بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla
41. Vakit Girmeden Ezan Okumak
532- İbn Ömer'den rivâyet edildiğine göre Bilâl (radıyallahü anh) sabah olmadan ezan okudu. Nebiyy-i Ekrem (sallallahü aleyhi ve sellem) de ona (tekrar ezan okuduğu yere) dönmesini ve " haberiniz olsun köle uyudu, haberiniz olsun köle uyudu." diye seslenmesini emretmiştir. Mûsâ (rivâyetine) devamla’' Bilâl dönüp haberiniz olsun, köle uyumuştur." diye nida etti, cümlesini eklemiştir.
Buhârî, ezan 11, 12, 13; savm 17; şehâdet 11; âhâd 1; Müslim, sıyâm, 36-38; Tirmizî, salât 35; Nesâî, ezan 9-10; Dârimî, salât 4; muvattâ' nida 14-15; Ahmed b. Hanbel, II, 9, 57, 62, 64, 73, 79, 107, 123.
Ebû Dâvûd buyurdu ki; bu hadisi Eyyûb’dan sadece Hammâd rivâyet etmiştir.
533- Nâfi'in, Ömer'in Mesrûh denilen müezzininden naklettiğine göre, Mesrûh sabah vakti (girmeden) önce ezan okuyunca Ömer (radıyallahü anh) O'na, ezanı yeniden okumasını emretmiştir.
Daha sonra (râvi Eyyûb bir önceki hadisin) aynısını nakletmiştir.
Ebû Dâvûd buyurdu ki: Bu hadisi (bir de) Hammâd b. Zeyd, Ubeydullah b. Ömer'den, o da Nâfi'den veya başka birinden rivâyet etmiştir. (Bu rivâyete göre) Ömer (radıyallahü anh)’in müezzinine Mesrûh veya başka birşey deniyordu.
Ebû Dâvûd buyurdu ki; bu haberi bir de Derâverdî, Ubeydullah, Nâfi ve İbn Ömer senediyle rivâyet etmiştir. (Bu rivâyette Derâverdi), " Hazret-i Ömer'in müezzinine Mes'ûd denirdi" demiş ve (Hammad b. Zeyd'in rivâyet ettiği hadisin) aynısını nakletmiştir. (Ebû Dâvûd dedi ki:) Şu (Abdulaziz b. Ebî Revvâd hadisi, Hammâd b. Seleme'nin Eyyûb'dan naklettiği) öbüründen daha sağlamdır.
534- Bilâl'den rivâyet edildiğine göre Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) kollarını yana doğru açmış ve;
" Fecrin ağardığı sana şöyle iyice belirmedikçe (sakın) ezan okuma" buyurmuştur.
Sadece Ebû Dâvud rivâyet etmiştir.
Ebû Dâvûd buyurdu ki: Iyaz'ın azatlısı olan Şeddâd, Bilâl'i görmemiştir.
٤١ - باب فِي الأَذَانِ قَبْلَ دُخُولِ الْوَقْتِ
٥٣٢ - حَدَّثَنَا مُوسَى بْنُ إِسْمَاعِيلَ، وَدَاوُدُ بْنُ شَبِيبٍ، - الْمَعْنَى - قَالاَ حَدَّثَنَا حَمَّادٌ، عَنْ أَيُّوبَ، عَنْ نَافِعٍ، عَنِ ابْنِ عُمَرَ، أَنَّ بِلاَلاً، أَذَّنَ قَبْلَ طُلُوعِ الْفَجْرِ فَأَمَرَهُ النَّبِيُّ صلّى اللّه عليه وسلّم أَنْ يَرْجِعَ فَيُنَادِيَ ( أَلاَ إِنَّ الْعَبْدَ قَدْ نَامَ أَلاَ إِنَّ الْعَبْدَ قَدْ نَامَ ) . زَادَ مُوسَى فَرَجَعَ فَنَادَى أَلاَ إِنَّ الْعَبْدَ نَامَ . قَالَ أَبُو دَاوُدَ وَهَذَا الْحَدِيثُ لَمْ يَرْوِهِ عَنْ أَيُّوبَ إِلاَّ حَمَّادُ بْنُ سَلَمَةَ .
٥٣٣ - حَدَّثَنَا أَيُّوبُ بْنُ مَنْصُورٍ، حَدَّثَنَا شُعَيْبُ بْنُ حَرْبٍ، عَنْ عَبْدِ الْعَزِيزِ بْنِ أَبِي رَوَّادٍ، أَخْبَرَنَا نَافِعٌ، عَنْ مُؤَذِّنٍ، لِعُمَرَ يُقَالُ لَهُ مَسْرُوحٌ أَذَّنَ قَبْلَ الصُّبْحِ فَأَمَرَهُ عُمَرُ فَذَكَرَ نَحْوَهُ . قَالَ أَبُو دَاوُدَ وَقَدْ رَوَاهُ حَمَّادُ بْنُ زَيْدٍ عَنْ عُبَيْدِ اللَّهِ بْنِ عُمَرَ عَنْ نَافِعٍ أَوْ غَيْرِهِ أَنَّ مُؤَذِّنًا لِعُمَرَ يُقَالُ لَهُ مَسْرُوحٌ أَوْ غَيْرُهُ . قَالَ أَبُو دَاوُدَ وَرَوَاهُ الدَّرَاوَرْدِيُّ عَنْ عُبَيْدِ اللَّهِ عَنْ نَافِعٍ عَنِ ابْنِ عُمَرَ قَالَ كَانَ لِعُمَرَ مُؤَذِّنٌ يُقَالُ لَهُ مَسْعُودٌ وَذَكَرَ نَحْوَهُ وَهَذَا أَصَحُّ مِنْ ذَلِكَ .
٥٣٤ - حَدَّثَنَا زُهَيْرُ بْنُ حَرْبٍ، حَدَّثَنَا وَكِيعٌ، حَدَّثَنَا جَعْفَرُ بْنُ بُرْقَانَ، عَنْ شَدَّادٍ، مَوْلَى عِيَاضِ بْنِ عَامِرٍ عَنْ بِلاَلٍ، أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلّى اللّه عليه وسلّم قَالَ لَهُ ( لاَ تُؤَذِّنْ حَتَّى يَسْتَبِينَ لَكَ الْفَجْرُ هَكَذَا ) . وَمَدَّ يَدَيْهِ عَرْضًا قَالَ أَبُو دَاوُدَ شَدَّادٌ مَوْلَى عِيَاضٍ لَمْ يُدْرِكْ بِلاَلاً .