Resulullah'ın hadislerini mi arıyorsunuz ?
Türkiye'nin En Geniş Kapsamlı Hadis Sitesi
HZ.MUHAMMED (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)
"أَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ وَعَلٰى اٰلِ مُحَمَّدٍ"

Latest Post

بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla

 18. (Taze) Hurmayı (Kuru) Hurma Karşılığında Satmak

Bu başlık bazı nüshalarda " Meyveyi hurma karşılığında satmak" şeklindedir.

3361- Ayyâş'ın babası Zeyd'in haber verdiğine göre; O, Sa'd b. Ebî Vakkâs (radıyallahü anh)'a, buğdayı süit karşılığında, satmanın hükmünü sordu. Sa'd kendisine:

Bunların hangisi üstün? dedi. O da:

Buğday, karşılığını verdi.

Bunun üzerine Sa'd, Zeyd'i bundan menedip şöyle dedi:

Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'a kuru hurmayı taze hurma karşılığında satmanın hükmü sorulurken işittim; Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem):

" Taze hurma kuruduğu zaman eksilir mi?" buyurdu.

Evet, dediler.

Bunun üzerine Efendimiz, bu satıştan menetti.

Ebû Dâvûd; "Bu hadisi, Mâlik'in rivâyetine benzer bir şekilde İsmail b. Ümeyye de rivâyet etmiştir" der.

Tirmizî, büyü 14: Nesâî, büyü 36; İbn Mâce, ticârât 53; Muvatta, büyü 22; Ahmed b. Hanbel, I, 179.

3362- Tevbe'nin babası Rebi' b. Nâfi, Muâviye'den -yani İbn Sellâm'dan- o Yahya b. Ebî Kesîr'den, o Abdullah'dan Abdullah da Ebû Ayyâş'dan; kendisinin Sa'd b. Ebî Vakkâs'ı;

Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem), taze hurmayı kuru hurma karşılığında veresiye olarak satmayı nehyetti" derken işittiğini haber verdi. Ebû Dâvûd dedi ki:

Bu hadisin benzerini îmrân b. Ebî Enes, Benî Mahzum'un mevtasından o da Sa'd vasıtasıyla Resûlüllah'dan rivâyet etmiştir.

١٨ - باب فِي التَّمْرِ بِالتَّمْرِ

٣٣٦١ - حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ مَسْلَمَةَ، عَنْ مَالِكٍ، عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ يَزِيدَ، أَنَّ زَيْدًا أَبَا عَيَّاشٍ، أَخْبَرَهُ أَنَّهُ، سَأَلَ سَعْدَ بْنَ أَبِي وَقَّاصٍ عَنِ الْبَيْضَاءِ، بِالسُّلْتِ فَقَالَ لَهُ سَعْدٌ أَيُّهُمَا أَفْضَلُ قَالَ الْبَيْضَاءُ . فَنَهَاهُ عَنْ ذَلِكَ وَقَالَ سَمِعْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلّى اللّه عليه وسلّم يُسْأَلُ عَنْ شِرَاءِ التَّمْرِ بِالرُّطَبِ فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلّى اللّه عليه وسلّم ‏(‏ أَيَنْقُصُ الرُّطَبُ إِذَا يَبِسَ ‏) . قَالُوا نَعَمْ فَنَهَاهُ رَسُولُ اللَّهِ صلّى اللّه عليه وسلّم عَنْ ذَلِكَ . قَالَ أَبُو دَاوُدَ رَوَاهُ إِسْمَاعِيلُ بْنُ أُمَيَّةَ نَحْوَ مَالِكٍ ‏.‏

٣٣٦٢ - حَدَّثَنَا الرَّبِيعُ بْنُ نَافِعٍ أَبُو تَوْبَةَ، حَدَّثَنَا مُعَاوِيَةُ، - يَعْنِي ابْنَ سَلاَّمٍ - عَنْ يَحْيَى بْنِ أَبِي كَثِيرٍ، أَخْبَرَنَا عَبْدُ اللَّهِ، أَنَّ أَبَا عَيَّاشٍ، أَخْبَرَهُ أَنَّهُ، سَمِعَ سَعْدَ بْنَ أَبِي وَقَّاصٍ، يَقُولُ نَهَى رَسُولُ اللَّهِ صلّى اللّه عليه وسلّم عَنْ بَيْعِ الرُّطَبِ بِالتَّمْرِ نَسِيئَةً . قَالَ أَبُو دَاوُدَ رَوَاهُ عِمْرَانُ بْنُ أَبِي أَنَسٍ عَنْ مَوْلًى لِبَنِي مَخْزُومٍ عَنْ سَعْدٍ عَنِ النَّبِيِّ صلّى اللّه عليه وسلّم نَحْوَهُ ‏.‏



H A D İ S
K Ü T Ü P / H A N E S İ

بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla

 17. Hayvanı Hayvan Karşılığında Peşin Olarak Satmak

3360- Câbir (radıyallahü anh)'den rivâyet edildiğine göre;

Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem), iki köle karşılığında bir köle satın almıştır.

Müslim, müsâkât 123; Tirmizî, büyü 22.

١٧ - باب فِي ذَلِكَ إِذَا كَانَ يَدًا بِيَدٍ

٣٣٦٠ - حَدَّثَنَا يَزِيدُ بْنُ خَالِدٍ الْهَمْدَانِيُّ، وَقُتَيْبَةُ بْنُ سَعِيدٍ الثَّقَفِيُّ، أَنَّ اللَّيْثَ، حَدَّثَهُمْ عَنْ أَبِي الزُّبَيْرِ، عَنْ جَابِرٍ، أَنَّ النَّبِيَّ صلّى اللّه عليه وسلّم اشْتَرَى عَبْدًا بِعَبْدَيْنِ ‏.‏



H A D İ S
K Ü T Ü P / H A N E S İ

بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla

 16. (Hayvanı Hayvan Karşılığında Veresiye Satmakta) Ruhsat

3359- Abdullah b. Amr (b. el-Âs) (radıyallahü anh)'dan rivâyet edildiğine göre:

Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem), kendisine bir ordu teçhiz etmesini emretti. Ancak develer tükendi, (tüm askere yetişmedi). Bunun üzerine Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem), genç zekât develeri karşılığında (deve) almasını emretti. Zekât develeri gelinceye kadar iki deveye karşılık bir deve alırdı.

١٦ - باب فِي الرُّخْصَةِ فِي ذَلِكَ

٣٣٥٩ - حَدَّثَنَا حَفْصُ بْنُ عُمَرَ، حَدَّثَنَا حَمَّادُ بْنُ سَلَمَةَ، عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ إِسْحَاقَ، عَنْ يَزِيدَ بْنَ أَبِي حَبِيبٍ، عَنْ مُسْلِمِ بْنِ جُبَيْرٍ، عَنْ أَبِي سُفْيَانَ، عَنْ عَمْرِو بْنِ حَرِيشٍ، عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ عَمْرٍو، أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلّى اللّه عليه وسلّم أَمَرَهُ أَنْ يُجَهِّزَ جَيْشًا فَنَفِدَتِ الإِبِلُ فَأَمَرَهُ أَنْ يَأْخُذَ فِي قِلاَصِ الصَّدَقَةِ فَكَانَ يَأْخُذُ الْبَعِيرَ بِالْبَعِيرَيْنِ إِلَى إِبِلِ الصَّدَقَةِ ‏.‏



H A D İ S
K Ü T Ü P / H A N E S İ

SELMAN SEVEN

{facebook#https://facebook.com/} {twitter#https://twitter.com/}

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Blogger tarafından desteklenmektedir.
Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget