Erkeğin Elbisesini Uzatıp Sarkıtması
5. Erkeğin Elbisesini Uzatıp Sarkıtması
2676. Abdullah b. Ömer (radıyallahü anh)'dan; Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem): «Kibirlenerek elbisesini yerde sürükleyen kimseye Allahü Teâlâ kıyamet gününde bakmaz (acıyıp bağışlamaz)» buyurdu.
2677. Ebû Hüreyre'den: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem):
«Allahü Teâlâ kıyamet gününde eteklerini büyüklenerek yerde sürükleyen kimseye (rahmet gözüyle) bakmaz.» buyurdu. Buhârî, Libas, 77/5.
2678. Abdullah b. Ömer (radıyallahü anh)'dan: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem):
«Allahü Teâlâ kıyamet gününde büyüklük taslayarak eteğini yerde sürükleyen kimseye (rahmet gözüyle) bakmaz.)» buyurdu. Buhârî, Libas, 77/1; Müslim, Libas, 37/9, no:42.
2679. Alâ, babası Abdurrahman'dan şunları Rivâyet etti: Ebû Said el-Hudri'ye etekleri ne kadar uzatmalı diye sorduğumda:
« Sana bildiğim doğru cevabı vereceğim. Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem):'ı şöyle derken işittim: «Mü'min erkeğin etekleri bacaklarının yarısına kadar inmelidir. Topuklarına kadar uzanınca da ona günah yoktur. Topuklardan aşağıda olan şey cehennemdedir. Allahü Teâlâ kıyamet gününde eteğini büyüklük taslayarak yerde sürükleyen kimseye (rahmet gözüyle) bakmaz.» buyurdu. Ebu Davud, Libas, 31/27; Müslim, Libas, 32/7.
Dinimize göre erkeklerin eteklerinin veya pantolonlarının yere kadar uzatılması mekruhtur. Hele bu hal kibrinden dolayı ise haramdır. Zira eteklerin fazla uzaması hem israf, hem temizliğe aykırı ve hem de normal harekete mani olur.
٥ - باب مَا جَاءَ فِي إِسْبَالِ الرَّجُلِ ثَوْبَهُ
٢٦٧٦ - وَحَدَّثَنِي عَنْ مَالِكٍ، عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ دِينَارٍ، عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ عُمَرَ, أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلّى اللّه عليه وسلّم قَالَ : ( الَّذِي يَجُرُّ ثَوْبَهُ خُيَلاَءَ، لاَ يَنْظُرُ اللَّهُ إِلَيْهِ يَوْمَ الْقِيَامَةِ )(٤٨١).
٢٦٧٧ - وَحَدَّثَنِي عَنْ مَالِكٍ، عَنْ أبِي الزِّنَادِ، عَنِ الأَعْرَجِ، عَنْ أبِي هُرَيْرَةَ، أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلّى اللّه عليه وسلّم قَالَ : ( لاَ يَنْظُرُ اللَّهُ تَبَارَكَ وَتَعَالَى يَوْمَ الْقِيَامَةِ إِلَى مَنْ يَجُرُّ إِزَارَهُ بَطَراً )(٤٨٢).
٢٦٧٨ - وَحَدَّثَنِي عَنْ مَالِكٍ، عَنْ نَافِعٍ، وَعَبْدِ اللَّهِ بْنِ دِينَارٍ، وَزَيْدِ بْنِ أَسْلَمَ، كُلُّهُمْ يُخْبِرُهُ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ عُمَرَ، أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلّى اللّه عليه وسلّم قَالَ : ( لاَ يَنْظُرُ اللَّهُ يَوْمَ الْقِيَامَةِ إِلَى مَنْ يَجُرُّ ثَوْبَهُ خُيَلاَءَ )(٤٨٣).
٢٦٧٩ - وَحَدَّثَنِي عَنْ مَالِكٍ، عَنِ الْعَلاَءِ بْنِ عَبْدِ الرَّحْمَنِ، عَنْ أَبِيهِ أَنَّهُ قَالَ: سَأَلْتُ أَبَا سَعِيدٍ الْخُدْرِيَّ عَنِ الإِزَارِ ؟ فَقَالَ : أَنَا أُخْبِرُكَ بِعِلْمٍ، سَمِعْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلّى اللّه عليه وسلّم يَقُولُ : ( إِزْرَةُ الْمُسْلِمِ إِلَى أَنْصَافِ سَاقَيْهِ، لاَ جُنَاحَ عَلَيْهِ فِيمَا بَيْنَهُ وَبَيْنَ الْكَعْبَيْنِ، مَا أَسْفَلَ مِنْ ذَلِكَ فَفِي النَّارِ، مَا أَسْفَلَ مِنْ ذَلِكَ فَفِي النَّارِ، لاَ يَنْظُرُ اللَّهُ يَوْمَ الْقِيَامَةِ إِلَى مَنْ جَرَّ إِزَارَهُ بَطَراً )(٤٨٤).