NEFİR (KÂFİRLERLE SAVAŞMAYA GÎDEN TOPLULUK) İÇİNDE (CİHADA) ÇIKMAK
9- NEFİR (KÂFİRLERLE SAVAŞMAYA GÎDEN TOPLULUK) İÇİNDE (CİHADA) ÇIKMAK
2877 - “... Enes bin Mâlik (radıyallahü anh)’den rivâyet edildiğine göre; (bir kere) Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)’den söz edildiğinde kendisi şöyle demiştir :
(O, insanların en güzeli idi, insanların en cömerdi idi ve insanların en cesûrü idi. Bir gece Medîne-i Münevvere halkı bir düşman baskını korkusuyla sesin geldiği tarafa doğru gittiler. Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem), Ebû Talha'nın çıplak, eğersiz bir atı üstünde, boynunda kılıç bulunduğu vaziyette ve herkesten önce sesin olduğu yere varmış olarak (geri dönüp geldiğinde) onlara (yani sesin olduğu yere gitmekte olan Medînelilere) rastladı ve onları geri çevirip:
(Ey insanlar korkutulmayacaksınız, ) buyuruyordu. Sonra at için de:
(Biz onu bir derya (gibi akıcı) bulduk) veya (o, bir derya (gibi akıcı) dır) buyurdu.
(Râvîlerden) Hammâd demiştir ki: Sabit veya başkası bana bu hadîsi rivâyet ederek dedi ki: O, Ebû Talha'nın bir atı idi. Ağır gidişli olduğu söyleniyordu. Fakat o günden sonra önüne hiç geçilmedi. "
2878 - “... İbn-i Abbâs (radıyallahü anhümâ)’dan rivâyet edildiğine göre ; Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur:
(Kâfirlerle) cihâda çıkmanız (devlet yetkililerince) istendiği zaman cihâda çıkınız.) "
2879 - “... Ebû Hüreyre (radıyallahü anh)’den rivâyet edildiğine göre; Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur:
(Allah yolundaki bir toz ve cehennem dumanı müslüman bir kulun içinde toplanmaz. )
2880 - “... Enes bin Mâlik (radıyallahü anh)'den rivâyet edildiğine göre Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu, demiştir:
(Kim öğle ile akşam arasındaki zaman içinde Allah yolunda (cihad için) bir yürüyüş yaparsa, (o yürüyüş dolayısıyla) kendisine konan tozun misli kıyamet günü ona misk olur. )
٩ - باب الْخُرُوجِ فِي النَّفِيرِ
٢٨٧٧ - حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ عَبْدَةَ، أَنْبَأَنَا حَمَّادُ بْنُ زَيْدٍ، عَنْ ثَابِتٍ، عَنْ أَنَسِ بْنِ مَالِكٍ، قَالَ ذُكِرَ النَّبِيُّ صلّى اللّه عليه وسلّم فَقَالَ كَانَ أَحْسَنَ النَّاسِ وَكَانَ أَجْوَدَ النَّاسِ وَكَانَ أَشْجَعَ النَّاسِ وَلَقَدْ فَزِعَ أَهْلُ الْمَدِينَةِ لَيْلَةً فَانْطَلَقُوا قِبَلَ الصَّوْتِ فَتَلَقَّاهُمْ رَسُولُ اللَّهِ صلّى اللّه عليه وسلّم وَقَدْ سَبَقَهُمْ إِلَى الصَّوْتِ وَهُوَ عَلَى فَرَسٍ لأَبِي طَلْحَةَ عُرْىٍ مَا عَلَيْهِ سَرْجٌ فِي عُنُقِهِ السَّيْفُ وَهُوَ يَقُولُ ( يَا أَيُّهَا النَّاسُ لَنْ تُرَاعُوا ). يَرُدُّهُمْ ثُمَّ قَالَ لِلْفَرَسِ ( وَجَدْنَاهُ بَحْرًا ). أَوْ ( إِنَّهُ لَبَحْرٌ ). قَالَ حَمَّادٌ وَحَدَّثَنِي ثَابِتٌ أَوْ غَيْرُهُ قَالَ كَانَ فَرَسًا لأَبِي طَلْحَةَ يُبَطَّأُ فَمَا سُبِقَ بَعْدَ ذَلِكَ الْيَوْمِ .
٢٨٧٨ - حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ بَكَّارِ بْنِ عَبْدِ الْمَلِكِ بْنِ الْوَلِيدِ بْنِ بُسْرِ بْنِ أَبِي أَرْطَاةَ، حَدَّثَنَا الْوَلِيدُ، حَدَّثَنِي شَيْبَانُ، عَنِ الأَعْمَشِ، عَنْ أَبِي صَالِحٍ، عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ، عَنِ النَّبِيِّ صلّى اللّه عليه وسلّم قَالَ ( إِذَا اسْتُنْفِرْتُمْ فَانْفِرُوا ).
٢٨٧٩ - حَدَّثَنَا يَعْقُوبُ بْنُ حُمَيْدِ بْنِ كَاسِبٍ، حَدَّثَنَا سُفْيَانُ بْنُ عُيَيْنَةَ، عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ عَبْدِ الرَّحْمَنِ، - مَوْلَى آلِ طَلْحَةَ - عَنْ عِيسَى بْنِ طَلْحَةَ، عَنْ أَبِي هُرَيْرَةَ، أَنَّ النَّبِيَّ صلّى اللّه عليه وسلّم قَالَ ( لاَ يَجْتَمِعُ غُبَارٌ فِي سَبِيلِ اللَّهِ وَدُخَانُ جَهَنَّمَ فِي جَوْفِ عَبْدٍ مُسْلِمٍ ).
٢٨٨٠ - حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ سَعِيدِ بْنِ يَزِيدَ بْنِ إِبْرَاهِيمَ التُّسْتَرِيُّ، حَدَّثَنَا أَبُو عَاصِمٍ، عَنْ شَبِيبٍ، عَنْ أَنَسِ بْنِ مَالِكٍ، قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلّى اللّه عليه وسلّم ( مَنْ رَاحَ رَوْحَةً فِي سَبِيلِ اللَّهِ كَانَ لَهُ بِمِثْلِ مَا أَصَابَهُ مِنَ الْغُبَارِ مِسْكًا يَوْمَ الْقِيَامَةِ ).