Resulullah'ın hadislerini mi arıyorsunuz ?
Türkiye'nin En Geniş Kapsamlı Hadis Sitesi
HZ.MUHAMMED (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)
"أَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ وَعَلٰى اٰلِ مُحَمَّدٍ"

Latest Post

بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla

 154. Kucaklaşma

5214- Aneze (kabilesin) den (olan) bir adamdan (rivâyet edildiğine göre) kendisi Hazret-i Ebû Zer'e Şam'dan sürgün edildiği zaman:

Ben sana Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'in hadislerinden bir hadisi sormak istiyorum, demiş. Hazret-i Ebû Zer de:

(Hazret-i Peygamber'in) sır(ların)dan değilse ben de sana haber veririm, cevabım vermiş. (Aneze kabilesinden olan bu adam rivâyetine şöyle devam etti:) Ben de:

(Hazret-i Peygamberin sırlarından) bir sır değildir. Kendisiyle karşılaştığınız zaman, Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) sizinle müsafaha eder miydi? (Bunu sormak istiyorum), dedim.

Kendisiyle her karşılaştığımda benimle mutlaka müsafaha ederdi. Birgün (beni huzuruna çağırmak üzere) bana (bir adam) göndermiş. Ben de evimde yoktum. (Eve) gelince Resûlüllah'ın bana (bir adam) gönderdiğini haber aldım. Bunun üzerine (doğru) kendisine vardım. Makamında bulunuyordu. Beni (görünce) hemen kucakladı; bu çok, pek çok daha güzeldi.

Ahmed b. Hanbel, V, 162, 168.

١٥٤ - بَاب فِي الْمُعَانَقَة

٥٢١٤ - حَدَّثَنَا مُوْسَى بْن إِسْمَاعِيْل، ثَنَا حَمَّاد، أَخْبَرَنَا أَبُو الْحُسَيْن يَعْنِي خَالِد بْن ذَكْوَان عَن أَيُّوْب بْن بُشَيْر بْن كَعْب الْعَدَوِي، عَن رَجُل مِن عَنَزَة أَنَّه قَال لِأَبِي ذَر حَيْث سُيِّر مِن الْشَّام:

إِنِّي أُرِيْد أَن أَسْأَلَك عَن حَدِيْث مِن حَدِيْث رَسُوْل الْلَّه صَلَّى الْلَّه عَلَيْه وَسَلَّم قَال: إِذَا أَخْبَرَك بِه إِلَا أَن يَكُوْن سِرا، قُلْت: إِنَّه لَيْس بِسِر، هَل كَان رَسُوْل الْلَّه صَلَّى الْلَّه عَلَيْه وَسَلَّم يُصَافِحُكُم إِذَا لَقِيْتُمُوه؟ قَال: مَا لَقِيْتُه قَط إِلَّا صَافَحَنِي، وَبَعَث إِلَي ذَات يَوْم وَلَم أَكُن فِي أَهْلِي، فَلَمَّا جِئْت أُخْبِرْت أَنَّه أَرْسَل إِلَي، فَأَتَيْتُه وَهُو عَلَى سَرِيْرِه فَالْتَزَمَنِي، فَكَانَت تِلْك أَجْوَد وَأَجْوَد.



H A D İ S
K Ü T Ü P / H A N E S İ

بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla

 153. Mûsâfaha (El Sıkışma)

5211- el-Berâ b. Azib'den (rivâyet edildiğine göre) Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur:

" İki müslüman karşılaştıklarında el sıkışır, azîz ve celîl olan Allah'a hamd eder ve birbirlerine (günahlarının bağışlanması için) af dilerlerse (günâhları) bağışlanır.

5212- el-Berâ b. Azib'den (rivâyet edildiğine göre) Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur:

" İki müslüman karşılaşırlar da el sıkışırlarsa daha ayrılmadan önce (mutlaka) bağışlanmış olurlar."

Tirmizi, istizan 31; Ahmed b. Hanbel, IV, 289, 303; İbn Mâce, edeb 15.

5213- Hazret-i Enes b. Mâlik'den demiştir ki: Yemenliler (Medine'ye Hazret-i Peygamberle görüşmek üzere) gelince, Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) (onlar hakkında ashabına) şöyle dedi:

" Size Yemen halkı geldi. Onlar ilk müsafaha ilk yapan kimselerdir."

Buharî, megazî 74; Müslim, iman 82, 84, 89; Tirmizî menakıb 71; Darimî, mukaddime 14; Ahmed b. Hanbel, II, 235, 252,258, 267,277, 380, 474, 480, 488, 502,541, III, 105, 155, 18, 212,223,251,262, IV-154.

١٥٣ - بَاب فِي الْمُصَافَحَة

٥٢١١ - حَدَّثَنَا عَمْرُو بْن عَوْن، أَخْبَرَنَا هُشَيْم، عَن أَبِي بَلْج، عَن زَيْد أَبِي الْحَكَم الْعَنَزِي، عَن الْبَرَاء بْن عَازِب قَال:

قَال رَسُوْل الْلَّه صَلَّى الْلَّه عَلَيْه وَسَلَّم: (إِذَا الْتَقَى الْمُسْلِمَان فَتَصَافَحَا، وَحَمَّاد الْلَّه [عَز وَجَل] وَاسْتَغْفَرَاه غُفِر لَهُمَا).

٥٢١٢ - حَدَّثَنَا أَبُو بَكْر بْن أَبِي شَيْبَة، ثَنَا أَبُو خَالِد وَابْن نُمَيْر، عَن الْأَجْلَح، عَن أَبِي إِسْحَاق، عَن الْبَرَاء قَال:

قَال رَسُوْل الْلَّه صَلَّى الْلَّه عَلَيْه وَسَلَّم: (مَا مِن مُسْلِمَيْن يَلْتَقِيَان فَيَتَصَافَحَان إِلَا غُفِر لَهُمَا قَبْل أَن يَفْتَرِقَا).

٥٢١٣ - حَدَّثَنَا مُوْسَى بْن إِسْمَاعِيْل، ثَنَا حَمَّاد، ثَنَا حُمِيَد، عَن أَنَس بْن مَالِك قَال:

لِّمَا جَاء أَهْل الْيَمَن قَال رَسُوْل الْلَّه صَلَّى الْلَّه عَلَيْه وَسَلَّم: (قَد جَاءَكُم أَهْل الْيَمَن وَهُم أَوَّل مَن جَاء بِالْمُصَافَحَة).



H A D İ S
K Ü T Ü P / H A N E S İ

بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla

 152. (Bir Cemaat Adına O) Cemaatten Bir Tek Kimsenin Selâm Alması (Yeterlidir)

5210- Hazret-i Ali b. Ebi Talib'in oğlu el-Hasen'den (rivâyet edildiğine göre) Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur:

(Bir topluluğa) uğrayan bir cemaatin yerine içlerinden birinin selâm vermesi yeterlidir ve oturanlardan birisinin de (kendilerine verilen) selâmı (hepsi adına) alması yeterlidir."

١٥٢ - بَاب مَا جَاء فِي رَد الْوَاحِد عَن الْجَمَاعَة

٥٢١٠ - حَدَّثَنَا الْحَسَن بْن عَلِي، ثَنَا عَبْد الْمَلِك بْن إِبْرَاهِيْم الْجُدِّي، ثَنَا سَعِيْد بْن خَالِد الْخُزَاعِي قَال: حَدَّثَنِي عَبْد الْلَّه بْن الْفَضْل، ثَنَا عُبَيْد الْلَّه بْن أَبِي رَافِع، عَن عَلِي بْن أَبِي طَالِب رَضِي الْلَّه عَنْه، قَال أَبُو دَاوُد: رَفَعَه الْحَسَن بْن عَلِي قَال: (يُجْزِىء عَن الْجَمَاعَة إِذَا مَرُّوْا، أَن يُسَلِّم أَحَدُهُم وَيُجْزِىء عَن الْجُلُوْس أَن يَرُد أَحَدُهُم).



H A D İ S
K Ü T Ü P / H A N E S İ

SELMAN SEVEN

{facebook#https://facebook.com/} {twitter#https://twitter.com/}

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Blogger tarafından desteklenmektedir.
Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget