Resulullah'ın hadislerini mi arıyorsunuz ?
Türkiye'nin En Geniş Kapsamlı Hadis Sitesi
HZ.MUHAMMED (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)
"أَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ وَعَلٰى اٰلِ مُحَمَّدٍ"

Latest Post

بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla

 80. Bab—Oruçlunun Mübaşereti

797. Bize Ebû Asım, ed-Destüvâ yapımı mal alıp satan Hişâm'dan, (O) Hammâd'dan, (O) İbrahim'den, (O) el-Esved'den, (O da), Hazret-i Âişe'den (naklen) haber verdi (ki, Hazret-i Âişe) şöyle dedi: Hazret-i Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) oruçluiken kendisi ile mübaşerette bulunurdu

798. Bize Ebû Hatim el-Basrî Ravh b. Eşlem haber verip (dedi ki), bize Zâîde, Süleyman'dan, (O) İbrahim'den, (O) el-Esved'den, (O da) Hazret-i Âişe'den (naklen) rivâyet etti ki, Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) oruçlu iken onlarla (yani hanımlarıyla) mübaşerette bulunurdu.

٨٠- باب الْمُبَاشَرَةِ لِلصَّائِمِ

٧٩٧ - أَخْبَرَنَا أَبُو عَاصِمٍ عَنْ هِشَامٍ صَاحِبِ الدَّسْتَوَائِىِّ عَنْ حَمَّادٍ عَنْ إِبْرَاهِيمَ عَنِ الأَسْوَدِ عَنْ عَائِشَةَ قَالَتْ : كَانَ النَّبِىُّ -صلّى اللّه عليه وسلّم- يُبَاشِرُ وَهُوَ صَائِمٌ.

٧٩٨ - أَخْبَرَنَا أَبُو حَاتِمٍ الْبَصْرِىُّ : رَوْحُ بْنُ أَسْلَمَ حَدَّثَنَا زَائِدَةُ عَنْ سُلَيْمَانَ عَنْ إِبْرَاهِيمَ عَنِ الأَسْوَدِ عَنْ عَائِشَةَ : أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ -صلّى اللّه عليه وسلّم- كَانَ يُبَاشِرُ وَهُوَ صَائِمٌ.


بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla

 79. Bab—Müstehaza

796. Bize Ebu'l-Muğire, el-Evzâ'î'den, (O) ez-Zührî'den, (O) Urve İbnu'z-Zübeyr ve Amra bint Abdirrahman b. Sa'd b. Zurâre'den, (onlar da) Hazret-i Peygamber'in (sallallahü aleyhi ve sellem) hanımı Hazret-i Âişe'den (naklen) haber verdi (ki, Hazret-i Âişe) şöyle dedi: Ümmü Habibe bint Cahş’ın hayız (özür) kanı, o Abdurrahman b. Avf’ın nikâhında iken yedi yıl devanı etmişti. Bir ara O, bu derdini Resûlüllah'a (sallallahü aleyhi ve sellem) söylemişti de Hazret-i Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştu: "Şüphe yok ki, o hayız (kanı) değildir. O ancak bir damar(dan gelen kandır). Binaenaleyh hayız (vaktin) geldiğinde namazı bırak, gittiğinde gusül yapıp namazını kıl." Hazret-i Âişe dedi ki, ondan sonra, O, her namaz için gusül yapar, sonra namaz kılardı. O, (gusül yapmak için), kızkardeşi Zeyneb bint Cahş'a ait bir çamaşır teknesinin içine otururdu da kanın kırmızılığı, suyun üstüne çıkardı.

٧٩- باب فِى الْمُسْتَحَاضَةِ

٧٩٦ - أَخْبَرَنَا أَبُو الْمُغِيرَةِ عَنِ الأَوْزَاعِىِّ عَنِ الزُّهْرِىِّ عَنْ عُرْوَةَ بْنِ الزُّبَيْرِ وَعَمْرَةَ بِنْتِ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ سَعْدِ بْنِ زُرَارَةَ أَنَّ عَائِشَةَ زَوْجَ النَّبِىِّ -صلّى اللّه عليه وسلّم- قَالَتِ : اسْتُحِيضَتْ أُمُّ حَبِيبَةَ بِنْتُ جَحْشٍ وَهِىَ تَحْتَ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ عَوْفٍ سَبْعَ سِنِينَ ، فَشَكَتْ ذَلِكَ إِلَى رَسُولِ اللَّهِ -صلّى اللّه عليه وسلّم- فَقَالَ النَّبِىُّ -صلّى اللّه عليه وسلّم- :( إِنَّ هَذِهِ لَيْسَتْ بِالْحَيْضَةِ وَإِنَّمَا هِىَ عِرْقٌ ، فَإِذَا أَقْبَلَتِ الْحَيْضَةُ فَدَعِى الصَّلاَةَ ، وَإِذَا أَدْبَرَتْ فَاغْتَسِلِى ثُمَّ صَلِّى ). قَالَتْ عَائِشَةُ : فَكَانَتْ تَغْتَسِلُ لِكُلِّ صَلاَةٍ ثُمَّ تُصَلِّى ، وَكَانَتْ تَقْعُدُ فِى مِرْكَنٍ لأُخْتِهَا زَيْنَبَ بِنْتِ جَحْشٍ حَتَّى إِنَّ حُمْرَةَ الدَّمِ لَتَعْلُو الْمَاءَ.


بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla

 78. Bab—Adam Heladan Çıkıp Yemek Yiyebilir

795. Bize Ebû Nuaym haber verip (dedi ki), bize Süfyân b. Uyeyne, Amr b. Dinar'dan, (O) Sa'îd İbnu'l-Huveyris'ten, (O da) İbn Abbâs'tan (naklen) rivâyet etti (ki, İbn Abbâs) şöyle dedi: (Bir gün) biz Hazret-i Peygamber'in (sallallahü aleyhi ve sellem) yanında idik. Derken O helaya girip çıkmıştı. Ardından ise yemek getirilmişti. (Yemeğe başlaması) üzerine; "abdest almayacak mısınız?" denilince O şöyle buyurmuştu: "Namaz mı kılıyorum ki abdest alayım?"

٧٨- باب الرَّجُلِ يَخْرُجُ مِنَ الْخَلاَءِ فَيَأْكُلُ

٧٩٥ - أَخْبَرَنَا أَبُو نُعَيْمٍ حَدَّثَنَا سُفْيَانُ بْنُ عُيَيْنَةَ عَنْ عَمْرِو بْنِ دِينَارٍ عَنْ سَعِيدِ بْنِ الْحُوَيْرِثِ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ قَالَ : كُنَّا عِنْدَ النَّبِىِّ -صلّى اللّه عليه وسلّم- فَدَخَلَ الْغَائِطَ ثُمَّ خَرَجَ ، فَأُتِىَ بِطَعَامٍ فَقِيلَ : أَلاَ تَتَوَضَّأُ؟ فَقَالَ :( أُصَلِّى فَأَتَوَضَّأُ؟ ).


SELMAN SEVEN

{facebook#https://facebook.com/} {twitter#https://twitter.com/}

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Blogger tarafından desteklenmektedir.
Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget