Resulullah'ın hadislerini mi arıyorsunuz ?
Türkiye'nin En Geniş Kapsamlı Hadis Sitesi
HZ.MUHAMMED (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)
"أَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ وَعَلٰى اٰلِ مُحَمَّدٍ"

Latest Post

بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla

 88- Dibâç İpekten Yapılmış İnce Kumaştır

5318- Abdullah b. Ukeym (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Huzeyfe bir köyün çiftlik ağasından bir su istemişti. Adam gümüş bir kapla suyu getirince kabı alıp fırlattı. Sonra da yaptığı işten dolayı özür diledi ve şöyle dedi. Gümüş kaptan su içmem caiz değildir. Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’den işittim şöyle diyordu:

(Altın ve gümüş kaplardan su içmeyin, ipekten yapılmış ince ve kalın elbiseler de giymeyin onlar dünya da kafirlerin ahirette bizimdir.) (Ebû Dâvûd, Libas: 18; Müslim, Libas: 2)

٨٨ - باب ذِكْرِ النَّهْىِ عَنْ لُبْسِ الدِّيبَاجِ

٥٣١٨ - أَخْبَرَنَا مُحَمَّدُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ يَزِيدَ، قَالَ حَدَّثَنَا سُفْيَانُ، قَالَ حَدَّثَنَا ابْنُ أَبِي نَجِيحٍ، عَنْ مُجَاهِدٍ، عَنِ ابْنِ أَبِي لَيْلَى، وَيَزِيدُ بْنُ أَبِي زِيَادٍ، عَنِ ابْنِ أَبِي لَيْلَى، وَأَبُو فَرْوَةَ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ عُكَيْمٍ، قَالَ اسْتَسْقَى حُذَيْفَةُ فَأَتَاهُ دُهْقَانٌ بِمَاءٍ فِي إِنَاءٍ مِنْ فِضَّةٍ فَحَذَفَهُ ثُمَّ اعْتَذَرَ إِلَيْهِمْ مِمَّا صَنَعَ بِهِ وَقَالَ إِنِّي نَهَيْتُهُ سَمِعْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلّى اللّه عليه وسلّم يَقُولُ ‏(‏ لاَ تَشْرَبُوا فِي إِنَاءِ الذَّهَبِ وَالْفِضَّةِ وَلاَ تَلْبَسُوا الدِّيبَاجَ وَلاَ الْحَرِيرَ فَإِنَّهَا لَهُمْ فِي الدُّنْيَا وَلَنَا فِي الآخِرَةِ ‏)‏ ‏.‏


بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla

 87- İstebrak İpekten Dokunmuş Kalın Kumaştır

5317- İbn ebî İshak (radıyallahü anh) anlatıyor: Sâlim istebrak nedir? deyince:

(İpek kumaştan kalın ve sert olanıdır) dedi. Sâlim şöyle dedi: Abdullah b. Ömer’den işittim şöyle diyordu: Ömer bir adamı yanında ipek ince kumaştan bir elbise görünce, Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in yanına giderek:

(Ey Allah'ın Rasûlü bu elbiseyi al) demişti. (Hadis buradakilerden uzuncadır.) (Müslim, Libas: 2; Ebû Dâvûd, Libas: 10)

٨٧ - باب صِفَةِ الإِسْتَبْرَقِ

٥٣١٧ - أَخْبَرَنَا عِمْرَانُ بْنُ مُوسَى، قَالَ حَدَّثَنَا عَبْدُ الْوَارِثِ، قَالَ حَدَّثَنَا يَحْيَى، - وَهُوَ ابْنُ أَبِي إِسْحَاقَ - قَالَ قَالَ سَالِمٌ مَا الإِسْتَبْرَقُ قُلْتُ مَا غَلُظَ مِنَ الدِّيبَاجِ وَخَشُنَ مِنْهُ ‏.‏ قَالَ سَمِعْتُ عَبْدَ اللَّهِ بْنَ عُمَرَ يَقُولُ رَأَى عُمَرُ مَعَ رَجُلٍ حُلَّةَ سُنْدُسٍ فَأَتَى بِهَا النَّبِيَّ صلّى اللّه عليه وسلّم فَقَالَ ‏(‏ اشْتَرِ هَذِهِ ‏)‏ ‏.‏ وَسَاقَ الْحَدِيثَ ‏.‏


بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla

 86- İpekli Kalın Kumaşlar Giyilmez

5316- İbn Ömer (radıyallahü anh) anlatıyor: Ömer pazara çıktığında kalın ipekli kumaştan elbise satıldığını gördü. Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in yanına gelerek:

(Ey Allah'ın Rasûlü! Şu elbiseyi satın al ve Cuma günleri heyetler geldiğinde giyersin) dedi. Bunun üzerine Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem):

(Onu ancak ahirette nasibi olmayanlar giyer) buyurdu. Daha sonra o elbiselerden üç tane Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’e hediye geldi. Onlardan birini Ömer’e birini Ali’ye birini de Üsâme’ye vermişti. Ömer, Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’e gelip şöyle dedi:

(Ey Allah'ın Rasûlü! Bu elbise hakkında şöyle böyle konuşmuştun sonra da onu bana göndermişsin.) Bunun üzerine Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem):

(Onu sat ihtiyacını karşıla veya hanımlarına bölüştür başörtü yapsınlar) buyurdu. (Müslim, Libas: 2; İbn Mâce, Libas: 19)

٨٦ - باب ذِكْرِ النَّهْىِ عَنْ لُبْسِ الإِسْتَبْرَقِ

٥٣١٦ - أَخْبَرَنَا إِسْحَاقُ بْنُ إِبْرَاهِيمَ، قَالَ أَنْبَأَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ الْحَارِثِ الْمَخْزُومِيُّ، عَنْ حَنْظَلَةَ بْنِ أَبِي سُفْيَانَ، عَنْ سَالِمِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ، قَالَ سَمِعْتُ ابْنَ عُمَرَ، يُحَدِّثُ أَنَّ عُمَرَ، خَرَجَ فَرَأَى حُلَّةَ إِسْتَبْرَقٍ تُبَاعُ فِي السُّوقِ فَأَتَى رَسُولَ اللَّهِ صلّى اللّه عليه وسلّم فَقَالَ يَا رَسُولَ اللَّهِ اشْتَرِهَا فَالْبَسْهَا يَوْمَ الْجُمُعَةِ وَحِينَ يَقْدَمُ عَلَيْكَ الْوَفْدُ ‏.‏ فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلّى اللّه عليه وسلّم ‏(‏ إِنَّمَا يَلْبَسُ هَذَا مَنْ لاَ خَلاَقَ لَهُ ‏)‏ ‏.‏ ثُمَّ أُتِيَ رَسُولُ اللَّهِ صلّى اللّه عليه وسلّم بِثَلاَثِ حُلَلٍ مِنْهَا فَكَسَا عُمَرَ حُلَّةً وَكَسَا عَلِيًّا حُلَّةً وَكَسَا أُسَامَةَ حُلَّةً فَأَتَاهُ فَقَالَ يَا رَسُولَ اللَّهِ قُلْتَ فِيهَا مَا قُلْتَ ثُمَّ بَعَثْتَ إِلَىَّ ‏.‏ فَقَالَ ‏(‏ بِعْهَا وَاقْضِ بِهَا حَاجَتَكَ أَوْ شَقِّقْهَا خُمُرًا بَيْنَ نِسَائِكَ ‏)‏ ‏.‏


SELMAN SEVEN

{facebook#https://facebook.com/} {twitter#https://twitter.com/}

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Blogger tarafından desteklenmektedir.
Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget