YOL ÜSTÜNDE KAZÂ-İ HACET ETMEKTEN NEHİY BÂBI
21- YOL ÜSTÜNDE KAZÂ-İ HACET ETMEKTEN NEHİY BÂBI
352) ... Ebû Saidi Himyeri (radıyallahü anh)’den rivâyet edildiğine göre şöyle söylemiştir:
Muaz bin Cebel (radıyallahü anh), Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in Ashâbının işitmediği hadisleri rivâyet ederdi ve sahabilerin işitmiş oldukları hadislerden söz etmezdi. Onun rivâyet ettiği hadisler bir ara Abdullah bin Amr (bin el-As) (radıyallahü anh)’ya ulaştı. Bunun üzerine Abdullah bin Amr:
( Vallahi, Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’den bu hadisleri ben (şahsen) işitmedim. Kazai hacet hususunda Muaz sizi güçlüğe ve zahmete sokmak üzeredir. ) dedi. Bu söz, Muaz’a ulaştı. Daha sonra Muaz O’na rastladı ve:
( Ey Abdullah bin Amr! Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’den yalan hadis bile bile rivâyet etmek münafıklıktır, (münafıkların şanıdır. ) Vebali de uydurana aittir. Şüphesiz ben Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’den şöyle buyurduğunu işittim ) dedi:
( Lanete sebep olan (şu) üç şeyden sakınınız: Su mecralarında, gölgelikte ve yol üstünde abdest bozmak. )
353) ... Cabir bin Abdillah (radıyallahü anh)’den rivâyet edildiğine göre Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur:
( Sabaha karşı dinlenmek ve uyumak için caddeler üstünde konaklamaktan, bu yerler üstünde namaz kılmaktan sakının. Çünkü buralar (geceleyin) yılanların ve yırtıcı hayvanların barınağıdır. Bu yollar üstünde abdest bozmaktan da sakının. Çünkü buralarda abdest bozmak lanet etmeye sebep olan şeylerdir. )
354) ... Salim (radıyallahü anh)’den rivâyet edildiğine göre babası şöyle söylemiştir:
Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) yol üzerinde namaz kılmayı, küçük veya büyük abdest bozmayı yasakladı.
٢١ - باب النَّهْىِ عَنِ الْخَلاَءِ عَلَى قَارِعَةِ الطَّرِيقِ
٣٥٢ - حَدَّثَنَا حَرْمَلَةُ بْنُ يَحْيَى، حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ وَهْبٍ، أَخْبَرَنِي نَافِعُ بْنُ يَزِيدَ، عَنْ حَيْوَةَ بْنِ شُرَيْحٍ، أَنَّ أَبَا سَعِيدٍ الْحِمْيَرِيَّ، حَدَّثَهُ قَالَ كَانَ مُعَاذُ بْنُ جَبَلٍ يَتَحَدَّثُ بِمَا لَمْ يَسْمَعْ أَصْحَابُ رَسُولِ اللَّهِ ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ وَيَسْكُتُ عَمَّا سَمِعُوا فَبَلَغَ عَبْدَ اللَّهِ بْنَ عَمْرٍو مَا يَتَحَدَّثُ بِهِ فَقَالَ وَاللَّهِ مَا سَمِعْتُ رَسُولَ اللَّهِ ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ يَقُولُ هَذَا وَأَوْشَكَ مُعَاذٌ أَنْ يَفْتِنَكُمْ فِي الْخَلاَءِ . فَبَلَغَ ذَلِكَ مُعَاذًا فَلَقِيَهُ فَقَالَ مُعَاذٌ يَا عَبْدَ اللَّهِ بْنَ عَمْرٍو إِنَّ التَّكْذِيبَ بِحَدِيثٍ عَنْ رَسُولِ اللَّهِ ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ نِفَاقٌ وَإِنَّمَا إِثْمُهُ عَلَى مَنْ قَالَهُ لَقَدْ سَمِعْتُ رَسُولَ اللَّهِ ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ يَقُولُ ( اتَّقُوا الْمَلاَعِنَ الثَّلاَثَ الْبَرَازَ فِي الْمَوَارِدِ وَالظِّلِّ وَقَارِعَةِ الطَّرِيقِ ).
٣٥٣ - حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ يَحْيَى، حَدَّثَنَا عَمْرُو بْنُ أَبِي سَلَمَةَ، عَنْ زُهَيْرٍ، قَالَ قَالَ سَالِمٌ سَمِعْتُ الْحَسَنَ، يَقُولُ حَدَّثَنَا جَابِرُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ، قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ ( إِيَّاكُمْ وَالتَّعْرِيسَ عَلَى جَوَادِّ الطَّرِيقِ وَالصَّلاَةَ عَلَيْهَا فَإِنَّهَا مَأْوَى الْحَيَّاتِ وَالسِّبَاعِ وَقَضَاءَ الْحَاجَةِ عَلَيْهَا فَإِنَّهَا مِنَ الْمَلاَعِنِ ).
٣٥٤ - حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ يَحْيَى، حَدَّثَنَا عَمْرُو بْنُ خَالِدٍ، حَدَّثَنَا ابْنُ لَهِيعَةَ، عَنْ قُرَّةَ، عَنِ ابْنِ شِهَابٍ، عَنْ سَالِمٍ، عَنْ أَبِيهِ، أَنَّ النَّبِيَّ ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ نَهَى أَنْ يُصَلَّى عَلَى قَارِعَةِ الطَّرِيقِ أَوْ يُضْرَبَ الْخَلاَءُ عَلَيْهَا أَوْ يُبَالَ فِيهَا .