Resulullah'ın hadislerini mi arıyorsunuz ?
Türkiye'nin En Geniş Kapsamlı Hadis Sitesi
HZ.MUHAMMED (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)
"أَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ وَعَلٰى اٰلِ مُحَمَّدٍ"

Latest Post

بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla

 10- YASAK OLAN MÜZÂRAA BÂBI

2553 - “... Râfi bin Hadîc (radıyallahü anh)'den rivâyet edildiğine göre amcası Zuheyr (radıyallahü anh) :

Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) bize kolay olan bir işten bizi menetti, dedi. (Râfi demiştir ki) Ben de :

Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'in söylediği şey muhakkak bir gerçektir, dedim. Bunun üzerine (amcam) Zuheyr dedi ki: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) (bize) :

(Tarlalarınızı ne yapıyorsunuz?) diye sordu. Biz : Arazimizi (mahsûlünün) üçte birisi, dörtte birisi ve buğdaydan, arpadan vesk (denilen ölçek) ler karşılığında kiraya veriyoruz, dedik. Bunun üzerine Resûl-i Ekrem (sallallahü aleyhi ve sellem) :

(Öyle yapmayınız. Bunları ya kendiniz ekiniz veya (başkasına ücretsiz verip) ektiriniz), buyurdu. "

2554 - “... Râfi bin Hadîc'in yeğeni Üseyd bin Zuhayr (radıyallahü anh)’den; Şöyle demiştir:

Birimizin arazisi ihtiyacından fazla olunca onu mahsûlünün üçte bir, dörtte bir ve yarısı karşılığı (kiraya) verir ve su arklarının kenarlarında yetişen mahsûlden üç hisse, kusara (kapçıklar) ve tarlanın sulak kısmının mahsûlünü (n kendisine verilmesini) şart ederdi. Geçim o zaman zor idi. Ziraatçı kimse de arazide demirle ve Allah'ın dilediği tarım âletleri ile çalışmak suretiyle ondan yararlanabilirdi. (Bir gün) Râfi bin Hadic yanımıza gelerek : Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) size yararlı olan bir işten şüphesiz nehiy etti. Allah'a itâat ve Onun Resulüne itâat sizin için daha yararlıdır. Şüphesiz, Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) sizi Haki muamelesinden menetti ve buyuruyor ki .

(Kim ki arazisi ihtiyacından fazla ise bunu (zirâat için etin) kardeşine (karşılıksız) versin. (Yani kardeşi geçici olarak onu ekip yararlansın) ya da (tarlasını ekinsiz) bıraksın) dedi. "

2555 - “... Urve bin Zübeyr (radıyallahü anhümâ)’dan; Şöyle demiştir:

Zeyd bin Sabit (radıyallahü anh) dedi ki: Allah Râfi bin Hadic'i mağfiret eylesin. Vallahi ben (Müzâraa'ya ait) hadîsi ondan daha iyi bilirim. (Müzâraa'dan dolayı) döğüşmüş olan iki adam Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'e geldiler. Peygamber de: (Hâliniz böyle olursa tarlaları kiraya vermeyiniz, ) buyurdu. Râfi de Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'in (yalnız) : (Tarlaları kiraya vermeyiniz) emrini işitmiş (olayın evveliyatını işitmemiş) tir. "

١٠ - باب مَا يُكْرَهُ مِنَ الْمُزَارَعَةِ

٢٥٥٣ - حَدَّثَنَا عَبْدُ الرَّحْمَنِ بْنُ إِبْرَاهِيمَ الدِّمَشْقِيُّ، حَدَّثَنَا الْوَلِيدُ بْنُ مُسْلِمٍ، حَدَّثَنَا الأَوْزَاعِيُّ، حَدَّثَنِي أَبُو النَّجَاشِيِّ، أَنَّهُ سَمِعَ رَافِعَ بْنَ خَدِيجٍ، يُحَدِّثُ عَنْ عَمِّهِ، ظُهَيْرٍ قَالَ نَهَانَا رَسُولُ اللَّهِ صلّى اللّه عليه وسلّم عَنْ أَمْرٍ كَانَ لَنَا رَافِقًا ‏.‏ فَقُلْتُ مَا قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلّى اللّه عليه وسلّم فَهُوَ حَقٌّ ‏.‏ فَقَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلّى اللّه عليه وسلّم ‏( مَا تَصْنَعُونَ بِمَحَاقِلِكُمْ ‏)‏.‏ قُلْنَا نُؤَاجِرُهَا عَلَى الثُّلُثِ وَالرُّبُعِ وَالأَوْسُقِ مِنَ الْبُرِّ وَالشَّعِيرِ ‏.‏ فَقَالَ ‏( فَلاَ تَفْعَلُوا ازْرَعُوهَا أَوْ أَزْرِعُوهَا ‏)‏.‏

٢٥٥٤ - حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ يَحْيَى، أَنْبَأَنَا عَبْدُ الرَّزَّاقِ، أَنْبَأَنَا الثَّوْرِيُّ، عَنْ مَنْصُورٍ، عَنْ مُجَاهِدٍ، عَنْ أُسَيْدِ بْنِ ظُهَيْرٍ ابْنِ أَخِي، رَافِعِ بْنِ خَدِيجٍ عَنْ رَافِعِ بْنِ خَدِيجٍ، قَالَ كَانَ أَحَدُنَا إِذَا اسْتَغْنَى عَنْ أَرْضِهِ، أَعْطَاهَا بِالثُّلُثِ وَالرُّبُعِ وَالنِّصْفِ وَاشْتَرَطَ ثَلاَثَةَ جَدَاوِلَ وَالْقُصَارَةَ وَمَا سَقَى الرَّبِيعُ وَكَانَ الْعَيْشُ إِذْ ذَاكَ شَدِيدًا وَكَانَ يَعْمَلُ فِيهَا بِالْحَدِيدِ وَبِمَا شَاءَ اللَّهُ وَيُصِيبُ مِنْهَا مَنْفَعَةً فَأَتَانَا رَافِعُ بْنُ خَدِيجٍ فَقَالَ إِنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلّى اللّه عليه وسلّم نَهَاكُمْ عَنْ أَمْرٍ كَانَ لَكُمْ نَافِعًا وَطَاعَةُ اللَّهِ وَطَاعَةُ رَسُولِهِ أَنْفَعُ لَكُمْ إِنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلّى اللّه عليه وسلّم يَنْهَاكُمْ عَنِ الْحَقْلِ وَيَقُولُ ‏( مَنِ اسْتَغْنَى عَنْ أَرْضِهِ فَلْيَمْنَحْهَا أَخَاهُ أَوْ لِيَدَعْ ‏)‏.‏

٢٥٥٥ - حَدَّثَنَا يَعْقُوبُ بْنُ إِبْرَاهِيمَ الدَّوْرَقِيُّ، حَدَّثَنَا إِسْمَاعِيلُ ابْنُ عُلَيَّةَ، حَدَّثَنَا عَبْدُ الرَّحْمَنِ بْنُ إِسْحَاقَ، حَدَّثَنِي أَبُو عُبَيْدَةَ بْنُ مُحَمَّدِ بْنِ عَمَّارِ بْنِ يَاسِرٍ، عَنِ الْوَلِيدِ بْنِ أَبِي الْوَلِيدِ، عَنْ عُرْوَةَ بْنِ الزُّبَيْرِ، قَالَ قَالَ زَيْدُ بْنُ ثَابِتٍ يَغْفِرُ اللَّهُ لِرَافِعِ بْنِ خَدِيجٍ أَنَا وَاللَّهِ، أَعْلَمُ بِالْحَدِيثِ مِنْهُ إِنَّمَا أَتَى رَجُلاَنِ النَّبِيَّ صلّى اللّه عليه وسلّم وَقَدِ اقْتَتَلاَ فَقَالَ ‏( إِنْ كَانَ هَذَا شَأْنَكُمْ فَلاَ تُكْرُوا الْمَزَارِعَ ‏)‏.‏ قَالَ فَسَمِعَ رَافِعُ بْنُ خَدِيجٍ قَوْلَهُ ‏( فَلاَ تُكْرُوا الْمَزَارِعَ ‏)‏.‏


بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla

 9- AĞAÇSIZ ARAZİ (TARLA)YI ALTIN VE GÜMÜŞ KARŞILIĞI KİRAYA VERMEYE DÂİR RUHSAT

2550 - “... Tâvûs'darı rivâyet edildiğine göre :

İbn-i Abbâs (radıyallahü anhümâ) halkın, araziyi kiralama hakkında (ileri geri) çok konuştuklarını işitince: Sübhânallah. Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) ancak:

(Herhangi biriniz arazisini menfaat:uz ve geçici olarak (din) kardeşine vermeli idi), buyurdu ve araziyi kiraya vermeyi yasaklamadı, dedi. "

2551) '..... (Abdullah) bin Abbâs (radıyallahü anhümâ)’dan rivâyet edildiğine göre Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu, demiştir:

(Şüphesiz herhangi birinizin kendi arazisini (din) kardeşine (işletmesi için) menfaatsız ve geçici olarak vermesi, arazi (yi işletme) karşılığı) şunu ve bunu (yani malûm bir ücreti) almasından kendisi için daha iyidir. )

İbn-i Abbâs dedi ki: Bu (yani araziyi malum bir ücret karşılığında kiraya vermek) Hakl'dır . Ensâr diliyle de Muhâkale'dir. "

2552 - “... Hanzala bin Kays'den (el-Ensârî) (radıyallahü anh)’den rivâyet edildiğine göre:

Kendisi (araziyi altın ve gümüş karşılığında kiraya vermenin hükmünü) Râfi bin Hadice sordum. Râfi dedi ki : Biz (müstecire) : Bu kıt'anın çıkaracağı (mahsûl) sana ve bu parçanın çıkaracağı (hâsılat) bana ait olmak üzere (diyerek) arazimizi kiraya veriyorduk. Sonra arazimizi, çıkaracağı mahsûl karşılığında kiraya vermekten menedildik. (Fakat) arazimizi gümüş (ve altın) karşılığında kiraya vermekten menedilmedik. "

٩ - باب الرُّخْصَةِ فِي كِرَاءِ الأَرْضِ الْبَيْضَاءِ بِالذَّهَبِ وَالْفِضَّةِ

٢٥٥٠ - حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ رُمْحٍ، أَنْبَأَنَا اللَّيْثُ بْنُ سَعْدٍ، عَنْ عَبْدِ الْمَلِكِ بْنِ عَبْدِ الْعَزِيزِ بْنِ جُرَيْجٍ، عَنْ عَمْرِو بْنِ دِينَارٍ، عَنْ طَاوُسٍ، عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ، أَنَّهُ لَمَّا سَمِعَ إِكْثَارَ النَّاسِ، فِي كِرَاءِ الأَرْضِ قَالَ سُبْحَانَ اللَّهِ إِنَّمَا قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلّى اللّه عليه وسلّم ‏( أَلاَ مَنَحَهَا أَحَدُكُمْ أَخَاهُ ‏)‏.‏ وَلَمْ يَنْهَ عَنْ كِرَائِهَا ‏.‏

٢٥٥١ - حَدَّثَنَا الْعَبَّاسُ بْنُ عَبْدِ الْعَظِيمِ الْعَنْبَرِيُّ، حَدَّثَنَا عَبْدُ الرَّزَّاقِ، أَنْبَأَنَا مَعْمَرٌ، عَنِ ابْنِ طَاوُسٍ، عَنْ أَبِيهِ، عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ، قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلّى اللّه عليه وسلّم ‏( لأَنْ يَمْنَحَ أَحَدُكُمْ أَخَاهُ أَرْضَهُ خَيْرٌ لَهُ مِنْ أَنْ يَأْخُذَ عَلَيْهَا كَذَا وَكَذَا ‏)‏.‏ لِشَىْءٍ مَعْلُومٍ ‏.‏ وَقَالَ ابْنُ عَبَّاسٍ هُوَ الْحَقْلُ وَهُوَ بِلِسَانِ الأَنْصَارِ الْمُحَاقَلَةُ ‏.‏

٢٥٥٢ - حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ الصَّبَّاحِ، حَدَّثَنَا سُفْيَانُ بْنُ عُيَيْنَةَ، عَنْ يَحْيَى بْنِ سَعِيدٍ، عَنْ حَنْظَلَةَ بْنِ قَيْسٍ، قَالَ سَأَلْتُ رَافِعَ بْنَ خَدِيجٍ قَالَ كُنَّا نُكْرِي الأَرْضَ عَلَى أَنَّ لَكَ مَا أَخْرَجَتْ هَذِهِ وَلِي مَا أَخْرَجَتْ هَذِهِ فَنُهِينَا أَنْ نُكْرِيَهَا بِمَا أَخْرَجَتْ وَلَمْ نُنْهَ أَنْ نُكْرِيَ الأَرْضَ بِالْوَرِقِ ‏.‏


بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla

 8- ARAZİYİ KİRAYA VERMEK

2547 - “... İbn-i Ömer'in (mevlâsı) Nâfi (radıyallahü anhüm)’den rivâyet edildiğine göre Nâfi şöyle demiştir :

(Abdullah) bin Ömer kendisine âit bir araziyi ekilmek üzere kiraya veriyordu. Sonra (bir gün) bir adam onun yanına gelerek ; Râfi bin Hadîc, Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'in tarlalan ekilmek üzere kiraya vermeyi yasakladığını söyledi) diye ona haber verdi. Bunun üzerine İbn-i Ömer (Râfi'in yanına) gitti. Ben de onunla beraber gittim. Nihayet (Mescid-i Nebevi ile çarşı arasında bulunan) el-Belât (denilen yer) de Râfi’in yanına vardı ve bunu ona sordu. Râfi de Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'in tarlaları (ekilmek üzere) kiraya vermeyi yasakladığını ona haber verdi. Bunun üzerine Abdullah (bin Ömer) tarlalarını kiraya vermeyi terketti. "

2548 - “... Câbir bin Abdillah (radıyallahü anhümâ)’dan; Şöyle demiştir: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) bize bir hutbe irad ederken buyurdu ki :

(Kimin arazisi varsa onu (kendine) eksin veya (din kardeşine bedelsiz) ektirsin. Onu kiraya vermesin. )

2549- ... Ebû Saîd-i Hudrî (radıyallahü anh)’den; Şöyle demiştir:

Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) Muhâkale'den nehy etti.

Münakale arazinin (ekilmek üzere) kiralanmasıdır.

٨ - باب كِرَاءِ الأَرْضِ

٢٥٤٧ - حَدَّثَنَا أَبُو كُرَيْبٍ، حَدَّثَنَا عَبْدَةُ بْنُ سُلَيْمَانَ، وَأَبُو أُسَامَةَ وَمُحَمَّدُ بْنُ عُبَيْدٍ عَنْ عُبَيْدِ اللَّهِ، - أَوْ قَالَ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ عُمَرَ - عَنْ نَافِعٍ، عَنِ ابْنِ عُمَرَ، أَنَّهُ كَانَ يُكْرِي أَرْضًا لَهُ مَزَارِعًا فَأَتَاهُ إِنْسَانٌ فَأَخْبَرَهُ عَنْ رَافِعِ بْنِ خَدِيجٍ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلّى اللّه عليه وسلّم نَهَى عَنْ كِرَاءِ الْمَزَارِعِ فَذَهَبَ ابْنُ عُمَرَ وَذَهَبْتُ مَعَهُ حَتَّى أَتَاهُ بِالْبَلاَطِ فَسَأَلَهُ عَنْ ذَلِكَ فَأَخْبَرَهُ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلّى اللّه عليه وسلّم نَهَى عَنْ كِرَاءِ الْمَزَارِعِ فَتَرَكَ عَبْدُ اللَّهِ كِرَاءَهَا ‏.‏

٢٥٤٨ - حَدَّثَنَا عَمْرُو بْنُ عُثْمَانَ بْنِ سَعِيدِ بْنِ كَثِيرِ بْنِ دِينَارٍ الْحِمْصِيُّ، حَدَّثَنَا ضَمْرَةُ بْنُ رَبِيعَةَ، عَنِ ابْنِ شَوْذَبٍ، عَنْ مَطَرٍ، عَنْ عَطَاءٍ، عَنْ جَابِرِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ، قَالَ خَطَبَنَا رَسُولُ اللَّهِ صلّى اللّه عليه وسلّم فَقَالَ ‏( مَنْ كَانَتْ لَهُ أَرْضٌ فَلْيَزْرَعْهَا أَوْ لِيُزْرِعْهَا وَلاَ يُؤَاجِرْهَا ‏)‏.‏

٢٥٤٩ - حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ يَحْيَى، حَدَّثَنَا مُطَرِّفُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ، حَدَّثَنَا مَالِكٌ، عَنْ دَاوُدَ بْنِ الْحُصَيْنِ، عَنْ أَبِي سُفْيَانَ، - مَوْلَى ابْنِ أَبِي أَحْمَدَ - أَنَّهُ أَخْبَرَهُ أَنَّهُ، سَمِعَ أَبَا سَعِيدٍ الْخُدْرِيَّ، يَقُولُ نَهَى رَسُولُ اللَّهِ صلّى اللّه عليه وسلّم عَنِ الْمُحَاقَلَةِ ‏.‏ وَالْمُحَاقَلَةُ اسْتِكْرَاءُ الأَرْضِ ‏.‏


SELMAN SEVEN

{facebook#https://facebook.com/} {twitter#https://twitter.com/}

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Blogger tarafından desteklenmektedir.
Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget