Resulullah'ın hadislerini mi arıyorsunuz ?
Türkiye'nin En Geniş Kapsamlı Hadis Sitesi
HZ.MUHAMMED (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)
"أَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ وَعَلٰى اٰلِ مُحَمَّدٍ"

Latest Post

CEBRİYYE
Hicrî birinci asrın sonlarında ve ikinci asrın başlarında Cehm bin Safvân tarafından ortaya çıkarılan bozuk yol. Buna mürcie fırkası da denir.

Cebriyye fırkası; "İnsan aslâ bir iş yapmaz, cansızlar gibi hareket eder. İnsanın kudreti, kastı, ihtiyârı (isteği) yoktur. İnsanlar iyi iş yapınca sevâb kazanmaz, kötü işlerine azâb yapılmaz. Kâfirler günâh işleyenler mâzûrdur, mes'ûl olmazlar. Çünkü insanın her işini yalnız Allah yapıyor. İnsan istese de istemese de günah yaratıyor ve insan günâh yapmaya mecbûrdur. Günah insana zarar vermez. Âsî, fâsık kimseler azâb görmeyecektir." diyorlar.Cebriyyenin bu sözleri küfürdür ve hepsi mel'undur. Peygamberimiz sallallahü aleyhi ve sellem; "Mürcie mezhebinde olanlara yetmiş peygamber lânet etmiştir." buyurdu. (İmâm-ı Rabbânî)

Cebriyye fırkası mensûblarının dediği gibi insanda irâde ve ihtiyâr olmasaydı, kötülükleri günâhları Allahü teâlâ zor ile yaptırsaydı, eli-ayağı bağlanıp dağdan aşağı yuvarlanan kimse ile yürüyerek etrâfını seyrederek inen kimsenin hareketlerinin birbirlerinden farklı olmaması gerekirdi. Hâlbuki birincinin yuvarlanması cebr ile, ikincisinin inmesi irâde ve ihtiyâr ile (kendi isteğiyle) olmaktadır. (Mevlânâ Hâlid-i Bağdâdî)

CEBRÂİL ALEYHİSSELÂM
Dört büyük melekten biri. Peygamberlere vahy getirmek, onlara Allahü teâlânın emir ve yasaklarını bildirmekle vazîfeli melek. Buna Cibrîl, Rûh-ul-emîn, Rûh-ul-kuds, Nâmûs-ı ekber de denir.

Âyet-i kerîmede meâlen buyruldu ki:

Gerçekten Cibrîl, Kur'ân-ı kerîmi, Allahü teâlânın izniyle senin kalbine indirdi (Bekara sûresi: 97)

Allahü teâlâ Cebrâil'e (aleyhisselâm), filân şehri yerin dibine geçir, diye emr etti.Cebrâil, yâ Rabbî! Bu şehirdeki filanca kulun sana bir ân isyân etmedi. Hep itâat ve ibâdet ediyor deyince; Allahü teâlâ onu da berâber geçir! Zîrâ günâh işleyenleri görünce, bir kerrecik yüzünü değiştirmedi buyurdu. 
(Hadîs-i şerîf-Mektûbât-ı Rabbânî)

Cebrâil aleyhisselâm çok defâ Resûlullah'ın huzûruna, Eshâb-ı kirâmdan Dıhye-i Kelbî sûretinde gelirdi. Resûlullah efendimiz sallallahü aleyhi ve sellem, Benî Ümeyye'den üç kişiyi üç kişiye benzetti ve şöyle buyurdu: "Dıhye-i Kelbî, Cebrâil'e; Urve bin Mes'ûd Sekafî, Îsâ'ya; Abdül-üzza ise Deccâl'e benzer." (Hadîs-i şerîf-İhyâu Ulûmiddîn)

Şüphesiz Allahü teâlâ bir kulundan râzı olup, onu sevdiğinde, Cebrâil aleyhisselâmı çağırır ve ona buyurur ki: "Ben falan kulumu seviyorum sen de onu sev." Cebrâil aleyhisselâm onu sever. Sonra semâda seslenip der ki:"Allahü teâlâ falan kulu seviyor, siz de onu sevin." Semâdakiler de onu sever. Sonra onun sevgisi yerdekilerin gönüllerinde yerleşir. (Hadîs-i şerîf-Sahîh-i Müslim)

Âdem aleyhisselâmın boyu ve ömrü kesin olarak bildirilmedi. Bir rivâyette, bin sene yaşayıp beş yüz yaşında iken peygamber oldu. Allahü teâlâ, kendisine on kitap gönderdi. Cibrîl aleyhisselâm ona on iki sefer gelmişti. (Nişancı Muhammed Efendi)

SELMAN SEVEN

{facebook#https://facebook.com/} {twitter#https://twitter.com/}

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Blogger tarafından desteklenmektedir.
Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget