Tavşan Eti Yenilir mi?
بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla
2- Tavşan Eti Yenilir mi?
1901- Hişâm b. Zeyd b. Enes (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Enes (radıyallahü anh)’den şöyle dediğini işittim: “Merruzzahran denilen yerde bir tavşanı ürküttük Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)’in ashabı onun arkasından koştular ben de ona yetişip yakaladım ve tavşanı Ebû Talha’ya getirdim. İnceltilmiş taştan yapılan bir bıçakla onu kesti bir budunu veya kalçasını benimle Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’e gönderdi. Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’de ondan yedi. Bunun üzerine ben yedi mi? dedim. Enes’te kabul etti ve yedi dedi.” (Buhârî, Hibe: 4; Ebû Dâvûd, Et’ıme: 26; Müslim, Sayd: 9)
Tirmizî: Bu konuda Câbir, Ammâr, Muhammed b. Safvân’dan (ki Muhammed b. Sayfî de denilir) hadis rivâyet edilmiştir.
Bu hadis hasen sahihtir.
İlim adamlarının çoğunluğunun uygulaması bu hadise göre olup tavşan etinin yenmesinde bir sakınca görmezler.
Bazı ilim adamları ise hayız gören bir hayvan olduğu için tavşan etinin yenmesini hoş görmezler.
٢ - باب مَا جَاءَ فِي أَكْلِ الأَرْنَبِ
١٩٠١ - حَدَّثَنَا مَحْمُودُ بْنُ غَيْلاَنَ، حَدَّثَنَا أَبُو دَاوُدَ، أَخْبَرَنَا شُعْبَةُ، عَنْ هِشَامِ بْنِ زَيْدِ بْنِ أَنَسٍ، قَالَ سَمِعْتُ أَنَسًا، يَقُولُ أَنْفَجْنَا أَرْنَبًا بِمَرِّ الظَّهْرَانِ فَسَعَى أَصْحَابُ النَّبِيِّ صلّى اللّه عليه وسلّم خَلْفَهَا فَأَدْرَكْتُهَا فَأَخَذْتُهَا فَأَتَيْتُ بِهَا أَبَا طَلْحَةَ فَذَبَحَهَا بِمَرْوَةٍ فَبَعَثَ مَعِي بِفَخِذِهَا أَوْ بِوَرِكِهَا إِلَى النَّبِيِّ صلّى اللّه عليه وسلّم فَأَكَلَهُ . قَالَ قُلْتُ أَكَلَهُ قَالَ قَبِلَهُ . قَالَ أَبُو عِيسَى وَفِي الْبَابِ عَنْ جَابِرٍ وَعَمَّارٍ وَمُحَمَّدِ بْنِ صَفْوَانَ وَيُقَالُ مُحَمَّدُ بْنُ صَيْفِيٍّ . وَهَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ صَحِيحٌ . وَالْعَمَلُ عَلَى هَذَا عِنْدَ أَكْثَرِ أَهْلِ الْعِلْمِ لاَ يَرَوْنَ بِأَكْلِ الأَرْنَبِ بَأْسًا . وَقَدْ كَرِهَ بَعْضُ أَهْلِ الْعِلْمِ أَكْلَ الأَرْنَبِ وَقَالُوا إِنَّهَا تَدْمِي .