : Resulullah (sav) çirkin isimleri değiştirirdi" buyurmuştur. HadisNo : 126 Fasil : İSİM VE KÜNYE BÖLÜMÜ Konu : Resulullah (sav)`ın Değiştirdiği İsimler Ravi : Ebu Hüreyre Hadis : Zeyneb Bintu Ebi Seleme`nin ismi Berre idi. "Nefsini tezkiye ediyor" denildi. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) onu Zeyneb diye isimleridirdi." HadisNo : 127 Fasil : İSİM VE KÜNYE BÖLÜMÜ Konu : Resulullah (sav)`ın Değiştirdiği İsimler Ravi : İbnu Abbas Hadis : Cüveyriye Bintu`l-Haris`in ismi Berre idi, Resulullah (sav) onun ismini Cüveyriye diye değiştirdi. Zira, Resulullah (sav) "Berre`nin yanından çıktı" denmesini sevmiyordu. HadisNo : 128 Fasil : İSİM VE KÜNYE BÖLÜMÜ Konu : Resulullah (sav)`ın Değiştirdiği İsimler Ravi : Şureyh İbnu Hani Hadis : (Babasından naklediyor:) Hz. Peygamber (sav), kavmimin beni Ebu`l-Hakem diye künyelediklerini işitmişti. Beni çağırtarak: "Hakem olan Allah`tır, hüküm de O`nadır, öyle ise, sen nasıl Ebu`l-Hakem künyesini taşırsın?" dedi. Ben açıkladım: "Kavmim bir meselede anlaşmazlığa düşünce bana gelirler, ben hükme bağlarım. Her iki taraf da verdiğim hükme razı olurlar." Resulullah (sav): "Bu ne güzel şey?" buyurdu ve "Çocuklarından neler var?" diye sordu. Ben: "Şüreyh, Müslim, Abdullah var" dedim. Resulullah (sav): "En büyüğü hangisi?" dedi. "Şureyh" dedim. "Öyleyse", buyurdu, "sen Ebu Şüreyh`sin" HadisNo : 129 Fasil : İSİM VE KÜNYE BÖLÜMÜ Konu : Resulullah (sav)`ın Değiştirdiği İsimler Ravi : Beşir İbnu Meymun Hadis : (Amcası Üsame İbnu Ahdari`den rivayet ediyor:) Ahdari diyor ki: "İsmi Asram olan bir adam vardı. Resulullah (sav) ona: "İsmin nedir?" diye sordu. Adam "Asram" diye cevap verdi. Resulullah (sav): "Hayır sen Zür`a`sın" buyurdu. HadisNo : 130 Fasil : İSİM VE KÜNYE BÖLÜMÜ Konu : Resulullah (sav)`ın Değiştirdiği İsimler Ravi : Said İbnu`l-Müseyyeb Hadis : (Babası vasıtasıyla dedesinden naklediyor:) Dedem, Resulullah (sav)`a uğramıştı. "İsmin ne?" diye sordu. "Hazn (sert yer)" diye cevap verdi. Resulullah (sav): "Hayır sen Sehl`sin" dedi. Müseyyeb: "Olamaz, babamın verdiği bir ismi değiştiremem" dedi. İbnu`l-Müseyyeb ilave ediyor: "O günden sonra aramızda kabalık devam etti gitti." Ebu Davud`un rivayetinde şöyle demiştir: ".... Hayır sehl ezilir ve hakir tutulur." Ebu Davud merhum der ki: "Resulullah (sav) Asi, Aziz, Atele (şiddet, sertlik), Şeytan, Hakem, Gurab (karga), Habbab, Şihab isimlerini değiştirdL Şihab`ı Hişam, Harb`i Silm (sulh), Muzdaci`l (yatan) Münbais (kalkan) yaptı. Afire (çorak) adını taşıyan bir araziyi de Hadire (yeşillik) diye, Şi`bu`d Dalalet`i (sapıklık geçidi) Şi`bu`l-Hüda diye isimledi. Benu`z-Zinye`yi Benu`r-Rüşd olarak değiştirdi." HadisNo : 131 Fasil : İSİM VE KÜNYE BÖLÜMÜ Konu : Resulullah (sav)`ın Değiştirdiği İsimler Ravi : İbnu Ömer Hadis : Hz. Peygamber (sav) Asiye (isyankar, itaatsiz kadın) ismini değiştirip, Cemile (güzel kadın) yaptı. HadisNo : 132 Fasil : İSİM VE KÜNYE BÖLÜMÜ Konu : Resulullah (sav)`ın Değiştirdiği İsimler Ravi : Mesruk Hadis : Hz. Ömer`le karşılaştım. Bana "Sen kimsin?" diye sordu. "Mesruk İbnu`l-Ecda" dedim. Dedi ki: "Ben Resulullah (sav)`ın ecda şeytandır" dediğini işittim." HadisNo : 133 Fasil : İSİM VE KÜNYE BÖLÜMÜ Konu : Resulullah (sav)`ın Değiştirdiği İsimler Ravi : Sehl İbnu Sa`d Hadis : el-Münzir İbnu Ebi Üseyd doğduğu zaman Resulullah (sav)`a getirilmişti. Çocuğu kucağına aldı ve: "İsmi nedir?" diye sordu, "İsmi falandır" diye ne konmuşsa söylendi. Resulullah (sav): "Hayır! Bunun ismi Münzir olacak" dedi ve o gün çocuğa Münzir ismini koydu. HadisNo : 134 [next]
Resulullah (sav)`ın İsim Koyduğu Kimseler (5 Hadis)
Fasil : İSİM VE KÜNYE BÖLÜMÜ Konu : Resulullah (sav)`ın İsim Koyduğu Kimseler Ravi : Sehl İbnu Sa`d es-Saidi Hadis : Hz. Peygamber (sav) Fatıma (ra) annemizin evine uğramıştı. Hz. Ali (ra)`yi evde bulamayına: "Amca oğlun nerede?" diye sordu. Fatıma (ra): "Aramızda bir şekerlenme oldu. Bunun üzerine bana kızdı ve çekip gitti" dedi. Resulullah (sav) birine: "Hele bir arayıver nereye gitmiş" diye emretti. "Mescidde yatıyor!" diye haber verince, Resulullah (a.s.) yanına gitti. Hz. Ali (ra) gerçekten yatıyordu ve üzerinden ridası düşmüş, (bu sebeple) toprağa bulanmıştı, Resulullah (sav), kalk ey Ebu Turab, kalk ev Ebu Turab (yani Toprak babası) diye seslendi. Sehl der ki: Hz. Ali (ra)`nin en çok sevdiği ismi bu isimdi. HadisNo : 121 Fasil : İSİM VE KÜNYE BÖLÜMÜ Konu : Resulullah (sav)`ın İsim Koyduğu Kimseler Ravi : Esma Bintu Ebi Bekr Hadis : Mekke`de Abdullah İbnu Zübeyr (ra)`e hamile kalmıştım. Doğum yaklaşmıştı ki, Mekke`yi terkettim ve Medine`ye geldim, Kuba`ya indim. Abdullah`ı orada dünyaya getirdim. Doğunca, bebeği alıp Resulullah (sav)`a götürdüm, kucağına bıraktım. Resulullah (sav) bir hurma istedi, ağzında çiğneyerek ezdikten sonra, tükrüğünden çocuğun ağzına bıraktı. Abdullah`ın midesine ilk inen şey Resulullah (sav)`ın mübarek tükrükleri idi. Sonra (yumuşattığı o) hurma ile çocuğun damağım oğdu, hakkında bereketle dua etti ve Abdullah ismini verdi. Müslüman aileden ilk doğan çocuk bu idi. (Medine`de bütün Müslümanlar) onun doğumuna çok sevindiler. Çünkü "Yahudiler size sihir yaptılar, asla doğum yapamayacaksınız" diye bir şayia çıkarılmıştı." HadisNo : 122 Fasil : İSİM VE KÜNYE BÖLÜMÜ Konu : Resulullah (sav)`ın İsim Koyduğu Kimseler Ravi : Ebu Musa Hadis : Bir oğlum doğmuştu. Hemen Resulullah (sav)`a getirdim, İbrahim ismini verip bir hurma ile tahnikde bulundu. Sonra da "Mübarek olsun" diye dua buyurdu ve çocuğu bana geri verdi. Bu çocuk, Ebu Musa`nın en büyük evladı idi. HadisNo : 123 Fasil : İSİM VE KÜNYE BÖLÜMÜ Konu : Resulullah (sav)`ın İsim Koyduğu Kimseler Ravi : Enes Hadis : Abdullah İbnu Ebi Talha`yı doğduğu zaman Resulullah (sav)`a götürdüm. Bebek bir bez içerisinde idi. Vardığımızda Resulullah (sav) devesine katran sürüyordu. "Beraberinde hurma da getirdin mi?" diye sordu, "Evet" dedim ve birkaç tane hurma verdim. Onları ağzında çiğnedi, sonra çocuğun ağzını açtı. Ağzına tükrüğü püskürttü. Bebek, yalamaya başladı. Bunun üzerine Resulullah (sav) "Ensar`ın hurma sevgisine bakın (doğar doğmaz başlıyor)" diye latife etti ve çocuğu Abdullah diye isimledi. (Hadisin metni; Müslim`deki metindir.) HadisNo : 124 Fasil : İSİM VE KÜNYE BÖLÜMÜ Konu : Resulullah (sav)`ın İsim Koyduğu Kimseler Ravi : Aişe Hadis : Ey Allah`ın Rasülü, dedim, arkadaşlarımdan her birisinin bir künyesi var, (benim yok). Dedi ki: "Oğlum Abdullah İbnu Zübeyr ile künyelen." (Aişe, "Ümmü Abdillah (Abdullah`ın annesi)" diye künye almıştı) (Rezin merhum: "Teyze anne gibidir" ilavesini kaydetmiştir) HadisNo : 125 [next]
Resulullah (sav)`ın İsim Ve Künyesini Alma Hakkında (3 Hadis)
Fasil : İSİM VE KÜNYE BÖLÜMÜ Konu : Resulullah (sav)`ın İsim Ve Künyesini Alma Hakkında Ravi : Enes Hadis : Bir gün Resulullah (sav) Baki`de idi. Kulağına bir ses geldi: "Ey Ebu`l Kasım!" diyordu. Başını sese doğru çevirdi. Seslenen adam: "Ey Allah`ın Resulü seni kastedmedim, ben falancayı çağırdım" dedi. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav): "İsmimi isim olarak koyun, fakat künyemi kendinize künye yapmayın!" buyurdu. HadisNo : 135 Fasil : İSİM VE KÜNYE BÖLÜMÜ Konu : Resulullah (sav)`ın İsim Ve Künyesini Alma Hakkında Ravi : Cabir Hadis : Bizden birinin bir oğlu oldu. İsmini Kasım koydu. Kendisine: "Sana Ebu`l Kasım künyesini vermeyiz. Bu künye ile seni şereflendirip memnun etmeyiz" dedik. Hz. Peygamber (sav)`a gelerek durumu arzetti. Resulullah (sav) bunun üzerine: "Oğlunun adı Abdurrahmandır" dedi. Bir rivayette şu ziyade var: "İsmimi isim olarak koyun, fakat künyemi künye yapmayın. Zira ben Kasım (taksim edici) kılındım. Aranızda taksim ederim." Ebu Davud`un bir rivayetinde şöyle buyrulmuştur: "Kim benim ismimi almışsa, künyem ile künyelenmesin. Kim de künyem ile künyelenmişse, ismimle isimlenmesin." HadisNo : 136 Fasil : İSİM VE KÜNYE BÖLÜMÜ Konu : Resulullah (sav)`ın İsim Ve Künyesini Alma Hakkında Ravi : Aişe Hadis : Bir kadın gelerek "Ey Allah`ın Resulü, ben bir oğlan dünyaya getirdim. Muhammed diye isim, Ebu`l-Kasım diye de künye verdim. Bana, sizin bu durumda hoşlanmadığınız söylendi,doğru mu?" diye sordu. Resulullah (sav): "İsmimi helal, künyemi haram kılan şey de ne?" veya "Künyemi haram kılıp ismimi helal kılan şey de ne?" diyerek reddetti. HadisNo : 137 [next]
İsim Ve Künye Hakkında Müteferrik Hadisler (4 Hadis)
Fasil : İSİM VE KÜNYE BÖLÜMÜ Konu : İsim Ve Künye Hakkında Müteferrik Hadisler Ravi : İbnu Ömer Hadis : Hz. Peygamber (sav) çocuğa, doğumunun yedinci gününde isim konmasını, yıkanarak pisliklerin temizlenmesini ve akika kurbanı kesilmesini emir buyurdu." (Tirmizi`de hadis İbnu Ömer`den değil, Amr İbnu Şu`ayb (an ebihi an ceddihi) tarikindendir. Burada bir sehiv söz konuşu) HadisNo : 139 Fasil : İSİM VE KÜNYE BÖLÜMÜ Konu : İsim Ve Künye Hakkında Müteferrik Hadisler Ravi : Aişe Hadis : Yeni doğan çocuklar Hz. Peygamber (sav)`a getirilirdi. O da bunlara mübarek olmaları için dua eder, tahnikde bulunurdu." HadisNo : 140 Fasil : İSİM VE KÜNYE BÖLÜMÜ Konu : İsim Ve Künye Hakkında Müteferrik Hadisler Ravi : Ebu Rafi Hadis : Hz. Fatıma (ra) oğlu Hasan (ra)`ı doğurduğu zaman, Resulullah (sav)`ı kulağına ezan okurken gördüm" (Tirmizi hadisin sahih olduğunu söylemiştir. Rezin şu ziyadeyi kaydeder: "Kulağına ihlas süresini okudu, hurma ile tahnik etti ve ismini koydu.") HadisNo : 141 Fasil : İSİM VE KÜNYE BÖLÜMÜ Konu : İsim Ve Künye Hakkında Müteferrik Hadisler Ravi : Yahya İbnu Said Hadis : Hz. Ömer bir adama: "İsmin nedir?" diye sordu. Adam "Cemre (kor)" dedi. "Kimin oğlusun?" diye tekrar sordu. Adam: "İbnu Şihab (alev) deyince "Kimlerden?" dedi. Adam: "Humkalardan." "Eviniz nerede?" diye sordu. "Harretu`n-Nar`da" cevabını alınca, "hangisinde?" dedi. "Zatı Leza`da" cevabını alınca; Hz. Ömer (ra) "Ailene yetiş, yanıyorlar!" dedi. Gerçekten durum aynen Hz. Ömer`in dediği gibiydi" HadisNo : 142

  • Amelde İtidal (2.Sayfada 15 Hadis)
  • Biat Ahkamı (3.Sayfada 4 Hadis)
  • Emr-i Bi`l Ma`ruf Ve Nehy-i Ani`l-Münker Bölümü (4.Sayfada 8 Hadis)
  • Kelime-i Şehadet Ve Onun Dil İle İkrarının Hükmü (5.Sayfada 3 Hadis)
  • Kitabu`ul Emanet (6.Sayfada 4 Hadis)
  • Kur`an Ve Hadise Uymaya Dair (7.Sayfada 17 Hadis)
  • Mecaz Hakkında (8.Sayfada 10 Hadis)
  • İman Ve İslama Dair Muhtelif Ahkamlar (9.Sayfada 4 Hadis)
  • İman Ve İslama Giren Müteferrik Hadisler (10.Sayfada 4 Hadis)
  • İman ve İslam`ın Fazileti (11.Sayfada 12 Hadis)
  • İmanın Hakikati (12.Sayfada 13 Hadis)
  • İ`tikaf (13.Sayfada 8 Hadis)
[next]
Amelde İtidal (15)
Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : Amelde İtidal Ravi : Enes Hadis : Hz. Peygamber (sav)`ın zevce-i paklerinin hane-i saadetlerine bir gurub erkek gelerek Resulullah (sav)`ın (evdeki) ibadetinden sordular. Kendilerine sordukları husus açıklanınca sanki bunu az bularak: "Resulullah (sav) kim, biz kimiz? Allah O`nun geçmiş ve gelecek bütün günahlarım affetmiştir (bu sebeple O`na az ibadet de yeter) dediler, içlerinden biri: "Ben artık hayatım boyunca her gece namaz kılacağım" dedi. İkincisi: "Ben de hayatımca hep oruç tutacağım, hiç bir gün terketmeyeceğim" dedi. Üçüncüsü de: "Kadınları ebediyen terkedip, onlara hiç temas etmeyeceğim" dedi. (Bilahere durumdan haberdar olan) Hz. Peygamber (sav) onları bularak: "Sizler böyle böyle söylemişsiniz. Halbuki Allah`a yemin olsun Allah`tan en çok korkanınız ve yasaklarından en ziyade kaçınanınız benim. Fakat buna rağmen, bazan oruç tutar, bazan yerim; namaz kılarım, uyurum da; kadınlarla beraber de olurum (Benim sünnetim budur), kim sünnetimi beğenmezse benden değildir" buyurdu. HadisNo : 70 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : Amelde İtidal Ravi : Aişe Hadis : Hz. Peygamber (sav), ruhsat ifade eden bir amelde bulunmuştu. Bazılarının bundan kaçındıklarını işitti. Bunun üzerine Resulullah (sav) bir hutbe okudu: Adeti veçhile Cenab-ı Hakk`a hamd ve senada bulunduktan sonra şöyle buyurdu: "Allah için söyleyin, bazıları benim yaptığım şeyi beğenmeyip kaçınıyorlarmış, doğru mudur bu? Allah`a yeminle söylüyorum, ben Allah`ı onlardan çok daha iyi biliyorum. Allah`tan duyduğum korku da onların duyduklarından çok daha fazladır." HadisNo : 71 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : Amelde İtidal Ravi : Aişe Hadis : Resulullah (sav) Osman İbnu Maz`ün`u çağırtarak "Sen sünnetimi beğenmiyor musun?" diye sordu. "Hayır, ey Allah`ın Resulü dedi, kasem olsun hayır! Aksine, aradığım şey senin sünnetindir!" Resulullah (sav) bunun üzerine şöyle buyurdu: "Bil ki, ben, hem uyurum, hem namaz kılarım; oruç da tutarım, kadınlarla evlenirim de, Ey Osman, Allah`tan kork, zira ehlinin senin üzerinde hakkı var, misafirin senin üzerinde hakkı var, nefsinin senin üzerinde hakkı var. Öyle ise bazan oruç tut, bazan ye. Namaz da kil, uykunu da al." HadisNo : 72 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : Amelde İtidal Ravi : Abdullah İbnu Amr İbni`l-As Hadis : Hz. Peygamber (sav)`e benim "Hayatta kaldığım müddetçe vallahi gündüzleri oruç tutacağım geceleri de namaz kılacağım" dediğim haber verilmiş. Beni çağırtarak,: "Sen böyle böyle söylemişsin doğru mu?" dedi. "Annem babam sana feda olsun, evet böyle söyledim ey Allah`ın Resulü" dedim. "İyi ama, dedi, sen buna güç yetiremezsin, bazan oruç tut, bazan ye; gece kalk, uyu da. Ayda üç gün tut (bu yeter), zira hayırlı işleri Allah on misliyle kabul ederek ücret veriyor. Bu üç gün, aynen yıl orucu yerine geçer" buyurdu. Ben: "Söylediğinizden daha fazlasına güç yetiririm" dedim. "Öyleyse," dedi, "bir gün oruç tut, iki gün ye" Ben tekrar "Bundan başkasına da güç yetiririm" dedim. "Öyleyse," dedi, "bir gün tut, bir gün ye. Bu Hz. Davud aleyhisselam`ın orucudur. Bu en kıymetli oruçtur - veya en efdal oruçtur.-" Ben yine: "Ben bundan daha fazlasına güç yetiririm" dedim. Resulullah (sav): "Bundan efdali yoktur" buyurdu. HadisNo : 73 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : Amelde İtidal Ravi : Aişe Hadis : Hz. Peygamber (sav)`ın bir hasırı vardı, geceleri perde yapıp gerisinde namaz kılardı, gündüzleri de yayıp üzerine otururdu. Halk da Resulullah (sav)`ın yanına dönüp (gelip) aynen onun gibi namaz kılmaya başladılar. Sayı gittikçe arttı. Bunun üzerine Resulullah (sav) onlara yönelerek şunu söyledi: "Ey insanlar, takat getireceğiniz işleri yapın. Zira siz (dua etmekten) usanmadıkça Allah da sevap yazmaktan usanmaz. Allah`a en hoş gelen amel, az da olsa devamlı olanıdır." Ravi der ki: Muhammed (sav)`ın ailesi bir iş yapınca onu sabit kılardı (artık terketmez devamlı yapardı). Buhari`nin Ebu Hüreyre (ra)`den yaptığı bir rivayette: "Orta yolu tutun, güzele yakın olanı arayın, sabah vaktinde, akşam vaktinde, bir miktar da gecenin son kısmında yürüyün (ibadet edin), ağır ağır hedefe varabilirsiniz. Unutmayın ki sizden hiç kimseye, yaptığı amel, cenneti kazandırmayacaktır" buyurdu. "Sen de mi (amelinle cennete gidemiyeceksin) ey Allah`ın Resulü?" dediler "Evet, ben de", dedi, "Allah affı ve rahmeti ile muamele etmezse ben de!" Buhari ve Nesai`de gelen bir başka rivayette: "Bu din kolaylıktır. Kimse (aşırı gayretle) dini geçmeye çalışmasın, (başa çıkamaz, yine de yapamadığı eksiklikleri kalır ve) galibiyet dinde kalır" buyrulmuştur. HadisNo : 74 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : Amelde İtidal Ravi : Enes Hadis : Resulullah (sav) şöyle buyurdu: "Kolaylaştırın, zorlaştırmayın ve müjdeleyin." Bir rivayette de: "...Isındırın, nefret ettirmeyin..." buyrulmuştur. HadisNo : 75 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : Amelde İtidal Ravi : Sehl İbnu Ebi Ümame Hadis : Sehl ve babası beraberce Hz. Enes (ra)`in yanına girerler. Enes`i yolcu namazı kılıyormuşcasına çok hafif bir namaz kılıyor bulurlar. Selam verip namazdan çıkınca: "Allah sana mağfiret buyursun bu kıldığın namaz farz mı yoksa nafile miydi? dedik. "Farz namazdı. Bu (eksiksiz) Hz. Peygamber (sav)`ın namaz tarzıdır. Bilerek hiç bir değişiklik de yapmadım" dedi ve ilave etti: Resulullah (sav) buyurdu ki: "(Yıl orucu, her gece teheccüt, kadınları terk gibi kararlarla) kendinize zorluk çıkarmayın, zorluğa uğrarsınız. Zira (geçmişte) bir kavim (bir kısım zahmetli işlere azmederek) kendisini zora attı. Allah da zorluklarını artırdı. Manastır ve kiliselerdekiler bunların bekayasıdır." "Onlar, üzerlerine, bizim farz kılmadığımız, fakat, güya Allah`ın rızasını kazanmak için kendilerinin koydukları ruhbaniyete bile gereği gibi riayet etmediler" (Hadid, 27). HadisNo : 76 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : Amelde İtidal Ravi : Enes Hadis : Hz. Peygamber (sav) mescide girmişti ki, iki direk arasına gerilmiş bir ip gördü. "Bu da ne?" diye sordu. Bu, Zeyneb (ra)`in ipidir. Namaz kılarken uykusu gelince buna takılıyor (ip onun düşmesini önlüyor)" dediler. Hz. Peygamber (sav): "Hayır (olmaz öyle şey) çözün ipi. Şevkiniz varken namaz kılın, uykunuz gelince de yatın" emretti. HadisNo : 77 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : Amelde İtidal Ravi : Aişe Hadis : Yanımda Beni Esed kabilesinden bir kadın vardı. Bu sırada Hz. Peygamber (sav) içeri girdi ve: "Bu kimdir?" buyurdu. "Falancadır, geceleri hiç uyumaz, (ibadet yapar)" dedim. Resulullah (sav): "Sus, yeter! Size, takat getirebileceğiniz amel yaraşır. Siz (ibadet yapmaktan) usanmadıkça, Allah da (sevab vermekten) usanmaz. Allah`a en hoş gelen dini amel, kişinin devamlı olarak yaptığı ameldir" buyurdu. HadisNo : 78 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : Amelde İtidal Ravi : Ebu Hüreyre Hadis : Hz. Peygamber (sav) buyurdu ki: "Her şeyin bir şevki vardır. Her şevkin de bittiği bir zaman vardır. (Yapacağı işe karşı bu şevki) duyan kişi işini yaparken mutedil hareket eder ve bu itidali devam ettirirse, muvaffak olacağını ümid edin, (çünkü bu şekilde takibine devam edebilir). Şayet (aşırılığa düşerek dikkat çekmiş ve) parmakla gösterilecek hale gelmişse, ona itibar edip (salihlerden) saymayın." HadisNo : 79 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : Amelde İtidal Ravi : Ebu Cuheyfe Hadis : Resulullah (sav) Selman`la Ebu`d-Derda (ra)`yı kardeşlemişti. Selman bir defasında Ebu`d-Derda`yı ziyaret etti. Evde, Ebu`d`Derda`nın hanımını düşük bir kıyafet içinde buldu. "Bu halin ne?" diye sordu, kadın: "Kardeşiniz, Ebu`d-Derda`nın dünya ile alakası kalmadı" diye açıkladı. Ebu`d-Derda geldi ve Selman (ra)`a yemek getirerek: "Buyur, ye!" dedi ve ilave etti: "Ben orucum!" Selman: "Hayır sen yemezsen ben de yemem" dedi. Beraber yediler. Akşam olunca Ebu`d-Derda (Selman`dan gece namazı için müsaade istediyse de, Selman: "Uyu" dedi. Beraber uyudular. Bir müddet sonra Ebu`d-Derda namaza kalkmak istedi. Selman tekrar: "Uyu!" dedi. Uyudular. Gecenin sonuna doğru Selman "Şimdi kalk!" dedi. Kalkıp beraber namaz kıldılar. Sonra Selman şu nasihatta bulundu: "Senin üzerinde Rabbinin hakkı var, nefsinin hakkı var, ehlinin de hakkı var. Her hak sahibine hakkını ver." Ertesi gün Ebu`d Derda, durumu Hz. Peygamber (sav)`e anlattı. Resulullah (sav) "Selman doğru söylemiş" buyurdu. HadisNo : 80 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : Amelde İtidal Ravi : Hanzala İbnu`r-Rebi el-Esedi Hadis : Birgün Hz. Ebu Bekir (ra)`la karşılaştık. Bana: "Nasılsın?" diye sordu. "Hanzala münafık oldu" dedim. "Sübhanallah, sen neler söylüyorsun?" diye şaşırdı. Ben açıkladım: "Hz. Peygamber (sav)`in huzurunda olduğumuz sırada bize cennet ve cehennemden söz edilir, sanki gözlerimizle görmüş gibi oluruz. Oradan ayrılıp çoluk çocuğumuza, bağ bahçemize karışınca çoklukla unutup gidiyoruz". Hz. Ebu Bekir (ra) de: "Allah`a yemin olsun ben de aynı şeyi hissediyorum" dedi. Beraberce Hz. Peygamber (sav)`e gittik ve bu durumu açtık. Bize: "Nefsimi kudret elinde tutan Zat-ı Zülcelal`e kasem olsun siz, benim yanımdaki hali dışarda da devam ettirip (cennet ve cehennemi) hatırlama işini koruyabilseniz melekler sizinle yataklarınızda, yollarda müsafaha ederdi. Fakat ey Hanzala, bazan öyle bazan böyle olması normaldir (münafıklık değildir)" dedi ve (son cümleyi üç kere tekrarladı." HadisNo : 81 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : Amelde İtidal Ravi : İmam Malik Hadis : İmam Malik`in kaydettiğine göre Hz. Aişe (ra) yatsıdan sonra ailesine birini yollayarak: "(Boş sözleri keserek) yazıcı melekleri rahatlatmak istemez misiniz?" diye haber gönderdi." HadisNo : 82 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : Amelde İtidal Ravi : İbnu Abbas Hadis : Hz. Peygamber (sav)`e azadlı bir cariyenin geceleri namaz, gündüzleri de oruçla geçirdiği haber verilince şöyle buyurur: "Her çalışanda bir şevk mevcuttur, her şevkin de bir sonu vardır. Kimin şevkinin sonu sünnetimde kalırsa doğru yoldadır. Kim de hata eder (sünnetimin haricinde kalır) ise o da sapıtmıştır." HadisNo : 83 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : Amelde İtidal Ravi : Ebu Hüreyre Hadis : Resulullah (sav) şöyle buyurdu: "İşlerin en hayırlısı orta ve itidal üzere olanıdır." (el-Makasıdu`l-Hasene bu rivayeti İbnu`s-Sem`ani`nin Zeylü Tarihi`l-Bağdad`da kaydettiğini, senedinde meçhul ravinin yer aldığını belirtir) HadisNo : 84 [next]
Biat Ahkamı (4)
Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : Biat Ahkamı Ravi : Ubadetu`bnu`s-Samit Hadis : Biz, bir seferinde Hz. Peygamber (sav) ile aynı cemaatte beraber oturuyorduk ki: "Allah`a hiçbir şey ortak koşmamak, hırsızlık yapmamak, zina fazihasını işlememek, Allah`ın haram ettiği cana meşru bir sebep olmaksızın kıymamak şartları üzerine bana biat edin" buyurdu. Bir diğer rivayette "...Çocuklarınızı öldürmemek, halde ve istikbalde iftirada bulunmamak, meşru dairedeki emirlerde - ne bana ne de vazifelilere - isyan etmemek üzere biat edin. Kim vereceği bu sözlere sadık kalır, ahdine vefa gösterirse karşılığını Allah`tan alacaktır. Kim de bu yasaklardan birini işleyecek olursa artık işi Allah`a kalmıştır, dilerse affeder, dilerse azab verir, ceza - landırır" buyurdu. Biz de bu şartlarla biat ettik." Nesai, bir başka rivayette "karşılığını Allah`tan alacaktır" ifadesinden sonra şu ziyadeyi kaydeder: "Kim bunlardan birini işler, sonra da dünyada cezalandırılırsa, çektiği bu ceza onun için kefaret ve o günahtan temizlenme olur." Buhari, Müslim, Muvatta ve Nesai`de gelen bir diğer rivayette şu ifade mevcuttur: "Hz. Peygamber (sav)`e zor durumlarda olsun, kolay durumlarda olsun, hoş şartlarda olsun nahoş şartlarda olsun, aleyhimize kayırmaların yapılıp, hakkımızın çiğnendiği hallerde olsun itaat etmek, idareyi elinde tutanlara karşı iktidar kavgası yapmamak, nerede olursak olalım hakkı söylemek, Allah`ın emrini yerine getirmede kınayanların kınamalarından korkmamak üzere biat ettim." Bir başka rivayette şu ifadeye rastlanmaktadır: "...İktidar sahibine karşı onda, Allah`ın kitabında gelmiş bulunan bir delil sebebiyle te`vil götürmeyen açık bir küfür görülmedikçe iktidar kavgası yapmamak..." HadisNo : 40 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : Biat Ahkamı Ravi : Avf İbnu Malik el-Eşca`i Hadis : Biz Hz. Peygamber (sav)`in huzurunda 7 veya 8 veyahut da 9 kişiydik. "Allah Resulü`ne biat etmiyor musunuz?" dedi. Ellerimizi uzatarak: "Hangi şartlara uymak üzere biat edeceğiz ey Allah`ın Resulü?" dedik. Şu cevabı verdi: "Allah`a ibadet etmek ve O`na hiçbir şeyi ortak koşmamak, beş vakit namazı kılmak (verilen emirlere) kulak verip itaat etmek - ve bu sırada gizli bir kelime fısıldayarak devamla - "Halktan hiçbir şey istemeyin" buyurdu. Avf İbnu Malik ilaveten der ki, Hz. Peygamber (sav)`i benimle dinleyen o cemaatten öylelerini biliyorum ki, bineğinin üzerinde iken kazara kamçısı düşse kimseye "Şunu bana verir misin?" diye talebde bulunmaz (iner kendisi alır)dı" HadisNo : 41 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : Biat Ahkamı Ravi : İbnu Ömer Hadis : Biz Hz. Peygamber (sav)`e kulak vermek ve itaat etmek şartıyla biat ederken "Gücünüzün yettiği şeylerde" diyordu. HadisNo : 42 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : Biat Ahkamı Ravi : Ümeyme bintu Rukayka Hadis : Ensar`dan bir grup kadınla Hz. Peygamber (sav)`e gelip kendisine: "Allah`a hiçbir şeyi ortak koşmamak, çalmamak, zina etmemek, çocuklarımızı öldürmemek, halde ve istikbalde iftira atmamak, sana meşru emirlerinde isyan etmemek şartları üzerine biat ediyoruz" dedik. Hemen ilave etti: "Gücünüzün yettiği ve takatınızın kafi geldiği şeylerde." Biz: "Allah ve Resulü bize karşı bizden daha merhametlidir, haydi biat edelim" dedik. Süfyan merhum der ki: Kadınlar, biati (erkekler gibi) musafaha ederek yapmayı kastedmişlerdi. Hz. Peygamber (sav): "Ben kadınlarla musafaha etmem, benim yüz kadına toptan söylediğim söz her kadın için ayrı ayrı söylenmiş yerine geçer" buyurdu. HadisNo : 43 [next]
Emr-i Bi`l Ma`ruf Ve Nehy-i Ani`l-Münker Bölümü (8)
Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : Emr-i Bi`l Ma`ruf Ve Nehy-i Ani`l-Münker Bölümü Ravi : Tarık İbnu Şihab Hadis : Bayram hutbesini okuma işini namazdan öne alanın ilki Mervan`dır. O, bu işe tevessül edince cemaatten birisi ayağa kalkarak: "Yanlış iş yapıyorsun, namazın hutbeden önce kılınması gerekir" dedi. Mervan: "Artık o usul terkedildi" diyerek devam etmek istedi. Ebu Saidu`l-Hudri ortaya atılarak: "Bu adam, üzerine düşen uyarma vazifesini yaptı. Zira ben Hz. Peygamber (sav)`in şöyle söylediğim işittim: "Sizden kim (sünnetimize uymayan) bir münker görürse (seyirci kalmayıp) onu eliyle düzeltsin. Buna gücü yetmezse lisanıyla düzeltsin. Buna da gücü yetmezse kalbiyle buğzetsin. Bu kadarı imanın en zayıf mertebesidir." (Tirmizi`nin rivayetinde şöyle denir: "Bir adam kalkarak ey Mervan sünnete muhalefet ettin..." dedi. Ebu Davud şu ziyadeyi kaydeder: "Sen bayram gününde minberi (musallaya) çıkardın. Halbuki daha önce bayramda minber çıkarılmazdı. Bir de hutbeyi namazda öne aldın." HadisNo : 89 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : Emr-i Bi`l Ma`ruf Ve Nehy-i Ani`l-Münker Bölümü Ravi : İbnu Mes`ud Hadis : Resulullah (sav) şöyle buyurdu: "Benden önce Allah`ın gönderdiği her peygamberin mutlaka ümmetinden havarileri ve arkadaşları olmuştur. Bunlar onun sünnetiyle amel ederler emirlerini de yerine getirirlerdi. Sonra, bu peygamberlerin ardından öylesi kötüler zuhur etmişti ki, yapmadıklarını söyleyip, kendilerine emredilmeyeni de yapmışlardır. Kim bu güruhla eliyle mücahede ederse mü`mindir. Kim onunla diliyle mücahede ederse o da mü`mindir. Kim de onlarla kalbiyle mücahede ederse o da mü`mindir. Bunun gerisine, artık zerre miktar iman yoktur. HadisNo : 90 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : Emr-i Bi`l Ma`ruf Ve Nehy-i Ani`l-Münker Bölümü Ravi : İbnu Mes`ud Hadis : Hz. Peygamber (sav) buyurdu ki: "İsrailoğulları bir kısım günahlar işlemeye başlayınca alimleri onları bu işlerden menettiler. Ancak onlar dinlemediler, vazgeçmediler. Zamanla alimler de onlarla oturmaya, dayanışmaya ve beraber içmeye başladılar. Allah da bunun üzerine, berikinin dalaletini öbürüne katarak, biriyle diğerinin küfrünü artırdı. "Davud`un ve Meryem oğlu İsa`nın diliyle onları lanetledi..." (Maide, 78) Sonra, ayakta bulunan Resulullah (sav) oturarak sözünü tamamladı: "Hayır, nefsimi kudret elinde tutan Zat`a yemin ederim, onları hak adına kötülüklerden men etmezseniz (siz de rızaya eremezsiniz)". HadisNo : 91 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : Emr-i Bi`l Ma`ruf Ve Nehy-i Ani`l-Münker Bölümü Ravi : Kays İbnu Ebi Hazım Hadis : Hz. Ebu Bekir (ra) Cenab-ı Hakk`a hamd ve senadan sonra buyurdu ki: "Ey insanlar! Sizler şu ayeti okuyor ve fakat yanlış anlıyorsunuz: "Ey iman edenler, siz kendinize bakın. Doğru yolda iseniz sapıtan kimse size zarar veremez" (Maide, 105). Biz Hz. Peygamber (sav)`in: "İnsanlar, zalimi görüp elinden tutmazlarsa, Allah`ın, hepsine ulaşacak umumi bir bela göndermesi yakındır" dediğini işittik." Keza ben, Resulullah (sav)`ın: "İçlerinde kötülükler işlenen bir cemiyet, bu kötülükleri bertaraf edecek güçte olduğu halde, seyirci kalır, müdahale etmezse, Allah`ın hepsini saran umumi bir bela göndermesi yakındır" dediğini işittim. HadisNo : 92 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : Emr-i Bi`l Ma`ruf Ve Nehy-i Ani`l-Münker Bölümü Ravi : Huzeyfe Hadis : Resulullah (sav) buyurdular ki: "Nefsimi kudret elinde tutan Zat`a kasem olsun, ya ma`rufu emreder ve münkerden de yasaklarsınız veya Allah`ın katından umumi bir bela göndermesi yakındır. O zaman yalvar yakar olursunuz da duanız kabul edilmez." HadisNo : 93 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : Emr-i Bi`l Ma`ruf Ve Nehy-i Ani`l-Münker Bölümü Ravi : İbnu Mes`ud Hadis : Hz. Peygamber (sav) buyurdular ki: "Sizler yardım görecek, ganimetler elde edecek ve birçok memleketleri fethedeceksiniz. Sizden kim bu vakte ererse, Allah`tan çekinsin, ma`rufu emredip, münkerden de nehyetsin. Kim de bile bile bana yalan nisbet ederse, ateşteki yerini hazırlasın." HadisNo : 94 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : Emr-i Bi`l Ma`ruf Ve Nehy-i Ani`l-Münker Bölümü Ravi : Urs İbnu Amire el-Kindi Hadis : Hz. Peygamber (sav) buyurdular ki: "Yeryüzünde bir kötülük işlendiği vakit, ona şahid olan bunu takbih ederse (kötü olduğunu te`yid ederse), o kötülüğü görmemiş gibi zararından kurtulur. O kötülüğe şahid olmadığı halde, işittiği zaman memnun kalan kimse, sanki şahid olmuş gibi manen zarar görür." HadisNo : 95 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : Emr-i Bi`l Ma`ruf Ve Nehy-i Ani`l-Münker Bölümü Ravi : Ebu Said Hadis : Resulullah (sav) buyurdular ki: "Zalim sultanın yanında gerçeği söylemek en büyük cihaddandır." HadisNo : 96 [next]
Kelime-i Şehadet Ve Onun Dil İle İkrarının Hükmü (3)
Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : Kelime-i Şehadet Ve Onun Dil İle İkrarının Hükmü Ravi : İbn-i Ömer Hadis : Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "Ben, insanlar Allah`tan başka ilahın olmadığına, Muhammed`in de Allah`ın elçisi olduğuna şehadet edinceye, namaz kılıncaya, zekat verinceye kadar onlarla savaş etmekle emrolundum. Bunları yaptılar mı, kanlarını, mallarını bana karşı korumuş (emniyet altına almış) olurlar. İslam`ın hakkı hariç. Artık (samimi olup olmadıklarına dair) durumları Allah`a kalmıştır" (Müslim`deki rivayette "İslam`ın hakkı hariç" ibaresi mevcut değildir.) HadisNo : 37 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : Kelime-i Şehadet Ve Onun Dil İle İkrarının Hükmü Ravi : Ubeydullah İbnu Adiy İbnu`l-Hıyar Hadis : Hz. Peygamber (sav) ashabıyla otururken bir adam gelerek gizlice bir şeyler fısıldadı. Ne gibi bir sır tevdi etmişti bilmiyorduk. Nihayet Hz. Peygamber (sav) onu açıkladı. Meğerse o zat, münafıklardan birini öldürmek için izin istiyormuş. Adama: "Peki o Allah`tan başka ilah olmadığına ve Muhammed`in Allah`ın elçisi bulunduğuna şehadet etmiyor mu?" diye sordu. Adam: "Hayır o şehddeti ikrar etmiyor" dedi. Hz. Peygamber (sav): "Namaz kılıyor mu2" diye sordu. Adam: "Hayır namaz da kılmıyor" deyince, Hz. Peygamber (sav): "Allah`ın öldürmekten beni men ettiği kimseler işte böyleler!" buyurdu. HadisNo : 38 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : Kelime-i Şehadet Ve Onun Dil İle İkrarının Hükmü Ravi : Tarik el-Eşca`i Hadis : Resulullah (sav)`ın şöyle söylediğini haber verdi: "Kim Lailahe illallah der ve Allah`tan başka mabudları reddederse, Allah onun malını ve kanını haram kılar. (Samimi olup olmadığı) meselesi Allah`a aittir." (Yine Müslim`in bir başka rivayeti "Kim Allah`ı birlerse" diye başlar ve yukarıdaki şekilde devam eder (38. hadis).) HadisNo : 39 [next]
Kitabu`ul Emanet (4)
Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : Kitabu`ul Emanet Ravi : Huzeyfetu`bnu`l-Yeman Hadis : Hz. Peygamber (sav), bize iki hadis irad buyurmuştu. Ben bunlardan birini gördüm, diğerini de bekliyorum. Buyurmuştu ki: Emanet (din, adalet duyguları) insanların kalplerinin derinliklerine (yaratılışlarında, fıtri meyiller olarak) konmuştur. Sonradan Kur`an-ı Kerim indi, (İnsanlar kalplerine konmuş olan bu fitri temayüllerin) Kur`an ve hadiste te`yidini buldular. Resulullah (sav) bize bu emanetin kalplerden kalkmasından da bahsetti ve buyurdu ki: "Kişi uykuda imiş gibi farkında olmadan kalbinden emanet alınır. Geride, benek izi gibi bir iz kalır. Sonra ikinci sefer, yine uykuda imişcesine, kişi farkında olmadan kalbindeki emanet duygusundan bir miktar daha alınır. Bunun da, kalpte bir kabarcık izi gibi bir izi kalır, yani şöyle ki, ayağın üzerinden bir kor parçasını yuvarlayacak olsan değdiği yerleri kabarmış görürsün. Ne var ki, içinde işe yarar bir şey yoktur. Sonra Hz. Peygamber (sav) bir çakıl tanesi aldı, onu ayağnıın üzerinde yuvarladı. (Ve sözüne davam etti:) "(Emanet bu şekilde peyder pey azalmaya devam eder, o hale gelinir ki artık) alış verişe giden insanlarda (itimad, güven, doğruluk ve) emanet tamamen kaybolur. Hatta dürüstler `Falanca kabilede dürüst insanlar varmış` diye parmakla gösterirler. Bazan da, kalbinde zerre miktar iman olmayan bir kimsenin "ne civanmerd, ne kibar, ne akıllı kişi" diye övüldüğü olur." (Huzeyfe devam etti:) "Ben öyle günler gördüm ki, hanginizle alış veriş yaptığıma aldırmazdım. Muhatabım Müslüman idiyse, bana karşı hile yapmasına dindarlığı mani olurdu. Muhatabım Yahudi veya Hıristiyan idiyse, onu da, amiri(nden validen gelen korku ve disiplin) bana hile yapmaktan alıkoyardı. Fakat bugün sizden sadece falanca falanca ile (gönül huzuruyla) alış veriş yapabilirim." HadisNo : 85 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : Kitabu`ul Emanet Ravi : Ebu Hüreyre Hadis : Resulullah (sav) buyurdu ki: "Emanet kaybedilince kıyameti bekleyin." "Emanet nasıl kaybolur?" diye sordular. "İşler ehil olmayanlara teslim edilince" diye cevapladı. HadisNo : 86 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : Kitabu`ul Emanet Ravi : Ebu Hüreyre Hadis : Hz. Peygamber (sav)`in şu sözünü rivayet etmiştir: "Sana emanet bırakanın emanetini geri ver. Sana ihanet edene ihanet etme." HadisNo : 87 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : Kitabu`ul Emanet Ravi : Ebu Musa Hadis : Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "Emin bir Müslüman mal muhafızı olsa ve vazifesini dürüstlükle yapsa, şöyle ki, kendisine (sadaka vs. nevinden) emredileni gönül hoşluğuyla eksiksiz ve tam olarak yerine verse, sadakayı veren iki kişiden biri olur." (Nesai, hadisin başında şu ziyadeyi kaydetti: "Mü`min kişi, diğer mü`mine karşı duvar gibidir, birbirlerini takviye ederler") HadisNo : 88 [next]
Kur`an Ve Hadise Uymaya Dair (17)
Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : Kur`an Ve Hadise Uymaya Dair Ravi : İmam Malik Hadis : İmam Malik`e ulaştığına göre, Hz. Peygamber (sav) şunu söylemiştir: "Size iki şey bırakıyorum. Bunlara uyduğunuz müddetçe asla sapıtmayacaksınız: Allah`ın Kitab`ı ve Resulünün Sünneti." HadisNo : 53 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : Kur`an Ve Hadise Uymaya Dair Ravi : Yezid İbnu Erkam Hadis : Hz. Peygamber (sav) buyurdular ki: "Size, uyduğunuz takdirde benden sonra asla sapıtmayacağınız iki şey bırakıyorum. Bunlardan biri diğerinden daha büyüktür. Bu, Allah`ın Kitabı`dır. Semadan arza uzatılmış bir ip durumundadır. (Diğeri de) kendi neslim, Ehl-i Beytim`dir. Bu iki şey, cennette Kevser havuzunun basında bana gelip (hakkınızda bilgi verinceye kadar) birbirlerinden ayrılmayacaklardır. Öyleyse bunlar hakkında, ardımdan bana nasıl bir halef olacağınızı siz düşünün." HadisNo : 54 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : Kur`an Ve Hadise Uymaya Dair Ravi : İrbaz İbnu Sariye Hadis : Bir gün Resulullah (sav) bize namaz kıldırdı. Sonra yüzünü cemaate çevirerek çok beliğ, çok manidar bir vaazda bulundu. Öyle ki dinleyenlerin gözleri yaşla, kalpleri de heyecanla doldu. Cemaatten biri: "Ey Allah`ın Resulü, sanki bu, bir veda konuşmasıdır, bize ne tavsiye ediyorsunuz?" dedi. "Size, buyurdu, Allah`a karşı takvada bulunmanızı, başınızda Habeşli bir köle olsa bile emirlerini dinleyip itaat etmenizi tavsiye ederim. Zira, sizden hayatta kalanlar benden sonra nice ihtilaflar görecek. Öyle ise size sünnetimi ve hidayet üzere olan Hülefa-i Raşidin`in sünnetini hatırlatırım, bunlara uyun ve dört elle sarılın. Sonradan çıkarılan şeylere karşı da son derece dikkatli ve uyanık olun. Zira (sünnette bulunana zıt olarak) her yeni çıkarılan şey bir bid`attır, her bid`at de dalalettir, sapıklıktır." HadisNo : 55 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : Kur`an Ve Hadise Uymaya Dair Ravi : Mikdam İbnu Ma`dikerib Hadis : Resulullah (sav) buyurdular ki: "Haberiniz olsun, rahat koltuğunda otururken kendisine benim bir hadisim ulaştığı zaman kişinin: "Bizimle sizin aranızda Allah`ın kitabı vardır. Onda nelere helal denmişse onları helal biliriz. Nelere de haram denmişse onları haram addederiz" diyeceği zaman yakındır. Bilin ki, Resulullah (sav)`ın haram kıldıkları da tıpkı Allah`ın haram ettikleri gibidir." (Ebu Davud`un rivayetinin baş kısmında şu ziyade vardır: "Haberiniz olsun, bana Kitap ve bir o kadar da (sünnet) verildi." Ebu Davud`un rivayetinin sonunda şu ziyade de mevcuttur: "Haberiniz olsun (Kur`an`da zikri geçmiyen) ehli eşeğin eti de size helal değildir, vahşi hayvanlardan parçalayıcı dişi (köpek dişi) olanlar, keza muahedeli olanların yitikleri de haramdır. Ancak eşya sahibi, ihtiyacı olmadığı için, kasden terketmişse o müstesna. Bir kimse bir kavme uğradığı zaman, ona ikram etmek, o kavme vazife olur. Şayet ikram etmezlerse, o kimse, hakettiği ikramın mislince onları cezalandırır.") HadisNo : 56 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : Kur`an Ve Hadise Uymaya Dair Ravi : Ebu Musa Abdullah İbnu Kays el-Eş`ari Hadis : Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdular: "Allah`ın benimle gönderdiği ilim ve hidayetin misali, bir araziye düşen yağmur gibidir. (Bilindiği üzere), bazı araziler var, tabiatı güzeldir, suyu kabul eder, bol bitki ve ot yetiştirir. Bir kısım arazi var, münbit değildir, ot bitirmez, ama suyu tutar. Onun tuttuğu su ile Cenab-ı Hakk insanları yararlandırır: Bu sudan kendileri içerler, hayvanlarım sularlar ve ziraat yaparlar. Diğer bir araziye daha isabet eder ki, bu ne su tutar ne ot bitirir. Bu temsilin biri Allah`ın dininde ilim sahibi kılınana delalet eder, böylesini Allah benimle göndermiş olduğu hidayetten yararlandırır; yani hem öğrenir, hem öğretir. Temsilden biri de, buna iltifat etmeyen Allah`ın benimle gönderdiği hidayeti hiç kabul etmeyen kimseye delalet eder." HadisNo : 57 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : Kur`an Ve Hadise Uymaya Dair Ravi : Ebu Musa Abdullah İbnu Kays el-Eş`ari Hadis : Hz. Peygamber (sav) buyurdu ki: "Benim misalimle Cenab-ı Hakk`ın benimle göndermiş bulunduğu şeyin misali şu adamın misali gibidir: "Bir adam kendi kavmine gelip: "Ben gözlerimle düşman ordusunu gördüm, tehlikeyi haber veriyorum, tedbir alın!" der. Kavminden bir kısmı tavsiyesine uyup, geceleyin, telaşa düşmeden oradan uzaklaşır. Bir kısmı da bu haberciyi yalanlar ve yerinden ayrılmaz. Ancak sabahleyin ordu onları yakalar ve imha eder. İşte bu temsil bana itaat edip getirdiklerime uyanlarla, bana isyan edip Cenab-ı Hakk`tan getirdiklerimi tekzip edip yalanlayanları göstermektedir." HadisNo : 58 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : Kur`an Ve Hadise Uymaya Dair Ravi : Ebu Hüreyre Hadis : Hz. Peygamber (sav) buyurdular ki: "Benim misalimle sizin misaliniz, şu temsile benzer: Bir adam var ateş yakmış. Ateş etrafı aydınlatınca, pervaneler (gece kelebekleri) ve aydınlığı seven bir kısım hayvanlar bu ateşe kendilerini atmaya başlarlar. Adamcağız onları kurtarmaya (mani olmaya) çalışır. Ancak hayvanlar galebe çalarak çoklukla ateşe atılırlar. Ben (tıpkı o adam gibi) ateşe düşmememiz için belinizden yakalıyorum, ancak siz ateşe ateşe koşuyorsunuz." HadisNo : 59 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : Kur`an Ve Hadise Uymaya Dair Ravi : İbnu Mes`ud Hadis : Şöyle buyurduğu rivayet edilmiştir: "Muhakkak ki, en güzel söz Allah`ın kitabıdır. En güzel yol da Muhammed (sav)`in yoludur. İşlerin en kötüsü de dine aykırı olarak sonradan çıkarılanıdır. Size vade dilen mutlaka yerine gelecektir. Siz Allah`ı aciz bırakamazsınız." HadisNo : 60 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : Kur`an Ve Hadise Uymaya Dair Ravi : Aişe Hadis : Hz. Peygamber (sav) buyurdu ki: "Kim şu dine uymayan bir şey uyduracak olursa, bu, merduddur kabul edilemez." (Bir rivayette de şöyle denmektedir: "Bizim sünnetimize uymayan bir amel işleyenin yaptığı amel de merduddur.") HadisNo : 61 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : Kur`an Ve Hadise Uymaya Dair Ravi : Ebu Zerr Hadis : Resulullah (sav) şöyle buyurdular: "Kim cemaati(imiz)den bir karış uzaklaşırsa (kendini dine bağlayan) İslam bağını boynundan çıkarıp atmış olur." HadisNo : 62 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : Kur`an Ve Hadise Uymaya Dair Ravi : Ali Hadis : Şöyle demiştir: "Daha önce hükmettiğiniz şekilde hükmedin. Zira ben (kargaşaya, nizaya götürecek) muhalefeti sevmem, ta ki halk tek bir cemaat teşkil etsinler veya arkadaşlarımın öldüğü gibi ben de öleyim." İbnu Şirin merhum, Hz. Ali (ra)`den yapılan rivayetlerin çoğunun uydurma ve yalan olduğu görüşünde idi. HadisNo : 63 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : Kur`an Ve Hadise Uymaya Dair Ravi : Enes Hadis : Şöyle demiştir: Hz. Peygamber (sav) devrinde mevcut olan şeylerden (kelime-i şehadet dışında) hiçbirini artık göremiyorum." Kendisine "namazı da mı?" diye itiraz edilince: "Namaza da ne yaptığınızı bilmiyor musunuz, (öğleyi akşama yakın kılmadınız mı)? cevabını verir. HadisNo : 64 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : Kur`an Ve Hadise Uymaya Dair Ravi : Ebu Hüreyre Hadis : Rivayet edildiğine göre bir gün kendisi çarşıya uğrar ve: "Mescidde Resulullah (sav)`ın mirası taksim edilirken ben sizleri burada görüyorum (Bu ne biçim iş, siz de koşun)" buyurur. Herkes mescide koşuşur, bir şey göremeyince: "Taksim edilen bir şey göremedik, sadece bazdan Kur`an okuyordu" derler. O cevabı yapıştırır, "iyi ya, Resulullah (sav)`ın mirası zaten bu değil mi?" Heysemi, Mecma`u`z-Zevaid`de, Taberani`nin el-Mu`ce`mu`l-Evsat`ından nakleder (1, 123, 124) HadisNo : 65 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : Kur`an Ve Hadise Uymaya Dair Ravi : İbnu Mes`ud Hadis : Rivayet edildiğine göre, şöyle buyurmuştur: "Bir yol takip etmek isteyen, bu yolu, ölmüş olanların yolundan seçsin. Zira hayatta onların fitnesinden emin olunamaz, ölmüş olanlar ise Hz. Peygamber (sav)`ın Ashabıdırlar. Onlar bu ümmetin en efdalidir. Kalpçe en temizleri, ilimce en derinleri, amelce en ihlaslıları yine onlardır. Allah, Hz. Peygamber (sav)`ın sohbeti ve dininin yerleşmesi için onları seçmiştir, öyleyse sizler onların üstünlüğünü idrak edin, onların yolundan gidin, elinizden geldikçe onların ahlakını ve yaşayış tarzlarını kendinize örnek kılın. Zira onlar en doğru yolda idiler." İbnu Abdilberr, Cami`ul-Beyani`l-ilm ve Fadlihi`de kaydetmiştir 2, 9 HadisNo : 66 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : Kur`an Ve Hadise Uymaya Dair Ravi : İbnu Abbas Hadis : Rivayet edildiğine göre şöyle buyurmuştur: "Kim Allah`ın Kitabını öğrenir ve sonra da onda bulunanlara uyarsa, Allah onu, dünyada dalaletten çıkarıp doğru yola sevkeder, ahirette de kötü hesabtan korur." HadisNo : 67 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : Kur`an Ve Hadise Uymaya Dair Ravi : Ömer İbnu`l-Hattab Hadis : Rivayet edilir ki, şöyle buyurmuştur: "Gecesi gündüz gibi olan çok aydınlık bir şeriat üzere terkedildiniz. Çöldeki bedevilerin ve mahalle mekteplerindeki çocukların dini üzere olun. (Ayet ve hadisten öğretilenleri olduğu gibi takib edin, kendinizden katıp karıştırmadan taklid edin.) Bunun benzerini merfu olarak Ahmed İbnu Hanbel (Müsned 4, 126) ve İbnu Mace (Sünen, Mukaddime 6, (43)) rivayet etmişlerdir. HadisNo : 68 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : Kur`an Ve Hadise Uymaya Dair Ravi : Ali Hadis : Şöyle buyurmuştur: "Sizler geniş bir caddeye bırakıldınız. Bu, üzerinde Ümmü`l-Kitap olan (yani Allah`ın kesin hükümlü ayetleriyle istikameti teshil edilmiş) bir yoldur." HadisNo : 69 [next]
Mecaz Hakkında (10)
Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : Mecaz Hakkında Ravi : Ebu Hüreyre Hadis : Hz. Peygamber (sav) buyurdu ki: "İman, yetmiş küsur - bir rivayette de altmış küsur - şubedir. Haya imandan bir şubedir." Bir rivayette şu ziyade vardır: "Bu şubelerden en üstünü "La ilfihe illallah" sözüdür, en aşağı mertebede olanı da yolda bulunan rahatsız edici bir şeyi kenara çıkarmaktır." HadisNo : 27 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : Mecaz Hakkında Ravi : Enes Hadis : Resulullah (sav)`ın şöyle buyurduğunu anlatıyor: "Üç haslet vardır. Bunlar kimde varsa imanın tadım duyar: Allah ve Resulünü bu ikisi dışında kalan herşeyden ve herkesten daha çok sevmek, bir kulu sırf Allah rızası için sevmek, Allah, imansızlıktan kurtarıp İslam`ı nasib ettikten sonra tekrar küfre, inançsızlığa düşmekten, ateşe atılmaktan korktuğu gibi korkmak." (Nesai`nin kaydettiği bir diğer rivayette "bu ikisi dışında kalan" tabirinden sonra şu ziyade vardır: "Allah için sevmek, Allah için buğzetmek.") HadisNo : 28 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : Mecaz Hakkında Ravi : Enes Hadis : Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "Sizden biri, beni, babasından, evladından ve bütün insanlardan daha çok sevmedikçe iman etmiş sayılmaz." (Nesai`nin bir rivayetinde "... malından ve ailesinden daha sevgili..." denmektedir.) HadisNo : 29 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : Mecaz Hakkında Ravi : Enes Hadis : Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "Sizden biri, kendi için sevdiğini kardeşi için de sevmedikçe gerçek imana eremez." (Nesai`nin rivayetinde "...hayır şeylerden" ziyadesi mevcuttur.) HadisNo : 30 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : Mecaz Hakkında Ravi : Ebu Ümame Hadis : Hz. Peygamber (sav)`in şöyle dediğim rivayet ediyor: "Kim Allah için sever, Allah için buğzeder, Allah için verir, Allah için vermezse imanım kemale erdirmiştir" HadisNo : 31 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : Mecaz Hakkında Ravi : Ebu Hüreyre Hadis : Hz. Peygamber (sav)`in şöyle dediğini rivayet etmiştir: "Müslüman, diğer Müslümanların elinden ve dilinden zarar görmediği kimsedir. Mü`min de, halkın, can ve mallarını kendisine karşı emniyette bildikleri kimsedir." HadisNo : 32 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : Mecaz Hakkında Ravi : Abdullah İbnu Amr İbni`l-As Hadis : Resulullah (sav)`ın şöyle dediğini rivayet etmiştir: "Müslüman, diğer Müslümanların elinden ve dilinden zarar görmedikleri kimsedir. Muhacir de Allah`ın yasakladığı şeyi terkedendir." HadisNo : 33 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : Mecaz Hakkında Ravi : Ebu Saidi`l-Hudri Hadis : Hz. Peygamber (sav)`in şöyle dediğini rivayet etti: "Bir kimsenin mescide alakasını görürseniz, onun mü`min olduğuna şehadet edin, zira Cenab-ı Hakk şöyle buyuruyor: "Allah`ın mescidlerini ancak Allah`a ve ahiret gününe inananlar imar ederler" (Tevbe 18) HadisNo : 34 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : Mecaz Hakkında Ravi : Enes Hadis : Resulullah (sav) dedi ki: "Üç şey vardır ki imanın aslındandır: 1. Lailahe illallah diyene saldırmamak: İşlediği herhangi bir günahı sebebiyle bu kimseyi tekfir etme, herhangi bir ameli sebebiyle de İslam`dan dışarı atma. 2. Cihad, bu Allah`ın beni peygamber olarak gönderdiği günden, bu ümmetin Deccal`e karşı savaşacak en son ferdine kadar cereyan edecektir, onu, ne imamın zalim olması, ne de adil olması ortadan kaldıramayacaktır. 3. "Kadere iman". HadisNo : 35 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : Mecaz Hakkında Ravi : Ebu Hüreyre Hadis : Hz. Peygamber (sav)`ın ashabından bir kısmı ona sordular: "Bazılarımızın aklından bir kısım vesveseler geçiyor, normalde bunu söylemenin günah olacağına kaniyiz." Hz. Peygamber (sav): "Gerçekten böyle bir korku duyuyor musunuz?" diye sordu. Oradakiler Evet! deyince: "İşte bu (korku) imandan gelir (vesvese zarar vermez) dedi." Diğer bir rivayette: "(Şeytanın) hilesini vesveseye dönüştüren Allah`a hamdolsun" demiştir. (Müslim`in İbnu Mes`ud (ra)`dan kaydettiği bir rivayet şöyledir: "Dediler ki: "Ey Allah`ın Resulü, bazılarımız içinden öyle sesler işitiyor ki, onu (bilerek) söylemektense kömür kesilinceye kadar yanmayı veya gökten yere atılmayı tercih eder. (Bu vesveseler bize zarar verir mi?)". Hz. Peygamber (sav): "Hayır bu (korkunuz) gerçek imanın ifadesidir" cevabını verdi.") HadisNo : 36 [next]
İman Ve İslama Dair Muhtelif Ahkamlar (4)
Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : İman Ve İslama Dair Muhtelif Ahkamlar Ravi : Amr İbnu Ebi`l-Ahvas Hadis : Hz. Peygamber (sav)`le birlikte Veda haccı`nda bulundum. Orada Hz. Peygamber (sav) irad ettiği hutbede önce Allah Teala`ya hamd-ü sena, hatırlatma ve tavsiyelerden sonra şöyle devam etti: "Hangi gün (bu günden) daha (mukaddes ve) haramdır? Bu soruyu üç kere tekrarladı. Cemaat: "el-Haccu`l-Ekber günü" diye cevap verdi. Resulullah (sav) devam etti: "öyle ise bilin ki, kanlarınız, mallarınız, ırzlarınız, birbirinize, bu ayınızda, bu beldenizde şu gününüz nasıl haramsa öylece haramdır, mukaddestir. Bilin ki herkesin cinayetinden kendisi sorumludur. Hiçbir babanın cinayetinden oğlu sorumlu tutulmaz. Haberiniz olsun ki, Müslüman, Müslümanın kardeşidir. Bu sebeple, bir Müslümana, bizzat kendisi helal kılmadıkça kardeşinin hiçbir şeyi helal değildir. Bilin ki cahiliye devrinden kalan bütün faizler mülgadır, terkedilecek ve alınmayacak. Faize verilen paranın sadece sermaye kısmını yani aslını alacaksınız, - böylece ne zulüm ve haksızlık etmiş ne de zulme ve haksızlığa uğramış olacaksınız - Abbas İbnu Abdi`l-Muttalib`in faizi hariç. Zira onun tamamı mülgadır, terkedilmiştir. Haberiniz olsun ki, cahiliye devrinden kalan bütün kanlar da terkedilmiştir (intikam peşine düşülmeyecek). İlga ettiğim ilk cahiliye kanı da el-Haris İbnu Abdi`l-Muttalib`in kanıdır. Haris, Benu Leys`ten tuttuğu bir süt anneye bebeğini emzirtiyordu. Çocuğu Hüzeyl adında birisi (bir kavga sırasında attığı bir taşla kazaen) öldürmüştü. Sakın ha, kadınlara da iyi muamele yapın. Çünkü onlar yanınızda esir durumundadır. Onlara iyi muamelenin dışında (terketmek dövmek gibi) bir başka şey yapmak hakkına sahip değilsiniz. Ancak açık bir çirkinlikte bulunulursa o hariç. Çirkin iş yapmaları halinde, önce yataklarını ayırın, (yine de devam edecek olurlarsa) yaralamıyacak şekilde dövün. Bundan sonra itaat ederlerse, (onların yaptığına ayırma-dövme gibi muamelelere) zulmen devam etmek için bir yol (bir bahane) aramayın. Bilin ki, sizin kadınlarınız üzerinde bazı haklarınız var. Kadınlarınızın da sizler üzerinde bazı hakları vardır. Kadınlarınız üzerindeki haklarınız istemediğiniz kimselere yatağınızı çiğnetmemeleri, evlerinize hoşlanmadıklarınızın girmesine izin vermemeleridir. (Onların sizdeki hakları ise) yiyecek ve giyeceklerinde iyi davranmanızdır. Haberiniz olsun, şeytan şu beldenizde kendisine ebediyen tapılmayacağını idrak etmiştir. Fakat, sizin önemsemediğiniz şeylerde ona itaat devam edecek, bunlar da onu memnun kılacak (menfi neticeler hasıl edecek)tir. HadisNo : 45 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : İman Ve İslama Dair Muhtelif Ahkamlar Ravi : İbnu Ömer Hadis : Hz. Peygamber(sav) Veda Haccı`nda şunu söylediler: "(Ey ahali) hangi ayın hürmetçe daha ileri olduğunu biliyor musunuz?" Halk: "Şu içinde bulunduğumuz ay değil mi?" dedi. Resulullah (sav): "Peki, hangi bölgenin hürmetçe daha önde olduğunu biliyor musunuz?" diye sordu. Halk: "Şu yerler değil mi?" cevabını verdi. Resulullah (sav) tekrar: "Pekala hangi günün hürmetçe daha üstün olduğunu biliyor musunuz? dedi. Halk: "Şu içinde bulunduğumuz gün değil mi?" diye cevap verdi. Bunun üzerine Resulullah (sav) sözlerine şöyle devam etti: "Öyleyse bilin ki Allah Teala, sizlere, meşru sebep dışında kanlarınızı, mallarınızı, ırzlarınızı haram kılmıştır, tıpkı şu beldede, şu ayda şu günümüzü haram kıldığı gibi." Hz. Peygamber (sav) bundan sonra üç sefer tekrar ederek sordu: "Duydunuz mu, tebliğ ettim mi?" Halk her defasında "Evet" cevabını verdi. Resulullah (sav) sözlerini şöyle tamamladı: "Sakın ha! Benden sonra tekrar küfre dönüp birbirinizin boyunlarını vurmaya kalkmayın!" HadisNo : 46 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : İman Ve İslama Dair Muhtelif Ahkamlar Ravi : Ebu Bekre Nufey`u`bnu`l-Haris es-Sakafi Hadis : Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu: "Zaman, döne döne Allah`ın arz ve semavatı yarattığı gündeki düzenini tekrar buldu. Sene on iki aydır. Bunlardan dördü haram aydır. Haram aylar da üç tanesi peş peşe gelir: "Zül-kade, Zü`l-hicce ve Muharrem. Bir de Cumadi ve Şaban ayları arasında yer alan Mudarlılar`ın Receb`i." Resulullah (sav) sordu: "Bu ay hangi aydır?" Biz: "Allah ve Resulü daha iyi bilir" dedik. Bir müddet sustu. Biz ayın ismini değiştirecek zannettik. Ancak şunu söylediler: "Bu Zi`l-hicce değil mi?" "Evet!" karşılığını verdik. Devam etti: "Peki burası neresidir?" Biz: "Allah ve Resulü daha iyi bilir" cevabını verdik. Yine sustu ve bu bölgenin ismini değiştirecek vehmine kapıldık. "Burası haram bölge değil mi?" dedi. "Evet" dedik. "İçinde bulunduğunuz gün nedir?" diye tekrar sordu, biz yine: "Allah ve Resulü daha iyi bilir" dedik. Tekrar sustu ve biz yine günün ismini değiştirecek zannına düşmüştük ki: "Kurban günü değil mi?" dedi. "Evet" cevabımız üzerine sözüne devam etti: "Bilin ki, kanlarınız, mallarınız ve ırzlarınız birbirinize kesinlikle haramdır, tıpkı bu yerde, bu ayda şu gününüzün haram olması gibi. Rabbinize kavuştuğunuz zaman sizi yaptıklarınızdan hesaba çekecek. Sakın benden sonra birbirinizin boyunlarını vuran kafirler olmayın. Bu söylediklerimi duyanlar, duymayanlara ulaştırsunlar. Bazan söz kendisine ulaştırılan kimse, ulaştırılan sözü bizzat dinleyenden daha iyi beller." Resulullah (sav) sonra şunu ekledi: "Tebliğ ettim mi, tebliğ ettim mi?" Üç defa tekrarladı. "Evet" cevabımız üzerine: "Ya Rabbi şahid ol!" dedi. Müslim`in rivayetinde şu ziyade var: "Sonra Hz. Peygamber (sav) beyazı galebe çalan alaca iki koyuna yöneldi ve onları kesti. Sonra da koyunun bir parçasını alıp aramızda taksim etti." Rezin, rivayetin arasına şunu ilave eder: "Üç şey vardır, bir mü`minin kalbi onlara karşı ebediyen ihanet etmez; ameli sırf Allah için yapmak, idareyi elinde tutana karşı hayırhah olmak, Müslümanların cemaatine katılmak, çünkü onların duaları cemaate dahil olanların hepsini içine alır." İbnu`l-Esir: "Bu ziyadeyi ana kitaplarda (Kütüb-i Sitte) görmedim" der. HadisNo : 47 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : İman Ve İslama Dair Muhtelif Ahkamlar Ravi : Ebu Hüreyre Hadis : Hz. Peygamber (sav): "Her çocuk fıtrat üzerine doğar" buyurdu ve sonra da "Şu ayeti okuyun" dedi: "Allah`ın yaratılışta verdiği fıtrat..." (Rum; 30). Sonra Resulullah (sav) sözünü şöyle tamamladı: "Çocuğu anne ve babası Yahudileştirir veya Hıristiyanlaştırır veya Mecusileştirir. Tıpkı hayvanın doğurunca, azaları tam olarak yavru doğurması gibi. Siz kesmezden önce, kulağı kesik olarak doğmuş hayvana rastlar mısınız?" Dinleyenler: "Ey Allah`ın Resulü, küçükken ölenler hakkında ne dersiniz (cennetlik mi, cehennemlik mi?) diye sordular. Hz. Peygamber (sav) şu cevabı verdi: "(Yaşasalardı) nasıl bir amel işleyeceklerdi Allah daha iyi bilir." Bir başka rivayette: "Doğan hiçbir çocuk yoktur ki, konuşmaya başlayıncaya kadar şu din üzere olmasın" buyurulmuştur. HadisNo : 48 [next]
İman Ve İslama Giren Müteferrik Hadisler (4)
Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : İman Ve İslama Giren Müteferrik Hadisler Ravi : Ebu Hüreyre Hadis : Hz. Peygamber (sav) buyurdu ki: "Mü`min, mütemadiyen rüzgarın eğici tesirine maruz bir bitkiye benzer. Mü`min, devamlı belalarla başbaşadır. Münafığın misali de çam ağacıdır. Kesilip kaldırılıncaya kadar hiç ırgalanmaz." HadisNo : 49 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : İman Ve İslama Giren Müteferrik Hadisler Ravi : İbnu Ömer Hadis : Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştu: "Mü`min, yaprağını hiç dökmeyen yeşil bir ağaca benzer." Halk falanca ağaç, fişmekanca ağaç diye taliminde bulundular, (fakat isabet ettiremediler). Ben, "Bu, hurma ağacıdır" demek istedim, ancak (yaşım küçük olduğu için) utandım. Sonra Hz. Peygamber (sav): Bu hurma ağacıdır" diye açıkladı. HadisNo : 50 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : İman Ve İslama Giren Müteferrik Hadisler Ravi : Nevvas İbnu Sem`an Hadis : Hz. Peygamber (sav) buyurdular ki: "Allah, bize iki tarafında iki ev bulunan bir doğru yolu misal veriyor. - Bir rivayette iki ev değil "iki sur" denmiştir. - Bu evlerin açık olan kapıları vardır. Kapıların üzerine de perdeler çekilmiştir. Biri yolun başında, biri de onun yukarısında durmuş iki davetçi (gelip geçenlere) şu daveti okuyorlar: "Allah cennete çağırır, dilediğini doğru yola eriştirir" (Yunus, 25). Yolun iki yakasındaki kapılar ise Allah`ın hududu (yani yasakları) dur. Hiç kimse perdeyi açmadan bu yasaklara düşmez. Kişinin yukarısındaki davetçi, Rabbisinin vaiz`idir." HadisNo : 51 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : İman Ve İslama Giren Müteferrik Hadisler Ravi : Ebu Hüreyre Hadis : Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu: "İslam garib olarak başladı, tekrar başladığı gibi garib hale dönecektir. Gariblere ne mutlu!" HadisNo : 52 [next]
İman ve İslam`ın Fazileti (12)
Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : İman ve İslam`ın Fazileti Ravi : Ubade İbnus-Samit el-Ensari Hadis : Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdular: "Kim Allah`tan başka ilah olmadığına Allah`ın bir ve şeriksiz olduğuna ve Muhammed`in onun kulu ve Resulü (elçisi) olduğuna, keza Hz. İsa`nın da Allah`ın kulu ve elçisi olup, Hz. Meryem`e attığı bir kelimesi ve kendinden bir ruh olduğuna, keza cennet ve cehennemin hak olduğuna şehadet ederse, her ne amel üzere olursa olsun Allah onu cennetine koyacaktır." HadisNo : 1 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : İman ve İslam`ın Fazileti Ravi : Ebu Sa`id İbnu Malik Hadis : Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdular: "Kalbinde zerre miktarı iman bulunan kimse ateşten çıkacaktır." Ebu Said der ki: "Kim (bu ihbarın ifade ettiği hakikatten) şüpheye düşerse şu ayeti okusun: "Allah şüphesiz zerre kadar haksızlık yapmaz..." (Nisa, 40). HadisNo : 2 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : İman ve İslam`ın Fazileti Ravi : Ebu Sa`id ibnu Malik Hadis : Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdular: "Kim: `Rab olarak Allah`ı, din olarak İslam`ı, Resul olarak Hz. Muhammed`i seçtim (ve onlardan memnun kaldım)` derse cennet ona vacib olur". HadisNo : 3 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : İman ve İslam`ın Fazileti Ravi : Ebu Sa`id ibnu Malik Hadis : Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdular: "Bir kul İslam`a girer ve bunda samimi olursa, daha önce yaptığı bütün hayırları Allah, lehine yazar, işlemiş olduğu bütün (erleri de affeder. Müslüman olduktan sonra yaptıkları da şu şekilde muamele görür: Yaptığı her hayır için en az on misli olmak üzere yediyüz misline kadar sevap yazılır. İşlediği her bir şer için de, -Allah affetmediği takdirde- bir günah yazılır." HadisNo : 4 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : İman ve İslam`ın Fazileti Ravi : Ebu Hüreyre Hadis : Hz. Peygamber (sav) buyurdular ki: "Sizden biri içiyle dışıyla Müslüman olursa, yaptığı herbir hayır en az on mislinden, yedi yüz misline kadar sevabıyla yazılır. İşlediği her bir günah da sadece misliyle yazılır. Bu hal, Allah`a kavuşuncaya kadar böyle devam eder." HadisNo : 5 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : İman ve İslam`ın Fazileti Ravi : Muaz ibnu Cebel el-Ensari Hadis : Hz. Peygamber (sav) buyurdular ki: "Kimin (hayatta söylediği) en son sözü La ilahe illallah olursa cennete gider" HadisNo : 6 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : İman ve İslam`ın Fazileti Ravi : Ebu Zerr (Cündeb ibnu Cünade el-Gıfari) Hadis : Hz. Peygamber (sav) buyurdular ki: "Bana Cebrail aleyhisselam gelerek "Ümmetinden kim Allah`a herhangi bir şeyi ortak kılmadan (şirk koşmadan) ölürse cennete girer" müjdesini verdi" dedi. Ben (hayretle) "zina ve hırsızlık yapsa da mı?" diye sordum. "Hırsızlık da etse, zina da yapsa" cevabını verdi. Ben tekrar: "Yani hırsızlık ve zina yapsa da ha!" dedim. "Evet", dedi, "hırsızlık da etse, zina da yapsa!" Hz. Peygamber (sav) dördüncü kerresinde ilave etti :"Ebu Zerr patlasa da cennete girecektir." HadisNo : 7 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : İman ve İslam`ın Fazileti Ravi : Cabir İbnu Abdullah el-Ensari Hadis : Hz.Peygamber (sav) buyurdular ki: "İki şey vardır gerekli kılıcıdır!" Bir zat: Ey Allah`ın Rasulü! Gerekli kılan bu iki şeyden maksad nedir? diye sordu: Hz. Peygamber (sav): "Kim Allah`a herhangi bir şeyi ortak kılmış olarak ölürse bu kimse ateşe girecektir. Kim de Allah`a hiçbir şeyi ortak kılmadan ölürse o da cennete girecektir" cevabını verdi" HadisNo : 8 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : İman ve İslam`ın Fazileti Ravi : Ebu Hüreyre Hadis : Hz. Peygamber (sav) "Ey Allah`ın Resulü, kıyamet günü senin şefaatinle en ziyade saadete erecek olan kimdir?" diye sormuştum. Bana: "Hadis`e karşı sende olan aşkı görünce, bu hususta senden önce bana bir başkasının sualde bulunmayacağını tahmin etmiştim" açıklamasını yaptıktan sonra şu cevabı verdi: "Kıyamet günü benim şefaatimle en ziyade saadete erecek olan kimse, samimi olarak ve içinden gelerek "La ilahe illallah" diyen kimsedir" HadisNo : 9 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : İman ve İslam`ın Fazileti Ravi : Süheyb İbnu Sinan Hadis : Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdular: "Mü`min kişinin durumu ne kadar şaşırtıcıdır! Zira her işi onun için bir hayırdır. Bu durum, sadece mü`mine hastır, başkasına değil: Ona memnun olacağı birşey gelse şükreder, bu ise hayırdır; bir zarar gelse sabreder, bu da hayırdır". HadisNo : 10 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : İman ve İslam`ın Fazileti Ravi : Ebu Hüreyre Hadis : Hz. Peygamber (sav) buyurdular ki: "Muhammed`in nefsini kudret eliyle tutan zata yemin ederim ki, bu ümmetten her kim -Yahudi olsun, Hristiyan olsun - beni işitir, sonra da bana gönderilenlere inanmadan ölecek olursa mutlaka cehennem ehlinden olacaktır" HadisNo : 11 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : İman ve İslam`ın Fazileti Ravi : Vehb İbnu Münebbih Hadis : Hz. Peygamber (sav)`a "La ilahe illallah cennetin anahtarı değil mi?" dendi de: "Evet, öyledir ama dişsiz anahtar olur mu? Dişleri olan anahtarın varsa kapın açılır, yoksa kapalı kalır, açılmaz" cevabını verdi. HadisNo : 12 [next]
İmanın Hakikati (13)
Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : İmanın Hakikati Ravi : Abdullah İbnu Ömer İbni`l-Hattab Hadis : Bir adam kendisine: Gazveye çıkmıyor musun?" diye sorar. Abdullah şu cevabı verir: "Ben Hz. Peygamber (sav)`i işittim, şöyle buyurmuştu: "İslam beş esas üzerine bina edilmiştir: Allah`tan başka ilah olmadığına ve Muhammed`in O`nun kulu ve elçisi olduguna şehadet etmek, namaz kılmak, oruç tutmak, Kabe`ye haccetmek, Ramazan orucu tutmak" HadisNo : 14 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : İmanın Hakikati Ravi : Yahya İbnu Yağmur Hadis : "Basra`da kader üzerine ilk söz eden kimse Mabed el-Cüheni idi. Ben ve Humeyd ibnu Abdirrahman el-Himyeri, hac veya umre vesilesiyle beraberce yola çıktık. Aramızda konuşarak, Ashab`tan biriyle karşılaşmayı temenni ettik. Maksadımız, ondan kader hakkında şu heriflerin ettikleri laflar hususunda soru sormaktı. Cenab-ı Hakk, bizzat Mescid-i Nebevi`nin içinde Abdullah İbnu Ömer (ra)`la karşılaşmayı nasib etti. Birimiz sağ, obürümüz sol tarafından olmak üzere ikimiz de Abdullah (ra)`a sokuldu. Arkadaşımın sözü bana bıraktığını tahmin ederek, konuşmaya başladım: "Ey Ebu Abdirrahman, bizim taraflarda bazı kimseler zuhur etti. Bunlar Kur`an-ı Kerim`i okuyorlar. Ve çok ince meseleler bulup çıkarmaya çalışıyorlar," Onların durumlarını beyan sadedinde şunu da ilave ettim: "Bunlar, "kader yoktur, herşey hadistir ve Allah önceden bunları bilmek iddiasındalar." Abdullah (radıyallahu anh): Onlarla tekrar karşılaşırsan, haber ver ki ben onlardan beriyim, onlar da benden beridirler" Abdullah İbnu Ömer sozünü yeminle de te`kid ederek şöyle tamamladı: "Allah`a kasem olsun, onlardan birinin Uhud dağı kadar altını olsa ve hepsini de hayır yolunda harcasa kadere inanmadıkça, Allah onun hayrını kabul etmez! Sonra Abdullah dedi ki: Babam Ömer İbnul-Hattab (ra) bana şunu anlattı: "Ben Hz. Peygamber (sav) yanında oturuyordum. Derken elbisesi bembeyaz, saçları simsiyah bir adam yanımıza çıkageldi. Üzerinde, yolculuğa delalet eder hiçbir belirti yoktu. Üstelik içimizden kimse onu tanımıyordu da. Gelip Hz. Peygamber (sav)`in önüne oturup dizlerini dizlerine dayadı. Ellerini bacaklarının üstüne hürmetle koyduktan sonra sormaya başladı: Ey Muhammed! Bana İslam hakkında bilgi ver! Hz. Peygamber (sav) açıkladı: "İslam, Allah`tan başka ilah olmadığına, Muhammed`in O`nun kulu ve elçisi olduğuna şehadet etmen, namaz kılman, zekat vermen, Ramazan orucu tutman, gücün yettiği takdirde Beytullah`a haccetmendir." Yabancı:"Doğru söyledin" diye tasdik etti. Biz hem sorup hem de söyleneni tasdik etmesine hayret ettik. Sonra tekrar sordu: "Bana iman hakkında bilgi ver?" Hz. Peygamber (sav) açıkladı. "Allah`a, meleklerine, kitablarına, peygamberlerine, ahiret gününe inanmandır. Kadere yani hayır ve şerrin Allah`tan olduğuna da inanmandır." Yabancı yine: "Doğru söyledin!" diye tasdik etti? Sonra tekrar sordu: "Bana ihsan hakkında bilgi ver?" Hz. Peygamber (sav) açıkladı: "İhsan Allah`ı sanki gözlerinle görüyormuşsun gibi Allah`a ibadet etmendir. Sen O`nu görmesen de O seni görüyor." Adam tekrar sordu: "Bana kıyamet(in ne zaman kopacağı) hakkında bilgi ver?" Hz. Peygamber (sav) bu sefer: "Kıyamet hakkında kendisinden sorulan, sorandan daha fazla birşey bilmiyor!" karşılığını verdi. Yabancı: "Öyleyse kıyametin alametinden haber ver!" dedi. Hz. Peygamber (sav) şu açıklamayı yaptı: "Köle kadınların efendilerini doğurmaları, yalın ayak, üstü çıplak, fakir (Müslim`in rivayetinde fakir kelimesi yoktur) davar çobanlarının yüksek binalar yapmada yarıştıklarını görmendir." Bu söz üzerine yabancı çıktı gitti. Ben epeyce bir müddet kaldım. (Bu ifade Müslim`deki rivayete uygundur. Diğer kitaplarda "Ben üç gece sonra Hz. Peygamber (sav)`la karşılaştım" şeklindedir) Hz. Peygamber (sav) Ey Ömer, sual soran bu zatın kim olduğunu biliyor musun? dedi. Ben: "Allah ve Resulü daha iyi bilir" deyince şu açıklamayı yaptı: "Bu, Cebrail aleyhisselamdı. Size dininizi öğretmeye geldi." HadisNo : 15 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : İmanın Hakikati Ravi : Enes İbnu Malik Hadis : Biz mescidde Hz. Peygamber (sav)`le birlikte otururken, devesine binmiş olarak bir adam girdi ve mescidin avlusuna devesini ıhıp bağladıktan sonra: "Muhammed hanginizdir?" diye sordu. Biz; "Dayanmakta olan şu beyaz kimse" diye gösterdik. (Nesdi`deki Ebu Hüreyre (ra) rivayetinde: "Şu dayanmakta olan hafif kırmızıya çalan renkteki kimse" diye tasvir mevcuttur) Adam: "Ey Abdulmuttalib`in oğlu!" diye seslendi. Resulullah (sav): "Buyur seni dinliyorum" dedi. Adam: "Sana birşeyler soracağım. Sorularımda aşırı gidebilirim, sakın bana darılmayasın" dedi. Hz. Peygamber (sav): "Haydi istediğini sor!" Adam: "Rabbin ve senden öncekilerin Rabbi adına soruyorum: Seni bütün insanlara peygamber olarak Allah mı gönderdi?" Hz. Peygamber (sav): "Kasem olsun evet!" Adam: "Allahu Teala adına soruyorum: Gece ve gündüz beş vakit namaz kılmanı sana Allah mı emretti?" Hz. Peygamber (sav): "Allah`a kasem olsun evet!" Adam: "Allah adına soruyorum, senenin şu ayında oruç tutmanı sana Allah mı emretti? Hz. Peygamber (sav): "Allah`a kasem olsun evet!" Adam: "Allahu Teala adına soruyorum: Bu sadakayı zenginlerimizden alıp fakirlerimize dağıtmanı Allah mı sana emretti?" Hz. Peygamber (sav): "Allah`a kasem olsun evet!" Bu soru-cevaptan sonra adam şunu söyledi: "Getirdiklerine inandım. Ben geride kalan kabilemin elçisiyim. Adım: Dımam İbnu Sa`lebe`dir, Benu Sa`d İbni Bekr`in kardeşiyim." (Bunu Beş Kitap rivayet etmiştir. Metin Buhari`den alınmıştır). Müslim`in rivayetinde şöyle denir: "Bir adam geldi ve şöyle dedi: "Bize senin gönderdiğin elçi geldi ve iddia etti ki sen Allah tarafından gönderildiğine inanmaktasın." Hz. Peygamber (sav): "Doğru söylemiş" dedi. Adam tekrar: "Öyleyse semayı kim yarattı?" Hz. Peygamber (sav): "Allah" dedi. Adam: "Peki bu dağları kim dikti ve içindekileri kim koydu?" dedi. Hz. Peygamber (sav): "Allah!" dedi. Adam: "Peki semayı yaratan, arzı yaratan ve dağları diken zat adına söyler misin, seni peygamber olarak gönderen Allah mıdır? Hz. Peygamber (sav): "Evet!" dedi. Adam: "Elçin iddia ediyor ki biz gece ve gündüz beş vakit namaz kılmalıyız, bu doğru mudur?" Hz. Peygamber (sav): "Doğru söylemiştir!" Adam: "Seni gönderen adına doğru söyle. Bunu sana Allah mı emretti?" Hz. Peygamber (sav): "Evet!" dedi. Adam sonra zekatı, arkasından orucu, daha sonra da haccı zikretti ve bu şekilde sordu. Ravi der ki: Hz. Peygamber (sav) de her sualde "Doğru söylemiş" diye cevap veriyordu. Adam (son olarak) sordu: "Seni gönderen adına doğru söyle. Bunu sana Allah mı emretti?" Hz. Peygamber (sav): "Evet" dedi. Adam sonra geri döndü ve ayrılırken şunu söyledi: "Seni hakla gönderen Zat`a kasem olsun, bunlar üzerine hiç bir şey ilave etmem, bunları eksiltmem de." Hz. Peygamber (sav): "Bu kimse sözünde durursa cennetliktir!" buyurdu. HadisNo : 16 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : İmanın Hakikati Ravi : Talha İbnu Ubeydillah Hadis : Hz. Peygamber (sav)`a Necid ahalisinden bir adam geldi. Saçları karışıktı. Kulağımıza sesinin mırıltısı geliyordu, ancak ne dediğini anlayamıyorduk. Hz. Peygamber (sav)`e iyice yaklaşınca gördük ki, İslam`dan soruyormuş. Hz. Peygamber (sav): "Gece ve gündüzde beş vakit namaz" demişti ki adam tekrar sordu: "Bu beş dışında bir borcum var mı?" Hz. Peygamber (sav): "Hayır ancak istersen nafile kılarsın" dedi. Hz. Peygamber (sav): "Ramazan orucu da var" deyince adam: Bunun dışında oruç var mı? diye sordu. Hz. Peygamber (sav): "Hayır! Ancak dilersen nafile tutarsın" dedi. Hz. Peygamber (sav) ona zekatı hatırlattı. Adam: "Zekat dışında borcum var mı?" dedi. Hz. Peygamber (sav): "Hayır, ama nafile verirsen o başka!" dedi. Adam geri döndü ve gider ayak: "Bunlara ilave yapmayacağım gibi noksan da tutmayacağım" dedi. Hz. Peygamber (sav) da: "Sözünde durursa kurtuluşa ermiştir" buyurdu. Veya "Sözünde durursa cennetliktir" buyurdu. Ebu Davud`da. "Kasem olsun kurtuluşa erer, yeter ki sözünde dursun" şeklinde te`kidli olarak gelmiştir. HadisNo : 17 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : İmanın Hakikati Ravi : Abdullah İbnu Abbas Hadis : Bir kadın, kendisine küpte yapılan şıra (nebiz) hakkında sordu. Kadına şu cevabı verdi: "Abdulkays kabilesinin heyeti Hz. Peygamber (sav)`e geldiği vakit: "Bu gelenler kimdir?" diye sordu. "Rebialılar" diye kendilerini tanıttılar. Hz. Peygamber (sav): "Merhaba, hoş geldiniz, inşaallah bu ziyaretten memnun kalır, pişman olmazsınız" buyurdu. Misafirler: "Biz uzak bir yerden geliyoruz. Sizinle bizim aramızda şu kafir Mudarlılar var. Bu sebeple, size ancak haram ayında uğrayabiliyoruz. Öyle ise, bize kesin, açık bir amel emret, onu geride bıraktıklarımıza da öğretelim. Ve bizi cennete götürsün" dediler. Hz. Peygamber (sav) de onlara dört emir ve dört yasakta bulundu: Önce tek olan Allah Teala`ya imanı emretti ve sordu: "İman nedir biliyor musunuz?" "Allah ve Resulü daha iyi bilir!" dediler. Açıkladı: Allah`tan başka ilah olmadığına, Muhammed`in Allah`ın kulu ve elçisi olduğuna şehadet etmek, namaz kılmak, zekat vermek. Ramazan orucu tutmak, harpte elde edilen ganimetten beşte birini ödemenizdir." Resulullah (sav) onlara şu kapları (şıra yapmada) kullanmalarını yasakladı: Hantem (topraktan mamul küp), dübba (su kabağından yapılmış testiler), nakir hurma kökünden ayrılan çanak, müzeffet - veya mukayyer - (içi ziftle - katranla - cilalanmış kap). HadisNo : 18 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : İmanın Hakikati Ravi : Ali Hadis : Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu: "Kişi dört şeye inanmadıkça mü`min olmuş sayılmaz: Allah`tan başka ilah olmadığına ve benim Allah`ın kulu ve elçisi Muhammed olduğuma, beni (bütün insanlara) hakla göndermiş bulunduğuna şehadet etmek, ölüme inanmak, tekrar dirilmeye inanmak, kadere inanmak" HadisNo : 19 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : İmanın Hakikati Ravi : eş-Şerrid İbnu`s-Süueyd es-Sakafi Hadis : "Ey Allah`ın Resulü", dedim, "annem bana, kendisi adına mü`mine bir cariye azad etmenü vasiyet etti. Benim yanımda, Sudanlı (nübi) siyah bir cariye var, onu azad edeyim mi?" Hz. Peygamber (sav): "Çağır, onu (göreyim)" dedi. Çağırdım ve geldi. Cariyeye sordu: "Rabbin kim?" Cariye: "Allah!" dedi, tekrar sordu: "Ben kimim?" Cariye: "Allah`ın elçisisin!" cevabını verince Hz. Peygamber (sav): "Bunu azad et, zira mü`minedir" buyurdu. HadisNo : 20 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : İmanın Hakikati Ravi : Muaviye İbnul-Hakem es-Sülemi Hadis : Hz. Peygamber (sav)`e gelip: "Bir cariyem var, çoban olarak çalıştırıyor, koyunlarımı otlatıyordum. Yakınlarda bir koyunumu yitirdi. Ne oldu? diye sorunca, kurt kaptı dedi. Koyunun kaybolmasına üzüldüm. İnsanlığım icabı cariyenin suratına bir tokat vurdum. Bu davranışımın kefareti olarak bir köle azad etmeyi adadım. Onu azad edebilir miyim?" diye sordum. Hz. Peygamber (sav) cariyeye: "Allah nerede?" diye sordu O: "Göktedir" deyince, "Pekala ben kimim? dedi. Cariye: "Sen Allah`ın Resulüsün" cevabını verince, Hz. Peygamber (sav) bana yönelerek: "Bunu azad et, zira mü`minedir" buyurdu. HadisNo : 21 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : İmanın Hakikati Ravi : Abbas İbnu Abdilmuttalib Hadis : Hz. Peygamber (sav)`in şöyle söylediğim işittim: "İmanın tadını, Rabb olarak Allah`ı, din olarak İslam`ı, peygamber olarak Muhammed`i seçip razı olanlar duyar" HadisNo : 22 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : İmanın Hakikati Ravi : Abdullah İbnu Muaviye el`Gaziri Hadis : Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu: "Üç şey vardır. Kim onları yaparsa imanın tadını alır: Sadece Allah`a kulluk eden, Allah`tan başka ilah olmadığını bilen, her yıl gönül hoşluğuyla zekatını veren! Zekatını da yaşlı, uyuzlu, hasta, değersiz, küçük hayvanlardan vermez, aksine mallarının orta hallilerinden verir. Zira Cenab-ı Hakk ne en iyisinden vermenizi emretmiştir, ne de en adisinden olana razı olmuştur." HadisNo : 23 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : İmanın Hakikati Ravi : Behz İbnu Hakim İbni Muaviye İbni Hayde el-Kuşeyri Hadis : Babası tarikiyle dedesinden şunu rivayet ediyor: "Dedim ki: Ey Allah`ın Resulü, ben sana gelirken, seni ve dinini benimsemiyeceğim diye şunların (ellerinin parmaklarım göstererek) adedinden fazla yemin ettim. Meğerse, Allah ve Resulünün öğrettiği dışında hiçbir şey anlamayan bir kimseymişim. Şimdi Allah rızası için senden soruyorum. Allah seninle bizlere ne gönderdi?" Hz. Peygamber (sav): "İslam`ı" dedi. "Pekala, dedim, İslam`ın alametleri nedir?" Şu cevabı verdi: "Kendimi Allah`a teslim ettim, başka şeyleri terkettim" demen, namaz kılman, zekat vermendir. Her Müslüman bir başka Müslümana haramdır. İki Müslüman birbiriyle kardeştir ve birbirlerine yardımcıdırlar. Bir kimse Müslüman olduktan sonra müşrikleri terkedip, Müslümanlara karışmadıkça hiçbir ameli (Allah katında) makbul değildir." HadisNo : 24 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : İmanın Hakikati Ravi : Süfyan İbnu Abdillah es-Sakafi Hadis : "Ey Allah`ın Resulü, bana İslam hakkında öyle bir bilgi ver ki, bana yetsin ve sizden başka kimseye İslam`dan sormaya hacet bırakmasın" dedim. Şu cevabı verdi: "Allah`a inandım de, sonra da doğru ol" buyurdu. HadisNo : 25 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : İmanın Hakikati Ravi : Enes Hadis : Hz. Peygamber (sav) buyurdu ki: "Kim bizim namazımızı kılar, bizim kıblemize yönelir, bizim kestiğimizi yerse işte o, Müslümandır". (Hadisi Nesai tahric etmiştir. Ancak, Buhari, Ebu Davud ve Tirmizi tarafından da rivayet edilmiş olan uzunca bir hadisin bir parçasıdır. Bak: Tirmizi, İman 2, (2611); Ebu Davud, Cihad 104, (2641)) HadisNo : 26 [next]
İ`tikaf (8)
Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : İ`tikaf Ravi : Aişe Hadis : Resulullah (sav) vefat edinceye kadar Ramazanın son on gününde i`tikafa girer ve derdi ki: "Kadir gecesini Ramazanın son on gününde arayın". Resulullah (sav)`dan sonra, zevceleri de i`tikafa girdiler. HadisNo : 97 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : İ`tikaf Ravi : Ebu Said Hadis : Biz Hz. Peygamber (sav)`le birlikte Ramazanın orta on gününde i`tikafa girdik, yirminci günün sabahı olanca eşyalarımızı (evlerimize) taşıdık. Resulullah (sav) (bir hutbe irad etti ve) sonra şunu söyledi: "İ`tikafa girmiş olanlar, i`tikaf mahallerine dönsünler. Zira bu gece bana Kadir gecesinin hangi gece olduğu gösterilmişti, sonra unutturuldu. Siz, son onda ve tek gecelerde arayın. Ayrıca bu gece kendimi su ve çamur içinde secde eder gördüm," Resulullah (sav) i`tikaf mahalline dönünce, o günün sonuna doğru hava bozdu. Mescid o sıralarda (üzeri dallarla örtülmüş) çardak şeklindeydi. Hz. Peygamber (sav)`in burnu ve burun yumuşağı üzerinde su ve çamur bulaşığını gördüm. Bu gece 21. gece idi. HadisNo : 98 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : İ`tikaf Ravi : Ebu Hüreyre Hadis : Hz. Peygamber (sav) her Ramazanda on gün i`tikafa girerdi. Vefat ettiği yılda ise yirmi gün i`tikafa girdi." HadisNo : 99 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : İ`tikaf Ravi : Enes ve Übey İbnu Ka`b Hadis : Hz. Peygamber (sav) Ramazanın son on gününde i`tikafa girerlerdi. Fakat bir sene (seferde olduğu için) i`tikafa girmedi, müteakip yıl yirmi gün i`tikat yaptı. HadisNo : 100 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : İ`tikaf Ravi : Aişe Hadis : Hz. Peygamber (sav) mescitte i`tikafda olduğu sırada, kendisi de hayızken, Resulullah (sav)`ın saçlarını taramıştır. Bu hizmeti yaparken kendisi odasında ayrılmamış; Resulullah (sav) başını ona uzatmıştır. Hz. Peygamber (sav) i`tikafda iken, (büyük veya küçük abdest bozmak gibi) zaruri bir ihtiyaç olmadıkça odaya girmezdi. Ebu Davud`da şu ziyade var: Resulullah (sav) itikafda iken hastaya uğrar, oyalanmadan halini sorar geçerdi. Hz. Aişe buyurdu ki: "Aslında, mütekif için sünnet olanı, hasta ziyaretine gitmemesi, cenaze merasimine katılmaması, kadına temas etmemesi, kadının tenine tenini değdirmemesi, zaruri ihtiyaç dışında çıkmamasıdır. Oruçsuz itikaf yoktur. Keza cuma kılınan mescid dışında da itikaf yoktur. HadisNo : 101 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : İ`tikaf Ravi : Aişe Hadis : Hz. Peygamber (sav)`ın zevcelerinden biri, müstehaza (hayzlı olmadığı halde hastalık sebebiyle kanı akan kadının durumu) haliyle Resulullah (sav)`la birlikte itikafa girdi. Öyle ki, kadın, kanı ve elbisesinde sarı lekeyi de görüyor bu halde de namaz kılıyordu. Kanın şiddetli akması halinde (kirletmeyi önlemek için) altına leğen koyduğu oluyordu." HadisNo : 102 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : İ`tikaf Ravi : Ali İbnu`l-Hüseyn Hadis : Safiyye (ra) buyurdu ki: "Hz. Peygamber (sav) i`tikafta iken ziyaret maksadıyla geceleyin yanına uğradım. Bir müddet konuştuk. Sonra geri dönmek üzere kalktım. Uğurlamak üzere de o kalktı. Kapıya kadar gelmişti ki, Ensar`dan iki kişi oradan geçiyordu. Hz. Peygamber (sav)`i görünce hızlandılar. Resulullah (sav): "Ağır olun dedi, şu yanımdaki Huyey`in kızı Safiyye`dir." Onlar "Subhanallah, dediler bu da ne demek ey Allah`ın Resulü" Hz. Peygamber (sav): "Şeytan, insana, damarlardaki kan gibi nüfuz eder. Ben, onun kalplerinize bir kötülük atmasından korkarım" buyurdu." HadisNo : 103 Fasil : İMAN VE İSLAM HAKKINDA Konu : İ`tikaf Ravi : İbnu Ömer Hadis : Babam Ömer (ra) cahiliye devrinde iken geceleyin i`tikafa girmek üzere nezretmişti (adamıştı). (Hatta Mescid-i Haram`da bir gün i`tikaf yapmayı adamıştı diye de rivayet edilir). Durumu Hz. Peygamber (sav)`den sordu. Resulullah (sav) "Nezrini yerine getir" buyurdu." HadisNo : 104

SELMAN SEVEN

{facebook#https://facebook.com/} {twitter#https://twitter.com/}

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Blogger tarafından desteklenmektedir.
Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget