Resulullah'ın hadislerini mi arıyorsunuz ?
Türkiye'nin En Geniş Kapsamlı Hadis Sitesi
HZ.MUHAMMED (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)
"أَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ وَعَلٰى اٰلِ مُحَمَّدٍ"

Latest Post

بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla

 36- BİR KİMSENİN BAŞKA BİR KİMSEYİ ÖVMESİ BÂBI

3874 - “... El-Mıkdâd bin Amr (radıyallahü anh)’den; Şöyle demiştir:

Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) bize, meddah (yani dalkavuk -çığırtkan)ların yüzlerine toprak saçmamızı emretti. "

3875 - “... Muâviye (radıyallahü anh)’den: Şöyle demiştir:

Ben, Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'den şu buyruğu işittim:

(Biribirinizi (dalkavukça) medhetmekten sakınınız. Çünkü bu, boğazlamak (yani medhedileni bir nevi öldürmek) dir. ) "

3876 - “... Ebû Bekre (Nufey' bin el-Hâris) (radıyallahü anh)'den; Şöyle demiştir:

Bir adam Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'in yanında başka bir adamı (aşırı derecede) övdü. Bunun üzerine Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) (öven kişiye) :

(Vay sana yazıklar olsun! Sen dostunun boynunu kestin (öldürdün), ) buyurdu. Bu buyruğu defalarca tekrarladı. Daha sonra şöyle buyurdu:

(Biriniz (din) kardeşini övecek olursa: Onu (şöyle iyi) sanırım ve Allah'a karşı hiç kimseyi tezkiye edemem, ) desin. "

٣٦ - باب الْمَدْحِ

٣٨٧٤ - حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرٍ، حَدَّثَنَا عَبْدُ الرَّحْمَنِ بْنُ مَهْدِيٍّ، عَنْ سُفْيَانَ، عَنْ حَبِيبِ بْنِ أَبِي ثَابِتٍ، عَنْ مُجَاهِدٍ، عَنْ أَبِي مَعْمَرٍ، عَنِ الْمِقْدَادِ بْنِ عَمْرٍو، قَالَ أَمَرَنَا رَسُولُ اللَّهِ ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ أَنْ نَحْثُوَ فِي وُجُوهِ الْمَدَّاحِينَ التُّرَابَ ‏.‏

٣٨٧٥ - حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِي شَيْبَةَ، حَدَّثَنَا غُنْدَرٌ، عَنْ شُعْبَةَ، عَنْ سَعْدِ بْنِ إِبْرَاهِيمَ بْنِ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ عَوْفٍ، عَنْ مَعْبَدٍ الْجُهَنِيِّ، عَنْ مُعَاوِيَةَ، قَالَ سَمِعْتُ رَسُولَ اللَّهِ ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ يَقُولُ ‏( إِيَّاكُمْ وَالتَّمَادُحَ فَإِنَّهُ الذَّبْحُ ‏)‏.‏

٣٨٧٦ - حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرٍ، حَدَّثَنَا شَبَابَةُ، حَدَّثَنَا شُعْبَةُ، عَنْ خَالِدٍ الْحَذَّاءِ، عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ أَبِي بَكْرَةَ، عَنْ أَبِيهِ، قَالَ مَدَحَ رَجُلٌ رَجُلاً عِنْدَ رَسُولِ اللَّهِ ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ ‏( وَيْحَكَ قَطَعْتَ عُنُقَ صَاحِبِكَ ‏)‏.‏ مِرَارًا ثُمَّ قَالَ ‏( إِنْ كَانَ أَحَدُكُمْ مَادِحًا أَخَاهُ فَلْيَقُلْ أَحْسِبُهُ وَلاَ أُزَكِّي عَلَى اللَّهِ أَحَدًا ‏)‏.‏


بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla

 35- LAKABLAR

3873 - “... Ebû Cebire bin ed-Dahhâk (radıyallahü anh)'den; Şöyle demiştir :

"ve birbirinizi kötü lâkablarla çağırmayınız" âyeti biz Ensâr cemaatı hakkında indi. Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) bize (yani Mekke'den Medine-i Münevvere'ye) teşrif etti. O zaman bizden olan adamın iki üç adı bulunuyordu. Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) de bazen adamlara bu adların birisiyle seslenirdi de:

Yâ Resûlallah! O bu ad (ile çağırılmak)dan kızıyor, deniliyordu. Bunun üzerine! = "ve biribirinizi kötü lâkablarla çağırmayınız" ayeti indi. "

٣٥ - باب الأَلْقَابِ

٣٨٧٣ - حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرٍ، حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ إِدْرِيسَ، عَنْ دَاوُدَ، عَنِ الشَّعْبِيِّ، عَنْ أَبِي جَبِيرَةَ بْنِ الضَّحَّاكِ، قَالَ فِينَا نَزَلَتْ مَعْشَرَ الأَنْصَارِ ‏{وَلاَ تَنَابَزُوا بِالأَلْقَابِ‏)‏ قَدِمَ عَلَيْنَا النَّبِيُّ ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ وَالرَّجُلُ مِنَّا لَهُ الاِسْمَانِ وَالثَّلاَثَةُ فَكَانَ النَّبِيُّ ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ رُبَّمَا دَعَاهُمْ بِبَعْضِ تِلْكَ الأَسْمَاءِ فَيُقَالُ يَا رَسُولَ اللَّهِ إِنَّهُ يَغْضَبُ مِنْ هَذَا ‏.‏ فَنَزَلَتْ ‏{وَلاَ تَنَابَزُوا بِالأَلْقَابِ}‏ ‏.‏


بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla

 34- BİR ADAMIN ÇOCUĞU OLMADAN ÖNCE KÜNYE (YÂNÎ FALANIN BABASI SOYADINI) ALMASI

3870 - “... Hamza bin Suhayb (radıyallahü anhümâ)’dan rivâyet edildiğine göre bir defa Ömer (radıyallahü anh), Suhayb'a :

Senin oğlan çocuğun olmadığı halde niçin Ebû Yahya = Yahya'nın babası künyesi (soyadı ile) künyeleniyorsun? dedi. Suhayb :

Ebû Yahya künyesini bana Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) verdi, dedi. "

3871 - “... Âişe (radıyallahü anha)’dan rivâyet edildiğine göre kendisi, Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)’e :

Sen bütün zevcelerine künye verdin. Yalnız bana vermedin, demiş. Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) de (ona) :

(O halde sen de Ümmü Abdillah'sın- (yani künyen Ümmü Abdillah olsun), buyurmuştur. "

3872 - “... Enes (radıyallahü anh)'den; Şöyle demiştir

Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) bize (yani evimize) gelirdi ve benim bir erkek kardeşime :

(Yâ Ebâ Umeyr. ) buyurdu. Kardeşim küçük yaşta bir çocuk idi. "

٣٤ - باب الرَّجُلِ يُكَنَّى قَبْلَ أَنْ يُولَدَ لَهُ

٣٨٧٠ - حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِي شَيْبَةَ، حَدَّثَنَا يَحْيَى بْنُ أَبِي بُكَيْرٍ، حَدَّثَنَا زُهَيْرُ بْنُ مُحَمَّدٍ، عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ مُحَمَّدِ بْنِ عَقِيلٍ، عَنْ حَمْزَةَ بْنِ صُهَيْبٍ، أَنَّ عُمَرَ، قَالَ لِصُهَيْبٍ مَا لَكَ تَكْتَنِي بِأَبِي يَحْيَى وَلَيْسَ لَكَ وَلَدٌ ‏.‏ قَالَ كَنَّانِي رَسُولُ اللَّهِ ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ بِأَبِي يَحْيَى ‏.‏

٣٨٧١ - حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرٍ، حَدَّثَنَا وَكِيعٌ، عَنْ هِشَامِ بْنِ عُرْوَةَ، عَنْ مَوْلًى، لِلزُّبَيْرِ عَنْ عَائِشَةَ، ‏.‏ أَنَّهَا قَالَتْ لِلنَّبِيِّ ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ كُلُّ أَزْوَاجِكَ كَنَّيْتَهُ غَيْرِي ‏.‏ قَالَ ‏( فَأَنْتِ أُمُّ عَبْدِ اللَّهِ ‏)‏.‏

٣٨٧٢ - حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِي شَيْبَةَ، حَدَّثَنَا وَكِيعٌ، عَنْ شُعْبَةَ، عَنْ أَبِي التَّيَّاحِ، عَنْ أَنَسٍ، قَالَ كَانَ النَّبِيُّ ـ صلّى اللّه عليه وسلّم ـ يَأْتِينَا فَيَقُولُ لأَخٍ لِي وَكَانَ صَغِيرًا ‏( يَا أَبَا عُمَيْرٍ ‏)‏.‏


SELMAN SEVEN

{facebook#https://facebook.com/} {twitter#https://twitter.com/}

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Blogger tarafından desteklenmektedir.
Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget