Resulullah'ın hadislerini mi arıyorsunuz ?
Türkiye'nin En Geniş Kapsamlı Hadis Sitesi
HZ.MUHAMMED (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)
"أَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ وَعَلٰى اٰلِ مُحَمَّدٍ"

Latest Post

بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla

 49. Bâb—Arafat'ta Durmak: "Vakfe"

1931. Bize Muhammed b. Yûsuf rivâyet edip (dedi ki), bize İbn Uyeyne rivâyet edip (dedi ki), bana Amr b. Dinar, Muhammed b. Cübeyr b. Mut'im'den rivâyet etti ki, O şöyle demiş: Cübeyr şöyle dedi: Bir devemi kaybetmiştim de onu aramaya çıkmıştım. Derken Resûlüllah'ı (sallallahü aleyhi ve sellem), halkla beraber Arafat'ta dururken (vakfe yaparken) görmüş ve bunun üzerine şöyle demiştim: "Vallahi hiç şüphesiz bu, dinlerine sıkı sıkıya bağlı olan Kureyş'tendir. Peki burada işi ne?"

٤٩- باب الْوُقُوفِ بِعَرَفَةَ

١٩٣١ - أَخْبَرَنَا مُحَمَّدُ بْنُ يُوسُفَ حَدَّثَنَا ابْنُ عُيَيْنَةَ قَالَ حَدَّثَنِى عَمْرُو بْنُ دِينَارٍ عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ جُبَيْرِ بْنِ مُطْعِمٍ قَالَ قَالَ جُبَيْرٌ : أَضْلَلْتُ بَعِيراً لِى فَذَهَبْتُ أَطْلُبُهُ ، فَرَأَيْتُ رَسُولَ اللَّهِ -صلّى اللّه عليه وسلّم- وَاقِفاً مَعَ النَّاسِ بِعَرَفَةَ فَقُلْتُ : وَاللَّهِ إِنَّ هَذَا لَمِنَ الْحُمْسِ فَمَا شَأْنُهُ هَا هُنَا؟


بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla

 48. Bab—Mina'dan Arafat'a Gidilirken Nasıl Hareket Edilir?

1929. Bize Ubeydullah b. Mûsa, Süfyân'dan, (O) Yahya b. Saîd'den, (O) Abdullah b. Ebî Seleme el-Mâcişûn'dan, (O da) İbn Ömer'den (naklen) haber verdi ki, O şöyle dedi: "Biz Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) ile beraber Mina'dan (yola) çıkmıştık da, kimimiz tekbir, kimimiz telbiye getiriyordu."

1930. Bize Ebû Nuaym rivâyet edip (dedi ki), bize Malik rivâyet edip (dedi ki), bana Muhammed b. Ebi Bekr es-Sakafi rivâyet edip dedi ki; Enes b. Mâlik'e, "sabahleyin Mina'dan Arafat'a giderken, telbiyeyi Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) ile nasıl yapıyordunuz?" diye sormuştum. O da şöyle cevap vermişti: "Telbiye getiren telbiye getiriyordu, O (bunu) yadırgamıyordu. Tekbir getiren tekbir getiriyordu, O (bunu da) yadırgamıyordu."

٤٨- باب كَيْفَ الْعَمَلُ فِى الْقُدُومِ مِنْ مِنًى إِلَى عَرَفَةَ؟

١٩٢٩ - أَخْبَرَنَا عُبَيْدُ اللَّهِ بْنُ مُوسَى عَنْ سُفْيَانَ عَنْ يَحْيَى بْنِ سَعِيدٍ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ أَبِى سَلَمَةَ الْمَاجِشُونِ عَنِ ابْنِ عُمَرَ قَالَ : خَرَجْنَا مَعَ رَسُولِ اللَّهِ -صلّى اللّه عليه وسلّم- مِنْ مِنًى فَمِنَّا مَنْ يُكَبِّرُ وَمِنَّا مَنْ يُلَبِّى.

١٩٣٠ - أَخْبَرَنَا أَبُو نُعَيْمٍ حَدَّثَنَا مَالِكٌ حَدَّثَنِى مُحَمَّدُ بْنُ أَبِى بَكْرٍ الثَّقَفِىُّ قَالَ : سَأَلْتُ أَنَسَ بْنَ مَالِكٍ وَنَحْنُ غَادِيَانِ مِنْ مِنًى إِلَى عَرَفَاتٍ عَنِ التَّلْبِيَةِ : كَيْفَ كُنْتُمْ تَصْنَعُونَ مَعَ رَسُولِ اللَّهِ -صلّى اللّه عليه وسلّم-؟ قَالَ : كَانَ يُلَبِّى الْمُلَبِّى فَلاَ يُنْكَرُ عَلَيْهِ ، وَيُكَبِّرُ الْمُكَبِّرُ فَلاَ يُنْكَرُ عَلَيْهِ.


بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla

 47. Bab—Mina'da Namazların Kısaltılması

1927. Bize Muhammed İbnu's-Salt, Mansûr b. Ebi’l Esved'den, (O) Süleyman'dan, (O) İbrahim'den, (O da) Abdurrahman b. Yezid'den (naklen) haber verdi ki, O şöyle dedi: Abdullah, Hazret-i Osman'la Mina'da namazları dört rekât olarak kıldığı halde, şöyle demiştir: "Andolsun ki, ben bu yerde (dört rekattı) namazları Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) ile iki rekat iki rekat olarak, Ebû Bekir ile iki rekat iki rekat olarak, Ömer ile iki rekat iki rekat olarak kılmıştım. Sonra (namazları eda) yollarınız ayrıldı. Keşke (burada kıldığım) dört rekattan, kabul edilen iki rekat nasibim olsa!"

1928. Bize Muhammed b. Yûsuf, el-Evzâi'den, (O) ez-Zühri'den, (O) Sâlim'den, (O da) babasından (naklen) rivâyet etti ki, Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) (Veda Haccı'nda) Mina'da (dört rekatlı) namazları iki rekat olarak kılmıştı. (Mina'da dört rekatlı namazları, Halifelikleri esnasında) Hazret-i Ebû Bekir de, Hazret-i Ömer de iki rekât olarak (kılmışlardı). Hazret-i Osman da Halifeliğinin başında iki rekât olarak kılmıştı. Ancak O, daha sonra onları tamamlamış, (yani dört rekât olarak kılmış) idi.

٤٧- باب قَصْرِ الصَّلاَةِ بِمِنًى

١٩٢٧ - أَخْبَرَنَا مُحَمَّدُ بْنُ الصَّلْتِ عَنْ مَنْصُورِ بْنِ أَبِى الأَسْوَدِ عَنْ سُلَيْمَانَ عَنْ إِبْرَاهِيمَ عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ يَزِيدَ قَالَ : قَالَ عَبْدُ اللَّهِ وَصَلَّى مَعَ عُثْمَانَ بِمِنًى أَرْبَعَ رَكَعَاتٍ : لَقَدْ صَلَّيْتُ مَعَ رَسُولِ اللَّهِ -صلّى اللّه عليه وسلّم- فِى هَذَا الْمَكَانِ رَكْعَتَيْنِ رَكْعَتَيْنِ ، وَمَعَ أَبِى بَكْرٍ رَكْعَتَيْنِ رَكْعَتَيْنِ ، وَمَعَ عُمَرَ رَكْعَتَيْنِ رَكْعَتَيْنِ ، ثُمَّ تَفَرَّقَتْ بِكُمُ الطُّرُقُ ، فَلَيْتَ حَظِّى مِنْ أَرْبَعِ رَكَعَاتٍ رَكْعَتَانِ مُتَقَبَّلَتَانِ.

١٩٢٨ - حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ يُوسُفَ عَنِ الأَوْزَاعِىِّ عَنِ الزُّهْرِىِّ عَنْ سَالِمٍ عَنْ أَبِيهِ : أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ -صلّى اللّه عليه وسلّم- صَلَّى بِمِنًى رَكْعَتَيْنِ ، وَأَبَا بَكْرٍ رَكْعَتَيْنِ ، وَعُمَرَ رَكْعَتَيْنِ ، وَعُثْمَانَ رَكْعَتَيْنِ صَدْراً مِنْ إِمَارَتِهِ ، ثُمَّ أَتَمَّهَا بَعْدُ.


SELMAN SEVEN

{facebook#https://facebook.com/} {twitter#https://twitter.com/}

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Blogger tarafından desteklenmektedir.
Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget