Resulullah'ın hadislerini mi arıyorsunuz ?
Türkiye'nin En Geniş Kapsamlı Hadis Sitesi
HZ.MUHAMMED (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)
"أَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ وَعَلٰى اٰلِ مُحَمَّدٍ"

Latest Post

بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla

 1. Ramazanda Teravih Namazına Teşvik

301. Hazret-i Aişe (radıyallahü anh) anlattı: Bir gece Resûlüllah teravih namazını kıldı. Cemaat de beraberinde kıldı, ikinci gece yine kıldı, o gece cemaat çoğaldı. Daha sonra üçüncü «veya dördüncü» gece cemaat toplandı, fakat Resûlüllah (teravihi kıldırmak için) gitmedi. Sabah olunca; «Gece toplanıldığını gördüm, ama teravih namazının size farz kılınmasından korktuğum için, çıkıp size teravih kıldırmadım.» buyurdu. Bu hadise Ramazanda olmuştu. Müslim, Salâtu'l-Musafirin, 6/178. Ayrıca bkz. Şeybani, 238.

302. Ebû Hüreyre (radıyallahü anh)'den: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) kesin emir vermeksizin Ramazanda teravih namazına teşvik ederek: «Kim inanarak ve Allah'ın rızasını düşünerek Ramazanı ihya ederse geçmiş günahları affolunur,» Ramazan'in ihyası; teravih namazını kılmak, Kur'an okumak, fakirleri gözetmek... gibi ibadet ve güzel işler yaparak olur. buyurdu.

İbn Şihab der ki: Resûlüllah’ın vefatına kadar teravih namazı cemaatle kılınmadı. (Herkes kendi kendine kılardı.) Hazret-i Ebû Bekir'in hilafetinde ve Hazret-i Ömer'in hilafetinin ilk zamanlarında da böyle devam etti. Buhârî, Salâtu't-Teravih, 31/1; Müslim, Salâtu'l-Musafirîn, 6/174.

١ - باب التَّرْغِيبِ فِي الصَّلاَةِ فِي رَمَضَانَ

٣٠١ - حَدَّثَنِي يَحْيَى، عَنْ مَالِكٍ، عَنِ ابْنِ شِهَابٍ، عَنْ عُرْوَةَ بْنِ الزُّبَيْرِ، عَنْ عَائِشَةَ زَوْجِ النَّبِيِّ صَلَى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَم : أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صَلَى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَم صَلَّى فِي الْمَسْجِدِ ذَاتَ لَيْلَةٍ، فَصَلَّى بِصَلاَتِهِ نَاسٌ، ثُمَّ صَلَّى اللَّيْلَةَ الْقَابِلَةَ، فَكَثُرَ النَّاسُ، ثُمَّ اجْتَمَعُوا مِنَ اللَّيْلَةِ الثَّالِثَةِ أَوِ الرَّابِعَةِ، فَلَمْ يَخْرُجْ إِلَيْهِمْ رَسُولُ اللَّهِ صَلَى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَم، فَلَمَّا أَصْبَحَ قَالَ : ( قَدْ رَأَيْتُ الَّذِي صَنَعْتُمْ وَلَمْ يَمْنَعْنِي مِنَ الْخُرُوجِ إِلَيْكُمْ، إِلاَّ إنِّي خَشِيتُ أَنْ تُفْرَضَ عَلَيْكُمْ ). وَذَلِكَ فِي رَمَضَانَ(١٨٥).

٣٠٢ - وَحَدَّثَنِي عَنْ مَالِكٍ، عَنِ ابْنِ شِهَابٍ، عَنْ أبِي سَلَمَةَ بْنِ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ عَوْفٍ، عَنْ أبِي هُرَيْرَةَ : أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صَلَى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَم كَانَ يُرَغِّبُ فِي قِيَامِ رَمَضَانَ، مِنْ غَيْرِ أَنْ يَأْمُرَ بِعَزِيمَةٍ، فَيَقُولُ : ( مَنْ قَامَ رَمَضَانَ إِيمَاناً وَاحْتِسَاباً، غُفِرَ لَهُ مَا تَقَدَّمَ مِنْ ذَنْبِهِ ).

قَالَ ابْنُ شِهَابٍ : فَتُوفِّي رَسُولُ اللَّهِ صَلَى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَم وَالأَمْرُ عَلَى ذَلِكَ، ثُمَّ كَانَ الأَمْرُ عَلَى ذَلِكَ فِي خِلاَفَةِ أبِي بَكْرٍ، وَصَدْراً مِنْ خِلاَفَةِ عُمَرَ بْنِ الْخَطَّابِ(١٨٦).


بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla

 9. Cuma Namazında Kıraat Ve Özürsüz Cuma Namazını Terketmek

298. Utbe b. Mes'ud'un torunu Ubeydullah'tan , Dahhak b. Kays, Numan b. Beşir'e (radıyallahü anh)Resûlüllah'ın Cuma günü Cuma Sûresini bitirdikten sonra hangi sûreyi okuduğunu sordu. O da:

« Hel etâke hadisul gaşiyeh» sûresini okurdu, dedi. Müslim, Cum'a, 7/63. Ayrıca bkz. Şeybanî, 226

299. İmâm-ı Mâlik, Safvan b. Süleym'den Rivâyet olunan «Özürsüz ve sebepsiz üç kere Cuma namazını terk eden kimsenin, Allah kalbini mühürler.» Allah kalbini mühürler demek; ondan lütuflarını esirger, kalbine hayır şeyler girmez, kalbi kararır ve katılaşır, demektir. hadisi hakkında: «Resûlüllah'dan mı Rivâyet etti, yoksa kendi görüşü müdür, bilmiyorum» dedi. İbn Abdilber der ki: «Bu hadis, çeşitli yollarla müsneddir; ama en güzeli, Ebu’l-Ca'd ed-Damrî hadisidir.»

Ebu Davud, Salât, 2/203; Tirmizî, Cum'a, 4/7; Nesaî, Cum'a, 14/2; İbn Mace, Ebvâbu İkameti's-Salât, 5/93

300. Cafer b. Muhammed babası Muhamıned'den Rivâyeten der ki: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) Cuma günü iki hutbe okudu ve ikisi arasında oturdu. İbn Abdilber der ki: Muvatta ravileri de bu şekilde mürsel olarak Rivâyet etmiştir.

Buhari (Cum'a, 11/27, 30) İbn Ömer'den mevsul olarak nakleder. Ayrıca bkz. Müslim, Cum'a, 7/33.

٩ - باب الْقِرَاءَةِ فِي صَلاَةِ الْجُمُعَةِ وَالاِحْتِبَاءِ وَمَنْ تَرَكَهَا مِنْ غَيْرِ عُذْرٍ

٢٩٨ - حَدَّثَنِي يَحْيَى، عَنْ مَالِكٍ، عَنْ ضَمْرَةَ بْنِ سَعِيدٍ الْمَازِنِىِّ، عَنْ عُبَيْدِ اللَّهِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ عُتْبَةَ بْنِ مَسْعُودٍ، أَنَّ الضَّحَّاكَ بْنَ قَيْسٍ، سَأَلَ النُّعْمَانَ بْنَ بَشِيرٍ: مَاذَا كَانَ يَقْرَأُ بِهِ رَسُولُ اللَّهِ صَلَى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَم يَوْمَ الْجُمُعَةِ، عَلَى إِثْرِ سُورَةِ الْجُمُعَةِ ؟ قَالَ : كَانَ يَقْرَأُ ( هَلْ أَتَاكَ حَدِيثُ الْغَاشِيَةِ ) (الغاشية : ١)(١٨٢).

٢٩٩ - وَحَدَّثَنِي عَنْ مَالِكٍ، عَنْ صَفْوَانَ بْنِ سُلَيْمٍ - قَالَ مَالِكٌ : لاَ أَدْرِي أَعَنِ النَّبِيِّ صَلَى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَم أَمْ لاَ - أَنَّهُ قَالَ : ( مَنْ تَرَكَ الْجُمُعَةَ ثَلاَثَ مَرَّاتٍ، مِنْ غَيْرِ عُذْرٍ وَلاَ عِلَّةٍ، طَبَعَ اللَّهُ عَلَى قَلْبِهِ )(١٨٣).

٣٠٠ - وَحَدَّثَنِي عَنْ مَالِكٍ، عَنْ جَعْفَرِ بْنِ مُحَمَّدٍ، عَنْ أَبِيهِ : أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صَلَى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَم خَطَبَ خُطْبَتَيْنِ يَوْمَ الْجُمُعَةِ، وَجَلَسَ بَيْنَهُمَا(١٨٤).


بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla

 8. Cuma Günü Temiz Giyinmek, İnsanların Omuzuna Basarak Ön Safa Geçmeye Çalışmamak Ve İmam Hutbe Okurken Ona Doğru Oturmak

294. Mâlik derki; Yahya b. Said'den: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in şu hadisini işittim: «Sizler biri cuma günleri, diğeri de sair günler (iş için) giymek üzere iki elbise edinseniz ne olur?»

295. İmâm-ı Mâlik, Nâfi'den Rivâyeten der ki: Abdullah b. Ömer (radıyallahü anh) ihram elbisesini giymemişse, koku sürünüp tertemiz giyinmeden Cuma namazına gitmezdi. Ebu Davud (Salât, 2/212), Abdullah b. Selâm'dan mevsul olarak Rivâyet etmiştir. Ayrıca bkz. İbn Mace, Ebvabu İkâmeti's-Salât, 5/83; Şeybanî 224.

296. Ebû Hüreyre (radıyallahü anh) der ki: Cuma namazına gecikerek imam hutbeye çıktıktan sonra mescide gidip, insanların omuzlarına basarak ön saflara geçmeye çalışmanızdan, namazı Zahru'l-Harre'de (Medine'nin dışında) kılmanız daha hayırlıdır. Cemaati rahatsız ederek ön saflara doğru ilerlemek doğru değildir. Ayrıca, fomiıio orlran nalanlnr ila Hrı  coflnrrln t-mclıılr KıraVmanfln ı/Pr t ıı ftn alıHır-1 O r.

297. İmâm-ı Mâlik der ki: Bize göre sünnet olan, imam Cuma hutbesini okurken cemaatin imama yönelmesidir.

٨ - باب الْهَيْئَةِ وَتَخَطِّي الرِّقَابِ وَاسْتِقْبَالِ الإِمَامِ يَوْمَ الْجُمُعَةِ

٢٩٤ - حَدَّثَنِي يَحْيَى، عَنْ مَالِكٍ، عَنْ يَحْيَى بْنِ سَعِيدٍ، أَنَّهُ بَلَغَهُ، أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ قَالَ : ( مَا عَلَى أَحَدِكُمْ لَوِ اتَّخَذَ ثَوْبَيْنِ لِجُمُعَتِهِ سِوَى ثَوْبَيْ مَهْنَتِهِ )(١٨٠).

٢٩٥ - وَحَدَّثَنِي عَنْ مَالِكٍ، عَنْ نَافِعٍ : أَنَّ عَبْدَ اللَّهِ بْنَ عُمَرَ كَانَ لاَ يَرُوحُ إِلَى الْجُمُعَةِ إِلاَّ ادَّهَنَ وَتَطَيَّبَ، إِلاَّ أَنْ يَكُونَ حَرَاماً(١٨٠/١).

٢٩٦ - حَدَّثَنِي عَنْ مَالِكٍ، عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ أبِي بَكْرِ بْنِ حَزْمٍ، عَمَّنْ حَدَّثَهُ، عَنْ أبِي هُرَيْرَةَ أَنَّهُ كَانَ يَقُولُ : لأَنْ يُصَلِّيَ أَحَدُكُمْ بِظَهْرِ الْحَرَّةِ، خَيْرٌ لَهُ مِنْ أَنْ يَقْعُدَ حَتَّى إِذَا قَامَ الإِمَامُ يَخْطُبُ، جَاءَ يَتَخَطَّى رِقَابَ النَّاسِ يَوْمَ الْجُمُعَةِ(١٨١).

٢٩٧ - قَالَ مَالِكٌ : السُّنَّةُ عِنْدَنَا أَنْ يَسْتَقْبِلَ النَّاسُ الإِمَامَ يَوْمَ الْجُمُعَةِ إِذَا أَرَادَ أَنْ يَخْطُبَ، مَنْ كَانَ مِنْهُمْ يَلِي الْقِبْلَةَ وَغَيْرَهَا.


SELMAN SEVEN

{facebook#https://facebook.com/} {twitter#https://twitter.com/}

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Blogger tarafından desteklenmektedir.
Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget