بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla
14. Bab—Toprak Testilerin Şırasından Ve Onların İçinde Şıra Yapmaktan Men
2162. Bize Saîd b. Amir, Saîd b. Ebi Arûbe'den, (O) Katâde'den, (O) Azra'dan, (O da) Saîd b. Cübeyr'den (naklen) haber verdi ki, O şöyle dedi: İbn Ömer'e, toprak testilerin (içinde yapılan) şırayı sordum da, O; "bunu Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) haram kılmıştır" cevabını verdi.
2163. Daha sonra İbn Abbas'a rastladım ve O'na İbn Ömer'in sözünü haber verdim, O da; "Ebu Abdirrahman (yani İbn Ömer) doğru söylemiş dedi.
2164. Bize el-Hakem b. Nafi’, Şuayb b. Ebi Hamza'dan, (O da) ez-Zühri'den (naklen) haber verdi ki, O şöyle dedi: Bana Enes b. Malik rivâyet etti ki, Hazret-i Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: "Kuru kabak ve ziftlenmiş testi içinde şıra yapmayın!"
2165. Bize Ebu Zeyd haber verip (dedi ki), bize Şu'be, Selem b. Küheyl'den rivâyet etti ki, O şöyle demiş: Ebu'l-Hakem'i şöyle derken işittim: İbn Abbas'a toprak testilerin (içinde yapılan) şırayı sordum -veya (bu), O'na sorulurken işittim- de O; "Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) toprak testilerle kuru kabak içinde şıra yapmaktan men etti" cevabını verdi. (Bunu) İbnu'z-Zübeyr'e de sordum, O da; "Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) toprak testilerle kuru kabak (içinde şıra yapmayı) yasakladı" cevabını verdi. (Bunu) İbn Übeyy'e de sordum, O da İbn Abbas'ın dediği gibi söyledi. (Ebu'l-Hakem) sözüne şöyle devam etti: İbn Abbas şöyle de dedi: "Kimi Allah ve Resûl'ünün haram kıldığı şeyi haram kılmak sevindirirse, -veya, kim Allah ve Resûl'ünün haram kıldığını haram kılacaksa-, şırayı haram kılsın!"
2166. (Ebu'l-Hakem) sözünün devamında şöyle dedi: Bana kardeşim de, Ebu Saîd el-Hudri'den (naklen) rivâyet etti ki, Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) toprak testilerle kuru kabak ve ziftlenmiş testi (içinde şıra yapmaktan), hurma koruğu ile kuru hurmayı (karıştırıp şıralarını birlikte yapmaktan) men etti.
2167. Bize Ebu'n-Nu'man haber verip (dedi ki), bize Sabit b. Yezid rivâyet edip (dedi ki), bize Asım, Fudayl b. Zeyd er-Rekaşi'den (naklen) rivâyet etti ki; O, Abdullah b. Muğaffel'e gelip; "bana, bize haram olan içecekleri söyle" demiş, O da; "şarap..." cevabını vermiş. O; "bu Kur'an'da var" demiş. (O zaman Abdullah) şöyle demiş: "Sana sadece Muhammed (Resûlüllah'ın) (sallallahü aleyhi ve sellem) (ravi Abdullah, önce ya Hazret-i Peygamber'in ismini, veya "Resûlüllah Muhammed'den..." diyerek Resûllük unvanını zikretmişti), buyurduğunu işittiğim şeyleri anlatıyorum: O, kuru kabak, yeşil toprak testi ve ağaçtan oyulmuş kap (içinde şıra yapılmasını) yasaklamıştı."
١٤- باب النَّهْىُ عَنْ نَبِيذِ الْجَرِّ وَمَا يُنْبَذُ فِيهِ
٢١٦٢ - أَخْبَرَنَا سَعِيدُ بْنُ عَامِرٍ عَنْ سَعِيدِ بْنِ أَبِى عَرُوبَةَ عَنْ قَتَادَةَ عَنْ عَزْرَةَ عَنْ سَعِيدِ بْنِ جُبَيْرٍ قَالَ : سَأَلْتُ ابْنَ عُمَرَ عَنْ نَبِيذِ الْجَرِّ فَقَالَ : حَرَّمَهُ رَسُولُ اللَّهِ -صلّى اللّه عليه وسلّم-.
٢١٦٣ - فَلَقِيتُ ابْنَ عَبَّاسٍ فَأَخْبَرْتُهُ بِقَوْلِ ابْنِ عُمَرَ فَقَالَ : صَدَقَ أَبُو عَبْدِ الرَّحْمَنِ.
٢١٦٤ - أَخْبَرَنَا الْحَكَمُ بْنُ نَافِعٍ عَنْ شُعَيْبِ بْنِ أَبِى حَمْزَةَ عَنِ الزُّهْرِىِّ قَالَ حَدَّثَنِى أَنَسُ بْنُ مَالِكٍ أَنَّ النَّبِىَّ -صلّى اللّه عليه وسلّم- قَالَ :( لاَ تَنْبِذُوا فِى الدُّبَّاءِ وَالْمُزَفَّتِ ).
٢١٦٥ - أَخْبَرَنَا أَبُو زَيْدٍ حَدَّثَنَا شُعْبَةُ عَنْ سَلَمَةَ بْنِ كُهَيْلٍ قَالَ سَمِعْتُ أَبَا الْحَكَمِ قَالَ : سَأَلْتُ ابْنَ عَبَّاسٍ أَوْ سَمِعْتُهُ سُئِلَ عَنْ نَبِيذِ الْجَرِّ فَقَالَ : نَهَى رَسُولُ اللَّهِ -صلّى اللّه عليه وسلّم- عَنِ الْجَرِّ وَالدُّبَّاءِ. وَسَأَلْتُ ابْنَ الزُّبَيْرِ فَقَالَ مِثْلَ قَوْلِ ابْنِ عَبَّاسٍ . قَالَ وَقَالَ ابْنُ عَبَّاسٍ : مَنْ سَرَّهُ أَنْ يُحَرِّمَ مَا حَرَّمَ اللَّهُ وَرَسُولُهُ أَوْ مَنْ كَانَ مُحَرِّماً مَا حَرَّمَ اللَّهُ وَرَسُولُهُ فَلْيُحَرِّمِ النَّبِيذَ.
٢١٦٦ - قَالَ وَحَدَّثَنِى أَخِى عَنْ أَبِى سَعِيدٍ الْخُدْرِىِّ : أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ -صلّى اللّه عليه وسلّم- نَهَى عَنِ الْجَرِّ وَالدُّبَّاءِ وَالْمُزَفَّتِ ، وَعَنِ الْبُسْرِ وَالتَّمْرِ.
٢١٦٧ - أَخْبَرَنَا أَبُو النُّعْمَانِ حَدَّثَنَا ثَابِتُ بْنُ يَزِيدَ حَدَّثَنَا عَاصِمٌ عَنْ فُضَيْلِ بْنِ زَيْدٍ الرَّقَاشِىِّ : أَنَّهُ أَتَى عَبْدَ اللَّهِ بْنَ مُغَفَّلٍ فَقَالَ : أَخْبِرْنِى بِمَا يَحْرُمُ عَلَيْنَا مِنَ الشَّرَابِ. فَقَالَ : الْخَمْرُ. قَالَ قُلْتُ : هُوَ فِى الْقُرْآنِ. قَالَ : مَا أُحَدِّثُكَ إِلاَّ مَا سَمِعْتُ مُحَمَّداً -صلّى اللّه عليه وسلّم- بَدَأَ بِالاِسْمِ أَوْ بِالرِّسَالَةِ قَالَ : نَهَى عَنِ الدُّبَّاءِ وَالْحَنْتَمِ وَالنَّقِيرِ.