Resulullah'ın hadislerini mi arıyorsunuz ?
Türkiye'nin En Geniş Kapsamlı Hadis Sitesi
HZ.MUHAMMED (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)
"أَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ وَعَلٰى اٰلِ مُحَمَّدٍ"

Latest Post

بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla

 11- KABIN SENİN TARAFINA YAKIN OLAN YERİNDEN YEMEK YEMEN BÂBI

3398 - “... İbn-i Ömer (radıyallahü anhüma)’dan rivâyet edildiğine göre; Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu, demiştir :

(Sofra konulduğu zaman kişi kendisine yakın olan tarafından yesin ve sofrada oturan arkadaşının önünden (yemek) almasın.) "

3399) - ... İkrâş bin Züeyb (radıyallahü anh)’den; Şöyle demiştir :

(Bir defa) Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'e, içinde bol mikdarda yağlı tirit bulunan büyük bir çanak getirildi. Biz de (çanağa yönelip) ondan yemeye başladık. Ben elimi düzensiz biçimde çanağın her tarafına soktum. Bunun üzerine Resûl-i Ekrem (sallallahü aleyhi ve sellem) :

(Yâ İkrâş, tek bir yerden (sana en yakın taraftan) ye. Çünkü, bu, tek bir (çeşit) yemektir,) buyurdu. Sonra bize, içinde çeşitli yaş hurma nevileri bulunan bir tabak getirildi. Bu kere Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in eli tabakta dolaştı (yani tabağın muhtelif yerlerinden hurmalar aldı) ve:

(Yâ İkrâş, dilediğin taraftan ye. Çünkü bu, çeşit (yemek) değildir,) buyurdu. "

١١ - باب الأَكْلِ مِمَّا يَلِيكَ

٣٣٩٨ - حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ خَلَفٍ الْعَسْقَلاَنِيُّ، حَدَّثَنَا عُبَيْدُ اللَّهِ، حَدَّثَنَا عَبْدُ الأَعْلَى، عَنْ يَحْيَى بْنِ أَبِي كَثِيرٍ، عَنْ عُرْوَةَ بْنِ الزُّبَيْرِ، عَنِ ابْنِ عُمَرَ، قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ ‏( إِذَا وُضِعَتِ الْمَائِدَةُ فَلْيَأْكُلْ مِمَّا يَلِيهِ وَلاَ يَتَنَاوَلْ مِنْ بَيْنِ يَدَىْ جَلِيسِهِ ‏)‏.‏

٣٣٩٩ - حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ بَشَّارٍ، حَدَّثَنَا الْعَلاَءُ بْنُ الْفَضْلِ بْنِ عَبْدِ الْمَلِكِ بْنِ أَبِي السَّوِيَّةِ، حَدَّثَنِي عُبَيْدُ اللَّهِ بْنُ عِكْرَاشٍ، عَنْ أَبِيهِ، عِكْرَاشِ بْنِ ذُؤَيْبٍ قَالَ أُتِيَ النَّبِيُّ ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ بِجَفْنَةٍ كَثِيرَةِ الثَّرِيدِ وَالْوَدَكِ فَأَقْبَلْنَا نَأْكُلُ مِنْهَا فَخَبَطْتُ يَدِي فِي نَوَاحِيهَا فَقَالَ ‏( يَا عِكْرَاشُ كُلْ مِنْ مَوْضِعٍ وَاحِدٍ فَإِنَّهُ طَعَامٌ وَاحِدٌ ‏)‏.‏ ثُمَّ أُتِينَا بِطَبَقٍ فِيهِ أَلْوَانٌ مِنَ الرُّطَبِ فَجَالَتْ يَدُ رَسُولِ اللَّهِ ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ فِي الطَّبَقِ وَقَالَ ‏( يَا عِكْرَاشُ كُلْ مِنْ حَيْثُ شِئْتَ فَإِنَّهُ غَيْرُ لَوْنٍ وَاحِدٍ ‏)‏.‏


بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla

 10- İÇİNDE YEMEK YENEN ÇANAĞI (YALAMAK SURETİYLE) TEMİZLEMEK BÂBI

3396 - “... Ümmü Âsim (radıyallahü anh)'dan; Şöyle demiştir:

Biz bir çanakta yemek yerken Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'in mevlâsı (âzadlı kölesi) Nübeyşe (radıyallahü anh), üzerimize geldi ve Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu, dedi :

(Kim bir çanakta yemek yer de sonra o çanağı yalarsa, çanak o kimse İçin istiğfar eder (yani günahlarının bağışlanmasını diler).) "

3397 - “... El-Müallâ bin Râşid Ebü'l-Yemân'in nenesi (Ümmü Asım) (radıyallahü anhüm)’ün Hüzeyl kabilesinden Nübeyşetü'l-Hayr denilen bir adamdan rivâyetle şöyle demiştir:

Biz bir çanağımızda yemek yerken Nübeyşe (radıyallahü anh), üzerimize geldi ve Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu, dedi:

(Kim bir çanakta yemek yer de sonra o çanağı yalarsa çanak o kimse için istiğfar eder.) "

١٠ - باب تَنْقِيَةِ الصَّحْفَةِ

٣٣٩٦ - حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِي شَيْبَةَ، حَدَّثَنَا يَزِيدُ بْنُ هَارُونَ، أَنْبَأَنَا أَبُو الْيَمَانِ الْبَرَّاءُ، قَالَ حَدَّثَتْنِي جَدَّتِي أَمُّ عَاصِمٍ، قَالَتْ دَخَلَ عَلَيْنَا نُبَيْشَةُ مَوْلَى رَسُولِ اللَّهِ ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ وَنَحْنُ نَأْكُلُ فِي قَصْعَةٍ فَقَالَ قَالَ النَّبِيُّ ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ ‏( مَنْ أَكَلَ فِي قَصْعَةٍ فَلَحِسَهَا اسْتَغْفَرَتْ لَهُ الْقَصْعَةُ ‏)‏.‏

٣٣٩٧ - حَدَّثَنَا أَبُو بِشْرٍ، بَكْرُ بْنُ خَلَفٍ وَنَصْرُ بْنُ عَلِيٍّ قَالاَ حَدَّثَنَا الْمُعَلَّى بْنُ رَاشِدٍ أَبُو الْيَمَانِ، حَدَّثَتْنِي جَدَّتِي، عَنْ رَجُلٍ، مِنْ هُذَيْلٍ يُقَالُ لَهُ نُبَيْشَةُ الْخَيْرِ قَالَتْ دَخَلَ عَلَيْنَا نُبَيْشَةُ وَنَحْنُ نَأْكُلُ فِي قَصْعَةٍ لَنَا فَقَالَ حَدَّثَنَا رَسُولُ اللَّهِ ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ قَالَ ‏( مَنْ أَكَلَ فِي قَصْعَةٍ ثُمَّ لَحِسَهَا اسْتَغْفَرَتْ لَهُ الْقَصْعَةُ ‏)‏.‏


بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla

 9- YEMEKTEN SONRA PARMAKLARI YALAMAK BÂBI

3393 - “... İbn-i Abbâs (radıyallahü amhümâ)'dan rivâyet edildiğine göre; Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur:

(Biriniz bir yemek yediği zaman (yemeğe bulaşan) parmaklarını yalamadıkça veya yalatmadıkça elini bir beze sürmesin.)

3394) ... (Râvilerden) Süfyân demiş ki: Ben Ömer bin Kays'ın Amr bin Dinar'a şu soruyu sorduğuna ve şu cevabı aldığına şâhid oldum: Ömer (radıyallahü anh) :

(Sizden birisi (yemek yediğinde yemeğe bulaşan) parmaklarını yalamadıkça veya yalatmadıkça elini bir beze sürmesin) hadîsini kimden rivâyet ettiğini bana haber verir misin? Amr (radıyallahü anh) :

— İbn-i Abbâs’tan. Ömer (radıyallahü anh) :

— Şüphesiz bu hadis bize Câbir'den naklen rivâyet edildi. Amr (radıyallahü anh) . -

— Cabir henüz bizim yanımıza gelmeden Önce biz bu hadisi Ata aracılığıyla İbn-i Abbâs'tan belledik. Ata. ancak Mekke'de mücavir olarak kaldığı yıl Câbir ile mülakatta bulundu (onunla buluştu). "

3395 - “... Câbir (radıyallahü anh)’den rivâyet edildiğine göre; Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu, demiştir :

(Hiç biriniz (yemekten sonra yemeğe bulaşan) parmaklarını yalamadıkça elini bir beze sürmesin. Çünkü bereketin, yemeğinin hangisinde olduğunu bilemez.) "

٩ - باب لَعْقِ الأَصَابِعِ

٣٣٩٣ - حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ أَبِي عُمَرَ الْعَدَنِيُّ، حَدَّثَنَا سُفْيَانُ بْنُ عُيَيْنَةَ، عَنْ عَمْرِو بْنِ دِينَارٍ، عَنْ عَطَاءٍ، عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ، أَنَّ النَّبِيَّ ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ قَالَ ‏( إِذَا أَكَلَ أَحَدُكُمْ طَعَامًا فَلاَ يَمْسَحْ يَدَهُ حَتَّى يَلْعَقَهَا أَوْ يُلْعِقَهَا ‏)‏.‏

٣٣٩٤ - قَالَ سُفْيَانُ سَمِعْتُ عُمَرَ بْنَ قَيْسٍ، يَسْأَلُ عَمْرَو بْنَ دِينَارٍ أَرَأَيْتَ حَدِيثَ عَطَاءٍ ‏( لاَ يَمْسَحْ أَحَدُكُمْ يَدَهُ حَتَّى يَلْعَقَهَا أَوْ يُلْعِقَهَا ‏)‏.‏ عَمَّنْ هُوَ قَالَ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ ‏.‏ قَالَ فَإِنَّهُ حُدِّثْنَاهُ عَنْ جَابِرٍ ‏.‏ قَالَ حَفِظْنَاهُ مِنْ عَطَاءٍ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ قَبْلَ أَنْ يَقْدَمَ جَابِرٌ عَلَيْنَا وَإِنَّمَا لَقِيَ عَطَاءٌ جَابِرًا فِي سَنَةٍ جَاوَرَ فِيهَا بِمَكَّةَ ‏.‏

٣٣٩٥ - حَدَّثَنَا مُوسَى بْنُ عَبْدِ الرَّحْمَنِ، أَنْبَأَنَا أَبُو دَاوُدَ الْحَفَرِيُّ، عَنْ سُفْيَانَ، عَنْ أَبِي الزُّبَيْرِ، عَنْ جَابِرٍ، قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ ‏( لاَ يَمْسَحْ أَحَدُكُمْ يَدَهُ حَتَّى يَلْعَقَهَا فَإِنَّهُ لاَ يَدْرِي فِي أَىِّ طَعَامِهِ الْبَرَكَةُ ‏)‏.‏


SELMAN SEVEN

{facebook#https://facebook.com/} {twitter#https://twitter.com/}

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Blogger tarafından desteklenmektedir.
Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget