Resulullah'ın hadislerini mi arıyorsunuz ?
Türkiye'nin En Geniş Kapsamlı Hadis Sitesi
HZ.MUHAMMED (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)
"أَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى مُحَمَّدٍ وَعَلٰى اٰلِ مُحَمَّدٍ"

Latest Post

بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla

 6. Bab—Deniz Avı Hakkında

2063. Bize Muhammed ibnu'l-Mübarek kıraat yoluyla Malik'ten, (O) Safvan b. Suleym'den, (O da) el-Ezrak sülalesinden olan Saîd b. Seleme'den (naklen) haber verdi ki, el-Mu gire b. Ebi Burde -ki, O Abduddaroğulları'ndan bir adamdır-, kendisine haber vermiş ki, O, Ebu Hüreyre'yi şöyle derken işitmiş: Bir adam Resûlüllah'a (sallallahü aleyhi ve sellem) sorup şöyle demiş: "Muhakak ki bizler denize açılıyoruz. Beraberimizde ise az su taşıyabiliyoruz. Bu sebeple şayet biz bu (su) ile abdest alırsak, susarız. Acaba deniz suyundan abdest alabilir miyiz?" Bunun üzerine Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)"Onun (yani denizin) suyu temiz ve temizleyici, ölmüş hayvanı, ("meyte"si) helâldir" buyurmuş.

2064. Bize Zekeriyya b. Adiyy haber verip (dedi ki), bize İbn Uyeyne, Amr'dan -yani ibn Dinar'dan-, (O da) Cabir'den (naklen) rivâyet etti ki, O şöyle dedi: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) bizi üçyüz kişi ile (bir sefere) göndermişti. Derken acıkmış ve nihayet denize varmıştık. (Deniz dışarıya) bir hayvan atmıştı. Biz de ondan yemiştik. Öyle ki, sonunda vücutlarımız (eski hallerine) dönmüşlerdi. Sonra Ebu Ubeyde (bir gün, Anber balığı denilen bu hayvanın) kaburga kemiklerinden birini alıp (yere) koymuş, ardından gaziler arasındaki en uzun adamı, gazilerde bulunan en büyük devenin üzerine bindirmiş, (bu adam) da o (kaburga kemiğinin) altından geçmiş idi. Bu, (Hadisin asıl lafizlarıyla değil de) mana (ile rivâyet edilmiş şeklidir.)

٦- باب فِى صَيْدِ الْبَحْرِ

٢٠٦٣ - أَخْبَرَنَا مُحَمَّدُ بْنُ الْمُبَارَكِ قِرَاءَةً عَنْ مَالِكٍ عَنْ صَفْوَانَ بْنِ سُلَيْمٍ عَنْ سَعِيدِ بْنِ سَلَمَةَ مِنْ آلِ الأَزْرَقِ أَنَّ الْمُغِيرَةَ بْنَ أَبِى بُرْدَةَ - وَهُوَ رَجُلٌ مِنْ بَنِى عَبْدِ الدَّارِ - أَخْبَرَهُ أَنَّهُ سَمِعَ أَبَا هُرَيْرَةَ يَقُولُ : سَأَلَ رَجُلٌ النَّبِىَّ -صلّى اللّه عليه وسلّم- فَقَالَ : إِنَّا نَرْكَبُ الْبَحْرَ وَنَحْمِلُ مَعَنَا الْقَلِيلَ مِنَ الْمَاءِ ، فَإِنْ تَوَضَّأْنَا بِهِ عَطِشْنَا ، أَفَنَتَوَضَّأُ مِنَ الْبَحْرِ؟ فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ -صلّى اللّه عليه وسلّم- :( هُوَ الطَّهُورُ مَاؤُهُ الْحَلاَلُ مَيْتَتُهُ ).

٢٠٦٤ - أَخْبَرَنَا زَكَرِيَّا بْنُ عَدِىٍّ حَدَّثَنَا ابْنُ عُيَيْنَةَ عَنْ عَمْرٍو - يَعْنِى ابْنَ دِينَارٍ - عَنْ جَابِرٍ قَالَ : بَعَثَنَا رَسُولُ اللَّهِ -صلّى اللّه عليه وسلّم- فِى ثَلاَثِمِائَةٍ فَأَصَابَنَا جُوعٌ حَتَّى أَتَيْنَا الْبَحْرَ وَقَدْ قَذَفَ دَابَّةً ، فَأَكَلْنَا مِنْهَا حَتَّى ثَابَتْ أَجْسَامُنَا فَأَخَذَ أَبُو عُبَيْدَةَ ضِلَعاً مِنْ أَضْلاَعِهَا فَوَضَعَهُ ، ثُمَّ حَمَلَ أَطْوَلَ رَجُلٍ فِى الْجَيْشِ عَلَى أَعْظَمِ بَعِيرٍ فِى الْجَيْشِ فَمَرَّ تَحْتَهُ. هَذَا مَعْنَاهُ.


بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla

 5. Bab—Çekirgenin Yenilmesi Hakkında

2062. Bize Muhammed b. Yusuf, Süfyan'dan, (O) Ebu Ya'fur'dan, (O da) Abdullah b. Ebi Evfa'dan (naklen) haber verdi ki, O şöyle dedi: "Biz Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) ile beraber yedi savaş yaptık, (bunlarda) çekirge yerdik!"

٥- باب فِى أَكْلِ الْجَرَادِ

٢٠٦٢ - أَخْبَرَنَا مُحَمَّدُ بْنُ يُوسُفَ عَنْ سُفْيَانَ عَنْ أَبِى يَعْفُورٍ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ أَبِى أَوْفَى قَالَ : غَزَوْنَا مَعَ رَسُولِ اللَّهِ -صلّى اللّه عليه وسلّم- سَبْعَ غَزَوَاتٍ نَأْكُلُ الْجَرَادَ.


بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla

 4. Bâb—Mî'raz (İle Yapılan) Av Hakkında

2061. Bize Süleyman b. Harb haber verip (dedi ki), bize Şu'be, Abdullah b. Ebi's-Sefer'den, (O da) eş-Şa'bi'den (naklen) rivâyet etti ki, O şöyle dedi: Adiyy b. Hatim'i, şöyle derken işittim: Hazret-i Peygamber'e (sallallahü aleyhi ve sellem) mi'raz (ile yapılan) avı sormuştum, O da şöyle buyurmuştu: "(Mi'raz) sivri tarafı ile isabet ettiğinde, (avı) ye; enli tarafı ile isabet edip de öldürdüğünde ise, artık o "mevkûze : (taş, sopa gibi şeylerle) vurulup öldürülen hayvan" (hükmündedir), (onu) yeme."

٤- باب فِى صَيْدِ الْمِعْرَاضِ

٢٠٦١ - أَخْبَرَنَا سُلَيْمَانُ بْنُ حَرْبٍ حَدَّثَنَا شُعْبَةُ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ أَبِى السَّفَرِ عَنِ الشَّعْبِىِّ قَالَ سَمِعْتُ عَدِىَّ بْنَ حَاتِمٍ قَالَ : سَأَلْتُ النَّبِىَّ -صلّى اللّه عليه وسلّم- عَنِ الْمِعْرَاضِ فَقَالَ :( إِذَا أَصَابَ بِحَدِّهِ فَكُلْ ، وَإِذَا أَصَابَ بِعَرْضِهِ فَقَتَلَ فَإِنَّهُ وَقِيذٌ فَلاَ تَأْكُلْ ).


SELMAN SEVEN

{facebook#https://facebook.com/} {twitter#https://twitter.com/}

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *

Blogger tarafından desteklenmektedir.
Javascript DisablePlease Enable Javascript To See All Widget