Resulullah'ın hadislerini mi arıyorsunuz ?
Türkiye'nin En Geniş Kapsamlı Hadis Sitesi
HZ.MUHAMMED (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)
"أَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ وَعَلٰى اٰلِ مُحَمَّدٍ"

Latest Post

بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla

 121- Kılıcın Kabzası Süslenebilir Mi?

5390- Ebu Umâme b. Sehl (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in kılıcının kabzası gümüşle süslenmişti. (Sadece Nesâi rivâyet etmiştir.)

5391- Enes (radıyallahü anh)’ten rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in kılıcının kınının ucu ile kabzasının ucu gümüştendi, kınının üzerinde de gümüş halkalar vardı. (Tirmizî, Cihad: 16; Ebû Dâvûd, Cihad: 71)

5392- Said b. Ebul Hasen (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in kılıcının kabzasının ucu gümüştendi. (Tirmizî, Cihad: 16; Ebû Dâvûd, Cihad: 71)

١٢١ - باب حِلْيَةِ السَّيْفِ

٥٣٩٠ - أَخْبَرَنَا عِمْرَانُ بْنُ يَزِيدَ، قَالَ حَدَّثَنَا عِيسَى بْنُ يُونُسَ، قَالَ حَدَّثَنَا عُثْمَانُ بْنُ حَكِيمٍ، عَنْ أَبِي أُمَامَةَ بْنِ سَهْلٍ، قَالَ كَانَتْ قَبِيعَةُ سَيْفِ رَسُولِ اللَّهِ صلّى اللّه عليه وسلّم مِنْ فِضَّةٍ ‏.‏

٥٣٩١ - أَخْبَرَنَا أَبُو دَاوُدَ، قَالَ حَدَّثَنَا عَمْرُو بْنُ عَاصِمٍ، قَالَ حَدَّثَنَا هَمَّامٌ، وَجَرِيرٌ، قَالاَ حَدَّثَنَا قَتَادَةُ، عَنْ أَنَسٍ، قَالَ كَانَ نَعْلُ سَيْفِ رَسُولِ اللَّهِ صلّى اللّه عليه وسلّم مِنْ فِضَّةٍ وَقَبِيعَةُ سَيْفِهِ فِضَّةٌ وَمَا بَيْنَ ذَلِكَ حِلَقُ فِضَّةٍ ‏.‏

٥٣٩٢ - أَخْبَرَنَا قُتَيْبَةُ، قَالَ حَدَّثَنَا يَزِيدُ، - وَهُوَ ابْنُ زُرَيْعٍ - عَنْ هِشَامٍ، عَنْ قَتَادَةَ، عَنْ سَعِيدِ بْنِ أَبِي الْحَسَنِ، قَالَ كَانَتْ قَبِيعَةُ سَيْفِ رَسُولِ اللَّهِ صلّى اللّه عليه وسلّم مِنْ فِضَّةٍ ‏.‏


بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla

 120- Bir Hizmetçi ve Bir Binek Yeterli Midir?

5389- Semure b. Sehm (radıyallahü anh) kendi kavminden Ebu Hâşim b. Utbe’nin evinde Misafir olmuştu, o da hayli ihtiyarlamıştı. O sırada Muaviye onu ziyarete gelince Ebu Hâşim ağladı. Muaviye dedi ki:

(Niçin ağlıyorsun, ağrıyan bir yerin mi var yoksa dünyaya mı üzülüyorsun? Dünyanın sefası gitti.) Ebu Hâşim:

(Hiçbiri değil fakat Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) bana bir tavsiyede bulunmuştu keşke onu yapsaydım. Bana demişti ki:

(Belki sen insanlar arasında bölüşülen bir servete sahip olacaksın. O servetten sana sadece bir binit ve bir hizmetçi yeterli olacaktır. Ben o günlere ulaştım ve servet topladım dedi. (Tirmizî, Zühd: 19; İbn Mâce, Zühd: 1)

١٢٠ - باب اتِّخَاذِ الْخَادِمِ وَالْمَرْكَبِ

٥٣٨٩ - أَخْبَرَنَا مُحَمَّدُ بْنُ قُدَامَةَ، عَنْ جَرِيرٍ، عَنْ مَنْصُورٍ، عَنْ أَبِي وَائِلٍ، عَنْ سَمُرَةَ بْنِ سَهْمٍ، - رَجُلٌ مِنْ قَوْمِهِ - قَالَ نَزَلْتُ عَلَى أَبِي هَاشِمِ بْنِ عُتْبَةَ وَهُوَ طَعِينٌ فَأَتَاهُ مُعَاوِيَةُ يَعُودُهُ فَبَكَى أَبُو هَاشِمٍ فَقَالَ مُعَاوِيَةُ مَا يُبْكِيكَ أَوَجَعٌ يُشْئِزُكَ أَمْ عَلَى الدُّنْيَا فَقَدْ ذَهَبَ صَفْوُهَا قَالَ كُلٌّ لاَ وَلَكِنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلّى اللّه عليه وسلّم عَهِدَ إِلَىَّ عَهْدًا وَدِدْتُ أَنِّي كُنْتُ تَبِعْتُهُ قَالَ ‏(‏ إِنَّهُ لَعَلَّكَ تُدْرِكُ أَمْوَالاً تُقْسَمُ بَيْنَ أَقْوَامٍ وَإِنَّمَا يَكْفِيكَ مِنْ ذَلِكَ خَادِمٌ وَمَرْكَبٌ فِي سَبِيلِ اللَّهِ ‏)‏ ‏.‏ فَأَدْرَكْتُ فَجَمَعْتُ ‏.‏


بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla

 119- Meşin (Deri) Yatak Üzerinde Yatmak

5388- Enes b. Mâlik (radıyallahü anh)’ten rivâyete göre, Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) deri bir minder üzerine yatmıştı ve terlemişti. Ümmü Süleym kalktı ve Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in terini silip bir şişeye doldurmaya başladı. Bunu gören Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) (Ne yapıyorsun? Ey Ümmü Süleym!) dedi. (Terinizi koku şişemin içersine koyuyorum) dedi. Bunun üzerine Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) güldü. (Buhârî, İstizan: 41; Müsned: 11562)

١١٩ - باب مَا جَاءَ فِي الأَنْطَاعِ

٥٣٨٨ - أَخْبَرَنَا مُحَمَّدُ بْنُ مَعْمَرٍ، قَالَ حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ عُمَرَ بْنِ أَبِي الْوَزِيرِ أَبُو مُطَرِّفٍ، قَالَ حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ مُوسَى، عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ أَبِي طَلْحَةَ، عَنْ أَنَسِ بْنِ مَالِكٍ، أَنَّ النَّبِيَّ صلّى اللّه عليه وسلّم اضْطَجَعَ عَلَى نِطْعٍ فَعَرِقَ فَقَامَتْ أُمُّ سُلَيْمٍ إِلَى عَرَقِهِ فَنَشَّفَتْهُ فَجَعَلَتْهُ فِي قَارُورَةٍ فَرَآهَا النَّبِيُّ صلّى اللّه عليه وسلّم قَالَ ‏(‏ مَا هَذَا الَّذِي تَصْنَعِينَ يَا أُمَّ سُلَيْمٍ ‏)‏ ‏.‏ قَالَتْ أَجْعَلُ عَرَقَكَ فِي طِيبِي فَضَحِكَ النَّبِيُّ صلّى اللّه عليه وسلّم ‏.‏


SELMAN SEVEN

{facebook#https://facebook.com/} {twitter#https://twitter.com/}

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Blogger tarafından desteklenmektedir.
Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget