بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla
2. Bâb—Adağın Keffareti Hakkında
2389. Bize Ca'fer b. Avn haber verip (dedi ki), bize Yahya b. Saîd, Ubeydullah b. Zahr'dan, (O), Ebû Saîd er-Ruaynî'den, (O) Abdullah b. Mâlik'ten, (O da) Ukbe b. Amir el-Cüheni'den (naklen) rivâyet etti ki, O şöyle dedi: Kızkardeşim Allah rızası için yaya olarak ve başına örtü almayarak haccetmeyi adamıştı. Ben de bunu Resûlüllah'a (sallallahü aleyhi ve sellem) bildirmiştim de O, şöyle buyurmuştu: "Kızkardeşine söyle de başına örtü alsın, bineğe binsin ve üç gün oruç tutsun!"
2390. Bize Ebu'l-Velîd et-Tayâlisi haber verip (dedi ki), bize Hemmâm rivâyet edip (dedi ki), bana Katâde, İkrime'den, (O da) İbn Abbâs'tan (naklen) haber verdi ki; Ukbe'nin kızkardeşi Kabe'ye yaya gitmeyi adamış da Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuş: "Şüphe yok ki, kızkardeşinin adağına Allah'ın ihtiyacı yoktur! O, bineğe binsin ve Kabe'ye bir kurbanlık "hedy" göndersin!"
2391. Bize Saîd b. Mansûr rivâyet edip (dedi ki), bize Abdulaziz b. Muhammed, Amr b. Ebî Amr'dan, (O) el-A'rec'den, (O da) Ebû Hüreyre'den (naklen) rivâyet etti ki; Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) (yolda) iki oğlunun arasında yürüyen bir ihtiyar görmüş ve "Bu ihtiyarın durumu nedir?" buyurmuş. Oğulları; "yürümeyi adadı!" demişler. Bunun üzerine (Hazret-i Peygamber) şöyle buyurmuş: "Bineğe bin. Çünkü sana ve senin adağına Allah'ın ihtiyacı yoktur!"
٢- باب فِى كَفَّارَةِ النَّذْرِ
٢٣٨٩ - أَخْبَرَنَا جَعْفَرُ بْنُ عَوْنٍ أَخْبَرَنَا يَحْيَى بْنُ سَعِيدٍ عَنْ عُبَيْدِ اللَّهِ بْنِ زَحْرٍ عَنْ أَبِى سَعِيدٍ الرُّعَيْنِىِّ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ مَالِكٍ عَنْ عُقْبَةَ بْنِ عَامِرٍ الْجُهَنِىِّ قَالَ : نَذَرَتْ أُخْتِى أَنْ تَحُجَّ لِلَّهِ مَاشِيَةً غَيْرَ مُخْتَمِرَةٍ ، فَذَكَرْتُ ذَلِكَ لِرَسُولِ اللَّهِ -صلّى اللّه عليه وسلّم- فَقَالَ :( مُرْ أُخْتَكَ فَلْتَخْتَمِرْ وَلْتَرْكَبْ ، وَلْتَصُمْ ثَلاَثَةَ أَيَّامٍ ).
٢٣٩٠ - أَخْبَرَنَا أَبُو الْوَلِيدِ الطَّيَالِسِىُّ حَدَّثَنَا هَمَّامٌ قَالَ أَخْبَرَنِى قَتَادَةُ عَنْ عِكْرِمَةَ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ : أَنَّ أُخْتَ عُقْبَةَ نَذَرَتْ أَنْ تَمْشِىَ إِلَى الْبَيْتِ ، فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ -صلّى اللّه عليه وسلّم- :( إِنَّ اللَّهَ لَغَنِىٌّ عَنْ نَذْرِ أُخْتِكَ ، لِتَرْكَبْ وَلْتُهْدِ هَدْياً ).
٢٣٩١ - حَدَّثَنَا سَعِيدُ بْنُ مَنْصُورٍ حَدَّثَنَا عَبْدُ الْعَزِيزِ بْنُ مُحَمَّدٍ عَنْ عَمْرِو بْنِ أَبِى عَمْرٍو عَنِ الأَعْرَجِ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ : أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ -صلّى اللّه عليه وسلّم- أَدْرَكَ شَيْخاً يَمْشِى بَيْنَ ابْنَيْهِ ، فَقَالَ :( مَا شَأْنُ هَذَا الشَّيْخِ؟ ). فَقَالَ ابْنَاهُ : نَذَرَ أَنْ يَمْشِىَ. فَقَالَ :( ارْكَبْ فَإِنَّ اللَّهَ غَنِىٌّ عَنْكَ وَعَنْ نَذْرِكَ ).