Resulullah'ın hadislerini mi arıyorsunuz ?
Türkiye'nin En Geniş Kapsamlı Hadis Sitesi
HZ.MUHAMMED (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)
"أَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ وَعَلٰى اٰلِ مُحَمَّدٍ"

Latest Post

بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla

 2. Bir Kimse Kardeşi Veya Babasının Suçu İle Sorumlu Tutulmaz

4497- Ebû Rimse (radıyallahü anh)’den; şöyle demiştir:

Babamla birlikte Resûlüllah (sallallâhu aleyhi ve sellem)’in yanına gittik.

Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) babama:

" Bu senin oğlun mu?" dedi.

Babam:

" Kabe'nin Rabbine yemin ederim ki evet. Gerçekten (o benim oğlum), ona şehâdet ederim" dedi.

Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) benim babama benzerliğimden ve babamın benim üzerime yemin etmesinden dolayı güldü. Sonra;

" Şüphesiz o senin suçun sebebiyle muaheze edilmez, sen de onun suçu yüzünden sorumlu tutulmazsın" buyurdu ve:

" Bir günah işleyen, başka birisinin günahını yüklenmez.." ayetini okudu.

En'am (6), 64, İsra (17) 15, Fâtır (35) 18. 4. Nesâî, Kasâme 42, İbn Mâce, dıyat 26, Darimî, diyal 25. Ahmet, 3: 499. 4:163.

٢ - باب لاَ يُؤْخَذُ الرَّجُلُ بِجَرِيرَةِ أَخِيهِ أَوْ أَبِيهِ

٤٤٩٧ - حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ يُونُسَ، حَدَّثَنَا عُبَيْدُ اللَّهِ، - يَعْنِي ابْنَ إِيَادٍ - حَدَّثَنَا إِيَادٌ، عَنْ أَبِي رِمْثَةَ، قَالَ انْطَلَقْتُ مَعَ أَبِي نَحْوَ النَّبِيِّ صلّى اللّه عليه وسلّم ثُمَّ إِنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلّى اللّه عليه وسلّم قَالَ لأَبِي ‏(‏ ابْنُكَ هَذَا ‏) . قَالَ إِي وَرَبِّ الْكَعْبَةِ قَالَ ‏(‏ حَقًّا ‏) . قَالَ أَشْهَدُ بِهِ . قَالَ فَتَبَسَّمَ رَسُولُ اللَّهِ صلّى اللّه عليه وسلّم ضَاحِكًا مِنْ ثَبْتِ شَبَهِي فِي أَبِي وَمِنْ حَلْفِ أَبِي عَلَىَّ . ثُمَّ قَالَ ‏(‏ أَمَا إِنَّهُ لاَ يَجْنِي عَلَيْكَ وَلاَ تَجْنِي عَلَيْهِ ‏) . وَقَرَأَ رَسُولُ اللَّهِ صلّى اللّه عليه وسلّم ‏{‏ وَلاَ تَزِرُ وَازِرَةٌ وِزْرَ أُخْرَى ‏}



H A D İ S
K Ü T Ü P / H A N E S İ

بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla

 1. Cana Mukabil Can

4496- İbn Abbâs (radıyallahü anhümâ)’dan; Şöyle demiştir: Kurayza ve Nadir (iki Yahudi kabilesi) idi. Nadir, Kureyza'dan daha güçlü idi. Kureyza'dan birisi, Nadir'den birini öldürürse, onun karşılığında öldürülürdü. Nadir'den bir adam, Kurayzalı birini öldürdüğü zaman ise yüz vesk hurma fidye karşılığında serbest bırakılırdı. Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) gönderildiğinde, Nadîr’den bir adam Kureyza'dan birisini öldürdü. Nadirliler:

" Onu bize veriniz, öldürelim" dediler. Kurayzalılar ise:

" Aramızda Peygamber var" dediler. Hep birlikte, Resûlüllaha geldiler. Bunun üzerine:

" Hükmettiğin zaman, onlar arasında adaletle hükmet..." Mâide(5) 42. ayeti nazil oldu.

-İbn Abbâs der ki: Kist (adalet); cana mukabil candır- Sonra da;

" Onlar (Yahudiler) cahiliyyenin hükmünü mü istiyorlar.?" Mâide (5) 50. ayeti indi.

Ebû Dâvûd şöyle der:

" Kureyza ve Nadir’in hepsi Harun (aleyhis-selâm)’ın evlâdındandır."

١ - باب النَّفْسِ بِالنَّفْسِ

٤٤٩٦ - حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ الْعَلاَءِ، حَدَّثَنَا عُبَيْدُ اللَّهِ، - يَعْنِي ابْنَ مُوسَى - عَنْ عَلِيِّ بْنِ صَالِحٍ، عَنْ سِمَاكِ بْنِ حَرْبٍ، عَنْ عِكْرِمَةَ، عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ، قَالَ كَانَ قُرَيْظَةُ وَالنَّضِيرُ - وَكَانَ النَّضِيرُ أَشْرَفَ مِنْ قُرَيْظَةَ - فَكَانَ إِذَا قَتَلَ رَجُلٌ مِنْ قُرَيْظَةَ رَجُلاً مِنَ النَّضِيرِ قُتِلَ بِهِ وَإِذَا قَتَلَ رَجُلٌ مِنَ النَّضِيرِ رَجُلاً مِنْ قُرَيْظَةَ فُودِيَ بِمِائَةِ وَسْقٍ مِنْ تَمْرٍ فَلَمَّا بُعِثَ النَّبِيُّ صلّى اللّه عليه وسلّم قَتَلَ رَجُلٌ مِنَ النَّضِيرِ رَجُلاً مِنْ قُرَيْظَةَ فَقَالُوا ادْفَعُوهُ إِلَيْنَا نَقْتُلْهُ . فَقَالُوا بَيْنَنَا وَبَيْنَكُمُ النَّبِيُّ صلّى اللّه عليه وسلّم فَأَتَوْهُ فَنَزَلَتْ ‏{‏ وَإِنْ حَكَمْتَ فَاحْكُمْ بَيْنَهُمْ بِالْقِسْطِ ‏}‏ وَالْقِسْطُ النَّفْسُ بِالنَّفْسِ ثُمَّ نَزَلَتْ ‏{‏ أَفَحُكْمَ الْجَاهِلِيَّةِ يَبْغُونَ ‏} . قَالَ أَبُو دَاوُدَ قُرَيْظَةُ وَالنَّضِيرُ جَمِيعًا مِنْ وَلَدِ هَارُونَ النَّبِيِّ عَلَيْهِ السَّلاَمُ ‏.‏



H A D İ S
K Ü T Ü P / H A N E S İ

بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla

 40. Had Uygulanırken Yüze Vurmak

4495- Ebû Hureyre (radıyallahü anh)'den demiştir ki:

Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur:

" Biriniz vurduğu zaman yüzden sakınsın."

Müslim, birr 13; Ahmed b. Hanbel II. 509.

٤٠ - باب فِي ضَرْبِ الْوَجْهِ فِي الْحَدِّ

٤٤٩٥ - حَدَّثَنَا أَبُو كَامِلٍ، حَدَّثَنَا أَبُو عَوَانَةَ، عَنْ عُمَرَ، - يَعْنِي ابْنَ أَبِي سَلَمَةَ - عَنْ أَبِيهِ، عَنْ أَبِي هُرَيْرَةَ، عَنِ النَّبِيِّ صلّى اللّه عليه وسلّم قَالَ ‏(‏ إِذَا ضَرَبَ أَحَدُكُمْ فَلْيَتَّقِ الْوَجْهَ ‏)‏ ‏.‏



H A D İ S
K Ü T Ü P / H A N E S İ

SELMAN SEVEN

{facebook#https://facebook.com/} {twitter#https://twitter.com/}

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Blogger tarafından desteklenmektedir.
Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget