Resulullah'ın hadislerini mi arıyorsunuz ?
Türkiye'nin En Geniş Kapsamlı Hadis Sitesi
HZ.MUHAMMED (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)
"أَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ وَعَلٰى اٰلِ مُحَمَّدٍ"

Latest Post

بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla

 51- İçki Satana Üzüm Satılmaz

5730- İbn Tavus (radıyallahü anh) babasından rivâyete göre, şarap yapan kimseye üzüm satmayı hoş görmezdi. (Sadece Nesâi rivâyet etmiştir.)

٥١ - باب الْكَرَاهِيَةِ فِي بَيْعِ الزَّبِيبِ لِمَنْ يَتَّخِذُهُ نَبِيذًا

٥٧٣٠ - أَخْبَرَنَا الْجَارُودُ بْنُ مُعَاذٍ، - هُوَ بَاوَرْدِيٌّ - قَالَ حَدَّثَنَا أَبُو سُفْيَانَ، مُحَمَّدُ بْنُ حُمَيْدٍ عَنْ مَعْمَرٍ، عَنِ ابْنِ طَاوُسٍ، عَنْ أَبِيهِ، أَنَّهُ كَانَ يَكْرَهُ أَنْ يَبِيعَ الزَّبِيبَ، لِمَنْ يَتَّخِذُهُ نَبِيذًا ‏.‏


بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla

 50- Şüpheli Şeyleri Terk Etmek Gerekir

5728- Numan b. Beşir (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu:

(Helal olan şeyler bellidir haram olan şeyler de bellidir. İkisi arasında şüpheli olan şeyler vardır -Bazı rivâyetlerde ikisi arasında birbirine benzeyen şeyler vardır şeklindedir- bu konuda size bir örnek vereceğim Allah’ın da koruma altına aldığı bir koruluğu vardır. Allah’ın koruluğu haram kıldığı şeylerdir. Kim koruluğun çevresinde hayvanlarını otlatırsa koruluğa karışması mümkündür -Bazı rivâyetlerde korulukta otlatmasından korkulur şeklindedir- Kim şüpheli şeylere karışırsa haramı işlemeye kendisinde cesaret bulur. (Ebû Dâvûd, Büyü’: 3; Dârimi, Büyü’: 1)

5729- Ebu’l Havra es Sa’dî (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Hasan b. Ali’ye:

(Rasûlüllah sallallahü aleyhi ve sellem)’den ne ezberledin?) diye sordum. Hasan da şöyle dedi: Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’den şunu ezberledim:

(Şüpheli olanı bırak şüphesiz olana bak) (Dârimi, Büyü’: 1; Tirmizî, Sıfati’l Kıyame: 60)

٥٠ - باب الْحَثِّ عَلَى تَرْكِ الشُّبُهَاتِ

٥٧٢٨ - أَخْبَرَنَا حُمَيْدُ بْنُ مَسْعَدَةَ، عَنْ يَزِيدَ، - وَهُوَ ابْنُ زُرَيْعٍ - عَنِ ابْنِ عَوْنٍ، عَنِ الشَّعْبِيِّ، عَنِ النُّعْمَانِ بْنِ بَشِيرٍ، قَالَ سَمِعْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلّى اللّه عليه وسلّم يَقُولُ ‏(‏ إِنَّ الْحَلاَلَ بَيِّنٌ وَإِنَّ الْحَرَامَ بَيِّنٌ وَإِنَّ بَيْنَ ذَلِكَ أُمُورًا مُشْتَبِهَاتٍ ‏)‏ ‏.‏ وَرُبَّمَا قَالَ ‏(‏ وَإِنَّ بَيْنَ ذَلِكَ أُمُورًا مُشْتَبِهَةً وَسَأَضْرِبُ فِي ذَلِكَ مَثَلاً إِنَّ اللَّهَ عَزَّ وَجَلَّ حَمَى حِمًى وَإِنَّ حِمَى اللَّهِ مَا حَرَّمَ وَإِنَّهُ مَنْ يَرْعَ حَوْلَ الْحِمَى يُوشِكُ أَنْ يُخَالِطَ الْحِمَى ‏)‏ ‏.‏ وَرُبَّمَا قَالَ ‏(‏ يُوشِكُ أَنْ يَرْتَعَ وَإِنَّ مَنْ خَالَطَ الرِّيبَةَ يُوشِكُ أَنْ يَجْسُرَ ‏)‏ ‏.‏

٥٧٢٩ - أَخْبَرَنَا مُحَمَّدُ بْنُ أَبَانَ، قَالَ حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ إِدْرِيسَ، قَالَ أَنْبَأَنَا شُعْبَةُ، عَنْ بُرَيْدِ بْنِ أَبِي مَرْيَمَ، عَنْ أَبِي الْحَوْرَاءِ السَّعْدِيِّ، قَالَ قُلْتُ لِلْحَسَنِ بْنِ عَلِيٍّ رضى اللّه عنهما مَا حَفِظْتَ مِنْ رَسُولِ اللَّهِ صلّى اللّه عليه وسلّم قَالَ حَفِظْتُ مِنْهُ ‏(‏ دَعْ مَا يَرِيبُكَ إِلَى مَا لاَ يَرِيبُكَ ‏)‏ ‏.‏


بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla

 49- İçki İçenlere Allah’ın Azabı

5727- Câbir (radıyallahü anh)’den rivâyete göre, Yemenden ceyşan ve ceysan kabilesinden bir adam gelerek Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’e kendi memleketlerinde Mısır’dan yapılan ve mizr adını verdikleri içkiden sordu. Bunun üzerine Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem):

(O dediğiniz içki sarhoşluk verir mi?) buyurdu. O da:

(Evet) deyince, Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem):

(Her sarhoşluk veren haramdır. Allah sarhoşluk veren şeyleri içenlere kıyamette (Tıynet-i habal) içireceğini bildirmiştir) buyurdu. Oradakilerden (Tıynet-i habal) nedir diye sorduklarında şöyle buyurdu:

(Cehennemliklerin teridir veya onlardan akan şeylerdir.) (Ebû Dâvûd, Eşribe: 5; Müsned: 14351)

٤٩ - باب ذِكْرِ مَا أَعَدَّ اللَّهُ عَزَّ وَجَلَّ لِشَارِبِ الْمُسْكِرِ مِنَ الذُّلِّ وَالْهَوَانِ وَأَلِيمِ الْعَذَابِ

٥٧٢٧ - أَخْبَرَنَا قُتَيْبَةُ، قَالَ حَدَّثَنَا عَبْدُ الْعَزِيزِ، عَنْ عُمَارَةَ بْنِ غَزِيَّةَ، عَنْ أَبِي الزُّبَيْرِ، عَنْ جَابِرٍ، أَنَّ رَجُلاً، مِنْ جَيْشَانَ - وَجَيْشَانُ مِنَ الْيَمَنِ - قَدِمَ فَسَأَلَ رَسُولَ اللَّهِ صلّى اللّه عليه وسلّم عَنْ شَرَابٍ يَشْرَبُونَهُ بِأَرْضِهِمْ مِنَ الذُّرَةِ يُقَالُ لَهُ الْمِزْرُ فَقَالَ النَّبِيُّ صلّى اللّه عليه وسلّم ‏(‏ أَمُسْكِرٌ هُوَ ‏)‏ ‏.‏ قَالَ نَعَمْ ‏.‏ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلّى اللّه عليه وسلّم ‏(‏ كُلُّ مُسْكِرٍ حَرَامٌ إِنَّ اللَّهَ عَزَّ وَجَلَّ عَهِدَ لِمَنْ شَرِبَ الْمُسْكِرَ أَنْ يَسْقِيَهُ مِنْ طِينَةِ الْخَبَالِ ‏)‏ ‏.‏ قَالُوا يَا رَسُولَ اللَّهِ وَمَا طِينَةُ الْخَبَالِ قَالَ ‏(‏ عَرَقُ أَهْلِ النَّارِ أَوْ قَالَ عُصَارَةُ أَهْلِ النَّارِ ‏)‏ ‏.‏


SELMAN SEVEN

{facebook#https://facebook.com/} {twitter#https://twitter.com/}

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Blogger tarafından desteklenmektedir.
Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget