Resulullah'ın hadislerini mi arıyorsunuz ?
Türkiye'nin En Geniş Kapsamlı Hadis Sitesi
HZ.MUHAMMED (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)
"أَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ وَعَلٰى اٰلِ مُحَمَّدٍ"

Latest Post

Mûdih
Sözlükte aşikar olmak, aydınlanmak, vuzuha kavuşmak anlamına gelen “vadaha” fiilinin ifal babından ismi faildir. Kelime olarak açıklayan, vuzuha kavuşturan, aydınlığa çıkaran demektir. Hadis usulünde ravinin bilinmemesinden ibaret cehalete yol açan; aynı raviye ait değişik isim, künye, lakab veya nisbeleri açıklamak, bu konuda düşülen hataları izah etmek üzere kaleme alınan eserlere denir. 782 Bir ravinin ismi, künyesi, lakabı, sıfatı. nisbesi, bazen birkaç tane olur. Ravi bunların biri veya birkaçıyla tanınır. Böyle iken bir kaç künye veya lakabı olan raviden hadis rivayet edenler herhangi bir sebeple onun bilinen ve meşhur olan sıfatını bırakır ve meşhur olmayan sıfatlarıyla anarlarsa, işitenler onu bilinmeyen bir başka ravi zannederler. Bu yüzden o ravinin hali meçhul kalır. Mesela Muhammed İbnu's-Sâ'ib el-Kelbî'yi bazıları dedesine nisbet ederek Muhammed b. Bişr, bazıları ise Hammâd İbnu's-Sa'ib ismiyle zikretmişlerdir. Bunun gibi onu Ebu'n-Nadr, Ebu Sa'îd, Ebu Hişâm gibi değişik künyelerle ananlar da vardır. Böyle değişik isim ve künyelerle anılan el-Kelbî'nin rivayet ettiği hadis bir iken bilmeyenler ravilerini değişik kişiler zannetmişler; bunun sonucu olarak da ihtilaflara düşmüşlerdir. İşte ravilerin değişik isim, lakab, künye, sıfat, nisbe gibi kimliklerini tesbite yarayan hususları bir arada toplayıp hangi ravinin hangi değişik isim künye ve lakabla veyahut sıfatla meşhur olduğunun, bunun yanısıra müşterek bir sıfatla meşhur olan ravileri konu alan ve bu konuda yapılan yanlışları anlatan eserlere müdih tabir edilmiştir. Mûdih kitapların en meşhurları Abdulğani b. Sa'îd el-Mısrî'nin el-Mutelif ve'1-Muhtelif fi Muştebihi Esmâ'i'r-Ricâl isimli eseri ile Ebu Abdillah Muhammed b. Ali es-Sûrî'nin kitabı, nihayet el-Hatîbu'1-Bağdâdî'nin Mûdihu Evhâmi'l-Cem'i ve't-Tefrikidir. el Hatibin eseri bunların en ükemmeli sayılır. Mûdih kitapların, değişik isim, künye ve lakabla ya da nisbelerle zikredilen aynı şahsı ayrı kişiler zannetmek hatasından hadiscileri kurtarmak gibi büyük bir faydası vardır. Bu kitaplar ravinin kim olduğuna açıklık getirdiğinden zayıf ravinin sika olduğuna veya aksine sika raviye zayıf deme kabilinden yanlışlıkların da önüne geçer. Şeyhini bilinen lakab ve künyesi ile anmayıp değişik lakab veya künye ile anarak tedlis yapanlarla herhangi bir maksatla celi veya hafi irsal yapanları da açığa çıkarır. 

Mudevvenât
Bk. Müdevven.
“Toplanmış, tedvin edilmiş” manasına ismi mef’uldür. Hadis usulünde çeşitli konulardaki hadislerin yazılı olduğu kitaplara denir. Çoğulu mudevvenât gelir. Hz. Peygamber (s.a.s) zamanında hadisler daha çok ezberden rivayet edilmiştir. Onun ebedi aleme göç edişinden sonra sahabîlerin birer birer vefat etmesi ve fetihler sonucu İslâm ülkesine katılan yerlere göç etmesi karşısında hadisleri toplama faaliyeti başlamıştır. 781 İkinci hicri asır başlarından itibaren hadisler bir yandan ezberlenerek rivayet edilirken öte yandan yazılmaya başlanmıştır. Bu faaliyetlerin sonunda sahife, kitap gibi hadis müdevvenatı ortaya çıkmıştır. Kitaplar, sahife denilen küçük çaptaki yazılı hadis metinlerinden sonradır. Kitap çapında ilk hadis müdevvenatı Ma’mer b. Raşid'in el-Câmi'i, Abdurrezzak b. Hemmam'ın Musannefi ve İmam-Malik'in el-Muvatta'ıdır. Bu iki müdevven musannef veya cami denilen ilk tertipli eserlerdir. Belli konulardaki hadisleri aynı bölümlerde bir araya getirirler. Hadislerin yanısıra sahabî ve tâbi'î kavillerini de ihtiva ederler. En önemlisi daha sonraki müdevvenata esas teşkil etmişlerdir. Üçüncü hicri asnn başlarına gelindiğinde tedvin faaliyeti hızlanmış ve hadisler çeşitli metodlarla ayrılarak yeni müdevvenat ortaya çıkmıştır.

Mudevven
“Toplanmış, tedvin edilmiş” manasına ismi mef’uldür. Hadis usulünde çeşitli konulardaki hadislerin yazılı olduğu kitaplara denir. Çoğulu mudevvenât gelir. Hz. Peygamber (s.a.s) zamanında hadisler daha çok ezberden rivayet edilmiştir. Onun ebedi aleme göç edişinden sonra sahabîlerin birer birer vefat etmesi ve fetihler sonucu İslâm ülkesine katılan yerlere göç etmesi karşısında hadisleri toplama faaliyeti başlamıştır. 781 İkinci hicri asır başlarından itibaren hadisler bir yandan ezberlenerek rivayet edilirken öte yandan yazılmaya başlanmıştır. Bu faaliyetlerin sonunda sahife, kitap gibi hadis müdevvenatı ortaya çıkmıştır. Kitaplar, sahife denilen küçük çaptaki yazılı hadis metinlerinden sonradır. Kitap çapında ilk hadis müdevvenatı Ma’mer b. Raşid'in el-Câmi'i, Abdurrezzak b. Hemmam'ın Musannefi ve İmam-Malik'in el-Muvatta'ıdır. Bu iki müdevven musannef veya cami denilen ilk tertipli eserlerdir. Belli konulardaki hadisleri aynı bölümlerde bir araya getirirler. Hadislerin yanısıra sahabî ve tâbi'î kavillerini de ihtiva ederler. En önemlisi daha sonraki müdevvenata esas teşkil etmişlerdir. Üçüncü hicri asnn başlarına gelindiğinde tedvin faaliyeti hızlanmış ve hadisler çeşitli metodlarla ayrılarak yeni müdevvenat ortaya çıkmıştır.

SELMAN SEVEN

{facebook#https://facebook.com/} {twitter#https://twitter.com/}

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Blogger tarafından desteklenmektedir.
Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget