Abbâs b. Abdulmuttalib’in Hayatından Kesitler
29- Abbâs b. Abdulmuttalib’in Hayatından Kesitler
4125- Abdulmuttalib b. Rabia b. Hâris b. Abdulmuttalib (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, Abbâs b. Abdulmuttalib öfkeli bir vaziyette Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in yanına girdi. Ben de O’nun yanındaydım. Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) niçin öfkelisin diye sordu. Abbâs: “Ey Allah’ın Rasûlü! Biz Haşimoğulları ile kureyş arasında ne var, kendi kendilerine buluştuklarında güler yüzle buluşuyorlar bizim karşımıza çıktıkları zaman değişik yüzle çıkıyorlar.” Bunun üzerine Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem), kızdı yüzü kırmızılaştı ve şöyle buyurdu: “Benliğim kudret elinde olan Zata yemin ederim ki: Allah ve Rasûlü için sizi bir kimse sevmedikçe kalbine iman girmez.” Sonra şöyle devam etti: “Ey insanlar! Her kim benim amcama eziyet ederse bana eziyet etmiş olur. Bir insanın amcası onun babası gibidir.” (Müsned: 16860)
Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir.
4126- İbn Abbâs (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur: “Abbâs benden ben Abbâs’tanım.” (Müsned: 2598)
Tirmizî: Bu hadis hasen sahih garibtir. Sadece İsrail’in rivâyeti olarak bilmekteyiz
4127- Ali (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, sadece Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem), Abbâs hakkında Ömer’e şöyle demiştir: “Bir kimsenin amcası babasının bir eşi demektir.” Ömer, Abbâs’ın Zekât meselesinden konuşurken Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) böyle demişti. (Müsned: 687)
Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir.
4128- Ebû Hüreyre (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in şöyle söylediği aktarılmıştır: Abbâs, Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in amcasıdır. Kişinin amcası babası yerindedir veya babasının bir eşidir. (Müsned: Zekât: 27; Ebû Dâvûd, Zekât: 17)
Tirmizî: Bu hadis hasen sahih garibtir. Ebû’z Zinad’ın rivâyeti olarak bu şekliyle bilmekteyiz.
4129- İbn Abbâs (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) Abbâs’a: “Pazartesi sabahı çocuklarınla beraber bana gel, onlara bir duâ edeyim de Allah bu duâ ile onları ve seni faydalandırsın” buyurmuştu. Sabahleyin hepimiz birlikte gittik Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) hepimizin üzerini bir örtü ile örttü ve şöyle duâ etti: “Allah’ım! Abbâs’ı ve çocuklarını görünür ve görünmez olarak işledikleri her türlü günahlardan hiçbirşey bırakmayacak şekilde bağışla. Allah’ım çocukları konusunda da onları kolla gözetle.” (Tirmizî rivâyet etmiştir.)
Tirmizî: Bu hadis hasen garibtir. Sadece bu şekliyle bilmekteyiz.
٢٩ - باب مَنَاقِبِ الْعَبَّاسِ بْنِ عَبْدِ الْمُطَّلِبِ رضى اللّه عنه
٤١٢٥ - حَدَّثَنَا قُتَيْبَةُ، حَدَّثَنَا أَبُو عَوَانَةَ، عَنْ يَزِيدَ بْنِ أَبِي زِيَادٍ، عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ الْحَارِثِ، حَدَّثَنِي عَبْدُ الْمُطَّلِبِ بْنُ رَبِيعَةَ بْنِ الْحَارِثِ بْنِ عَبْدِ الْمُطَّلِبِ، أَنَّ الْعَبَّاسَ بْنَ عَبْدِ الْمُطَّلِبِ، دَخَلَ عَلَى رَسُولِ اللَّهِ صلّى اللّه عليه وسلّم مُغْضَبًا وَأَنَا عِنْدَهُ فَقَالَ ( مَا أَغْضَبَكَ ) قَالَ يَا رَسُولَ اللَّهِ مَا لَنَا وَلِقُرَيْشٍ إِذَا تَلاَقَوْا بَيْنَهُمْ تَلاَقَوْا بِوُجُوهٍ مُبْشَرَةٍ وَإِذَا لَقُونَا لَقُونَا بِغَيْرِ ذَلِكَ . قَالَ فَغَضِبَ رَسُولُ اللَّهِ صلّى اللّه عليه وسلّم حَتَّى احْمَرَّ وَجْهُهُ ثُمَّ قَالَ ( وَالَّذِي نَفْسِي بِيَدِهِ لاَ يَدْخُلُ قَلْبَ رَجُلٍ الإِيمَانُ حَتَّى يُحِبَّكُمْ لِلَّهِ وَلِرَسُولِهِ ) ثُمَّ قَالَ ( يَا أَيُّهَا النَّاسُ مَنْ آذَى عَمِّي فَقَدْ آذَانِي فَإِنَّمَا عَمُّ الرَّجُلِ صِنْوُ أَبِيهِ ) قَالَ هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ صَحِيحٌ .
٤١٢٦ - حَدَّثَنَا الْقَاسِمُ بْنُ دِينَارٍ الْكُوفِيُّ، حَدَّثَنَا عُبَيْدُ اللَّهِ، عَنْ إِسْرَائِيلَ، عَنْ عَبْدِ الأَعْلَى، عَنْ سَعِيدِ بْنِ جُبَيْرٍ، عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ، قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلّى اللّه عليه وسلّم ( الْعَبَّاسُ مِنِّي وَأَنَا مِنْهُ ) قَالَ هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ صَحِيحٌ غَرِيبٌ لاَ نَعْرِفُهُ إِلاَّ مِنْ حَدِيثِ إِسْرَائِيلَ .
٤١٢٧ - حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ إِبْرَاهِيمَ الدَّوْرَقِيُّ، حَدَّثَنَا وَهْبُ بْنُ جَرِيرٍ، حَدَّثَنِي أَبِي قَالَ، سَمِعْتُ الأَعْمَشَ، يُحَدِّثُ عَنْ عَمْرِو بْنِ مُرَّةَ، عَنْ أَبِي الْبَخْتَرِيِّ، عَنْ عَلِيٍّ، أَنَّ النَّبِيَّ صلّى اللّه عليه وسلّم قَالَ لِعُمَرَ فِي الْعَبَّاسِ ( إِنَّ عَمَّ الرَّجُلِ صِنْوُ أَبِيهِ ) وَكَانَ عُمَرُ كَلَّمَهُ فِي صَدَقَتِهِ . قَالَ هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ صَحِيحٌ .
٤١٢٨ - حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ إِبْرَاهِيمَ الدَّوْرَقِيُّ، حَدَّثَنَا شَبَابَةُ، حَدَّثَنَا وَرْقَاءُ، عَنْ أَبِي الزِّنَادِ، عَنِ الأَعْرَجِ، عَنْ أَبِي هُرَيْرَةَ، أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلّى اللّه عليه وسلّم قَالَ ( الْعَبَّاسُ عَمُّ رَسُولِ اللَّهِ وَإِنَّ عَمَّ الرَّجُلِ صِنْوُ أَبِيهِ أَوْ مِنْ صِنْوِ أَبِيهِ ) هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ صَحِيحٌ غَرِيبٌ لاَ نَعْرِفُهُ مِنْ حَدِيثِ أَبِي الزِّنَادِ إِلاَّ مِنْ هَذَا الْوَجْهِ .
٤١٢٩ - حَدَّثَنَا إِبْرَاهِيمُ بْنُ سَعِيدٍ الْجَوْهَرِيُّ، حَدَّثَنَا عَبْدُ الْوَهَّابِ بْنُ عَطَاءٍ، عَنْ ثَوْرِ بْنِ يَزِيدَ، عَنْ مَكْحُولٍ، عَنْ كُرَيْبٍ، عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ، قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلّى اللّه عليه وسلّم لِلْعَبَّاسِ ( إِذَا كَانَ غَدَاةُ الاِثْنَيْنِ فَأْتِنِي أَنْتَ وَوَلَدُكَ حَتَّى أَدْعُوَ لَهُمْ بِدَعْوَةٍ يَنْفَعُكَ اللَّهُ بِهَا وَوَلَدَكَ ) فَغَدَا وَغَدَوْنَا مَعَهُ وَأَلْبَسَنَا كِسَاءً ثُمَّ قَالَ ( اللَّهُمَّ اغْفِرْ لِلْعَبَّاسِ وَوَلَدِهِ مَغْفِرَةً ظَاهِرَةً وَبَاطِنَةً لاَ تُغَادِرُ ذَنْبًا اللَّهُمَّ احْفَظْهُ فِي وَلَدِهِ ) قَالَ هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ غَرِيبٌ لاَ نَعْرِفُهُ إِلاَّ مِنْ هَذَا الْوَجْهِ .