Resulullah'ın hadislerini mi arıyorsunuz ? Türkiye'nin En Geniş Kapsamlı Hadis Sitesi HZ.MUHAMMED (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) "أَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ وَعَلٰى اٰلِ مُحَمَّدٍ"
Adı üstünde, mübhem bırakılan cerhe denir. Daha çok gayri müfesser cerh manasına ve ravinin cerh edilmesine sebep olan şeylerin söylemeksizin yapılan herhangi bir halden dolayı raviyi cerhetmek için kullanıldığı da olmuştur.
Açıklanmamış cerh demek olup bir raviyi sebebini söylemeden cerhetmeye denilmiştir. Cerh ve ta'dil kaidelerine göre sebebi söylenmeden yapılan cerh geçerli değildir.
Hadis âlimleri, Hz. Peygamber (s.a.s)'e ait rivayetleri sıhhat derecesini bilmek maksadıyla kısımlara ayırmışlar ve herbirine duruma göre değişik isimler vermişlerdir. Bunun gibi ravilerin mevsûkiyet derecesinin belirtmek üzere onların cerhedilmiş veya adaletli olduklarına delalet eden bazı tabirler kullanmışlardır. Bu tabirlere cerh ve ta'dil lafızları adı verilmiştir. Cerh ve ta'dil lafızlarını ilk defa kısımlara ayıran İbn Ebî Hatim er-Râzi’dir. Meşhur eseri Kitâbu'1-Cerh ve't-Ta'dîl'in mukaddimesinde, zamanına gelinceye kadar muhaddisler arasında kullanılagelen cerh ve ta'dil lafızlarını herbirinin delâlet ettiği manalara göre derecelere ayırmıştır. 151Daha sonra gelen bazı muhaddisler bu lafızların tasnifinde ona uymuşlardır. İbnu's-Salâh, bunlara ilaveler yapmıştır. el-Irâki, en-Nevevî, ez-Zehebî, İbn Haceri'1-Askalânî ve es-Suyûtî bu lafızların tesbitinde mühim hizmetler görmüşlerdir. Cerh ve ta'dil lafızları iki kısımda incelenirler. Birincisi Cerh lafızları, ikincisi ise ta'dil lafızlarıdır. Herbiri kendi özel başlığı altında ayrıca ele alınmıştır.