Resulullah'ın hadislerini mi arıyorsunuz ?
Türkiye'nin En Geniş Kapsamlı Hadis Sitesi
HZ.MUHAMMED (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)
"أَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ وَعَلٰى اٰلِ مُحَمَّدٍ"

Latest Post

بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla

 71. Bab—Kendisiyle Gizlenilmesi Müstehab Olan Şeyler

783. Bize Haccâc b. Minhâl haber verip (dedi ki), bize Mehdî b. Meymûn rivâyet edip (dedi ki), bize Muhammed b. Abdillah b. Ebî Ya'kûb, el-Hasan b. Ali'nin âzâdlısı olan el-Hasan b. Sa'd'dan, (O da) Abdullah b. Ca'fer'den (naklen) rivâyet etti (ki, Abdullah) şöyle dedi: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) bir gün beni bineğinin terkisine almış ve bana, insanlardan hiç kimseye anlatmayacağım gizli bir söz söylemişti. Bir tümsek veya hurma ağacı kümesi ise, Hazret-i Peygamber'in (sallallahü aleyhi ve sellem), def-i haceti için arkasına gizlendiği şeylerin, (O'na) en sevimli gelenleriydi.

٧١- باب مَا يُسْتَحَبُّ أَنْ يُسْتَتَرَ بِهِ

٧٨٣ - أَخْبَرَنَا حَجَّاجُ بْنُ مِنْهَالٍ حَدَّثَنَا مَهْدِىُّ بْنُ مَيْمُونٍ حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ أَبِى يَعْقُوبَ عَنِ الْحَسَنِ بْنِ سَعْدٍ مَوْلَى الْحَسَنِ بْنِ عَلِىٍّ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ جَعْفَرٍ قَالَ : أَرْدَفَنِى رَسُولُ اللَّهِ -صلّى اللّه عليه وسلّم- ذَاتَ يَوْمٍ خَلْفَهُ ، فَأَسَرَّ إِلَىَّ حَدِيثاً لاَ أُحَدِّثُ بِهِ أَحَداً مِنَ النَّاسِ ، وَكَانَ أَحَبَّ مَا اسْتَتَرَ بِهِ النَّبِىُّ -صلّى اللّه عليه وسلّم- لِحَاجَتِهِ هَدَفٌ أَوْ حَائِشُ نَخْلٍ.


بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla

 70. Bab—Hanımlarını Tek Gusülle Dolaşan Kimse

779. Bize Süleyman b. Harb rivâyet edip (dedi ki), bize Hammâd b. Seleme, Sâbit'ten (O da) Enes'ten (naklen) rivâyet etti ki, Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) (bir defasında) tek bir günde (bütün) hanımlarını dolaşmış, (onlarla cima yapmıştı.)

780. Bize Affân rivâyet edip (dedi ki), bize Hammâd b. Seleme rivâyet edip (dedi ki), bize Sabit, Enes'ten (naklen) rivâyet etti ki, Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) (bir defasında) bir gecede bütün hanımlarını dolaşmış, (onlarla cima' yapmıştı).

781. Bize

782. Bize

٧٠- باب فِى الَّذِى يَطُوفُ عَلَى نِسَائِهِ فِى غُسْلٍ وَاحِدٍ

٧٧٩ - أَخْبَرَنَا سُلَيْمَانُ بْنُ حَرْبٍ حَدَّثَنَا حَمَّادُ بْنُ سَلَمَةَ عَنْ ثَابِتٍ عَنْ أَنَسٍ : أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ -صلّى اللّه عليه وسلّم- طَافَ عَلَى نِسَائِهِ فِى غُسْلٍ وَاحِدٍ.

٧٨٠ - حَدَّثَنَا عَفَّانُ حَدَّثَنَا حَمَّادُ بْنُ سَلَمَةَ حَدَّثَنَا ثَابِتٌ عَنْ أَنَسٍ : أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ -صلّى اللّه عليه وسلّم- طَافَ عَلَى نِسَائِهِ فِى لَيْلَةٍ.

٧٨١ - حَدَّثَنَا سُلَيْمَانُ بْنُ حَرْبٍ حَدَّثَنَا حَمَّادُ بْنُ سَلَمَةَ عَنْ ثَابِتٍ عَنْ أَنَسٍ : أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ -صلّى اللّه عليه وسلّم- طَافَ عَلَى نِسَائِهِ فِى يَوْمٍ وَاحِدٍ.

٧٨٢ - حَدَّثَنَا عَفَّانُ حَدَّثَنَا حَمَّادُ بْنُ سَلَمَةَ حَدَّثَنَا ثَابِتٌ عَنْ أَنَسٍ : أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ -صلّى اللّه عليه وسلّم- طَافَ عَلَى نِسَائِهِ فِى لَيْلَةٍ وَاحِدَةٍ جُمَعَ.


بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla

 69. Bâb—Kendisine Cünüblük İsabet Eden Yaralı

777. Bize Ebu'l-Muğire haber verip (dedi ki), bize el-Evzâ'î rivâyet edip dedi ki; bana Atâ’ b. Ebû Rebah'ın şöyle dediği ulaştı: O (yani Atâ'), İbn Abbâs'ı şöyle haber verirke-n işitmiş: Bir adama Hazret-i Peygamberin (sallallahü aleyhi ve sellem) zamanında bir yara isabet etmiş. Sonra da ihtilâm olmuş. Bundan dolayı gusül yapması emredilmiş. (O da yapmış) ve ölmüş. Bu, Hazret-i Peygamber'e (sallallahü aleyhi ve sellem) ulaşmış. Bunun üzerine O şöyle buyurmuş: "Onu öldürdüler. Allah da onları katletsin! Cehaletin devası sormak değil mi?"

778. Yine Atâ’ şöyle demiş: Bana ulaştı ki, ondan sonra Hazret-i Peygamber'e (sallallahü aleyhi ve sellem) (nasıl yapmalıydı?) diye sorulmuş, O da şöyle buyurmuş: "Keşke vücûdunu yıkasaydı ve başının yara isabet eden yerini (meshedip kuru) bıraksaydı!"

٦٩- باب الْمَجْرُوحِ تُصِيبُهُ الْجَنَابَةُ

٧٧٧ - أَخْبَرَنَا أَبُو الْمُغِيرَةِ حَدَّثَنَا الأَوْزَاعِىُّ قَالَ بَلَغَنِى أَنَّ عَطَاءَ بْنَ أَبِى رَبَاحٍ قَالَ إِنَّهُ سَمِعَ ابْنَ عَبَّاسٍ يُخْبِرُ : أَنَّ رَجُلاً أَصَابَهُ جُرْحٌ فِى عَهْدِ النَّبِىِّ -صلّى اللّه عليه وسلّم- ثُمَّ أَصَابَهُ احْتِلاَمٌ ، فَأُمِرَ بِالاِغْتِسَالِ فَمَاتَ ، فَبَلَغَ ذَلِكَ النَّبِىَّ -صلّى اللّه عليه وسلّم- فَقَالَ :( قَتَلُوهُ قَتَلَهُمُ اللَّهُ ، أَلَمْ يَكُنْ شِفَاءَ الْعِىِّ السُّؤَالُ ).

٧٧٨ - قَالَ عَطَاءٌ : وَبَلَغَنِى أَنَّ النَّبِىَّ -صلّى اللّه عليه وسلّم- سُئِلَ بَعْدَ ذَلِكَ فَقَالَ :( لَوْ غَسَلَ جَسَدَهُ وَتَرَكَ رَأْسَهُ حَيْثُ أَصَابَهُ الْجُرْحُ ).


SELMAN SEVEN

{facebook#https://facebook.com/} {twitter#https://twitter.com/}

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Blogger tarafından desteklenmektedir.
Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget