Zekât Ve Sadaka Ne Hazret-i Peygamber'e (sallallahü aleyhi ve selem), Ne De Ehl-i Beytine Helâl Olmaz
16. Bab—Zekât Ve Sadaka Ne Hazret-i Peygamber'e (sallallahü aleyhi ve selem), Ne De Ehl-i Beytine Helâl Olmaz
1695. Bize Hâşim İbnu'l-Kâsım haber verip (dedi ki), bize Şu'be rivâyet edip (dedi ki), bana Muhammed b. Ziyâd haber verip dedi ki; ben Ebû Hureyre'nin şöyle dediğini işittim: (Bir gün) el-Hasan, zekât hurmalarından bir hurma alıp ağzına koymuştu da, Hazret-i Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) hemen; "Hı, hı! At onu. Bilmiyor musun ki, biz zekât ve sadaka (malı) yemeyiz!" buyurmuştu.
1696. Bize el-Esved b. Amû haber verip (dedi ki), bize Züheyr, Abdullah b. İsa'dan, (C) İsa'dan, (O) Abdurrahman b. Ebî Leylâ'dan, (O da) Ebû Leylâ'dan (naklen) rivâyet etti ki, O şöyle dedi: (Bir gün) Hazret-i Peygamber'in (sallallahü aleyhi ve sellem) yanındaydım. El-Hasan b. Ali de O'nun yanındaydı. Derken (el-Hasan) zekât hurmalarından bir hurma almıştı da, (Hazret-i Peygamber) hemen onu O'ndan çekip almış ve şöyle buyurmuştu: "Bilmiyor musun ki, bize zekât ve sadaka helâl değildir!"
١٦- باب الصَّدَقَةِ لاَ تَحِلُّ لِلنَّبِىِّ -صلّى اللّه عليه وسلّم- وَلاَ لأَهْلِ بَيْتِهِ
١٦٩٥ - أَخْبَرَنَا هَاشِمُ بْنُ الْقَاسِمِ حَدَّثَنَا شُعْبَةُ قَالَ أَخْبَرَنِى مُحَمَّدُ بْنُ زِيَادٍ قَالَ سَمِعْتُ أَبَا هُرَيْرَةَ قَالَ : أَخَذَ الْحَسَنُ تَمْرَةً مِنْ تَمْرِ الصَّدَقَةِ فَجَعَلَهَا فِى فِيهِ فَقَالَ النَّبِىُّ -صلّى اللّه عليه وسلّم- :( كِخْ كِخْ أَلْقِهَا ، أَمَا شَعَرْتَ أَنَّا لاَ نَأْكُلُ الصَّدَقَةَ؟ ).
١٦٩٦ - أَخْبَرَنَا الأَسْوَدُ بْنُ عَامِرٍ حَدَّثَنَا زُهَيْرٌ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ عِيسَى عَنْ عِيسَى عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ أَبِى لَيْلَى عَنْ أَبِى لَيْلَى قَالَ : كُنْتُ عِنْدَ النَّبِىِّ -صلّى اللّه عليه وسلّم- وَعِنْدَهُ الْحَسَنُ بْنُ عَلِىٍّ ، فَأَخَذَ تَمْرَةً مِنْ تَمْرِ الصَّدَقَةِ فَانْتَزَعَهَا مِنْهُ فَقَالَ :( أَمَا عَلِمْتَ أَنَّهُ لاَ تَحِلُّ لَنَا الصَّدَقَةُ؟ ).