Ölenin Velisi Kabul Ettiğinde Kasten Adam Öldürme Diyeti Ve Delinin Cinayeti
3. Ölenin Velisi Kabul Ettiğinde Kasten Adam Öldürme Diyeti Ve Delinin Cinayeti
2484. İbn Şihab şöyle diyor: Kasden adam öldürme diyetinde ölenin velisi razı olursa, iki yaşına girmiş yirmibeş dişi deve, üç yaşına girmiş yirmibeş dişi deve, dört yaşma girmiş yirmibeş dişi ve beş yaşma girmiş yirmibeş dişi deve verilir. İmâm-ı Mâlik'e göre diyet:
a) Hataen adam öldürme diyeti,
b) Maktulün velileri kabul ederlerse kasden öldürme diyeti,
c) Kasde benzeyen öldürme diyeti diye üçe ayrılır. Hanefiler'e göre, Öldürme, beş kısma ayrılır:
a) Kasden öldürme,
b) Kasde benzeyen öldürme,
c) Hata yolu ile öldürme,
d) Hata yerine geçen öldürme,
e) Sebep olup öldürme
Kasden adam öldürmede diyet gerekmez, kısas gerekir. Şayet maktulün velileri, katilin hayatını mal karşılığı anlaşarak bağışlarlarsa, anlaşılan bu mal ne ise o verilir. Bunu katilin kendi malından gecikmesiz olarak vermesi gerekir. Kasde benzeyen öldürmede, kısas gerekmeyip ağır diyet cezası gerekir. Ağır diyet develerden, şöyle olur: Yukarıdaki metinde İbn Şihab’ın da belirttiği gibi iki, üç, dört ve beş yaşlarına girmiş yirmibeşer dişi deve olmak üzere, toplam yüz deve verilir. Bunun dışındaki öldürme nevilerinde hafif diyet gerekir. Hafif diyet deveden verilirse şöyle olur: iki, üç dört ve beş yaşına girmiş yirmişer adet dişi deve ile yirmi adet iki yaşma basmış erkek devedir.
2485. Yahya b. Said'den: Mervan b. Hakem, Muaviye b. Ebi Süfyan'a, Kendisine bir adam öldürmüş deli birinin getirildiğini yazdı, Muaviye de ona: «Onu hapset, kısas cezası vererek öldürme. Çünkü deliye kısas gerekmez» diye cevap yazdı.
2486. İmâm-ı Mâlik der ki: Büyük biri ile küçük çocuk birleşerek kasden bir adamı öldürseler büyük adam ölüme mahkûm edilir. Çocuğa ise diyetin yarısı kadar ceza verilir.
2487. Hür kimse ile köle beraberce bir köleyi öldürseler, köleye ölüm, hür kişiye de kölenin kıymetinin yarısı kadar bir meblağ ceza olarak verilir. Hanefi mezhebine göre, köleyi öldüren hür kimse kısasen öldürülür.
٣ - باب مَا جَاءَ فِي دِيَةِ الْعَمْدِ إِذَا قُبِلَتْ وَجِنَايَةِ الْمُجْنُونِ
٢٤٨٤ - حَدَّثَنِي يَحْيَى، عَنْ مَالِكٍ : أَنَّ ابْنَ شِهَابٍ كَانَ يَقُولُ فِي دِيَةِ الْعَمْدِ إِذَا قُبِلَتْ خَمْسٌ وَعِشْرُونَ بِنْتَ مَخَاضٍ، وَخَمْسٌ وَعِشْرُونَ بِنْتَ لَبُونٍ، وَخَمْسٌ وَعِشْرُونَ حِقَّةً، وَخَمْسُ وَعِشْرُونَ جَذَعَةً(٣٦٢).
٢٤٨٥ - وَحَدَّثَنِي عَنْ مَالِكٍ، عَنْ يَحْيَى بْنِ سَعِيدٍ : أَنَّ مَرْوَانَ بْنَ الْحَكَمِ كَتَبَ إِلَى مُعَاوِيَةَ بْنِ أبِي سُفْيَانَ، أَنَّهُ أُتِيَ بِمَجْنُونٍ قَتَلَ رَجُلاً. فَكَتَبَ إِلَيْهِ مُعَاوِيَةُ أَنِ اعْقِلْهُ وَلاَ تُقِدْ مِنْهُ، فَإِنَّهُ لَيْسَ عَلَى مَجْنُونٍ قَوَدٌ(٣٦٣).
٢٤٨٦ - قَالَ مَالِكٌ فِي الْكَبِيرِ وَالصَّغِيرِ إِذَا قَتَلاَ رَجُلاً جَمِيعاً عَمْداً : أَنَّ عَلَى الْكَبِيرِ أَنْ يُقْتَلَ، وَعَلَى الصَّغِيرِ نِصْفُ الدِّيَةِ.
٢٤٨٧ - قَالَ مَالِكٌ : وَكَذَلِكَ الْحُرُّ وَالْعَبْدُ يَقْتُلاَنِ الْعَبْدَ، فَيُقْتَلُ الْعَبْدُ وَيَكُونُ عَلَى الْحُرِّ نِصْفُ قِيمَتِهِ.