بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla
4- Bir Gün ve Gecede Kaç Vakit Namaz Farz Kılındı?
462- Talha b. Ubeydullah (radıyallahü anh)’tan rivâyete göre, şöyle diyordu: Necid kabilesinden saçı başı dağınık bir adam Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’e geldi. Yaklaşıncaya kadar sesini duyuyor fakat ne dediğini anlamıyorduk. İslâm ile ilgili sorular soruyordu. Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem), ona şöyle buyurdu:
(Bir gün ve gecede beş vakit namaz kılmalısın.) O adam: Bundan başka namaz kılmam gerekir mi? dedi. Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem):
(Hayır ancak nafile namaz kılabilirsin. Ramazanda da bir ay oruç tutarsın) buyurdu. Adam:
(Bundan başka oruç tutmam gerekir mi?) deyince; Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem):
(Hayır, fakat nafile oruç tutabilirsin) buyurdu. Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem), zekat verilmesi gerektiğini de söyleyince, adam:
(Ondan başka bir şeyler vermem gerekir mi?) dedi. Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem):
(Hayır, ancak nafile olarak sadaka verebilirsin) deyince, adam:
(Vallahi bundan ne fazla yaparım ne eksik) diyerek dönüp gitti. Bunun üzerine Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem):
(Sözünde doğru ise kurtuldu gitti) buyurdular. (Buhârî, İman: 34; İbn Mâce, İkametü’s Salat: 194)
463- Enes (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Bir adam Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’e gelerek şöyle dedi:
(Ey Allah’ın Rasûlü! Allah, kullarına namazlardan neyi farz kılmıştır?) Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem):
(Allah, kullarına beş vakit namazı farz kılmıştır) buyurdu. Adam: Ey Allah’ın Rasûlü! Bundan önce ve sonra başka bir şey farz kıldı mı? diye sordu. Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem):
(Allah kullarına beş vakit namazı farz kıldı) deyince; Adam bunlardan hiçbir şeyi artırıp eksiltmeyeceğine yemin etti. Bunun üzerine Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem):
(Eğer sözünde doğru ise mutlaka Cennete girer) buyurdu. (İbn Mâce, İkametü’s Salat: 194; Buhârî, İman: 34)
٤ - باب كَمْ فُرِضَتْ فِي الْيَوْمِ وَاللَّيْلَةِ
٤٦٢ - أَخْبَرَنَا قُتَيْبَةُ، عَنْ مَالِكِ بْنِ أَنَسٍ، عَنْ أَبِي سُهَيْلٍ، عَنْ أَبِيهِ، أَنَّهُ سَمِعَ طَلْحَةَ بْنَ عُبَيْدِ اللَّهِ، يَقُولُ جَاءَ رَجُلٌ إِلَى رَسُولِ اللَّهِ صلّى اللّه عليه وسلّم مِنْ أَهْلِ نَجْدٍ ثَائِرَ الرَّأْسِ نَسْمَعُ دَوِيَّ صَوْتِهِ وَلاَ نَفْهَمُ مَا يَقُولُ حَتَّى دَنَا فَإِذَا هُوَ يَسْأَلُ عَنِ الإِسْلاَمِ فَقَالَ لَهُ رَسُولُ اللَّهِ صلّى اللّه عليه وسلّم ( خَمْسُ صَلَوَاتٍ فِي الْيَوْمِ وَاللَّيْلَةِ ) . قَالَ هَلْ عَلَىَّ غَيْرُهُنَّ قَالَ ( لاَ إِلاَّ أَنْ تَطَّوَّعَ ) . قَالَ ( وَصِيَامُ شَهْرِ رَمَضَانَ ) . قَالَ هَلْ عَلَىَّ غَيْرُهُ قَالَ ( لاَ إِلاَّ أَنْ تَطَّوَّعَ ) . وَذَكَرَ لَهُ رَسُولُ اللَّهِ صلّى اللّه عليه وسلّم الزَّكَاةَ قَالَ هَلْ عَلَىَّ غَيْرُهَا قَالَ ( لاَ إِلاَّ أَنْ تَطَّوَّعَ ) . فَأَدْبَرَ الرَّجُلُ وَهُوَ يَقُولُ وَاللَّهِ لاَ أَزِيدُ عَلَى هَذَا وَلاَ أَنْقُصُ مِنْهُ . قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلّى اللّه عليه وسلّم ( أَفْلَحَ إِنْ صَدَقَ ) .
٤٦٣ - أَخْبَرَنَا قُتَيْبَةُ، قَالَ حَدَّثَنَا نُوحُ بْنُ قَيْسٍ، عَنْ خَالِدِ بْنِ قَيْسٍ، عَنْ قَتَادَةَ، عَنْ أَنَسٍ، قَالَ سَأَلَ رَجُلٌ رَسُولَ اللَّهِ صلّى اللّه عليه وسلّم فَقَالَ يَا رَسُولَ اللَّهِ كَمِ افْتَرَضَ اللَّهُ عَزَّ وَجَلَّ عَلَى عِبَادِهِ مِنَ الصَّلَوَاتِ قَالَ ( افْتَرَضَ اللَّهُ عَلَى عِبَادِهِ صَلَوَاتٍ خَمْسًا ) . قَالَ يَا رَسُولَ اللَّهِ هَلْ قَبْلَهُنَّ أَوْ بَعْدَهُنَّ شَيْئًا قَالَ ( افْتَرَضَ اللَّهُ عَلَى عِبَادِهِ صَلَوَاتٍ خَمْسًا ) . فَحَلَفَ الرَّجُلُ لاَ يَزِيدُ عَلَيْهِ شَيْئًا وَلاَ يَنْقُصُ مِنْهُ شَيْئًا قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلّى اللّه عليه وسلّم ( إِنْ صَدَقَ لَيَدْخُلَنَّ الْجَنَّةَ ) .