بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla
13- KADININ ETEĞÎ NE KADAR UZUN OLUR?
3711 - “... Ümmü Seleme (radıyallahü anhâ)’dan; Şöyle demiştir:
Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’e : Kadın, eteğinden ne kadarını (erkeğin eteğinden fazla) sarkıtır? diye soruldu. O (Bir karış) buyurdu. Ben:
O zaman (kadın yürüdüğünde) bedeninin bir kısmı (ayağı) açılır, dedim. O :
(Bir zira (uzatılabilir). Kadın bundan fazla yapamaz) buyurdu. "
3712 - “... İbn-i Ömer (radıyallahü anhümâ)'dan; Şöyle demiştir:
Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'in zevceleri için eteklerini (erkeğin eteğinden) bir zira (fazla) sarkıtmalarına izin verildi. Artık onlar bize gelirlerdi. Biz de onlar için kamışla bir zira ölçerdik. "
3713 - “... Ebû Hüreyre (radıyallahü anh)’den rivâyet edildiğine göre;
Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) Fâtime'ye veya Ümmü Seleme'ye:
(Senin eteğin bir ziradır) (yani erkeğin eteğinden bir zira uzun olur), buyurmuştur. "
3714 - “... Âişe (radıyallahü anhâ)’dan rivâyet edildiğine göre:
Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) kadınların etekleri hakkında:
((Erkeklerinkinden) bir karış (fazla sarkıtsınlar)) buyurdu. Bunun üzerine Âişe (radıyallahü anhâ) :
O zaman (kadınlar yürürken) baldırları (açığa) çıkar, dedi. O: (Şu halde bir zira (yeter), ) buyurdu. "
١٣ - باب ذَيْلِ الْمَرْأَةِ كَمْ يَكُونُ
٣٧١١ - حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرٍ، حَدَّثَنَا الْمُعْتَمِرُ بْنُ سُلَيْمَانَ، عَنْ عُبَيْدِ اللَّهِ بْنِ عُمَرَ، عَنْ نَافِعٍ، عَنْ سُلَيْمَانَ بْنِ يَسَارٍ، عَنْ أُمِّ سَلَمَةَ، قَالَتْ سُئِلَ رَسُولُ اللَّهِ ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ كَمْ تَجُرُّ الْمَرْأَةُ مِنْ ذَيْلِهَا قَالَ ( شِبْرًا ). قُلْتُ إِذًا يَنْكَشِفَ عَنْهَا . قَالَ ذِرَاعٌ لاَ تَزِيدُ عَلَيْهِ ).
٣٧١٢ - حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرٍ، حَدَّثَنَا عَبْدُ الرَّحْمَنِ بْنُ مَهْدِيٍّ، عَنْ سُفْيَانَ، عَنْ زَيْدٍ الْعَمِّيِّ، عَنْ أَبِي الصِّدِّيقِ النَّاجِيِّ، عَنِ ابْنِ عُمَرَ، أَنَّ أَزْوَاجَ النَّبِيِّ، ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ رُخِّصَ لَهُنَّ فِي الذَّيْلِ ذِرَاعًا فَكُنَّ يَأْتِيَنَّا فَنَذْرَعُ لَهُنَّ بِالْقَصَبِ ذِرَاعًا .
٣٧١٣ - حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِي شَيْبَةَ، حَدَّثَنَا يَزِيدُ بْنُ هَارُونَ، حَدَّثَنَا حَمَّادُ بْنُ سَلَمَةَ، عَنْ أَبِي الْمُهَزِّمِ، عَنْ أَبِي هُرَيْرَةَ، . أَنَّ النَّبِيَّ ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ قَالَ لِفَاطِمَةَ أَوْ لأُمِّ سَلَمَةَ ( ذَيْلُكِ ذِرَاعٌ ).
٣٧١٤ - حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِي شَيْبَةَ، حَدَّثَنَا عَفَّانُ، حَدَّثَنَا عَبْدُ الْوَارِثِ، حَدَّثَنَا حَبِيبٌ الْمُعَلِّمُ، عَنْ أَبِي الْمُهَزِّمِ، عَنْ أَبِي هُرَيْرَةَ، عَنْ عَائِشَةَ، أَنَّ النَّبِيَّ ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ قَالَ فِي ذُيُولِ النِّسَاءِ ( شِبْرًا ). فَقَالَتْ عَائِشَةُ إِذًا تَخْرُجَ سُوقُهُنَّ . قَالَ ( فَذِرَاعٌ ).