Resulullah'ın hadislerini mi arıyorsunuz ? Türkiye'nin En Geniş Kapsamlı Hadis Sitesi HZ.MUHAMMED (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) "أَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ وَعَلٰى اٰلِ مُحَمَّدٍ"
Hadis rivayet metotlarından birisiyle rivayeti belirtmek üzere isnatta kullanılan lafızlardır. Söz gelimi semâ’ yoluyla rivayette kullanılan haddesenâ, ahberanâ, arz metoduyla rivayeti ifade eden haddesenâ fulânun kırâ'aten aleyhi birer eda lafzıdırlar. Hadis tahammül usullerinden herbiri için özellikle kullanılan bir eda lafzı olmamakla birlikte en çok kullanılanları belirlenmiş ve birinin diğeri yerine kullanılıp kullanılmayacağı üzerinde uzun münakaşalar olmuştur. Bununla birlikte eda lafızları esas itibariyle hadisin hangi yolla alınmış olduğuna işaretten hali değillerdir. Bu bakımdan Hadis Usulü âlimleri her rivayet metodu ile alman hadislerin edası sırasında kullanılan lafızları birbirinden ayırmışlar ve hangilerinin nerelerde daha çok kullanıldığını belirlemişlerdir. Bazı hadis âlimleri eda lafızları tabirini eda sığaları deyişiyle ifade etmişlerdir.
“Eda etmek, yapmak, kılmak, yerine getirmek” manalarına gelir. Hadis usulünde genellikle rivayet karşılığı kullanılır. Şeyhin, hadis alma yollarından birisiyle elde ettiği hadisleri talebelerine rivayet etmesine denir. Buna göre bir hadisci kendi şeyhlerinden herhangi bir rivayet metoduyla elde ettiği hadisleri yine bu metotlardan birisiyle talebelerine rivayet ettiği zaman bunları eda etmiş demektir.
Bk. Cüz. Kelime olarak sözlükte parça, bir bütünün parçalarından herbiri manasınadır. Kur'ân-ı Kerim'in otuz bölümünden herbirine cüz denildiği malumdur. Çoğulu eczâ gelir. Hadis ilminde cüz veya öteki tabiriyle hadis cüzü (çoğulu eczâ-yı hadîsiye) daha ziyade belli bir kişiden gelen hadisleri toplamak maksadiyle tertip edilen çoğu küçük çapta hadis kitalarına denir. Bununla birlikte bir konudaki veya muayyen sayıdaki hadisleri yahut bir hadisin bütün rivayet yollarını bir araya getiren birkaç sahifelik hadis kitapçıklarına da cüz adı verilmiştir. Bunun yanısıra hadis tedvininin ilk zamanlarında hadislerin yazıldığı defterlere de sahîfe veya cüz denilmiştir. 166 Belli bir raviden rivayet edilen hadisleri toplayan cüze misal olarak Süheyl b. Ebî Salih'in Ebu Hureyre'den rivayet ettiği 49 hadis ihtiva eden cüzü167; belli konudaki hadislerin toplandığı cüze misal olarak da Ru'yetullâh konusundaki hadisleri bir araya getiren cüzü vermek mümkündür. 168Bu çeşit cüzler pek çoktur. Muayyen sayıdaki hadisleri ihtiva eden cüzler içinde en yaygın olanı erba'ûn tabir edilen kırk hadisten meydana gelen cüzlerdir. Bir hadisin bütün tariklardan gelen rivayetlerini bir araya getiren cüzlere misal olarak da İbn Haceri'l-Askalânî'nin “Ümmetimden dininin emirlerine dair kırk hadis öğreneni Allah Kıyamet Gününde fakihler ve alimler zümresinde haşreder” manasına gelen zayıf hadisin bütün tariklardan gelen farklı rivayetlerini bir araya getiren cüz'ü misal verilebilir.