Resulullah'ın hadislerini mi arıyorsunuz ?
Türkiye'nin En Geniş Kapsamlı Hadis Sitesi
HZ.MUHAMMED (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)
"أَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ وَعَلٰى اٰلِ مُحَمَّدٍ"

Latest Post

بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla

 13- EVCİL EŞEKLERİN ETLERİ BÂBI

3313 - “... Ebû İshâk eş-Şeybânî (radıyallahü anh)’den; Şöyle demiştir:

Ben evcil eşeklerin etlerinin hükmünü Abdullah bin Ebî Evfâ (radıyallahü anhümâ)'ya sordum. Şöyle cevab verdi:

Hayber (savaşı) günü bir açlık bizi yakaladı, biz Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'in beraberinde bulunuyorduk. Bâzı kimseler Medine'nin dışından (evcil) eşekler elde ettiler. Biz de bunları boğazladık ve tencerelerimiz (bunların etleriyle) kaynamakta idi. Tam bu esnada Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'in çağırıcısı:

(Tencerelerinizi deviriniz ve (evcil) eşeklerin etlerinden hiç bir şey tatmayınız) diye duyuruda bulundu. Biz de tencerelerimizi devirdik (yani pişmekte olan etleri döktük).

(Ebû İshâk eş-Şeybânî demiştir ki:) Ben Abdullah bin Ebi Evfâ'ya:

Resûlüllah onu (yani evcil eşeklerin etlerini) kesinlikle (mi) haram kıldı? dedim. Abdullah bin Ebî Evfâ.

Biz (sahâbiler) kendi aramızda görüşüp dedik ki: Evcil eşekler dışkı yediği için Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) onu kesinlikle (yani sürekli olarak) haram kıldı. "

3314 - “... Mıkdâm bin Madikerib el-Kindi (radıyallahü anh)'den rivâyet edildiğine göre:

Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) bâzı şeyleri yasaklamış ve nihayet evcil eşekleri de (bu meyanda) anmıştır. "

3315 - “... Berâ bin Âzib (radıyallahü anh)’den; Şöyle demiştir : Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) bize, evcil eşeklerin etlerini çiğ ve pişmiş olarak atmamızı emretti. Bundan sonra da bize bunu yemeyi emretmedi. "

3316 - “... Seleme bin el-Ekva’ (radıyallahü anh)’den; Şöyle demiştir:

Biz Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in beraberinde Hayber savaşına katıldık. (Hayber'in fethedildiği gün) akşamleyin sahâbîler (bir hayli) ateşler yaktılar. Bunun üzerine Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) :

(Ne için ateş yakıyorsunuz?) diye sordu. Sahâbîler : Evcil eşeklerin etleri (ni pişirmek) üzere, diye cevab verdiler. Bu cevab üzerine Resûl-i Ekrem (sallallahü aleyhi ve sellem) :

(Çömleklerdekini dökünüz ve çömlekleri de kırınız, ) buyurdu. Sahâbîlerden biri :

Veya çömleklerdekini dökeriz ve çömlekleri yıkarız? dedi (Yani çömlekleri kırmayıp da yıkamakla yetinmenin CÂİZ olup olmadığını sordu)Resûl-i Ekrem (sallallahü aleyhi ve sellem) : (Veya dediğin gibi (yapınız) buyurdu. "

3317 - “... Enes bin Mâlik (radıyallahü anh)’den rivâyet edildiğine göre:

Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'in çağıncısı şöyle duyuruda bulundu:

(Allah ve Resulü sizi evcil eşeklerin etlerinden menediyorlar. Çünkü necis (pis)tir. )

١٣ - باب لُحُومِ الْحُمُرِ الْوَحْشِيَّةِ

٣٣١٣ - حَدَّثَنَا سُوَيْدُ بْنُ سَعِيدٍ، حَدَّثَنَا عَلِيُّ بْنُ مُسْهِرٍ، عَنْ أَبِي إِسْحَاقَ الشَّيْبَانِيِّ، قَالَ سَأَلْتُ عَبْدَ اللَّهِ بْنَ أَبِي أَوْفَى عَنْ لُحُومِ الْحُمُرِ الأَهْلِيَّةِ، فَقَالَ أَصَابَتْنَا مَجَاعَةٌ يَوْمَ خَيْبَرَ وَنَحْنُ مَعَ النَّبِيِّ ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ وَقَدْ أَصَابَ الْقَوْمُ حُمُرًا خَارِجًا مِنَ الْمَدِينَةِ فَنَحَرْنَاهَا وَإِنَّ قُدُورَنَا لَتَغْلِي إِذْ نَادَى مُنَادِي النَّبِيِّ ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ أَنِ اكْفَئُوا الْقُدُورَ وَلاَ تَطْعَمُوا مِنْ لُحُومِ الْحُمُرِ شَيْئًا ‏.‏ فَأَكْفَأْنَاهَا ‏.‏ فَقُلْتُ لِعَبْدِ اللَّهِ بْنِ أَبِي أَوْفَى حَرَّمَهَا تَحْرِيمًا قَالَ تَحَدَّثْنَا أَنَّمَا حَرَّمَهَا رَسُولُ اللَّهِ ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ أَلْبَتَّةَ مِنْ أَجْلِ أَنَّهَا تَأْكُلُ الْعَذِرَةَ ‏.‏

٣٣١٤ - حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِي شَيْبَةَ، حَدَّثَنَا زَيْدُ بْنُ الْحُبَابِ، عَنْ مُعَاوِيَةَ بْنِ صَالِحٍ، حَدَّثَنِي الْحَسَنُ بْنُ جَابِرٍ، عَنِ الْمِقْدَامِ بْنِ مَعْدِيكَرِبَ الْكِنْدِيِّ، أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ حَرَّمَ أَشْيَاءَ حَتَّى ذَكَرَ الْحُمُرَ الإِنْسِيَّةَ ‏.‏

٣٣١٥ - حَدَّثَنَا سُوَيْدُ بْنُ سَعِيدٍ، حَدَّثَنَا عَلِيُّ بْنُ مُسْهِرٍ، عَنْ عَاصِمٍ، عَنِ الشَّعْبِيِّ، عَنِ الْبَرَاءِ بْنِ عَازِبٍ، قَالَ أَمَرَنَا رَسُولُ اللَّهِ ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ أَنْ نُلْقِيَ لُحُومَ الْحُمُرِ الأَهْلِيَّةِ نِيئَةً وَنَضِيجَةً ثُمَّ لَمْ يَأْمُرْنَا بِهِ بَعْدُ ‏.‏

٣٣١٦ - حَدَّثَنَا يَعْقُوبُ بْنُ حُمَيْدِ بْنِ كَاسِبٍ، حَدَّثَنَا الْمُغِيرَةُ بْنُ عَبْدِ الرَّحْمَنِ، عَنْ يَزِيدَ بْنِ أَبِي عُبَيْدٍ، عَنْ سَلَمَةَ بْنِ الأَكْوَعِ، قَالَ غَزَوْنَا مَعَ رَسُولِ اللَّهِ ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ غَزْوَةَ خَيْبَرَ فَأَمْسَى النَّاسُ قَدْ أَوْقَدُوا النِّيرَانَ فَقَالَ النَّبِيُّ ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ ‏( عَلاَمَ تُوقِدُونَ ‏)‏.‏ قَالُوا عَلَى لُحُومِ الْحُمُرِ الإِنْسِيَّةِ فَقَالَ ‏( أَهْرِيقُوا مَا فِيهَا وَاكْسِرُوهَا ‏)‏.‏ فَقَالَ رَجُلٌ مِنَ الْقَوْمِ أَوْ نُهَرِيقُ مَا فِيهَا وَنَغْسِلُهَا فَقَالَ النَّبِيُّ ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ ‏( أَوْ ذَاكَ ‏)‏.‏

٣٣١٧ - حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ يَحْيَى، حَدَّثَنَا عَبْدُ الرَّزَّاقِ، أَنْبَأَنَا مَعْمَرٌ، عَنْ أَيُّوبَ، عَنِ ابْنِ سِيرِينَ، عَنْ أَنَسِ بْنِ مَالِكٍ، أَنَّ مُنَادِيَ النَّبِيِّ، ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ نَادَى إِنَّ اللَّهَ وَرَسُولَهُ يَنْهَيَانِكُمْ عَنْ لُحُومِ الْحُمُرِ الأَهْلِيَّةِ فَإِنَّهَا رِجْسٌ ‏.‏


بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla

 12- AT ETLERİ BÂBI

3311) Ebû Bekr-i Sıddîk'ın kızı Esma (radıyallahü anhümâ)’dan Şöyle demiştir:

Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) hayatta iken biz (Medîne-i Münevvere'de) bir feres (yani at veya kısrağı) boğazlayıp etinden yedik. "

3312) " Câbir bin Abdillah (radıyallahü anhümâ)’dan; Şöyle demiştir:

Biz Hayber (savaşı) zamanında hayl (yani at, kısrak) ve yabanî eşekler(in etlerini) yedik. (Ve Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) bizi evcil eşeklerin etini yemekten menetti. )

١٢ - باب لُحُومِ الْخَيْلِ

٣٣١١ - حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِي شَيْبَةَ، حَدَّثَنَا وَكِيعٌ، عَنْ هِشَامِ بْنِ عُرْوَةَ، عَنْ فَاطِمَةَ بِنْتِ الْمُنْذِرِ، عَنْ أَسْمَاءَ بِنْتِ أَبِي بَكْرٍ، قَالَتْ نَحَرْنَا فَرَسًا فَأَكَلْنَا مِنْ لَحْمِهِ عَلَى عَهْدِ رَسُولِ اللَّهِ ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ ‏.‏

٣٣١٢ - حَدَّثَنَا بَكْرُ بْنُ خَلَفٍ أَبُو بِشْرٍ، حَدَّثَنَا أَبُو عَاصِمٍ، حَدَّثَنَا ابْنُ جُرَيْجٍ، أَخْبَرَنِي أَبُو الزُّبَيْرِ، أَنَّهُ سَمِعَ جَابِرَ بْنَ عَبْدِ اللَّهِ، يَقُولُ أَكَلْنَا زَمَنَ خَيْبَرَ الْخَيْلَ وَحُمُرَ الْوَحْشِ ‏.‏


بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla

 11- CELLÂLE (YANİ DIŞKI YİYEN HAYVAN) ETİNİ YEMENİN YASAKLIĞI BÂBI

3310 - “... İbn-i Ömer (radıyallahü anhümâ)'dan rivâyet edildiğine göre:

Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem), cellâle (yani dışkı yiyen hayvan) etlerini ve sütlerini yasaklamıştır. "

١١ - باب النَّهْىِ عَنْ لُحُومِ الْجَلاَّلَةِ

٣٣١٠ - حَدَّثَنَا سُوَيْدُ بْنُ سَعِيدٍ، حَدَّثَنَا ابْنُ أَبِي زَائِدَةَ، عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ إِسْحَاقَ، عَنِ ابْنِ أَبِي نَجِيحٍ، عَنْ مُجَاهِدٍ، عَنِ ابْنِ عُمَرَ، قَالَ نَهَى رَسُولُ اللَّهِ ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ عَنْ لُحُومِ الْجَلاَّلَةِ وَأَلْبَانِهَا ‏.‏


SELMAN SEVEN

{facebook#https://facebook.com/} {twitter#https://twitter.com/}

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Blogger tarafından desteklenmektedir.
Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget